nazim hikmetin biyografisi / Nazım Hikmet Ran Kimdir? - Nazım Hikmet Ran Hayatı ve Biyografisi

Nazim Hikmetin Biyografisi

nazim hikmetin biyografisi

Nazım Hikmet Ran Biyografisi

Nazım Hikmet Ran Kimdir ?

Doğum tarihi 20 Kasım Türkiye'de serbest nazımın ilk uygulayıcısı ve çağdaş Türk şiirinin öncüsü.

Uluslararası bir üne ulaşmış ve adı yüzyıl'ın ilk yarısında yaşamış olan dünyanın en büyük şairleri arasında anılmıştır. Eserleri birçok yabancı dile çevrilmiştir.

Türkiye Komünist Partisi (TKP) üyesi olup ayrı ayrı toplam 11 davadan yargılanmıştıfunduszeue.infori birçok ödül almıştır. Ancak Türkiye'deki yaşamının çoğunu hapiste geçirmiş daha sonra Moskova'ya gitmiş ve Türk vatandaşlığından çıkarılmıştır. Mezarı halen Moskova'da bulunmaktadır.

'de şairin cezaevine girmesiyle yasaklanıp ortadan kaldırılmış olan Nazım Hikmet şiiri, Türkiye'de ancak ölümünden iki yıl sonra 'te yeniden ortaya çıkmıştır.

Ailesi
Babası, Matbuat Umum müdürlüğü ve Hamburg konsolosluğu yapmış olan Hikmet Bey, annesi Ayşe Celile Hanım'dır.Çok güzel ve alımlı bir kadın olan Celile Hanım, bir dilci, eğitimci olan Enver Paşa'nın (Mustafa Celalettin Paşa'nın oğlu) kızıdır. Evinde piyano çalan, ressam denilebilecek ölçüde iyi resim yapan, Fransızca bilen bir kadındır.

Annesinin baba tarafından dedesi, Polonya'dan Ayaklanmaları sırasında Osmanlı İmparatorluğu'na göç eden Polonezlerden Konstantin Borzecki'dir. Bu göçün ardından Osmanlı vatandaşı olunca Mustafa Celaleddin Paşa adını almış ve Osmanlı Ordusu'nda subay olarak görev yapmıştır.

Türk tarihinde önemli bir eser olan "Les Turcs anciens et meternes" (Eski ve yeni Türkler) kitabını yazmıştıfunduszeue.infoım Hikmet anneannesi tarafından da kuzey kafkasya çerkezlerindendir.

Babası Hikmet Bey, Selanik'te, Hariciye'de (Dışişleri) çalışan bir memurdur. Diyarbakır, Halep, Konya, Sivas valilikleri yapmış olan Nazım Paşa'nın oğludur. Mevlevi tarikatından olan Nazım Paşa aynı zamanda bir özgürlükçüdür. Kendisi Selanik'in son valisidir.

Hikmet Bey henüz Nazım'ın çocukluğunda memuriyetten ayrılır ve ailece Halep'e, Nazım'ın dedesinin yanına giderler. Orada yeni bir iş, hayat kurmaya çalışırlar. Başarısız olunca İstanbul'a gelirler. Hikmet Bey'in İstanbul'daki iş kurma denemeleri de nihayetinde iflâsla neticelenir ve hiç hoşlanmadığı memuriyet hayatına geri döner. Fransızca bildiği için yeniden Hariciye'ye (Dışişleri) atanır.

Hayatı
Aslen 20 Kasım olan doğum tarihi ailesi tarafından sene kaybetmemesi için 15 Ocak olarak kaydettirildi.

İlk şiiri ‘Feryad-ı Vatan’'ı 'te yazar. Aynı yıl Galatasaray Sultanisi'nde ortaokula başlar. 'de Heybeliada Bahriye Mektebi'ne girer. Daha sonra Kurtuluş Savaşı için Anadolu'ya geçer. Fakat sağlık nedenleri ile bahriyeden ayrılmak zorunda kalır. Bu sırada Hamidye Kruvazörü'nde güverte subayıdır.

Bolu'ya öğretmen olarak atanır. Daha sonra Batum üzerinden Moskova'ya giderek Doğu Emekçileri Komünist Üniversitesi’nde siyasal bilimler ve iktisat okur.

