lenfoma doktorsitesi / Soru Cevap – Prof. Dr. Coşkun Tecimer

Lenfoma Doktorsitesi

lenfoma doktorsitesi

“Bu yaştan sonra kabakulak olacak halimiz yok, lenfoma olduk haliyle!”

Haberin Devamı

İnsanın kendine üzülmesi mi zor, yakınlarına üzülmesi mi?

E tabii ben bunları yakınlarıma, beni arayanlara anlatırken çok zorlandım. Ağlayanlara ben moral vermek zorunda kaldım. “Geçecek,
ilk evrede yakaladık, moralim çok yerinde” demek zorunda kaldım.
Tıp acayip ilerledi, bir sürü hastalık tedavi ediliyor artık ama kanser kelimesi korkutuyor hâlâ insanları.

Hayata umutlu bakan biri mi oldunuz hep?

Evet, hep pozitif düşünürüm,
bu olayda da hep “Halledeceksin Özkan” dedim kendime. Doktorunuza, tedavinize inanmanız, denileni uygulamanız gerek. Moralli olmanız gerek. Mümkün olduğu kadar negatif olaylardan uzak durdum. Gezi olayları başladığında, odaya kapanıp kendimi gitara verdim. Televizyonları izlesem çökerdim, depresyona girerdim, “batsın bu dünya”ya kadar giderdi iş! Ama ben vücudumla uğraşmak zorundaydım.

Yapamadığınız ve en çok özlediğiniz şey ne oldu?

Sahneyi çok özledim! Allah’tan geçen gün yönetmen arkadaşımızın düğünü vardı da kurtlarımızı döktük Cem’le (Yılmaz). İhtiyacımız varmış demek ki. Her yere de haber olmuşuz, nasıl çekmişler içeriyi öyle anlamadım.

“Çok da ‘Niye ben?’ diye sorgulamadım çünkü sonu yok bunun. Kader işte”

Ailenizle neler yaşadınız?

Eşim, oğlumla Londra’da yaşıyor dört senedir. Eşim duyar duymaz geldi, yanımdan hiç ayrılmadı. Oğlan 18 yaşında, imtihanları da vardı, o çok zorlandı tabii. Ama Skype’tan konuşarak normalize etmeye çalıştık.

Sorgulamadınız mı hiç “Neden ben?” diye?

Sorgulamadım, bunun sonu yok çünkü. Kader kısmet diyebiliriz,

Alternatif yöntemler?

Çok söylendi, çok tavsiyeler geldi. Herkes başka bir şey öneriyor tüm iyi niyetiyle tabii ama zararsız, doğal diye içeceğiniz-yiyeceğiniz herhangi bir şey, kullandığınız ilaçlara aksi tesir yapabiliyor.
O kadar nazik bir konu ki bu; mesela ilaçlarımı kullanırken greyfurt suyu bile içmem yasaktı! Ben doktoruma inandım, ilaçlarımı kullandım, hasta psikolojisine
hiç girmedim, asıl önemlisi o.

“Diziye başlarsam ‘Şu kadar saat çalışırım’ maddesi ekletirim”

Kanser hastalarına nasıl davranmak gerektiği çok hassas bir konudur ama bu konuda çoğumuz zırcahiliz

Tabii yarın öleceksin gibi ağlayanlar oluyor

Twitter’da öldürmüşlerdi sizi zaten! Ne hissettiniz o anda?

“Özkan Ağabey’i de kaybettik” diye yazmış biri. Öldüğümü öyle öğrendim! Hemen bir fotoğraf çekip “Ölmedim, sapasağlamım Allah’a şükürler olsun” yazıp Instagram’a koydum. İnsanlar nasıl bir zevk alıyorsa bundan artık!

Nasıl okudunuz başınıza gelenleri, nasıl ders çıkardınız?

