saddam ın son sözleri / Saddam'ın son sözleri: Birlik içinde kalın - Dünya Haberleri

Saddam In Son Sözleri

saddam ın son sözleri

kaynağı değiştir]

Saddamın son sözleri

Sabaha karşı asılarak idam edilen Saddam son anlarında ne yaptı? Son sözleri ne oldu? İşte idamın ayrıntıları..

Abone ol

İnsanlığa karşı suç işlemekten yargılanan ve suçlu bulunarak idam edilen devrik lider Saddam Hüseyin'in infazının hızla yapıldığı ve hemen öldüğü belirtildi. Iraklı görgü tanıkları, idam sırasında eski liderin yüzünün örtülmediğini, sakin göründüğünü ve Iraklı polisler onu darağacına götürürken ve ilmiği boynuna geçirirken kısa bir dua okuduğunu belirtti.

Elinde bir Kur'an bulunan Saddam Hüseyin'in bu Kur'an'ın birine gönderilmesini istediğini, yetkililerin bu kişinin isim ve adresini aldıklarını ve Kur'an'ı göndermeye söz verdi.

Saddam Hüseyin'in son sözleri, "Birlik içinde kalın" oldu. İnfazda hazır bulunan hakim Münir Haddad, Saddam'ın asılmadan önce, "Umarım birlik içinde kalırsınız. Sizi uyarıyorum: İran koalisyonuna güvenmeyin, bu insanlar tehlikeli" dediğini söyledi.

Görgü tanıkları, idamın çok hızlı olduğunu, Saddam Hüseyin'in hemen öldüğünü söyledi. Görgü tanıkları 69 yaşındaki Saddam'ın ölüme giderken ''titremediğini'' ifade etti. Ulusal Güvenlik Danışmanı Muaffak el-Rubai ise devlet televizyonuna yaptığı açıklamada, Saddam Hüseyin'in darağacında 'çökmüş bir adam'' olarak göründüğünü iddia etti.

Öte yandan, Saddam'ın ailesine yakın bir kaynak, idam edilen liderin Ürdün'deki kızı Raghd'ın, ''Babasının Irak özgür oluncaya kadar geçici olarak Yemen'e gömülmesini istediğini'' belirtti. Üst düzey Iraklı bir yetkili ise ailenin naaşa sahip çıkabileceğini, aynı zamanda naaşın Saddam'ın 4 gün boyunca sokağa çıkma yasağı ilan edilen memleketi Tikrit'e gönderilebileceğini kaydetti.

Saddam'ın son sözleri: Birlik içinde kalın

Bağdat - 148 Şiinin katledilmesiyle ilgili açılan Ducely davasında 5 Kasımda idam cezasına çarptırılan ve cezası bu sabah infaz edilen Irak'ın devrik lideri Saddam Hüseyin'in son sözleri, "Birlik içinde kalın" oldu.

İnfazda hazır bulunan hakim Münir Haddad, Saddam'ın asılmadan önce, "Umarım birlik içinde kalırsınız. Sizi uyarıyorum: İran koalisyonuna güvenmeyin, bu insanlar tehlikeli" dediğini söyledi.

Haddad, Saddam Hüseyin'in asılmadan önce ayrıca kimseden korkmadığını söylediğini de açıkladı.

İnfazda hazır bulunan Ulusal Güvenlik Danışmanı Muvaffak El Rubai de Saddam Hüseyin'in idam sehpasına sakin biçimde, cesurca ve kararlı şekilde çıktığını, direnmediğini ve hiçbir şey istemediğini kaydetti.

El Rubai, elinde bir Kur'an bulunan Saddam Hüseyin'in bu Kur'an'ın birine gönderilmesini istediğini, yetkililerin bu kişinin isim ve adresini aldıklarını ve Kur'an'ı göndermeye söz verdiklerini belirtti.

İdamın gerçekleştiği yeri söylemeyen El Rubai, Saddam Hüseyin'in Iraklılara teslim edilmesinden darağacına kadar her şeyin filme çekildiğini ve bu filmin gösterilip gösterilmemesinin de siyasi bir karar olduğunu bildirdi.

Saddam Hüseyin'in naaşının defin için ailesine verilebileceğini de söyleyen El Rubai, bütün Iraklıları birlik içinde kalmaya çağırdı ve "Despotizm simgesi gitti" dedi.

Bu arada, Saddam Hüseyin'in idam edildiği sırada ABD Başkanı George Bush'un uyuduğu açıklandı. Öte yandan, Saddam Hüseyin'in avukatlarından Necib el Nuayimi, devrik liderin naaşının Irak dışına götürülebileceğini, nereye defnedileceğine ailesinin karar vermesi gerektiğini söyledi.