'de gittiği Moskova’da devrimin ilk yıllarına tanık olur ve komünizm ile tanışır. 'te Moskova’da yayınlanan ilk şiir kitabı ’28 Kanunisani’ sahnelenir.

O yıl Türkiye’ye dönerek Aydınlık Dergisi’nde çalışmaya başlar. Dergide yayınlanan şiir ve yazılarından dolayı on beş yıl hapsi istenince yeniden Sovyetler Birliği’ne gider. ’de af kanunundan yararlanır ve Türkiye'ye geri döner. Bu kez Resimli Ay dergisinde çalışmaya başlar.

’de yirmi sekiz yıl hapis cezasına çarptırılır. 12 sene süren tutukluluktan sonra askere alınacağı ve öldürüleceği endişesiyle Sovyetler Birliğine gitmek zorunda kalır.

25 Temmuz tarihinde Bakanlar Kurulunca ülke vatandaşlığından çıkarılır ve Nazım Hikmet, mecburen büyük dedesi Mahmut Celaleddin Paşa (Konstantin Borzecki)'nın memleketi olan Polonya vatandaşlığına geçer ve Borzecki soyadını alır.

Moskova'da 3 Haziran tarihinde kalp krizinden ölür.

Üslubu ve Başarıları
İlk şiirlerini hece vezni yazmaya başlamasına rağmen içerik bakımından diğer hececilerden uzaktı. Şiirsel gelişimi arttıkça hece vezni ile yetinmemeye ve şiiri için yeni formlar aramaya başladı. Sovyetler Birliğinde yaşadığı ilk yıllar olan arası bu arama tepe noktasına ulaştı. O dönemdeki birçok şairden farklıydı.

Hece vezninden ayrılarak Türkçenin vokal özellikleri ile harmoni oluşturan serbest vezini benimsedi. Mayakovski ve gelecekçilik taraftarı genç Sovyet şairlerinden esinlendi.

Şiirlerinden bir çoğu müzisyen Zülfü Livaneli tarafından bestelendi. Ünol Büyükgönenç tarafından özgün bir şekilde yorumlanmış olan küçük bir kısmı ise 'da "Güzel Günler Göreceğiz" ismiyle kaset olarak çıktı.
Birkaç şiiri ise Yunanlı besteci Manos Loïzos tarafından bestelendi. Ayrıca bazı şiirleri Yeni Türkü'nün eski üyesi Selim Atakan ve Cem Karaca tarafından bestelenmiştir.

Davaları ve Sürgün
yılından başlamak üzere şiirleri ve yazıları yüzünden birçok kere yargılandı yılında orduyu ayaklanmaya kışkırtmaya çalıştığı gerekçesiyle 28 yıl 4 ay hapis cezasına çarptırıldı. İstanbul, Ankara, Çankırı ve Bursa cezaevlerinde 12 yılı aşkın kaldı.

Bursa cezaevinde kaldığı yılları anlatan Mavi Gözlü Dev adlı film yılında vizyona girmiştir. yılında bir af yasasıyla salıverildi. Ancak sürekli izlendiği ve çürüğe ayrıldığı halde 48 yaşında yeniden askerlik yapmaya çağrılması ve öldürüleceği yolundaki duyumlar üzerine yurtdışına kaçtı.

25 Temmuz tarihinde Bakanlar Kurulu tarafından Türk vatandaşlığından çıkarılmasına karar verildi

Sovyetler Birliği'nde Moskova yakınlarındaki yazarlar köyünde ve daha sonra da, eşi Vera Tulyakova (Hikmet)ile Moskova'da yaşadı.

Memleket dışında geçirdiği yıllarda Bulgaristan, Macaristan, Fransa (Paris), Havana, Mısır gibi dünya memleketlerini dolaştı, buralarda konferanslar düzenledi, savaş ve emperyalizm karşıtı eylemlere katıldı, radyo programları yaptı. Budapeşte Radyosu ve Bizim Radyo bunlardan bazılarıdır. Bu konuşmaların bir kısmı bugüne ulaşmıştır.

