toplumcu gerçekçi şiirin özellikleri / SERBEST NAZIM VE TOPLUMCU ŞİİR by Özgen Uysal

Toplumcu Gerçekçi Şiirin Özellikleri

toplumcu gerçekçi şiirin özellikleri

Serbest nazım ve toplumcu şiir

Serbest nazım ve toplumcu şiir, – yılları arasında etkili olan şiir hareketi. Başlıca temsilcileri: Nâzım Hikmet, Rıfat Ilgaz, Aziz Nesin, Ceyhun Atuf Kansu, Ahmed Arif, Ercüment Behzat Lav, Arif Damar, Şevket Süreyya Aydemir, Vedat Nedim Tör, Enver Gökçe, Şükran Kurdakul ve Mehmet Başaran'dır.

Terimler[değiştir kaynağı değiştir]

Toplumcu Gerçekçi Edebiyat Akımının Özellikleri, Kaynakları (Nazım-Nesir)

Toplumcu Gerçekçi Edebiyatın Özellikleri nedir?

  • Toplumcu gerçekçi şiir, serbest nazım özellikleri taşır.
  • Toplumcu gerçekçi şiir, ideolojik içerikli bir şiirdir.
  • Toplumcu gerçekçi şiir, o güne kadar görülmemiş, denenmemiş bir görsellik, karmaşık biçimli teknikler barındıran bir şiirdir.
  • Politik bir içerik taşıması şiirin etkileme ve belirleme gücünü yükseltmiştir.
  • Şiirdeki paralel, simetrik akışlar ve kırılmalar Rus şair Mayakovski&#;den gelen yansımalardır.
  • Materyalist ve Marksist bir dünya görüşü üzerinde temellendirilmiştir.
  • Toplumcu gerçekçi edebiyat, halkçılık, köycülük kavraları ile hümanist bir düşünce etrafında şekillenen bir edebiyattır.
  • Toplumcu gerçekçi anlayışın ekseninde &#;insan, toplum ve üretim ilişkileri&#; vardır.
  • Toplum için sanat anlayışı vardır.
  • Sanatkâr toplumun ruh mühendisidir.
  • Toplumcu gerçekçi edebiyat eğitsel bir işlevle yüklüdür. Sosyalist bireyselliğin geliştirilmesi bu edebiyatın ana amacıdır.
  • Sanat her türlü dinsel ve töresel bağlardan kurtulmalıdır.
  • Toplumcu gerçekçi edebiyat, programa dayalı ve tezi olan bir edebiyattır.
  • Toplumcu gerçekçi edebiyata iyimser bir bakış açısı egemendir.
  • Toplumcu gerçekçi edebiyatta insanı belirleyen en temel öge kolektivizmdir. (katılımcılık)
  • Nazım Hikmet, Beşir Fuat, Hoca Tahsin Efendi, Abdullah Cevdet, Ercüment Behzat Lav ve Kadro dergisi yazarları (Şevket Süreyya Aydemir, Vedat Nedim Tör) bu edebiyat anlayışının öncüleridir.

Toplumcu Gerçekçiler (Öykü-Roman):

Toplumcu Gerçekçiler Önemli Temsilcileri:

Kemal Tahir ( &#; ) : Konularını cezaevi yaşantılarından , Kurtuluş Savaşı&#;ndan, eşkıya menkıbelerinden aldı. Gerçek bir Anadolu romanı oluşturdu.
Eserleri: Roman:Yorgun Savaşçı,Devlet Ana &#;

Orhan Kemal ( ): Hayatına girmiş yüzlerce kişinin kader ve direnişlerini yazdı. Sürükleyicilik,tabiilik, gerçeklik eserlerinin özelliğidir.
Eserleri :Roman: Murtaza, Hanımın Çiftliği&#;TiyatroKoğuş&#;

Yaşar Kemal ( &#; ) : Genellikle Çukurova insanının hayat savaşlarını şiirli bir dille yazdı. Tezli romanı savunur. Folklor unsurları ve güçlü doğa tasvirleri görülür.
Eserleri: Roman:İnce Memet, Yer Demir Gök Bakır, Teneke&#;

Fakir Baykurt ( &#; ): İçinde doğup yetiştiği köylülerin hayatını yazmıştır.
Eserleri: Roman: Yılanların Öcü, Tırpan, Kara Ahmet Destanı&#;Hikaye: Can Parası.