ANASAYFAYA DÖNMEK İÇİN TIKLAYINIZ

kaynağı değiştir]
Saddam Hüseyin Kahire Üniversitesi'nde okurken, (oturanlardan sağdan üçüncü)

Geçim sıkıntısı içindeki annesi doğumdan sonra onu Dicle kıyısındaki Tikrit'te yaşayan dayısı Hayrallah'ın yanına gönderdi. Saddam Hüseyin hayatının ilk dört yılını subay olan dayısı Hayrallah'ın himayesinde geçirdi. Dayısı 1941'de Irak'taki Britanya etkisine karşı gerçekleştirilen bir isyana katıldı. Britanya tarafından bastırılan bu başarısız ayaklanmaya katılan Hayrallah görevinden alınıp hapse atıldı. Bu sebeple Saddam annesinin yanına döndü. Dayısı hapisten çıkana kadar annesinin yanında kaldı. Dayısı hapisten çıktıktan sonra Bağdat'a, dayısının yanına gitti.

1956'da dayısı tarafından askerî akademiye girmesi için teşvik edildi ancak akademi giriş sınavlarında başarısız oldu. 1957'de Baas Partisi'ne girdi. 1959 yılında Baasçıların Irak başbakanı Abdülkerim Kasım'a karşı düzenlediği başarısız suikast girişimine katıldı ve bacağından yaralandı. Buna rağmen suikastın gerçekleştiği bölgeden uzaklaşıp önce Suriye'ye, oradan da Mısır'a kaçtı. Sürgünde olduğu dönemde Kahire Üniversitesi'nde başladığı hukuk öğrenimini (1962-63), Baasçıların iktidarı ele geçirdiği 1963'te Bağdat'ta sürdürdü.

1963 yılında, yanında büyüdüğü dayısının kızı Sacide Talfah ile evlendi, bu evliliğinden Rana, Raghad ve Hala isimli üç kızı ve Uday ve Kusay adında iki oğlu oldu. Daha sonra iki kez daha evlenen Saddam Hüseyin'in Ali isminde bir oğlu daha vardır.

Ülkesine döndüğü yıl mareşal Abdüsselam Arif'in Baasçılara karşı düzenlediği darbe sırasında tutuklandı ve birkaç yılını hapishanede geçirdi. 1967 yılında hapisten kaçarak kısa sürede yeraltındaki Baas Partisi'nin liderlerinden biri oldu; Baas Partisi genel sekreter yardımcılığına seçildi.

Saddam Hüseyin Irak devlet başkanı yardımcısıyken, İran şahı Muhammed Rıza Pehlevi'yle (sağda) birlikteyken

Laikliği, Arap milliyetçiliğini, ekonomik modernizasyonu ve Arap sosyalizmini benimseyen Baas Partisi'nin ileri gelen bir üyesi olarak, partisini iktidara getiren Temmuz 1968'deki darbede önemli bir rol oynadı. Kasım 1969'da Devrim Komuta Konseyi başkan yardımcılığına getirildi.

Aynı zamanda kuzeni olan devlet başkanı Ahmed Hasan el-Bekir'e en yakın kişi olarak ülke yönetiminde büyük ağırlık kazandı. 1972'de Iraq Petroleum Company'nin millileştirilmesiyle ilgili çalışmaları yürüttü. Parti içindeki gücüne dayanarak 1976'da el-Bekir'in kalp krizi geçirmesinden sonra onun birçok yetkisini kullanmaya başladı. 16 Temmuz 1979'da, Bekir'in sağlık gerekçeleriyle istifası üzerine onun yerine geçti. Hasan el-Bakir'in istifası bazı kurum ve kuruluşlar tarafından "kansız bir darbe" olarak nitelendirildi fakat Saddam yakalandıktan sonra CIA analistlerinin yaptığı sorgularda bu iddiayı reddetti. Hasan el-Bakir ile çok iyi anlaştığını, yoldaş olduklarını ve bu görevi kendisine teklif edenin Hasan el-Bakir olduğunu; iktidardan ve güçten nefret ettiği için bu teklifi önce reddettiğini, İran tehlikesini fark ettikten sonraysa kabul edip Irak'ın devlet başkanı olduğunu söyledi.[6]

İktidar yılları[değiştir

nest...

oksabron ne için kullanılır patates yardımı başvurusu adana yüzme ihtisas spor kulübü izmit doğantepe satılık arsa bir örümceğin kaç bacağı vardır