Selin Kıvılcım Oluyor

Yönetmenliğini Deniz Çelebi Dikilitaş’ın üstlendiği, hikayesini Gamestory senaryosunu ise Deniz Akçay’ın kaleme aldığı Kanal D'nin sevilen dizisi 'Veda Mektubu'nun 16'ncı yeni bölümünde; Hakan'ın mahallesine gidip karşılarında Seher'i gören Aslı ve Mehmet o anda ne yapacaklarını şaşırdı.

Çocuğunun ölümüne Seher'in sebep olduğunu düşünen Aslı, Seher'e ''Siz katilsiniz. Siz torununuzu öldürdünüz. Sizi asla ve asla affetmeyeceğim'' diye çıkıştı. Aslı'nın sözleri karşısında Seher tek kelime bile edemedi.

Neden orada olduğunu açıklamaya çalışan Seher, Mehmet'e ''Ölen çocuğun babası aradı beni ve 'Bilmeniz gereken şeyler var' dedi. Ben bugün cinayetle suçlandım ve kendimi temize çıkarmam gerekiyor. Benim kimseden korkacak bir şeyim yok. Yüzüm ak çok şükür'' dedi.

Beste, Mahmut'u görmek için yanına gittiği sırada kapıda gördükleri karşısında şaşkına döndü. Beste tam içeri girecekken, korumaların dayak yemiş birini zorla götürürken gördü. İlk başta yanlış adrese geldiğini düşündü. İçeri girdiğinde de adeta koruma ordusuyla karşılaştı. Mahmut'a ''Kim bu mafya tipli adamlar? Yoksa sen de onlar gibi misin?'' diye sordu. Mahmut, Beste ile mesafeli konuşunca Beste'nin canı sıkıldı. Mahmut, Beste'nin kapıda gördüğü adamın neden dayak yediğini açıkladı ve Beste gitti.

Seher eve gelince Fatoş ve Zühre'ye mutfakta kalmalarını söyledi. Ailesinin karşısına geçip ''Hepinize yazıklar olsun. Ben kimim? Gözünden sakınarak büyüttüğü üç çocuğun annesiyim. Çok sevdiğim adamın hayat arkadaşıyım. Yetim bir adamın ablasıyım. Bu evin hanımıyım. Ben bütün bunların hepsiyim ama bir tek şeyin dışında. Ben katil değilim. Size 'ne oluyor?' diye sordum. Bana 'katil' diye bağırdığında herkes gözümün içine baka baka 'Senden şüphelenmiyoruz' dediniz. Madem inanmadınız, neden bana anlatmadınız? Biz bir aile değil miyiz? Günahımla sevabımla bu yaşıma kadar geldim. Bilerek, isteyerek kimsenin kılına zarar vermedim. Buna engel oldum. Hele ki canımın canına, torunuma. İçinizden bunun aksini düşünen varsa ne bana 'abla, anne, karım' desin'' dedi. Seher esip gürledikten sonra odasına gitti ve aynanın önündeki her şeyi yere indirip ortalığı dağıttı.

O sırada Mehmet, Nezvat'a ''O eve sen gelecektin. Niye gelmedin? Konuş lan konuş'' diye saldırdı. Ziya da Nevzat'ı ''Hakan'ın mahallesine gittiğini biliyoruz. Şimdi ne yaptıysan, ne biliyorsan anlat'' diye sıkıştırdı. Nevzat kendini savundu ve gerçeği öğrenmek için Hakan'ın mahallesine gittiğini söyledi.

Aslı ve Mehmet, gerçeğin peşine düşerken birbirlerinden uzaklaşmaya başladılar. Aslı gördüğüne inanırken, Mehmet'in kalbi bunu reddetti. Mehmet konuşup eve götürmek için Aslı'nın yanına gitti ve tüm olanları Seher'in yapmadığını söyledi. Aslı, kendi annesi olsaydı da aynı tepki vereceğini belirtti. Aslı, Mehmet'e ''Oyun bitti, annen oraya geldi'' dedi. Mehmet, Aslı'yı eve götürmek istedi ama 'Asla. Ben o eve gitmeyeceğim' yanıtını aldı. Mehmet son kez ''Benimle geliyor musun?'' diye sordu ve ''Anneme söylediğin her söz için pişman olacaksın'' deyip gitti.

Nevzat daha fazla dayanamadı ve gerçeği Seher'e itiraf etti. Seher'in yanına gidip ''Çok özür dilerim. Aslı, Hatice'ye tokat atınca kendimi tutamadım. Abla ben bebek ölsün istemedim. Gittim o çocuğun karşısına, tartıştık. Üzerime yürüdü. Ben onu iteledim, düştü ve kafasını çarptı. Çocuk ölünce ben çok korktum. Sonra seni ortaya attım. Abla ben dayanamıyorum. Ben böyle olsun istemedim. Ne olursun beni kurtar abla. Benim senden başka kimsem yok'' diye ağladı.

Seher, Nevzat'a tokat atıp ''Sen bunu nasıl yaparsın vicdansız. Sen benim arkamdan iş çevirdin nankör. Çık git odamdan'' dedi. Daha sonra Seher, Nevzat'la el ele verdi ve bu olayın üzerini örteceklerini söyledi. Nevzat bundan sonra Seher'in sözünden çıkmayacağını ve bu olanları sır olarak saklayacağını söyledi.