Davaları
Ankara İstiklal Mahkemesi Davası
İstanbul Ağır Ceza Mahkemesi Davası
Rize Ağır Ceza Mahkemesi Davası
Ankara Ağır Ceza Mahkemesi Davası
İstanbul İkinci Asliye Ceza Mahkemesi Davası
İstanbul Ağır Ceza Mahkemesi Davası
İstanbul Üçüncü Asliye Ceza Mahkemesi Davası
Bursa Ağır Ceza Mahkemesi Davası
İstanbul Ağır Ceza Mahkemesi Davası
Harp Okulu Komutanlığı Askeri Mahkemesi Davası
Donanma Komutanlığı Askeri Mahkemesi Davası

Ölümü ve Sonrası
3 Haziran sabahı saat 'da gazetesini almak üzere 2. kattaki dairesinden apartman kapısına yürümüş ve tam gazetesine uzanırken geçirdiği kalp krizi sonucunda ölmüştür.

Ölümü üzerine Sovyet Yazarlar Birliği salonunda yapılan törene yerli yabancı yüzlerce sanatçı iştirak etmiş ve tören siyah beyaz olarak kaydedilmiştir. Ünlü Novo-Deviçye Mezarlığı'nda gömülüdür. Mezar taşı siyah bir granitten olup meşhur şiirlerinden biri olan rüzgâra karşı yürüyen adam figürü taş üzerinde ebedileştirilmiştir.

yılında Bakanlar Kurulunun Türk vatandaşlığından çıkarılmalar ile ilgili yeni bir düzenleme yapması durumu belirdi. Yıllardır tartışılmakta olan Nazım Hikmet'in Türk vatandaşlığına yeniden kabul edilmesi yolu açılmış gibi gözükmesine rağmen Bakanlar Kurulu bu maddenin sadece yaşamakta olanlar için düzenlendiğini ve Nazım Hikmet'i kapsamadığını öne sürerek bu öneriyi reddetti.

Şair Nazım Hikmet'in yılının ilk günlerinde, eşi Piraye'nin torunu Kerem Bengü tarafından, Piraye'nin evrakları arasında, “Dört Güvercin” adında bir şiiri ve 3 adet tamamlanmamış roman taslağı bulundu.

Yeniden Vatandaşlığa Alınması
yılının 5 Ocak Günü "Nazım Hikmet'in Türk vatandaşlığından çıkartılmasına ilişkin Bakanlar Kurulu kararının yürürlükte kaldırılmasına ilişkin önerge" Bakanlar Kurulu'nda imzaya açıldı.Nazım'a yeniden Türk vatandaşlığının iade edilmesine ilişkin bir kararname hazırladıklarını ve bu teklifin imzaya açıldığını ifade eden Hükümet Sözcüsü yaptığı açıklamada, yılında vatandaşlıktan çıkartılan Nazım Hikmet'in yeniden Türk vatandaşı olmasına ilişkin önerinin Bakanlar Kurulu'nca oylanarak kabul edildiğini söfunduszeue.infoar Kurulu'nun tarihinde aldığı bu karar, tarihinde Resmi Gazete'de yayınlandı ve Nazım Hikmet, 58 yıl sonra yeniden Türk vatandaşı funduszeue.infoım Hikmetin vatandaşlığa alındığı günün ertesinde ise hiç bir köşe yazısına konu edilmedi.

Bazı eserleri
Memleketimden İnsan Manzaraları
Kafatası
Unutulan Adam
Taranta Babu'ya Mektuplar
Ferhad ile Şirin
Kurtuluş Savaşı Destanı
Kız Çocuğu
Tahir ile Zühre
Şeyh Bedrettin Destanı
Sevdalı Bulut, (Tiyatro oyunu)

Hakkında Yazılan Filmler
Mavi Gözlü Dev
Bilinmeyen Yönleriyle Galina'nın Nazım'ı

Şiir kitapları
Satır, ()
Jokond ile Si-Ya-u, ()
Varan 3, ()
1 + 1 = 1, ()
Sesini Kaybeden Şehir, ()
Benerci Kendini Niçin Öldürdü, ()
Gece Gelen Telgraf, ()
Taranta Babu'ya Mektuplar, ()
Portreler, ()
Simavna Kadısı Oğlu Şeyh Bedreddin Destanı ()
Saat Şiirleri, ()
Kurtuluş Savaşı Destanı, ()
Şu yılında (Memleketimden İnsan Manzaraları'nın 3. kitabı), ()
Dört Hapishaneden, ()
Rubailer, ()
Memleketimden İnsan Manzaraları (İlk bölüm), ()
Memleketimden İnsan Manzaraları, ()
Kuvayi Milliye, ()

