kuyrugu var at degil kanadi var kus degil nedir / Kuyruğu var, at değil. Kanadı var, kuş değil. - Bilmeceler - Biansiklopedi

Kuyrugu Var At Degil Kanadi Var Kus Degil Nedir

kuyrugu var at degil kanadi var kus degil nedir

1 Comment &#;

Eski Bilmeceler - Komik, Kolay Ve En Bilinen Bilmeceler İle Cevapları

Haberin Devamı

Her yere gider ama hiç yorulmaz, herkesin evine de gider ama hiç konuşmaz. (Yol)

Hem kapatırım hem de açarım kapıları, eğer beni kaybedersen çabuk çağır hemen çilingir amcaları. (Anahtar)

Beni özlemiş olan iki kişinin arasında dururum. Onları istedikleri her yerde konuştururum. (Cep Telefonu)

3 avcı 3 saat içinde 3 ördek vurursa 9 avcı 9 ördeği kaç saatte vurur? (9 Saat)

Bir kişi apartmanın katında cam silerken camdan düşmüş ama ölmemiş, neden? (Çünkü camdan içeri düşmüş)

Parmağımda gözüm de var, daireyim ama köşem yok. Parlak ya da mat fark etmez, beni takar damat. (Yüzük)

Komik, Kolay ve En Bilinen Bilmeceler İle Cevapları

Komik ve kolay olan ve bilmesi de çabuk olan bilmece soruları her zaman araştırılan konulardan biridir. Özellikle eğlenmek için kişiler birbirlerine bilmece sorarak zaman geçirmeyi sevdiklerinden bilmeceleri araştırarak öğrenmektedir. Komik, kolay ve en bilinen bilmeceler ile cevapları şu şekildedir:

Beni eğer ortadan kesersen hiç olurum ama eğer yan çevirirsen de sonsuz olurum. (8 sayısı)

İçimde insan dolu, istersen hayvan da vardır. Renkli bir dünyayım ben içimde de ne ararsan var. (Televizyon)

Evim var ama adresim yok. Evimde de hiç eşyam yok. Sırtımdadır bütün yüküm, bundan da hiç şikayetim yok. (Kaplumbağa)

Haberin Devamı

Çarşıdan aldım bir tane, eve geldim bin tane. (Nar)

Boynuzum var ama koç değilim. Kanadım var ama kuş değilim. Uçarım ama uçak değilim. Bil bakalım ben neyim? (Kelebek)

Ağaçlar benim yuvamdır. Kuyruğum elim kolumdur. Daldan dala da atlarken gelin hemen beni bulun. (Maymun)

Bacaklarım inceciktir, yuvam yükseklerdendir. Her sene de göç ederim, bil bakalım ben kimim? (Leylek)

Altım mermerdendir üstüm de mermer. İçimde de bir kuş var, uyanık olduğumda hep öter. (Ağız)

Bacağım var ama yürüyemem. Yemeğim de var ama hiç yiyemem. (Masa)

Yeşil elbisem var, sarı da saçlarım. İçeride uyuyor onlarca gözüm. (Mısır)

Gece çıkar gökyüzüne ama yıldız değil. Peki ne? (Ay)

Haberin Devamı

Al yanağı dala hemen asmışlar. İçinde de bir sürü şeker katmışlar. (Elma)

İçi kırmızıdır dışı da yeşil onu hemen yerim. Sanırsın ki ben bir filim. İçimde siyah noktalar var beni yerken oyalar. (Karpuz)

İçi yumuşacıktır pamuk gibi, dışı da renklidir şeker gibi. Konulduğu yerde hemen yatar, uyuklayan bir adam gibi. (Yastık)

PADİŞAH KIZI SORDU KELOĞLAN BİLDİ

Üç ayaklıdır yürümez
Söyle bu nedir Keloğlan?
Üstüne binen yorulmaz
Söyle bu nedir Keloğlan?
Kısır hanım doğurmaz
Söyle bu nedir Keloğlan?

Üç ayaklıdır yürümez
Sacayağıdır padişah kızı.
Üstüne binen yorulmaz
Tenceredir padişah kızı.
Kısır hanım doğurmaz
Katırdır padişah kızı.
Evimizin önü kuyu
Söyle bu nedir Keloğlan?
Kuyunun içinde yılan
Söyle bu nedir Keloğlan?
Yılanın ağzında mercan
Söyle bu nedir Keloğlan?

