Gazi Sayılmayanlar

Terörle mücadelede sırasında yaralandığı halde SGK'nın 'santimle gazilik kriterine' takıldığı için malul sayılmayan polis-askerlerin hukuk mücadelesinde idare mahkemelerinden kararlar geliyor. Ankara 1 ve 11'inci İdare Mahkemeleri, iki başvuruda 'hak ihlali'ne hükmetti. SGK kararı istinafa taşıdı, ancak sonucun ardından sayıları 19 bini geçen mağdurlar idare mahkemelerine gitmeye başladı.

Malulen gazi sayılmayan güvenlik personelinin başlattığı hukuk mücadelesi zaferle sonuçlanmaya başladı. Ancak idare mahkemesi nezdinde hak kaybına uğradıkları tescillenen güvenlik görevlileri sorunun tam olarak giderilmesi için yasal düzenlemenin olması gerektiğini söylüyor.

yılında çıkarılan SGK'nın gazilik kriterlerine takılan 19 bin mağdur, Meclis'ten bekledikleri düzenleme çıkmayınca yargıya gitme kararı aldı. Karar’dan Kenan Butakın’ın haberine göre; Terörle Mücadele Sırasında Yaralanıp Gazi Sayılmayanlar (TMSY) Derneği Başkanı Fatih Zengin, üyelerinin tek tek idare mahkemelerine başvurduğunu belirterek şunları söyledi: "Daha önce meslek hastanelerine başvurduk. Mermi ve şarapnel parçalarının bizi zehirlediği tespit edildi. Raporlarla kanıtladık ve SGK'ya başvurduk. Ama hepimize tek tek ret yanıtı geldi. Hiçbir şekilde gazi olarak kabul edilmiyoruz. Bizler vücudumuzda bulunan antimon, arsenik, nikel ve kurşun gibi maddelerden dolayı zehirleniyoruz. Kanser, böbrek yetmezliği ve hareket kısıtlılığına ve birçok organ kaybına neden olabilen bir durum bu. Bu nedenle SGK'nın ret kararı verdiği arkadaşlarımız idare mahkemelerine başvurmaya başladı. Bir arkadaşımız Ankara'da 1'inci, bir arkadaşımız da 11'inci İdare Mahkemesi'nde açtığı davayı kazandı. Ankara 1'inci İdare Mahkemesi'nde son olarak, Siirt İl Jandarma Komutanlığı'nda askerlik görevini yaparken yılında yaralanan bir arkadaşımızın davası karara bağlandı. Mahkeme hak kaybı olduğunu belirtti. Dirseğinde hareket kısıtlılığı oluşan arkadaşımızın davası SGK'nın itirazıyla istinaf mahkemesine taşındı. Tabii yine de tüm arkadaşlarımız yargıya gidiyor ve gidecek. Artık sesimizin duyulmasını istiyoruz."

funduszeue.info

Terörle mücadelede yaralanan 20 bin asker ve polis, "gazi" olabilmek için Meclis'teki yasayı bekliyor.

Şehitlerimizin şahadetinin şahitleri silah arkadaşları gazilerimiz var ama bazıları terörle mücadelede yaralanmalarına rağmen gazi sayılmıyorlar.

Vücutlarında şarapnel ve mermi parçasıyla yaşamak zorunda kalanlar devletten gazilik kapsamına alınmalarını en azından öldüklerinde tabutlarının Türk bayrağına sarılmasını istiyorlar.

Gazi sayılmamalarının nedeni ise sağlık raporlarında malullük oranının %40'nın altında kalması, kanunla belirlenmiş oran net olmasına rağmen asker ve polislerimizin vücutlarında şarapnel ve mermi parçaları var. Bu parçaların çoğu vücudun tehlikeli bölgelerinde olduğu için çıkarılması durumunda felçli kalma tehlikesinin olduğundan ameliyat edilemiyorlar.

Melikşah Aktaş yılında Bingöl'deki Sütlüce Karakolu'na PKK terör örgütünün saldırısında vücuduna 7 mermi isabet etti 5 ay yaşam mücadelesi verdi ama gazi sayılmadı.

Gazi sayılmayanlar vücutlarında taşıdıkları parçalar yüzünden iş bulmakta oldukça sıkıntı çektiklerini gazi sayılmaları için 6 yılda TBMM'DE 15 yasa teklifi verildiğini ama tekliflerin çoğunun komisyonlara dahi gelmediğini söylediler.

Konu sosyal medya üzerinden yine gazi sayılmayan terörle mücadelede yaralanmış eski bir asker tarafından iletildiğinde kurdukları Terörle Mücadele Sırasında Yaralanıp Gazi Kabul Edilmeyenler Derneği Genel Başkanı Atilla Polat'a ulaştım.

Başkan Polat'tan Bursa'da aynı durumda olanların isimlerini istedim ve dört isim verdi, isimlere ulaştım sözleştik ama çalıştıkları yerlerle sorun yaşamamak için sonradan konuşmak istemediklerini ilettiler. Oysa Ankara'da çalmadık kapı bırakmayanlar ve gündeme gelmek isteyen gönüllerin gazilerine Bursada Bugün olarak kapımızı açmıştık olmadı.

Telefonla görüştüğüm mağdurların ortak dile getirdiği sorunlar " Bizleri bilmeyen siyasetçi kalmadı, sorunlarımızı anlattığımızda "Haklısınız sizler gönüllerin gazilerisiniz" diyorlar ama bizler devletin resmi gazisi olmak istiyoruz. Çocuklarımıza gazi olduğumuzu ispatlamak, öldüğümüzde ay yıldızlı bayrakla defnedilmek istiyoruz. Bu ülkenin vatandaşı değil miyiz? Bizler kim için vurulduk?" açıklamasında bulunuyorlar.

Son olarak MHP tarafından 9 Nisan tarihinde TBMM'YE kanun teklifi sunulmuş ama komisyona gelmemiş. MHP Genel Sekreteriİsmet Büyükataman'a sorduğumda "Konu MHP'NİN TBMM Grubunun gündeminde yakından takip ediliyor" cevabını verirken, Milli Savunma Komisyonu Başkanvekili Ak Parti Bursa Milletvekili Refik Özen ise "Komisyonumuzun yoğun çalışma programı var sorunun farkındayız devamlı talepler geliyor en kısa sürede mağduriyetler giderilecektir" dedi.

Gaziler arasında ayrımcılığın olması kabul edilecek bir şey değil, 15 Temmuz gazileri için KHK çıkarıldı. 15 Temmuz'da yaralananları, yaralanma oranına bakılmaksızın gazi sayılırken güneydoğuda yaralanan asker ve polisleri kapsam dışı bırakılması kabul edilemez. Konuyla alakalı acı gerçek ise bu kahramanların kendilerini anlatamaması ve her siyasi tarafından haklı bulunmalarına rağmen sorunlarının sonuca bağlanmaması.

15 Temmuz'da Tokat yiyen imam gazi sayıldı bu ülkede ama vatan borcunu kanıyla ödeyenler gazi sayılmıyorlar.

Söz sırası geldiğinde şehitlerin şahidi gaziler diyoruz.

Gazi, vatan sevgisinin sembolüdür. Şehit ve Gazi, toprağı vatan; insanı ulus yapan değerlerdir ama!