Şu kadarı çok net; “Tanrım beni baştan yarat” dedirtiyor bu hastalık. Hani sık sık kullanırız ya “Sağlık olsun ya” diye, öyle demekle öyle olmuyor işte! Şimdi hayatıma daha dikkat ediyorum çünkü artık kıymetimi biliyorum. Bir diziye başlarsam; 28 saat çalışmayacağım, kontrata “Şu kadar saat çalışırım” diye madde ekleyeceğim. Vahide Hanım (Gördüm) da öyle yapıyordur herhalde.

İnançlı biri misiniz? Yani inanç işi kolaylaştırıyor mu?

Her zaman Allah’la aram iyi oldu. Konsere çıkmadan önce de her zaman dua ederim. Maneviyat bu işin önemli kısmını oluşturur, inanmazsan olmaz. Yukarıyla aranın iyi olmasında fayda vardır her zaman, hafiflersin.

Sizin camiadan en büyük desteği kim verdi?

Cem (Yılmaz) olsun, Zafer (Algöz) olsun, bizim çocuklar (Mazhar Alanson, Fuat Güner) olsun, hep birlikteydik; herkes gayet pozitifti. Nilüfer’le de konuştuk, çok güzel moral verdi. Sizin vesilenizle de herkese, tüm sevenlerime teşekkür etmek istiyorum. İyi dileklerini, dualarını hep ilettiler, esirgemediler.

Cem Yılmaz’dan film teklifi de doping olmuştur

Film haberi çok güzel geldi valla. Özlemişim setleri de, sahneyi de. Sahne de aralık gibi olur.

Doktor izni var yani?

Çalışma iznini zaten ekimde vermişti doktor ama uçağa binmem yasaktı. Ben de tedavi bitince Londra’ya gidip bir ay kaldım.

“Bu yaştan sonra kabakulak olacak halimiz yok, lenfoma olduk haliyle”

Özkan Uğur, “Yetenek yarışmalarında kimseyi eleyemem” dese de beni gözü tutmadı: “Yeteneksizsiniz Şirin Hanım!”

“Yetenek yarışması bana göre değil, ben elemeyeyim kimseyi”

* “Diday Diday Day” albümünden sonra tanınmaya başladık. Ondan sonra herkes “Aa o çocuklar” demeye başladı bize. Ardından Ajda Pekkan, Nükhet Duru, Sezen Aksu’ya vokal yaptık. O tozu da yutmak lazımdı. Sonra “o çocuklar”dan Mazhar Fuat Özkan’a, oradan MFÖ’ye terfi ettik. Ama bir Em Ef Ö geçmiştir Türk alfabesine, Me Fe Ö yok yani!
* Şebnem Ferah’ı, Mor ve Ötesi, Manga gibi yeni grupları seviyorum. Kolay bir iş değil yaptıkları bu kaotik ortamda, vazgeçmemeleri gerekiyor.
Fenomen belediyeci!
* Yetenek yarışmalarından bana da teklif geldi ama ben jüride olmak istemiyorum.
Bizim gibilerin insanları topluma kazandırması gerekirken, ben
o sesi neden eleyeyim ya? Üzülüyorum, kötü oluyorum, vicdan yapıyorum. O insanların morallerinin bozulmasını istemiyorum. Çağımız böyle, herkeste bir an önce meşhur olma durumu var, başkaları yapabilir tabii. Ama ben elemeyeyim ya, ruhum kaldırmıyor!
* Ben askerden dönmüştüm, Fuat da o sırada Ferhan Şensoy’un “Şahları da Vururlar” oyununun müziklerini yapıyordu. “Gel birlikte yapalım” dedi, ben de bayıldım tabii, atladım hemen üstüne. Küçük Sahne’de neredeyse oyun çaldık. Okuma provalarında ufak tefek skeçler yapmaya başladık sonra. Yani bizi keşfeden Ferhan Şensoy’dur, sağolsun. Bir oyun daha yaptıktan sonra “İkinci Bahar” dizisi geldi. Okul gibiydi, başka bir şeydi o dizi Uğur’un (Yücel) bir yeri vardı, orada çalarken, Uğur’un kulağına hep “Bir film olursa unutmayalım n’olur” derdim. Burnumdan konuşarak söylüyordum; üçüncü şahıslar duymasın diye hani. Bu taklidin üzerine “Bir belediyeci rolü var” diye geldi Uğur, Yavuz Turgul da okey verdi. Dizi başlayınca, burundan konuşan belediyeci fenomen oldu.
37 bölüm sürdü “İkinci Bahar” ve 45 dakikaydı düşünebiliyor musunuz! Şimdi diziler iki saat, n’apıyorsunuz ya?