Evimizin önü kuyu
Lambadır padişah kızı.
Kuyunun içinde yılan
Fitildir padişah kızı.
Yılanın ağzında mercan
Işıktır padişah kızı.

Evimizin önü servi
Söyle bu nedir Keloğlan?
Servinin üstünde sümbül
Söyle bu nedir Keloğlan?
Sümbülün üstünde bülbül
Söyle bu nedir Keloğlan?

Evimizin önü servi
Boyun değil mi padişah kızı?
Servinin üstünde sümbül
Saçın değil mi padişah kızı?
Sümbülün üstünde bülbül
Dilin değil mi padişah kızı?
BİLMECELİ ŞİİR
Öper gözlerin deniz
Sular kundağı olur güneşin.

Dal üstünde ateş yanar
Kiraz zamanı gelince.

Bekler beyaz ülkesinde kış
Güneşin masalını dinler
Anlatmak için kuş dilince.

Toprağın türküsünü söyler
Bizim serçe kuş
Yeraltında şeker kız
Duyunca serçe kuşu
Çiğdemler açar kırlarda.

Üzümler salkım saçak olunca
Ağaçlar postalar sonbahara mektuplarını
Rüzgâr bizim postacı
Kuş dilince.

Ağlayan nar gülünce
Mini mini kuşlara peteklerinde
Şarkılar söyler kış
Çalışkanlığın hediyesi diye&#;
Mustafa Ruhi Şirin

BİLMECE

Pek üstünde bir ağacım var
Damların üstünden bakar

Dalı yoktur, kolu yoktur
Sağı yoktur, solu yoktur.

Külahını giyer çıkar
Yüzünü havada yıkar.

Kavuğu başında durur
İçinde insan oturur
Baca gibi yuvarlaktır
Rengi yeşil değil aktır.

Her mahallede yetişir
Herkesin dostu gibidir.

Yüzü sevimli kalbi şen
Bize kalmış peygamberden.

Kandil geceleri dolar
Koynuna parlak yıldızlar.

Günde beş defa duyulur
Sesi yüreğe oyulur!

Müslümanlık kolay değil
Bu mübarek ağacı bil!
Ali Ekrem Bolayır

FİLİ FİLİ KUŞ DİLİ

1- Dağlardan, taşlardan;
Canlıdan, cansızdan,
Yiyilir içilirden,
Ben söyleyeyim, sen bil!

2- Bir tavada iki balık.

3- Ateşte girer yanmaz
Suya girer ıslanmaz.

4- Kanadım yok uçarım.

5- Bir kalbur boncuğum var.
Akşamdan atarım,
Sabah olunca toplarım.

6- Bir gonca gülü var
Yarısı kara yarısı ak.

7- Tepeden indi
Dereye sindi.

8- Uzun uzun dervişler,
Bizim bağa gelmişler,
Ağlamışlar gülmüşler.
9- Bir kilimim var,
Yeryüzünü örter,
Suyun yüzünü örtemez.

Çiğnenmeyen ak sakız.

Dalda durur elde durmaz.

Kuyruğu var, at değil.
Kanadı var, kuş değil.

Ay varken uçar,
Gün varken kaçar.

Sesi uzun
Kendi kısa.

Başı kesilmez
Eti yenilmez
Yaptığı yenir.

Abdest alır,
Namaz kılmaz.

Yük görünce kaçar,
Ot görünce koşar.
Her yeri görür,
Kendisini göremez.

Altı mermer,
Üstü mermer,
İçinde küçük
Kuş öter.

Çarşıdan alınmaz
Mendile konmaz
Ondan tatlı
Hiçbir şey olmaz.

Ben giderin o kalır.

Kat ekmek kat ekmek
İçi dolu bal ekmek.

Ev
Evin içinde deniz
Denizin içinde balık
Balığın kuyruğu yanık.

Çın çın hamam
Kubbesi tamam.
Bir gelin aldım
Babası imam.
Sıra sıra odalar
Birbirini kovalar.

Mavi tarla üstünde
Beyaz güvercin yüzer.

Altı kül
Üstü kül
İçinde bir
Sarı gül.

Ak koyun akıştı
Suya indi bakıştı.

Ufacık mermer taşı
İçinde beyler aşı.
Pişirirsen aş olur
Pişirmezsen kuş olur.