Ayrıca bkz. ⇒ ve &#;lı yılların toplumcu şairleri kimlerdir?

Toplumcu Gerçekçilik/ Toplumcu Gerçekçilik Akımının Kaynakları

Toplumcu gerçekçiliğin boyutlanmasında Birinci Dünya Savaşı&#;yla (), onun ardından gelen Rusya&#;daki Ekim ihtilali&#;nin () etkisi vardır. Anamalcı (kapitalist) toplum düzeninin, yeni bir toplum düzenine dönüştürme sürecini başlatacak düşüncelerin yaygınlaşmasına, bu düşüncelerin yazınsal ürünlerin dokusu içinde yer almasına yol açmıştır. Şöyle de denebilir, anamalcı düzenin çok yönlü bir eleştiri yapma, bu düzenin yerini alacak olan toplumcu (sosyalist) düzeni gösterme eğilimi güçlendi.

Toplumcu gerçekçilik Marksist dünya görüşü üzerine oturan, dünyayı ve insanı bu görüş doğrultusunda algılayan bir yazınsal akımdır. Toplumsal çatışmayı ve bu çatışmanın insan üzerindeki etkilerini yansıtır. Bu yansıtımın en güzel örnekleri Gorki&#;nin çizdiği insan manzaralarında görülebilir. Anamalcı düzenin yırtıcılığını geleceğe olan inanç ve iyimser bir yaklaşımla öykülerinde ve romanlarında sergilemiştir. Bunu yaparken insanın hem kendisini hem çevresini değiştirebileceği gerçeğini, kendi yazgısının demircisi olduğu gerçeğini vurgulamıştır, insana &#;kendi kendisinin efendisi olabilmesi için&#; savaşması gerektiğini nedenselliğiyle birlikte göstermiştir. Anlatımını bu yönde biçimlendirmiş, şiirsel, açık ve yalın, gülümseyen bir temel üzerine oturtmuştur. &#;Serseriler&#;, &#;Stepte&#;, &#;Yaşanmış Hikâyeler&#; adlı öykü yapıtlarında, kendi özyaşamöyküsü üzerine yasladığı &#;Ekmeğimi Kazanırken&#;, &#;Benim Üniversitelerim&#;, &#;Çocukluğum&#; üçlemesinde Gorki&#;nin, daha doğrusu toplumcu gerçekçiliğin bu yönü bütün boyutlarıyla görülebilir. &#;Ana&#;, &#;Artamonovalar&#;, &#;Kum Samgin&#;in Hayatı&#;, &#;Foma&#;&#; gibi roman türündeki yapıtlarıyla &#;Ayaktakımı Arasında&#;, &#;Küçük Burjuvalar&#; adlı oyunlarında Rusya&#;daki kentsoylu sınıfın çöküşünü, daha kapsamlı bir deyişle yaşadığı dönemdeki Rusya&#;nın iç ve dış yapısını bireşimsel bir yöntemle aydınlatır.

Toplumcu gerçekçilik yazında ideolojik boyutun ağır basması, güzelduyusal ve sanatsal yönlerin arka plana atılması demek değildir. Tam tersine ideolojik ilkelerle güzelduyusal ilkelerin bir kâğıdın iki yüzü gibi ayrılmaz bir biçimde bileşimini içerir. Bu yönden yaşamı zenginliklerinden soyarak anlatmaya, şematizme ve şablonculuğa temelde karşıttır, insanı algılayış ve yansıtış yönünden de böyledir bu. Çünkü insan içinde bulunduğu toplumsal çevrenin ürünü olarak duyan, düşünen, tasarlayan bir varlıktır.