Cem’in filmi mayısta
* Cem Yılmaz’la yeni filme mayıs-haziran gibi başlayacağız, hikaye çalışılıyor henüz. Yazılıp çizildiği gibi parasızlık üzerine
bir durum değil, daha hassas durumlar var ama detayları
Cem anlatır size.
* Türkiye’de barış ve huzur ortamının egemen olmasını istiyorum artık. Şiddetten vazgeçelim, soğukkanlı olalım lütfen; ortak fikir üretelim. Ayrı fikirlerde üç ayrı adam, üç ayrı karakter, üç ayrı ego 40 yıldır bir arada işte. Al sana koalisyon! Daha ne diyeyim! Kimi zaman biri alttan alsın, kimi zaman diğeri. Sert konuşmalar bölünmelere yol açıyor.
Tatlı dil yılanı deliğinden çıkarır ya, üslup çok önemli.

“Mazhar ve Fuat yaptı diye solo albüm yarışına girmem!”

Bu kadar yıl sonra MFÖ’nün Ö’sü olarak mı tanıyorlar sizi?

Tabii ama genelde bütün olarak “Mazhar Fuat Özkan” diyorlar bana! Cemal Reşit Rey gibi! Bir kez de eşime “Aaa Mazhar Fuat Özkan’ın karısı geçiyor” demişti biri, çok gülmüştük. Zaman zaman Fuat oluyorum, zaman zaman Özkan oluyorum, bazen de “Cennet Mahallesi”nden Beter Ali oluyorum.

“Bizim şarkılarımız asla tek başına söylenmez!”

Asıl önemlisi, onca solo performansa rağmen siz kendinizi hâlâ o üçlünün, MFÖ’nün Ö’sü gibi hissediyor musunuz?

Ben paylaşımcıyımdır, grup işini severim. Ayrı ayrı şeyler yapabiliyoruz, her zaman yapabiliriz, bunun da gruba faydası vardır zaten. İnsanları nasıl Twitter’da öldürüyorlarsa, bizi de kaç kez ayırmaya kalktılar ama Mazhar Fuat Özkan yani!
40 yıl oldu, kolay mı?

Ailelerde bile bu kadar süre birlikte olmak, birbirine tutunmak, sabretmek çok zor. Nedir sırrı?

Birbirimizi sevmeye mecburuz.

Niye mecbursunuz?

Şimdi bir MFÖ konseri çok farklı enerji yaratıyor. Ses yarışmalarında izliyorum “Ele Güne Karşı Yapayalnız”ı, “Yalnızlık Ömür Boyu”yu söylüyor birileri, olmuyor! Tek başına söylenecek şarkılar değil bunlar, vokalli şarkılar.

Piyasada “Mazhar Alanson daha fazla para alıyor, solo performanslarına gruptan daha çok önem veriyor” gibi dedikodular var. Gerçeklik payı nedir bunların?

Bizim aramızda öyle şey olmaz, Mazhar solo konserlerinden fazla para kazanıyor olabilir ama bizde her şey eşittir. Kendi solo konserini de daha yeni verdi, daha önce olan bir şey yok. Biz artık hiç böyle gazlara gelmiyoruz.

“Bu grup 40 yıl kalacak” deseler inanır mıydınız?

