brezilya şeker fiyatları / Bilgi Bankası - Kayseri Şeker

Brezilya Şeker Fiyatları

brezilya şeker fiyatları

 

Şeker Nedir, Nasıl &#;retilir ve Tarihi

Şeker kamışının çiğnenerek tatlı özünün fark edilmesi muhtemelen tarih öncesinde olmuş olsa da, kültüre alınarak yetiştirildiğinin ilk kalıntıları MÖ civarındadır.

Şeker sadece mutfaklarımızın ana malzemesi değil, tarihin seyrini değiştiren, bilimsel çalışmaların önünü açan hatta kıtalar ve ülkeler arası rekabete sebep olan stratejik bir ürün oldu.

 

 

Şeker Nedir?

Türk Dil Kurumu şekeri: Şeker kamışı, şeker pancarı, patates, havuç, mısır, buğday vb. bitkilerin sap ve köklerinin öz suyundan veya nişastasından çıkarılan, birleşiminde karbon, oksijen ve hidrojen bulunan, beyaz, suda eriyen, mayalanabilen ve çoğu tatlı olan maddelerin genel adı olarak tanımlar.

Doğadaki bazı bitkiler, güneş ışığını kullanarak fotosentez yoluyla şeker üretirler. Bu bitkiler arasında şeker pancarı ve şeker kamışı özlerindeki şeker oranının yüksek olmasından dolayı şeker elde etmek için en doğal ve verimli seçenektirler.

 

 

Şekerin Tarihi

Hayatımızı tatlandırdığı kadar dünyanın da en eski, en değerli ürünü “beyaz altının” yani şekerin tarihi serüvenine göz atalım:

 

 

Yeni Gine'nin yerli halkı tarafından çiğnenerek içindeki tatlı özü keşfedilen şeker kamışı kültüre alındıktan sonra tarihte ilk kez yetiştirilmeye başlandı.

 

 

MÖ - MS

Şeker kamışı yetiştirme teknikleri, deniz tüccarları aracılığıyla Güneydoğu Asya, Çin ve Hindistan'a yayıldı. Şeker ilk kez Hindistan’da kristalleşti. MS 'den kalma bir Hint metninde ilk defa bir şeker değirmeninden bahsedildiği için şekerin ilk olarak Hindistan'da rafine edildiği düşünülüyor.

 

 

0 –

Yunanlılar ve Romalılar Hindistan ziyaretleri sırasında şekeri öğrendiler. Hem Roma hem de Yunan uygarlıklarının tıbbi kayıtlarında hazımsızlık ve mide rahatsızlıklarının tedavisinde kristalize şekerin kullanıldığı görüldü.

 

İran’a ulaşan şeker kamışı yetiştirme ve işleme yöntemleri burada gelişime uğradı. Şeker kamışını işleyerek kristalize şeker haline getirmek için daha iyi yöntemler geliştirdiler. Bu teknikler Mezopotamya boyunca Araplarla birlikte Akdeniz'e yayıldı.

 

Çin, Hindistan'dan edindiği teknolojiyi kullanarak şeker kamışı yetiştirme tekniklerini geliştirmeye başladı.

 

İran'ı işgal eden Araplar, şeker kamışı ile burada tanıştılar. Şeker kamışı yetiştirmeyi ve şeker elde edebilmenin yöntemini öğrendiler. Daha sonra Mısır, İran, Hindistan ve Akdeniz'i ele geçirirken şeker bilgilerini de beraberinde götürdüler.

 

Şeker kamışı, Arap işgallerinden sonra yaygın olarak Güney Avrupa’da; öncelikle Sicilya ve İspanya'da yetiştirildi. Avrupalı doktorlar, Araplara ait metinlerden şekerin tıbbi açıdan nasıl kullanılacağını öğrendiler. Mısırlılar, Arapların hâkimiyeti altındayken rafine etme sürecinde ustalaştılar ve en saf, en beyaz şekeri yapmayı başardılar.

 

Kudüs'ü ele geçiren Haçlılar, kârlı bir iş olarak gördükleri şeker üretimini öğrendiler. Haçlı ordusu evlerine geri dönerken beraberlerinde “tatlı tuz" dedikleri şekeri de götürdüler.