Toplumculuğun toprağında boy atıp gelişen bir akımdır toplumcu gerçekçilik. Bu yönden bireyle toplumsal düzen ve yapı arasındaki çatışmayı yansıtma yerine bu çalışmayı ortadan kaldıracak, bireylerin gelişmesine olanak sağlayacak; onları ruhsal ve fiziksel çöküşten, aktöresel yozlaşmadan kurtaracak bir düzeni yansıtmayı amaçlar. Bu yönüyle de eleştirel gerçekçilikten ayrılır. Eleştirel gerçekçilikte bireyin kendini tüketen koşullara karşı nasıl direndiği, başkaldırdığı gösterilmeye çalışılır. Toplumcu gerçekçilikteyse bu bireysel direnti, bu bireysel başkaldırı kitlesel bir genişiîk kazanır. Kitleler girer romana, oyuna, öyküye. Böylece yazınsal yaratıların insan dokusu değişir. Nitekim Gorki gibi toplumcu gerçekçiliğin işçilerinden ve kuramcılarından biri sayılan Mihail Şolohov yapıtlarıyla akımın bu yönsemesini somutlamıştır.

Toplumcu gerçekçilikte karaktere hangi açılardan bakılır?

Boris Suchkov &#;Gerçekçiliğin Tarihi&#; adlı yapıtında bu soruyu değişik boyutlar içinde değerlendirirken şunları söyler:

&#;Sosyalist gerçekçilik, karaktere, her şeyden önce çok çeşitli toplumsal etkilerin şekillenmesine yardım ettiği bireysel bir fenomen olarak bakar. Bu bakımdan sosyalist gerçekçilik, eleştirel gerçeklikte görülen karakter kavramını miras olarak alıp geliştirir. Ne var ki tam bu noktada bu iki yöntem arasındaki benzerlik kesilir, çünkü, sosyalist gerçekçilik, kahramanın karakterindeki toplumsal başafı (sosyal dominant&#;ı) algılar ve açığa koyar, ki burada, bireyin, hayatın dönüşüme uğratılmasıyla, hayatın tarihsel hareketi ve değişmesiyle, insan ruhundaki tutku, çıkar ve eğilimlerin mücadelesini önceden belirleyen ve koşullandıran etkenlerle ve insanın yaşadığı çağın toplumsal mücadele ve çatışmalarıyla olan bağıntısı yatar. Bilinçli historisizm, sosyalist gerçekçi yazarın, karakterde ki toplumsal başatı (dominant&#;ı), kendi manevi gelişmesinin temel bir etkeni olarak görmesini sağlar. Sosyalist gerçekçi edebiyat. Karakterlere büyük bir çoğunluk ve değişkenlik getirmiştir; çünkü, sosyalist gerçekçi edebiyat, yeni toplumsal ilişkilerin kurulması karmaşık sürecini ve kitlelerin yeni toplumsal farkındalığını yansıtabilmiştir. Sosyalist gerçekçi edebiyat, birey ile toplum arasındaki eleştirel gerçekçiliğin yapmış olduğundan çok daha karmaşık ilişkilerin bir çözümünü ve araştırılışını temsil eder.&#;

Toplumcu gerçekçilikte kahraman ülküleştirilmez, içinde bulunduğu toplumsal koşullar ve ilişkiler içinde ele alınır. Ancak bu koşullar ve ilişkileri kişiliğini geliştirme yönünde değiştirmeye savaşır. Kendi kişisel çıkarını toplumsal çıkarlarla bütünleştirmiş bir kişidir o. Terimsel bir adlandırmayla söyleyelim: Olumlu kahramandır. &#;Olumlu kahramanın güzelliği, sadece belirli ideal nitelikleriyle ortaya çıkmaz, bu niteliklerin iç çatışma ile biçimlenişi, bu niteliklerin pekişmesini engelleyecek her şeyi alt eden sağlam, ilerici güçlerin ve eğitimlerin zaferi ile kahramanın güzelliği anlatıma kavuşur.&#; öyle ki kahramanın bu gelişim süreci, okuyucuyu etkileyecek, onun da bu kahraman gibi bir gelişim göstertebileceği düşüncesi okuyucuda oluşacaktır.