Oyunları
Kafatası ()
Bir Ölü Evi (veya Merhumun Hanesi) ()
Unutulan Adam ()
Ferhat ile Şirin ()
Sabahat ()
İnek ()
Ocak Başında / Yolcu (iki oyun birarada), ()
Yusuf ile Menofis ()
Yolcu
Lüküs Hayat (operet)
Romanları
Kan Konuşmaz, ()
Yeşil Elmalar (yedi yazardan derleme), ()
Yaşamak Güzel Bir Şey Be Kardeşim, ()
Ivan Ivanovic Var mıdır Yok mudur?, ()
Öteki Defterler (yarım kalmış Orası ve Zeytin ve Üzüm Adası isimli romanları, )

Fıkraları
İt Ürür, Kervan Yürür (Orhan Selim adıyla gazetelerde yazdığı yazılar), ()
Masal kitabı
Sevdalı Bulut, ()

Nazım Hikmet Ran Haberleri İçin Tıklayınız!

Nazım Hikmet Ran kimdir

Doğum ve ölüm tarihi arasında ne çok şey değişti hayatımda; hayatımızda İnsan ömrüne, aşklarına, vazgeçtiklerine vurgusuydu belki şiirleri. işte bu sebepten bir kere daha öne çekiyorum Nazım Hikmet biyografisini

Keyifle

“Nazım Hikmet ve aşkları”nı yazdım; biyografi yazmayacaktım. Ama dayanamadım yine. Aldım aşklarını çocukluğu, yaşadıkları ile yoğurdum; bugün onun doğum günü diye…

Yaşadığı aşklarla, vazgeçtikleriyle, tutunduklarıyla bir Nazım doğdu, yaşadı ve şiirlerini bırakıp gitti bu dünyadan.

Doğum günün kutlu olsun Nazım Hikmet Ran…

Nazım Hikmet Ran kimdir

Çocukluğu

Nazım, 15 Ocak ’de Selanik’te Ayşe Celile Hanım ve Hikmet Bey’in oğlu olarak dünyaya geldi. Celile Hanım, Hasan Enver Paşa ve Alman kökenli Osmanlı generali Mehmet Ali Paşa, yani Ludwing Karl Friedrich Detroit’in kızı Leyla Hanım’ın kızıydı; çok iyi Fransızca konuşuyor, piyano çalıyor ve resim yapıyordu. Nazım da annesine çekecek, sanatsal yönü ağır basacaktı.

Babası Hikmet Bey, Çerkes Nazım Paşa’nın oğluydu; Matbuat Umum Müdürlüğü ve Hamburg Şehbenderliği yapmıştı. Nazım’a göre, babası Türk’tü. Annesi ise; Alman, Fransız, Gürcü, Polonyalı, Çerkes kökenli idi.

Hikmet Bey, Selanik’in son valisiydi. Nazım henüz çocukken memuriyetten ayrıldı ve ailecek Nazım’ın dedesinin yanına Halep’e yerleştiler. Burada onları yeni bir hayat bekliyordu. Hikmet Bey, yeni işler peşine düştü. Ancak buraya tutunamadılar ve yeni güzergah İstanbul’du. Buradaki iş kurma çalışmalarının da sonucu iflas olmuştu. Hiç hoşuna gitmese de memuriyete geri dönecekti. Fransızca bildiğinden kolayca Hariciye’ye atandı.

Nazım da bu süreçte annesinden aldığı güzelliklerle besleniyor ve büyüyordu…

Nazım Hikmet Ran kimdir

Eğitim hayatı

Nazım, artık okula gidecek yaşa gelmişti. Eğitim hayatına başladı. Ancak bir şey daha vardı hayatında başlayan.  Nazım, daha küçücük bir çocukken, 3 Temmuz ’te, “Feryad-ı Vatan” adını verdiği ilk şiirini yazdı. ’te aynı zamanda Mekteb-i Sultani’de ortaokula başladı.