 

 

Avrupa’da şekere yaygın bir ilgi duyuldu. Tire yakınlarında Lübnan arazileri şeker kamışı yetiştirmek ve Avrupa'ya ihraç etmek için kuruldu.

 

 

İspanyollar, Kanarya Adaları'nı kolonileştirerek şeker kamışı tarlaları kurdular ve şeker üretiminde çalıştırmak için yerli halkı köleleştirdiler. yılına kadar devam eden bu süreç adalardaki ormanların tükenmesiyle şeker endüstrisinin duraksamasına neden oldu ve 'te Kolomb Kanarya Adaları'ndan Haiti ve Dominik Cumhuriyeti’ne şeker kamışı getirdi. 'da Haiti ve Dominik Cumhuriyeti, Yeni Dünya'daki en önemli şeker üreticisi oldu.

 

Şeker kamışı yetiştirmek için uygun olmayan iklim, verimsiz toprak, ormanların yok edilmesi ve iş gücünün olmaması gibi sebepler Akdeniz’de şeker üretimini zora soktu. Şekeri ithal etmek, yetiştirmekten ve üretmekten daha kolay hale geldi. Türkler 'te İstanbul’u, Orta Doğu, Kuzey Afrika ve Doğu Avrupa'yı fethettiklerinde, aynı zamanda ana ticaret yollarının kontrolünü de ele geçirdiler. Türkleri ve Arapları atlatmanın yollarını arayan Avrupalılar, kendi şekerlerini yetiştirebilecekleri yeni topraklar bulmak için coğrafi keşifleri başlattılar.

 

 

Portekizliler Yeni Dünya'ya (Brezilya) şeker kamışını getirerek şeker kamışı tarlaları kurdular. Santa Catarina Adası'nda şeker kamışı değirmeni ve Brezilya'nın kuzey kıyılarında değirmen yapıldı. Böylece şeker üretiminde teknolojik ilerlemeler kaydedildi ve tüm Yeni Dünya kolonileri, Akdeniz'i geride bırakarak sektöre hâkim oldular.

 

 

Karayipler ve Güney Amerika'da yaklaşık şeker değirmeni yapıldı.

 

Portekiz kolonisi São Tomé, Brezilya'nın şeker üretim oranına yetişemeyince, şeker kamışı tarlalarında çalıştırmak amacıyla Brezilya'ya ve diğer Yeni Dünya adalarına köle ihraç etmeye başladı.

 

Kahve, çay ve çikolatanın Avrupa'da yayılmasıyla şeker tüketimi büyük ölçüde arttı. Şekere artan talep - daha düşük fiyatlarla - köleliğin artmasına da sebep oldu. Yalnızca yüzyılda, yarım milyondan fazla Afrikalı köle, şeker tarlalarında çalışmak üzere Brezilya'ya ve diğer Yeni Dünya kolonilerine gönderildi.

 

 

Hollandalı sömürgeciler, Güney Amerika ve Karayipler'e (Barbados, Virgin Adaları) şeker kamışını götürdü.

 

Şeker, tüm Avrupa ithalatının % 20'sini temsil eden son derece popüler bir meta haline geldi. Şeker kamışı tarımı büyük bir kazanç sağladığı için insanlar şekere "beyaz altın" adını verdiler. Yüzyılın sonlarına doğru, Batı Hint Adaları'ndaki İngiliz ve Fransız kolonileri şekerin % 80'ini ürettiler.

 

Alman kimyager Andreas Marggraf, pancarı analiz ederken bu ürünün kristalleşebildiğini ve şeker kamışı gibi tatlı bir madde içerdiğini tespit etti.

 

 

Buharla çalışan ilk şeker değirmeni Jamaika'da inşa edildi.

 

Marggraf'ın yardımcısı ve öğrencisi Franz Karl Achard, Polonya'nın ilk şeker pancarı işleme tesisini kurarak ticari anlamda bir adım atmış oldu.