Farklı bir şey yaptığımızı, Türk pop müziğine bir kapı açtığımızı biliyorduk hep ama 40 yılı öngöremezdik.

İki şarkınız var gerçi ama solo albüme sahip olmayan bir siz kaldınız grupta. Belli ki seviyorsunuz, cesaret mi edemediniz?

Herkes de bunu söylüyor! Yani “Mazhar yaptı, Fuat yaptı, ben de yapayım” gibi bir yarışım olmadı hiç. Grup halinde çalışırken ayrı bir şey yapmayı istemedim. Onlar yaptılar diye ben de mi yapayım yani?

MİKOZİS FUNGOİDES NEDİR?

 

Mikozis fungoides geç döneminde birçok organı etkileyebilen bir hastalık olmakla birlikte hastaların büyük çoğunluğunda yaşam boyu sadece deriye sınırlı kalan ve çoğu zaman sadece hafif kepekli bir deri döküntüsüne yol açan bir hastalıktır. Bununla birlikte çok farklı deri belirtilerine de yol açabilir.

 

Mikozis Fungoides nedir?

Mikozis fungoides lenfosit olarak adlandırılan, kan dolaşımında bulunarak vücudun savunma sisteminde görev alan hücrelerin normal işlevlerinin dışına çıkarak deriye gelmesiyle ortaya çıkan bir hastalıktır. Kökeninden dolayı “lenfoma” grubu bir hastalık olarak kabul edilmekle birlikte seyri iç organların ve lenf bezlerinin lenfomalarından oldukça farklıdır ve birçok hastada sadece kronik bir deri sorununa yol açar.

 

Mikozis fungoides kimlerde görülür? Nedeni nedir?

Mikozis fungoides nadir görülen bir hastalık olup hem erkek hem de kadınlarda görülür. Orta yaşta daha sıktır ilk döküntü ileri yaşlarda ortaya çıkabilir. Bunulan beraber bazen çocuklukta başfunduszeue.infoığın nedeni tam olarak bilinmemektedir. Hastaların büyük kısmı diğer açılardan sağlıklıdır.

 

Mikozis fungoidesin belirtileri nelerdir ve nerelerde görülür?

Mikozis fungoides derinin her bölgesini etkileyebilen bir hastalıktır. Bununla birlikte erken dönemlerinde daha çok gövdede döküntü görülür. Kol ve bacakların uç kısımları ve yüz ise çoğunlukla etkilenmez. Çoğu zaman döküntü birkaç odakta aynı anda başlar, nadiren tek bir bölgeye de sınırlı olabilir. Hastalığın erken döneminde belli belirsiz hafif kepeklenme gösterebilen pembemsi veya kahverengimsi bir döküntü vardır. Bu dönem “yama dönemi” olarak adlandırılır. Kaşıntı değişken şiddettedir, bazen hiç bulunmayabilir. Bu dönemde tanı çok güçtür. Hastalar hekime başvursa bile özellikle birinci basamak sağlık birimlerinde tanı konması çok güçtür.

 

Bulgular ne ile değişir?

Ekzema tanısıyla yapılacak yerel tedaviler (kortizonlu kremler) geçici bir rahatlama sağlayacağından tablo daha karmaşık bir hal alır. Ultraviyole ışınları hastalığın tedavisinde kullanılan önemli bir seçenek de olduğundan, yazın güneşlenme sonrası döküntünün hafiflemesi sık karşılaşılan bir durumdur. Kremlerle veya güneşlenme ile gerileyen döküntü bir süre sonra yeniden belirginleşebilir, sabit kalabilir veya yeni bulgular ortaya çıkabilir.

 

Hastalık her hastada aynı mı seyreder?