Bir gün aile meclisi toplanmıştı; Bahriye Nazırı Cemal Paşa da oradaydı. Nazım, gururlu tavırlarıyla denizciler için yazdığı kahramanlık şiirini okudu. İşte o an, Nazım’ın Bahriye Mektebi’ne gitmesine karar verildi; Nazım, 25 Eylül ’te Heybeliada Bahriye Mektebi’ne kaydoldu. Pek çalışmazdı; ama zeki bir öğrenciydi. Ahlaki tavırları iyiydi, ancak çok sinirli bir yapısı vardı. Genel anlamda öğretmenleri tarafından sevilirdi.  ’de ise, 26 kişiden sekizinci olarak mezun oldu.

Mezun olur olmaz dönemin okul gemisi Hamidiye’de güverte subayı stajyeri olarak atandı. Ancak aşırıya kaçan tavırları sebebiyle ordu ile ilişiği kesildi.

’de arkadaşı Vâlâ Nureddin ile Milli Mücadeleye katılmak için Anadolu’ya gitti. Bu durumdan ailesinin haberi yoktu. Nazım, önce bir süre Bolu’da öğretmenlik yaptı ve daha sonra Batum üzerinden Moskova’ya gitti. Burada Doğu Emekçileri Komünist Üniversitesi’nde Siyasal Bilimler ve İktisat okuyarak yükseköğrenimini tamamladı.

Nazım Hikmet Ran kimdir

Moskova’da ilk şiir kitabı

Nazım, Moskova’ya yükseköğrenimi için gelmişti; bir de aşkı Nüzhet vardı. Yıl ’di, devrimin ilk yılları yaşanıyordu. Nazım, komünizm ile resmen tanıştı. Bundan sonra hayatındaki her şey bu noktadan merkez alarak hayat çemberini çizecekti.

’te ilk şiir kitabı, “28 Kanunisani” yayınlandı. Aynı zamanda sahneye de aktarıldı. Artık Türkiye’ye dönme vakti gelmişti. Türkiye’ye döndü ve Aydınlık dergisinde çalışmaya başladı.

Nazım Hikmet Ran kimdir

Nazım’ın yazı dili

Nazım, ilk şiirlerini hece ölçüsünde yazmaya başlamıştı. Ancak burada da derli toplu görünen bir başına buyruktu. Çünkü içerik bakımından diğer Hececiler’den başka tarzda yazıyordu.

Şiirleri çoğaldıkça hece ölçüsü ona yetmedi. Şiiri için kendine özgü bir tavır arayışına geçti. Sovyetler Birliği’ne gittiği ilk yıllarda, özellikle – yılları arasında bu arayışı zirve yaptı. Hem içerik hem de biçimi bakımından diğer şairlerden farklıydı. Artık serbest ölçü ile yazacaktı.

Nazım Hikmet Ran kimdir

İlk aşkı Nüzhet

"O mavi gözlü bir devdi.

Minnacık bir kadın sevdi.

Kadının hayali minnacık bir evdi,

Bahçesinde ebruli hanımeli açan bir ev.

…”

Bu şiir, Nazım'ın ilk aşkını anlatıyordu. Bahçesinde ebruli hanımeli açan o minnacık evde Nazım ile yaşamak isteyen minnacık kadının adı Nüzhet'ti; henüz 15 yaşındaydı. Nüzhet ve Nazım, gazeteci Muhittin Birgen sayesinde tanıştı.

Nüzhet, Tiflis'e gitti. Nazım da hemen ardından yetişti. Moskova Üniversitesi'nde okuyan genç bir delikanlıydı Nazım ve bütün güzel kızların gözü üzerindeydi. Ama yüreği yanmıştı bir kere, kor kor öbeklenmiş, mengenelere sıkıştırılmıştı işte. Böyle bir hissi, ilk kez, Nüzhet'e karşı duyuyordu. Kaçınılmaz son gerçekleşti; Nazım ve Nüzhet, 'de evlendi. Anyuta adını verdikleri bir kızları oldu.