 

Fransa’nın ilk üç pancar şekeri fabrikası Chelles, Saint-Ouen ve Domaine de Chanteloup'ta kuruldu.

 

Şeker pancarı endüstrisi Avrupa'da Napolyon Savaşları ile büyür. Bu tarihlerde İngiltere donanması, Fransa'nın başta şeker olmak üzere yiyecek-içecek ithalatını engellemek amacıyla tüm limanları abluka altına aldı. Böylece Avrupa kıtasına şeker girişi durdu. Şeker ihtiyacının karşılanması amacıyla şeker kamışının yerine, özünde kamışta olduğu gibi Sakkaroz bulunduran şeker pancarının tarımı Avrupa’da hızla yaygınlaştı.

 

Franz Karl Achard, çalışmalarını pancar tarımını modernleştirmek üzerine yoğunlaştırarak, pancar popülasyonu ve çeşit sorunu ile uğraştı. Mevcut tipler üzerinde en uygun olarak gördüklerini seçip üretti. Böylece bugünkü pancarın temelini de oluşturdu. Daha sonra Achard’ın çalışmalarını ileri bir noktaya götüren Fransız tohum şirketi Vilmorin, yüksek Sakkaroz içeriğine sahip şeker pancarını üretti.

Almanya'nın Waghäusel şehrinde "Badische Gesellschaft für Zuckerfabrikation" isimli şeker fabrikası  kuruldu.

 

ABD’de pancardan şeker üreten ilk fabrika David Lee Child tarafından Massachusetts, Northhampton'da kuruldu.

 

David Weston, şekeri melastan ayırmak için Hawaii santrifüjlerini kullanan ilk kişi oldu.

 

Kaliforniya'da ABD'nin ilk başarılı ticari şeker pancarı üretim merkezi faaliyete girdi. 'da Watsonville ve Alvarado'da pancardan şeker üreten fabrikalar kuruldu.

 

The American Sugar Refining Company (ASRC) ürettikleri tüm şekerleri tek bir isim altında pazarlamak için “Domino Şeker” markasını kurdu. yıllarında Amerika’daki şeker üretiminin % 97'si ASRC tarafından kontrol altındaydı.

 

Kaliforniya'da şeker pancarı fabrikası işleten Claus Spreckles, C&H Şeker şirketini kurdu. (C&H, Kaliforniya ve Hawaii'yi temsil eder). Spreckles, şeker üretimi ve ticareti için kullanılan büyük ölçekli tarımsal alanların ve işletmelerin başka kullanımlar için dönüştürüldüğü 'lara kadar, Hawaii'de şeker üretimine hâkim oldu. Bugün C&H, Domino Şekerinin bir parçasıdır ve Hawaii'de faaliyette olan şeker fabrikaları veya değirmenleri kapanmıştır.

 

Avrupa'da şeker pancarı tarımı o kadar hızlı yayıldı ki şeker kamışına rakip oldu. Ama İngiltere şeker ihtiyacını deniz yolu aracılığıyla ithal ederek sağladı. Ta ki Birinci Dünya Savaşı sırasında Almanya İngiltere’ye giden ticaret gemilerini batırmaya başlayıncaya ve İngiltere'nin şeker ithalatı hızla düşünceye kadar. Daha sonra İngiltere’deki çiftçiler hükümet tarafından şeker pancarı yetiştirmeleri için teşvik edildi.

 

Türkiye’de ilk kez şeker pancarından şeker üretilmeye başlandı.

 

 

Peru'da WR Grace Company isimli kimya işletmesi şeker pancarının yan ürünü olan küspeyi işleyerek kâğıda dönüştürmeyi geliştirdi.

 

Kalıp döküm şeker işleme tekniği ortaya çıktı. Makine mühendisi Louis Chambon, döner preslerde küp şekerlerin doğrudan kalıplanması için bir sistem icat etti. Bu, kalibre edilmiş kalıplarda sıcak ve yeniden nemlendirilmiş toz şekerin preslenmesi işlemidir. Louis Chambon'un geliştirdiği bu makine aynı zamanda küp şekerlerin paketlenmesine de katkı sağlıyor. Bu teknik hâlâ parça şeker üretiminde kullanılır.