Hastadan hastaya değişen bir döküntü ve seyir söz konusudur. Daha hafif veya şiddetli seyretmesine yol açan nedenler bilinmemektedir. İnce (yamasal) döküntüsü bulunan hastaların bir bölümünde bir süre sonra biraz daha kalın ve geniş döküntüler (plaklar) ortaya çıkabilir. Bunlar hastalığın ileri bir aşamasını temsil etse de hastalığın iç organ tutulumu olduğu anlamına gelmez. Fakat artık basit kremlerle veya güneş ışığı ile gerileme azalmış, daha dirençli daha kaşıntılı bir hal almıştır.

Hastalığın özel görünümleri nelerdir?

Hastalığın klasik lezyonları dışında beyazımsı (hipopigmente) veya bölgesel kıl dökülmesine yol açan özel görünümleri de vardır. Değişik boyutlarda kabartıların veya kitlelerin oluşması (tümörler) veya tüm vücudun kırmızı ve kepekli bir durum alması (eritrodermi) hastalığın ilerlemekte olduğuna işaret eden nadir görülen bulgulardır. Bu ileri evreler hastaların büyük çoğunluğunda yaşam boyu oluşmaz.

 

Tanı nasıl konur?

Kesin tanı mutlaka deri biyopsisi ile konur. Özellikle erken dönemde patolojik inceleme kesin sonuç vermeyebilir. Dolayısıyla zaman zaman tanı için tane biyopsi yapılması gerekebilir. İlk birkaç biyopsinin sonuç vermemesi hastaların sonraki girişimlerde isteksiz davranmasına neden olabildiğinden tanının çok sayıda biyopsi ile konabildiği konusunda hastaların bilgi sahibi olması kritiktir.

 

Tanı kesinleştiğinde ne yapılır?

Deri biyopsisi ile tanı kesinleştirildiğinde hastalığın iç organlara yayılıp yayılmadığına bakılır. Ancak özellikle ince (yamasal) veya çok kalın olmayan (plak evresinde) döküntüsü olan hastalarda iç organ etkilenmesi beklenmediğinden bu inceleme sadece birkaç rutin laboratuar ve görüntüleme ile sınırlıdır. Kabarık lezyonları (tümörleri) olanlarda ise kemik iliği incelemesi dahil olmak üzere çok ayrıntılı bir inceleme gerekebilir. Bu şekilde yapılan evreleme tedavinin belirlenmesi açısından önem taşır.

 

Mikozis Fungoides nasıl tedavi edilir?

Erken ve sınırlı lezyonlar kremlerle (kortizon, nadiren beksaroten) tedavi edilebilse bile yaygın lezyonlarda ışık tedavileri (PUVA bazen dar bant UVB) ve interferon, retinoik asit (asitretin, beksaroten) gibi tablet veya iğne şeklinde ilaçların kullanılması gerekebilir. Bazen radyoterapi de kullanılabilir. Hastalar yaşam boyu bu tedavileri birkaç kez alabilirler. Hastalık iyileşme sonrası deride nüks etse bile ilerlediği anlamına gelmez. İç organ tutulumu gelişen hastalara tedavi yaklaşımı ise daha farklıdır, onkolojik ilaçlar gerekebilir.

 

Mikozis Fungoides takibi nasıldır?

Hastalığın yaşam boyu düzenli bir şekilde takip edilmesi gerekmektedir. Dolayısıyla hastaların konusunda deneyimli tek bir merkezin takibinde olması yararlıdır. Hastalara yaklaşımda öncelikle hastalığın deriye mi sınırlı olduğu veya iç organ tutulumu eşlik ediyor mu ayrımı yapılır. İç organ tutulumu olmadıkça tedavi mutlaka Deri ve Zührevi hastalıklar uzmanları tarafından yapılmalıdır.

 

funduszeue.info


Konu: Hodgkin Lenfoma olan kim var?