Seher, Mehmet'e ''Konuştun mu karınla? Bana 'katil' diyen karını ikna etmek için dil mi döktün? Sen beni yıkıp geçtin. Bana 'Aslı'yı seviyor musun?' diye sormuştun ya, şimdi öyle düşünmüyorum. Aslı annesi gibi saygısız biri. Bu eve ancak pişman olduktan sonra girebilir. Ya Aslı herkesin önünde benden özür diler ya da bir daha bu eve giremez. Karının yanında olmak istiyorsan kapı açık. Hakkımı sana helal etmem'' dedi. Mehmet duyduklarının ardından ne yapacağını şaşırdı.

Metin komiser, Mehmet'in evine geldi ve ''Haberi ben vereyim istedim. Aslı'ya çarpıp kaçan şoförün ailesi karakola gelmiş, her şeyi itiraf etmiş. Ölen çocuğun azmettiricisi Hakan Coşkun'' dedi. Metin'in  söylediklerine hem Ziya hem de Mehmet inanadı. Duyduklarının ardından Mehmet, Nevzat'a ''Kusura bakma sen de. Bilmeden, etmeden üstüne yürüdüm'' dedi. Mehmet daha sonra Seher'in yanına gidip suçlunun bulunduğunu haber verdi. 

Mina'dan gelen mesajla Aslı pişman oldu. Mina, Aslı'ya Seher'in bir suçu olmadığını, olanlardan Hakan'ın sorumlu olduğunu söyledi. Aslı öğrendiği gerçeğin ardından hemen Mehmet'i aradı ama Mehmet telefona cevap vermedi. Aslı, Mina'yı arayıp Mehmet'in şirkette olduğunu öğrenince hemen yanına gitti. Şirkete gidince Mehmet'in şirkette olmadığını öğrenen Aslı beklemeye başladı. Selin, Aslı'ya Mehmet'in toplantısının uzayacağını söylese de Aslı beklemekte ısrarlı davrandı.

Ziya büyük bir sinirle Alanur'un evine gitti ve ''Seher katil değil, bunu sen de biliyorsun. Benimle oyun oynama Alanur, sakın. Sana olan zaafımı biliyorsun, sakın bunu kullanma. Benim içim gitmiyor mu? Gözlerine bakınca içimin erimediğini mi sanıyorsun? Bir tek senin için mi zor? Bir tek sen mi kırılıp dökülüyorsun? Dağıldım, parçalandım. Anlamıyor musun? Sen geldin alt üst ettin beni. Ailemi aklımı, zihnimi alt üst ettin. Saçmalamaya başladım. Ben bu adam değilim. Sakın bir daha beni arama, sorma, gelme, dengemi bozma benim'' deyip çıkıp gitti.

Ziya gittikten sonra Alanur'un kapısı çaldı ve bu kez Seher geldi. Elindeki kaktüsü Alanur'a uzatıp içeri girdi. Seher'in yaptığı konuşmanın ardından Alanur sinir krizi geçirdi ve 'yeter' diye bağırarak ağladı.

Beste, Mahmut ile işbirliği yapıp Aslı ile Mehmet'i bir araya getirdi. Karşısında Aslı'yı gören Mehmet'in yüzü düştü. Masaya oturduktan sonra tartışmaya başladılar ve Mehmet çekip gitti.  Mahmut, Mehmet gittikten sonra Aslı'ya ''Yarın Seher ablanın elini öp bitsin bu iş'' dedi. Ertesi gün Aslı, Seher'in yanına gitti ve ''Çok özür dilerim, biraz fevri davrandım, kusura bakmayın'' dedi. Aslı, Seher'in elini öptü ve barıştılar. Tüm aile kahvaltı masasına oturduğunda Seher, Nevzat ve ailesinin onlarla birlikte kalmaya devam edeceklerini açıkladı.

Alanur'un magazinciler tarafından fotoğraflarının çekildiğini gören Ziya kıskançlık krizine giri ve Alanur'u arayıp ''Şimdi de magazine mi düştün? Hiç yakışıyor mu sana yanında kim olduğu belli olmayan bir zibidi ile. Alanur ben ciddiyim'' dedi. Alanur akşam yine aynı yere gideceğini ve Ziya'ya da gelmesini söyledi.

Alanur söylediği gibi akşam yine aynı mekana gitti. Kıskançlık krizine giren Ziya da kalkıp Alanur'un yanına gitti. Karşısında Ziya'yı gören Alanur büyük bir şaşkınlık yaşadı. Ziya, Alanur'a konuşmak istediğini söyledi ve ''Bilerek yapıyorsun, yapma. Beni delirtmek için yapıyorsun bu şamatayı. Yirmi yaşında gibi hareketler, magazine yakalanmalar. Yanında kim olduğu belli olmayan bir adam. Dayanamıyorum işte'' dedi.

Bu sırada Alanur, Ziya ile fotoğraflarını çektirip basına servis ettirdi. İkilinin görüntüleri ''Alanur Talun'un gizemli sevgilisi ortaya çıktı'' başlığıyla servis edildi. Seher, Ziya ile Alanur'un fotoğraflarını sosyal medyada görünce beyninden vurulmuşa döndü.