 

ABD’de şeker endüstrisi üyeleri tarafından kurulan Şeker Araştırma Vakfı, renksiz steril invert şekerin patentini aldı.

 

Yüksek fruktoz oranına sahip mısır şurubu sahneye çıktı.

 

Şekerden kat daha tatlı olan sukraloz, ABD'de kullanım için onaylandı. Yapay tatlandırıcılar, her türlü gıda ürününde şekerin yerini tutsa da, sağlık açısından zararlı olduğu kesinleşmiştir.

 

BUGÜN

Brezilya, Hindistan, AB, Çin, Tayland, Rusya, ABD, Meksika, Pakistan ve Avustralya dünyanın en büyük şeker üreticisi ülkeleridir. /20 döneminde dünya şeker üretimi milyon bin tondur ve bu ülkeler, toplam şeker üretiminin %75’ini karşılarlar.

Dünyada (Sakkaroz) şeker üretiminde şeker kamışının oranı %76,1 şeker pancarının oranı ise %23,9’dur.

Türkiye; AB, Rusya ve ABD’den sonra dünyanın pancardan şeker üreten 4’üncü, Avrupa’da ise Fransa (%12) ve Almanya’dan  (%10) sonra %6’lık oranla 3’üncü büyük ülkesidir.

Dünya şeker tüketimi ise /20 döneminde , milyon tondur. Hindistan (26 milyon bin ton), AB (17 milyon bin ton), Çin, Brezilya, ABD, Endonezya, Rusya, Pakistan, Meksika, Mısır gibi ülkeler sırasıyla dünyada şeker tüketiminin en fazla olduğu ülkelerdir.

Türkiye ise 2 milyon bin ton ile şeker tüketiminde dünyada 13’üncü sıradadır.

Tarım teknolojisindeki ilerlemeler ile gelişmeye devam eden şeker pancarı ve şeker kamışı tarımı bugün dünyada ve Türkiye’de birçok aileyi desteklemeye ve stratejik bir sektör olmaya devam ediyor.

Bu Sayfayı Sosyal Medyada Paylaş

Gıdada ‘Brezilya şekeri’ kavgası

Brezilya'dan getirilen 35 bin ton kaçak şeker, gıda sektöründe yeni bir şeker kavgasının fitilini ateşledi. Türkiye'deki fiyatlara oranla 3 kat daha ucuz olan şeker iddialara göre önce Mersin Serbest Bölgesi'ne transit ticaret bahanesiyle getirildi. Ancak sahte evraklarla değeri 50 milyon TL'yi aşan şeker iç piyasaya sürülmeye başlandı. Kavganın sebebi ise bu şekerin firmaların maliyetlerinde oluşturduğu avantaj. Brezilya şekerini kullanan firmalar, rakiplerine karşı haksız bir maliyet üstünlüğe ulaşabiliyor.

35 BİN TON ŞEKER

Bu iddiaların sahibiyse İstanbul İhracatçı Birlikleri Başkanı Zekeriya Mete. "Türkiye'ye sistematik şekilde kaçak şeker sokuluyor" diyen Mete, "Mersin Serbest Bölgesi'inden daha önce de Brezilya şekeri getiriliyordu. Ancak bin tonu aştığını duymamıştım. Her yıl da mutlaka bir kısmı yakalanır. Ancak şimdi 35 bin tondan bahsediyoruz. Bu açık bir ihbardır" şeklinde konuşuyor. Bu nedenle sektörde haksız rekabet oluştuğunu da vurgulayan Mete, şekeri kullanan firmaların rakiplerini piyasada silebilecek kadar ucuza üretim imkanı sağladığına işaret ediyor.