Ancak kaçınılmaz başka sonlar da vardı; ayrılık gibi. Nüzhet'in İttihatçı yakın bir akrabası Nazım'a duyduğu öfke ve nefrete engel olamıyor, genç kıza sürekli evine dönmesini söyleyen mektuplar yazıyordu. Çok gençti ve bu kadar baskıyı kaldıramadı Nüzhet. Nazım'ı terk ederek evine döndü…

Nazım Hikmet Ran kimdir

Hapis istemi ve ömürlük davaları

Bu ilk olmayacaktı; daha hapis yatacağı günler de vardı. Yolunu açmıştı bir kere Nazım. Aydınlık Dergisi’nde yayımlanan şiir ve yazıları başına dert açmıştı. Nazım’ın 15 yıl hapsi isteniyordu. Daha topraklarında mevsim dönmeden Nazım, bu kez de Sovyetler Birliği’ne gitti. Ancak ’de Af Kanunu’ndan yararlandığı müjdesini aldığında Türkiye’ye dönebilmişti. Çalışacağı yeni dergi, “Resimli Ay”dı.

Açılışı ’te yapmıştı. Daha birçok kere yargılanacaktı. ’de orduyu ayaklanma için kışkırttığı gerekçesiyle 28 yıl 4 ay hapis cezasına çarptırıldı. 13 yıl İstanbul, Ankara, Bursa Cezaevleri’nde kalacak; ’de de af yasasından yararlanıp özgürlüğüne kavuşacaktı.

Nazım Hikmet Ran kimdir

Ülkeler ayrılığı, Lena

Nazım da Nüzhet'in ardından Türkiye'ye dönmüştü. Ancak yüreği ne bu ayrılığı ne de Nüzhet'in bir profesörle evlendiğini görmeyi kaldırabildi. Moskova'ya geri döndü.

Burada METLA Tiyatrosu'nda Ludmilla Yurçenko ile tanıştı. Onun için adı Lena'ydı. Bir süre sonra evlendiler. Aslında her şey iyi gidiyordu.

Elbet yine ayrılık vakti gelip çatacaktı. 'de Nazım'ın Türkiye'ye dönmesi gerekiyordu. Ancak Lena için vize vermediler. Böylece ülkeler arasında sessiz sedasız, şiirlerde çağlayacak bir ayrılık yaşandı.

Nazım Hikmet Ran kimdir

Ve büyük aşkı Piraye

Piraye, 16 yaşındaydı Sedat Örfi ile evlendiğinde ve şimdi de boşanmıştı işte. 2 çocuklu yalnız bir kadındı. İşte bu dönemde tanıştı Piraye ve Nazım; 'da.

Delice bir sevdaydı aralarındaki; tarifsiz bir tutku. Kalbinin kızıl saçlı bacısı olarak tarif ediyordu onu. Ancak evlilikleri sürecinde 13 yıl boyunca Nazım hapisteydi. Kim bilir, belki de onca şiiri yazdıran da işte bu aşkın uzak yaşanışıydı.

Ona mektuplar yazdı; sandıklar, kutular tablolar yaptı Nazım. 24 yaşındaki güzeller güzeli Piraye de Nazım'ı için kitap, temiz çamaşır taşıyordu. Piraye, Nazım'ın tek moral kaynağıydı.

Sonra bir gün, öylesine sıradan bir gün, dayısının kızı Münevver, Nazım'ı ziyarete geldi. İkisi de evliydi. Ancak yine de aralarında bir kıvılcım oluşmasına engel olmamıştı. Ötesi yok, Nazım sırılsıklam âşıktı işte.

'de bir af bekleniyordu. Nazım, Münevver'e kocasından boşanmasını söyledi. Birlikte yeni bir hayata başlamayı teklif etti. Piraye'ye de bir mektup yazıp her şeyi olduğu gibi anlattı.

Piraye, her zamanki gibi kocasından gelen aşk mektubunu açtı; ancak okudukları karşısında yıkılmıştı. Yine de hiç ses etmedi ve boşanma isteğini kabul etti.

Ancak işler Nazım'ın planladığı gibi gitmedi. Beklenen af gerçekleşmemişti. Münevver de böyle bir riske girmek istemedi ve kocasına döndü. Nazım da Piraye'yi kaybettiğiyle kaldı.