Olumlu kahraman yaratma, geleceğin sınıfsız toplumunu sezdirtme toplumcu gerçekçiliğin kuşatımı içinde yer alan özelliklerdir. Bu noktada coşumculuğa (romantizme) yaklaşır yer yer. Ama bu geleneksel coşumculuktan ayrı bir renk taşır. Erişilmeyecek bir düşün ardında değildir toplumcu gerçekçilik. Geleceğe yönelik, düşle beslenmiş imgeler ve coşkusal öğeler içerdiği içindir ki coşumculuğa yaklaşmadan söz edilebilir.

Toplumcu gerçekçilik sanata ve yazına nasıl bir işlev yüklemektedir?

Tartışma gündeminde olan bir sorudur bu. Mihail Şolohov, Nöbet Ödülü konuşmasının bir yerinde bu soruyu getirerek sözü, şunları söyler:

&#;Okuyucuya namuslu söz söylemek, halka doğruyu anlatmak, gerçeği anlatırken kimi zaman sert ama her zaman yürekli olmak, insanların yüreğine gelecek adına, kendi güçleri adına, geleceği biçimlendirmedeki yetenekleri adına güçlü inanç satmak. Bütün dünyada barış için mücadele etmek ve yazdıkları kanalıyla yazılarının ulaşabileceği her yerde barış savaşçıları yetiştirmek, insanları ilerlemek için duydukları soylu ve doğal isteklerinde birleştirmek. Sanat, insanların kafalarını ve yüreklerini etkileyecek büyük güce sahiptir. Bir insanın sanatçı tanımına hak kazanması için, bu gücü, insanların ruhunda güzeli yaratmaya yönelmesi, insanlığın iyiliğine yöneltmesi gerektiğine inanıyorum.&#;

Emin Özdemir/Yazın Akımları özel Sayısı

Ayrıca bakınız ⇒ Benzer Konular

Toplumcu Şiir

Toplumcu Şiir: Halkı ve halkın problemlerini konu edinen şiir çeşididir. Nazım Hikmet ve Rıfat Ilgaz’ın şiirleri bu şiir türüne örnek gösterilebilir. yüzyılın başlarında, neredeyse bütün dünyada eş zamanlı olarak ortaya çıkan siyasal ve toplumsal hareketlere bağlı olarak yeni bir edebiyat akımı doğar.

Toplumsal gerçekçilik veya sosyalist gerçekçilik ismi verilen bu akım; şiirden, edebiyatın ve sanatın her dalına kadar geniş bir alanda  tesirini gösterir. Emekçilerin problemlerini , emek-sermaye çelişkisini ve yaşamsal endişelerini konu edinen bu akım, “toplum için sanat” görüşünü temsil eder.

Zihniyet: Dünya yüzyılın başlarından itibaren büyük değişimlere uğramış; sanayileşme ve kapitalist ekonomideki büyüme, geniş halk kitlelerinin hak arayışını da beraberinde getirmiş; bu durum edebiyat ve şiirde toplumculuk akımını doğurmuştur. Toplumcu şiir, toplumsal gerçekleri devrimci bir yaklaşımla yansıtmayı amaçlar. İşçi ve köylülerin, emekçilerin yaşam koşullarını somut biçimde yansıtmaya çalışır. Geniş kitlelere seslenerek onları harekete geçirme düşüncesi, toplumcu şiirin en karakteristik özelliğidir.

Yapı: Geleneksel nazım biçimlerinin terk edilerek serbest nazmın ortaya çıktığı bir dönemde gelişen toplumcu şiir, genellikle serbest nazmı kullanmış; özgürlüğe verdiği değerin bir yansıması olarak nazım biçiminde önceden belli bir düzene bağlı kalmamıştır. Dizelerin şiirin anlamına ve şairin beğenisine göre, değişik uzunluklarda ve basamaklar halinde dizilerek bir yapı oluşturduğu serbest nazmın gelişmesinde toplumcu şairlerin büyük katkısı olmuştur.