HAKSIZ REKABET

Türkiye'nin dünyada şekeri en pahalı kullanan ülkeler arasında olduğunu söyleyen Elvan Gıda Yönetim Kurulu Başkanı Hidayet Kadiroğlu ise Türkiye'deki şeker kaçağı yüzünden onlarca firmanın zor durumda kaldığını söyledi. Bu tarz durumların göz göre göre olmaya başlamasının üzücü olduğunu vurguluyor. SABAH'a bilgi veren Tarım Bakanlığı yetkilileriyse gerekli çalışmaların başladığı bilgisini verdiler. Edinilen ilk bilgilere göre, kaçak şeker transit ticaret amacıyla yurda sokulan malların yurtiçinde satılması şeklinde gerçekleşti. Bakanlık yetkilileri son 5 yılda 20 bin ton kaçak şekere el konulduğu bilgisini de verdi.

DÜNYANIN EN PAHALI ŞEKERİ BİZDE
Brezilya şekerinin ucuz olmasının sebebi bu ülkede yetişen ve yılda 4 kez verim alabilmenin mümkün olduğu şeker kamışından imal ediliyor olması. Türkiye'de bu ürün yetişmiyor. Şeker bu nedenle pancardan imal ediliyor. Türkiye de sayıları yüz binleri aşan pancar çiftçisini korumak için şeker ithalatına izin vermiyor. Tabi bu durum şeker politikalarındaki yanlışlar ve özelleştirmelerin gecikmesi ile birleşince ortaya dünyanın en pahalı şekerini tüketen Türkiye fotoğrafı çıkıyor. Bugün dünyada dolar seviyelerinde dolaşan şeker fiyatları Türkiye'de tonu dolar.

'ÜYELERİMİZ MAĞDUR'
Kaçak şekere yönelik iddiaların sahibi olan İstanbul İhracatçı Birlikleri Başkanı Zekeriya Mete, Türkiye'ye giren kaçak şekerin yılda 50 milyon TL'yi bulduğunu ve üyelerinin mağdur olduğunu dile getirdi.

Şeker fiyatları beş yılın zirvesinde

Şeker, en büyük ihracatçı ülke olan Brezilya’nın tedarikinin azalacağı endişeleriyle Londra’da beş yılın zirvesine yükseldi.

Beyaz şeker vadelileri New York’ta yüzde 3,3 yükselirken ham şeker de değer kazandı. Ham petrolün üç ayın zirvesine yakın seyretmesinin de Brezilya’daki değirmenlerin etil alkol üretimine yönelerek şekerdeki fiyat artışına katkıda bulunabileceği değerlendiriliyor.

Cuma günü yayımlanan bir veri fon yöneticilerinin beyaz şeker için beklentilerini son 15 ayın zirvesine çıkardığını gösterdi.

Geçtiği bir bilgi notunda, “Brezilya’daki üreticilerin etanol üretimini şekere tercih etmesiyle makro tablo olumlu görünüyor” diyen ADM Investor Services International, “Brezilya şeker üretimi yatırımcıların kararları üzerinde etkili olurken piyasa biraz daha iyileşmeye hazırlanıyor” ifadelerini kullandı.

Beyaz şeker Londra piyasasında Ekim ayından beri en yüksek seviyesini gördükten sonra yüzde 2,4 yükselişle ton başına ,90 dolardan işlem gördü. Ham şeker de New York piyasasında yüzde 2 değer kazandı.

Türkiye'de şeker ithalatına sıfır gümrük

Dünyada şeker fiyatlarının yükseldiği ortamda Türkiye bin ton şeker ithalatı için tarife kontenjanı getirmişti.

Resmi Gazete'nin 27 Mayıs tarihli sayısında yayımlanan karar ile bin ton kamış veya şeker pancarı ithalatında gümrük vergisi ve varsa ek mali yükümlülükler sıfır olarak uygulanacak.

Karar kapsamında düzenlenen ithal lisansları 15 Ekim tarihine kadar geçerli olacak.

Karar çerçevesinde tespit edilen tarife kontenjanının dağıtım yöntemi ile başvuru ve kullanım usul ve esasları Ticaret Bakanlığı'nca yayımlanacak tebliğle belirlenecek.

nest...

batman iftar saati 2021 viranşehir kaç kilometre seferberlik ne demek namaz nasıl kılınır ve hangi dualar okunur özel jimer anlamlı bayram mesajı maxoak 50.000 mah powerbank cin tırnağı nedir