Ona af dilemek için bir mektup yazdı. Anca Piraye, ölse de aşkından, bir daha Nazım'a hiç dönmedi…

Bir kısmı şöyleydi mektubunun:

“Pirayem, Kızıl saçlı bacım benim,

Seni arkadan bıçakladım. Bir damlası benim damarlarımdaki bütün kana bedel kanınla boyandı ellerim. Yeryüzündeki hiçbir insan hiçbir insana benim sana yaptigim kötülüğü yapmamıştır. Bütün bunlara rağmen gel. Sana ” Gel ” diyecek kadar yüzsüz ve alcaksam ne halt edeyim öyleyim işte. Fakat gel. Oğlumuz Memet’in başı için gel ve ben kalan ömrümde ona layık bir baba olmak fırsatını kazanabileyim. Senin yüzüne nasıl bakabilecegimi bilemiyorum. Seninle karşılastığım anda ayaklarının dibine yıkılacağım belki. Belki de sadece bayrağını kendi eliyle düşmana teslim etmiş bir hainin cesaretiyle yüzüne bakmaya calışacağım. Belki de tek kelime söylemeden gözlerimi iskarpinlerine dikip oturacağım. Fakat gel. Hayatım yalnız kendime ait olsaydı gebermeyi çoktan tercih ederdim.

…”

Nazım Hikmet Ran kimdir

Affın ardından Münevver ile Nazım

Piraye ile yaşadığı bu durumdan sonra, nihayet af çıkmıştı. Nazım ile Münevver, evlendi. Bu evlilikten Mehmet Nazım doğdu.

Nazım, daha Mehmet 3 aylıkken Rusya'ya kaçtı. 'den sonra da çıkan kararla Türkiye'ye dönmek hayal olmuştu. Münevver, ancak 'de İtalyan yazar Joyce Lussu'nun yardımıyla Nazım'ın yanına Varşova'ya gitti. Ancak Nazım, aşktan beslenmeye devam etmiş, burada kendine yeni bir hayat kurmuş, Vera ile evlenmişti…

Nazım Hikmet Ran kimdir

Nazım vatandaşlıktan çıkartıldı

Bu kez de askerlik bir sorun olup karşısına geçti. Sürekli izlenmiş ve çürüğe ayrılmıştı. Ancak buna rağmen 48 yaşında yeniden askerliğe çağırıldı ve öldürüleceği yolunda duyumlar alıyordu. Başka çare bulamamıştı; Rusya’ya kaçtı. Münevver’i ve oğlunu ardında bırakmıştı. 17 Haziran ’de Bakanlar Kurulu, Nazım Hikmet’in vatandaşlıktan çıkartılmasına karar verdi. Moskova yakınlarındaki yazarlar köyünde, sonra da eşi Vera ile Moskova’da yaşayacaktı.

Nazım Hikmet Ran kimdir

Doktoru Galina

Nazım, Türkiye'den kaçtığı ilk zamanlarda doktoru Galina Grigoryevna ile evlendi. Nazım'ın hayatını paylaştığı; ama hiç şiir yazmadığı tek kadındı.

Münevver bu aşamayı kaçırmış, Vera ile karşılaşmıştı.

Nazım Hikmet Ran kimdir

Son aşkı Vera

Nazım ve Vera, 'da, Vera henüz 24 yaşında iken tanıştılar; 'ta evlendiler. Bundan sonra tüm şiirlerini Vera için yazdı Nazım

Aşktı, gerçekti. Ölüm gerçekliği ile karşılaşana kadar, Vera ile doyasıya yaşayacaktı aşkını. Vakitleri az kalmıştı aslında. Nazım 3 Haziran 'te hayata ve Vera'ya veda edecekti.

"Gelsene dedi bana
Kalsana dedi bana
Gülsene dedi bana
Ölsene dedi bana
Geldim, kaldım, güldüm, öldüm…"

Nazım Hikmet Ran kimdir

Nazım Hikmet öldü

3 Haziran sabahıydı, saat ’u gösteriyordu. Nazım, ikinci kattaki dairesinden apartman kapısına kadar gazetesini almak için indi. Tam gazetesini almak için eğilmişti ki, kalbi o anda yaşamaktan vazgeçti. Nazım Hikmet, yaşadığı gibi bir sincap kararlığında ve ani ölüvermişti. Vera hep yanıbaşındaydı.

Cansız ve şiir dolu bedeni ünlü Novodevici Mezarlığı’na defnedildi. Ona özel siyah granitten bir mezar taşı tasarlanmıştı. “Rüzgara karşı yürüyen adam” figürü bu siyah taş üzerinde ölümsüzleştirildi.