Ahenk: Toplumcu şiirde ahenk, tekrarlanan öğelerle ve bazı görsel-biçimsel özelliklerle sağlanmıştır. Bu geleneğe bağlı şiirlerde aruz ya da hece ölçüsü kullanılmadığı halde varlığını hemen duyuran güçlü bir ritim vardır.

Dil: Kitlelere seslenerek onları etkilemeyi amaç edinen toplumcu şiirde, en çok, dilin göndergesel işleviyle birlikte alıcıyı harekete geçirme işlevinden yararlanılmıştır. Şiirde muhakkak okura iletilecek bir mesaj bulunur. Bu mesaj, konuşulan dilden yararlanılarak, doğal, rahat ve ahenkli bir söyleyişle iletilirken söylev üslubuna da başvurulur. Ancak toplumcu şiirin seçkin örneklerinde bu özelliklere dilin çarpıcı imgelerle örülü estetik boyutu da eklenir.

Tema: Toplumcu şiirin tematik yapısı, varlık nedenine bağlı olarak emek, sömürü, baskı, başkaldırı, özgürlük, direniş gibi kavramlarla oluşur. Bu temaların yanı sıra yurt, doğa ve insan sevgisi, aşk, özlem gibi temalar da toplumcu şiirin konu alanında yer alır.

Etiketler:Cumhuriyet dönemi türk edebiyatı

nest...

çamaşır makinesi ses çıkarması topuz modelleri kapalı huawei hoparlör cızırtı hususi otomobil fiat doblo kurbağalıdere parkı ecele sitem melih gokcek jelibon 9 sınıf 2 dönem 2 yazılı almanca 150 rakı fiyatı 2020 parkour 2d en iyi uçlu kalem markası hangisi doğduğun gün ayın görüntüsü hey ram vasundhara das istanbul anadolu 20 icra dairesi iletişim silifke anamur otobüs grinin 50 tonu türkçe altyazılı bir peri masalı 6. bölüm izle sarayönü imsakiye hamile birinin ruyada bebek emzirdigini gormek eşkiya dünyaya hükümdar olmaz 29 bölüm atv emirgan sahili bordo bereli vs sat akbulut inşaat pendik satılık daire atlas park avm mağazalar bursa erenler hava durumu galleria avm kuaför bandırma edirne arası kaç km prof dr ali akyüz kimdir venom zehirli öfke türkçe dublaj izle 2018 indir a101 cafex kahve beyazlatıcı rize 3 asliye hukuk mahkemesi münazara hakkında bilgi 120 milyon doz diyanet mahrem açıklaması honda cr v modifiye aksesuarları ören örtur evleri iyi akşamlar elle abiye ayakkabı ekmek paparası nasıl yapılır tekirdağ çerkezköy 3 zırhlı tugay dört elle sarılmak anlamı sarayhan çiftehan otel bolu ocakbaşı iletişim kumaş ne ile yapışır başak kar maydonoz destesiyem mp3 indir eklips 3 in 1 fırça seti prof cüneyt özek istanbul kütahya yol güzergahı aski memnu soundtrack selçuk psikoloji taban puanları senfonilerle ilahiler adana mut otobüs gülben ergen hürrem rüyada sakız görmek diyanet pupui petek dinçöz mat ruj tenvin harfleri istanbul kocaeli haritası kolay starbucks kurabiyesi 10 sınıf polinom test pdf arçelik tezgah üstü su arıtma cihazı fiyatları şafi mezhebi cuma namazı nasıl kılınır ruhsal bozukluk için dua pvc iç kapı fiyatları işcep kartsız para çekme vga scart çevirici duyarsızlık sözleri samsung whatsapp konuşarak yazma palio şanzıman arızası