Merhaba

aranıza yeni katıldım, adana dan katılıyorum, herkese çok geçmiş olsun. bende yılında Foliküler lenfoma yani non hodking lenfoma evre 3 hastalığı geçirdim. 8 kür kemo+rituksimab ve önlem olarakta + 3 kür rituksimab aldım. şu an çok iyiyim. hastalık geçirdiğimde bekardım. daha sonra evlendim ve bir kızım oldu , kızım şu an 1 yaşında. Sirine ye kesinlikle katılıyorum. bu bir kanser değil sadece bir hastalık, Bağışıklık sisteminde ki bir zayıflık sebebi ile ortaya çıkan bir hastalık ve tedavi edilebilen bir hastalık..
mide bulantıları, kusmalar, ağrılar sızılar a biraz daha sabredin tedavi bittikten sonra Normal günlük faaliyetlerinize devam edeceksiniz. Ben kurumsal bir firmada satış pazarlama sektöründe çalışıyorum, sürekli şehir dışına seyahatlerim oluyor. da rahatsızlık geçirdiğim sıralarda şirketim bana destek oldu 4 ay rapor aldım. tedavim bittiğinde tekrar işime yani seyahatlere devam ettim halende devam ediyorum. bunları anlatııyorum ki bilin
"kemoterapi görürsen ileride çocuğun olmaz, iş yapamazsın evde oturup dinlenmen gerek gibi sözlere çok fazla kulak asmayın. tedavi bittiğinde hayata tam gaz devam.. şu an 6 aylık periyodik kontrollerim dışında hastaneye uğramıyorum
lenfoma %20
hepatit B %15 toplamda %35 raporum var. %40 a ulaşmak için farklı bir hastaneden yine şansımı deneyeceğim.

Adanadan selamlar.

nest...

çamaşır makinesi ses çıkarması topuz modelleri kapalı huawei hoparlör cızırtı hususi otomobil fiat doblo kurbağalıdere parkı ecele sitem melih gokcek jelibon 9 sınıf 2 dönem 2 yazılı almanca 150 rakı fiyatı 2020 parkour 2d en iyi uçlu kalem markası hangisi doğduğun gün ayın görüntüsü hey ram vasundhara das istanbul anadolu 20 icra dairesi iletişim silifke anamur otobüs grinin 50 tonu türkçe altyazılı bir peri masalı 6. bölüm izle sarayönü imsakiye hamile birinin ruyada bebek emzirdigini gormek eşkiya dünyaya hükümdar olmaz 29 bölüm atv emirgan sahili bordo bereli vs sat akbulut inşaat pendik satılık daire atlas park avm mağazalar bursa erenler hava durumu galleria avm kuaför bandırma edirne arası kaç km prof dr ali akyüz kimdir venom zehirli öfke türkçe dublaj izle 2018 indir a101 cafex kahve beyazlatıcı rize 3 asliye hukuk mahkemesi münazara hakkında bilgi 120 milyon doz diyanet mahrem açıklaması honda cr v modifiye aksesuarları ören örtur evleri iyi akşamlar elle abiye ayakkabı ekmek paparası nasıl yapılır tekirdağ çerkezköy 3 zırhlı tugay dört elle sarılmak anlamı sarayhan çiftehan otel bolu ocakbaşı iletişim kumaş ne ile yapışır başak kar maydonoz destesiyem mp3 indir eklips 3 in 1 fırça seti prof cüneyt özek istanbul kütahya yol güzergahı aski memnu soundtrack selçuk psikoloji taban puanları senfonilerle ilahiler adana mut otobüs gülben ergen hürrem rüyada sakız görmek diyanet pupui petek dinçöz mat ruj tenvin harfleri istanbul kocaeli haritası kolay starbucks kurabiyesi 10 sınıf polinom test pdf arçelik tezgah üstü su arıtma cihazı fiyatları şafi mezhebi cuma namazı nasıl kılınır ruhsal bozukluk için dua pvc iç kapı fiyatları işcep kartsız para çekme vga scart çevirici duyarsızlık sözleri samsung whatsapp konuşarak yazma palio şanzıman arızası