Nazım Hikmet Ran kimdir

Ölümünün ardından

Şiirlerinden birçoğu "Cem Karaca, Fikret Kızılok, Fuat Saka, Ezginin Günlüğü, Zülfü Livaneli" gibi birçok sanatçı tarafından kendilerine özgü bir yorumla bestelendi…

’da Bakanlar Kurulu, Türk vatandaşlığından çıkartılmalar üzerine bir düzenleme yapılmasını gündeme getirdi. Bir umut doğmuştu; Nazım Hikmet’in Türk vatandaşlığına tekrar alınacaktı. Ancak bunun üzerine Bakanlar Kurulu, bu düzenlemenin sadece yaşayan kişiler için olacağını bildirdi.

’in ilk günlerinde, Piraye’nin torunu Kenan Bengü, Piraye’nin sakladığı hatıralar arasında “Dört Güvercin” adlı şiirini ve tamamlanmamış 3 adet roman taslağını bulmuştu. Piraye, aşkının emeği üzerine her şeyi özenle saklamıştı.

5 Ocak ’da “Nazım Hikmet Ran’ın Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlığından çıkartılması üzerine Bakanlar Kurulu kararını yürürlükten kaldırılmasına ilişkin önerge” Bakanlar Kurulu’nda imzaya açıldı. Hükümet Sözcüsü Cemil Çiçek, Nazım Hikmet’in Bakanlar Kurulu onayınca tekrar vatandaşlığa alındığını duyurdu. Bu durum, 10 Ocak ’da Resmi Gazetede yayımlandı.

Nazım, 58 yıl sonra yeniden Türk vatandaşı olmuştu…

Ve kalbine geçiremediği sözlerle, Piraye'siyle, Vera'sıyla, aşkla vücut bulan bir Nazım Hikmet geçti bu dünyadan…

İyi ki…

Not:

Biyografisini okumak istediğiniz kişileri lütfen bizimle paylaşın.

Instagram: biyografivekitap

KadınçocukAşkannekitap

nest...

çamaşır makinesi ses çıkarması topuz modelleri kapalı huawei hoparlör cızırtı hususi otomobil fiat doblo kurbağalıdere parkı ecele sitem melih gokcek jelibon 9 sınıf 2 dönem 2 yazılı almanca 150 rakı fiyatı 2020 parkour 2d en iyi uçlu kalem markası hangisi doğduğun gün ayın görüntüsü hey ram vasundhara das istanbul anadolu 20 icra dairesi iletişim silifke anamur otobüs grinin 50 tonu türkçe altyazılı bir peri masalı 6. bölüm izle sarayönü imsakiye hamile birinin ruyada bebek emzirdigini gormek eşkiya dünyaya hükümdar olmaz 29 bölüm atv emirgan sahili bordo bereli vs sat akbulut inşaat pendik satılık daire atlas park avm mağazalar bursa erenler hava durumu galleria avm kuaför bandırma edirne arası kaç km prof dr ali akyüz kimdir venom zehirli öfke türkçe dublaj izle 2018 indir a101 cafex kahve beyazlatıcı rize 3 asliye hukuk mahkemesi münazara hakkında bilgi 120 milyon doz diyanet mahrem açıklaması honda cr v modifiye aksesuarları ören örtur evleri iyi akşamlar elle abiye ayakkabı ekmek paparası nasıl yapılır tekirdağ çerkezköy 3 zırhlı tugay dört elle sarılmak anlamı sarayhan çiftehan otel bolu ocakbaşı iletişim kumaş ne ile yapışır başak kar maydonoz destesiyem mp3 indir eklips 3 in 1 fırça seti prof cüneyt özek istanbul kütahya yol güzergahı aski memnu soundtrack selçuk psikoloji taban puanları senfonilerle ilahiler adana mut otobüs gülben ergen hürrem rüyada sakız görmek diyanet pupui petek dinçöz mat ruj tenvin harfleri istanbul kocaeli haritası kolay starbucks kurabiyesi 10 sınıf polinom test pdf arçelik tezgah üstü su arıtma cihazı fiyatları şafi mezhebi cuma namazı nasıl kılınır ruhsal bozukluk için dua pvc iç kapı fiyatları işcep kartsız para çekme vga scart çevirici duyarsızlık sözleri samsung whatsapp konuşarak yazma palio şanzıman arızası