Yol üstünde kırmızı bohça.

Yeraltında sakallı dede.

Hatatay matatay
İnce belli karatay.

Ot yedim etlendim
Su içtim sütlendim
Aç kapıyı Fatma!
Dört ayaklı ben geldim.

Eğri büğrü nereye?
Sana ne, beli doğru!

Mantosu yeşil,
Entarisi kırmızı,
Düğmeleri kara.

Dağdan gelir sekerek
Kara üzüm dökerek.

Üstü çayır biçilir
Altı çeşme içilir.

Ben giderim o gider,
Ben dururum o durur.

Mini mini kuşlar
Her yeri taşlar.

Benim bir salkım üzümün var,
Yarısı kara yarısı beyaz.
Min min minare
Dibi daire
Yüz bir çiçek
Bir lâle.

Üstünü çorap yaptım
İçini kebap yaptım
Kestim senede bir gün,
Büyük bir sevap yaptım.

Dağdan gelir iz ile
Yedi bin yıldız ile
Ayağında bengi var
Herkes ile cengi var.

Erenler erenler
Dünyaya gelenler
Dünyaya gelmeden
Ezan sesi duyanlar.

Çarşıdan aldım bir tane
Eve geldim elimden düştü
Bir tane oldu bin tane.

Nar tanesi
Nur tanesi
İslâmlığın
Bir tanesi.

Bir dalda beş meyve
İkisi gün görür
İkisi gün görmez.

Kapıdan içeri girdim hay ettim
Bir elmayı on kişiye pay ettim.

Nar tanesi
Nur tanesi
Kâinatın
Bir tanesi.

Bir bağın var
Uzundan uzun.
Bir yılda
Otuz salkım üzüm verir
Üzümlerin siyahı yenir
Beyazı yenmez.

Tıngır elek tıngır saç
Gece toktur gündüz aç.
Her şeyi görür
Benzerini göremez.

Yol üstünde kalaylı tas
Gelen de has gidene de has.

Bir kutu çiçek
Birini koklasan
Burnunu yakar.

Bir baş
Bin başı devirir.

Minarenin taşları
Çın çın öter kuşları.

Eller üstünde
Bir küçücük ev gider.

Başı var kolu yok
Gövdesi var ayağı yok.

Bir altın kulağım var
İki değil.
Bir inci gerdanlığın var
Uzun mu uzun.
Güneşi yedi tepemden
İlk ben görürüm
En son ben el sallarım
Yedi tepemden.

İki elim var
İki kıtayı okşar
Altım mavi tarla
Üstüm boşluk.

Altı düz
Üstü sini.

Ağzı var
Dili yok.
Eli var
Kolu yok.
Konuşmasını bilmez
Bir ezgili sesi var.

Dal ucunda tüylü dümbelek.

Peteği tahtadan
Yeleği düğmesiz
Yüz yılda yürüdü
Bir küçük memleketi.
Yazın sıvasını yapar
Kışın kapısını kapar.

Otuz iki serçecik
Ötüşümüz cik cik cik.

Konuş deyince konuşur
Sus deyince susar.

Biz onu görürüz
O bizi görmez
O konuşur dinleriz
Biz konuşuruz dinlemez.

Uzun uzun uzanır
Yılda bir kez bezenir.

On ay yatar
İki ay kalkar
Feneri yakar
Çevreye bakar.

C iken O olur.
O iken C olur

Dal ucunda kilitli sandık.
Gümüş gül dedim nedir?
Ne yerde ne göktedir
Gelin kızın elinden
Kız onun içindedir.

Bilmece bildirmece
Resim yapar gündüz gece.

Ben giderim o gider
Şuramda tık tık eder.

Kırk kardeş
El ele tutuşur.

Bağırsan dinler
Susarsan inler.

Hem keser
Hem bağırır.

Ben giderim o gider
Üstümde gölge eder.

Yuvarlaktır düz değil
Doksan dokuz yüz değil.

El kadar yüzü var
Üç yüz elli gözü var.

Enteşeli
Menteşeli
Dört köşeli
Bir maşalı.

Ufacık adamcıklar
Başında damlacıklar.

Hey bulutlar bulutlar
Yusuf`u yedi kurtlar.
Bin bir güzel kuş gördüm
Tepesinden yumurtlar.

Yaprak kadar hafif
Dağ kadar büyük.

Karnı yırtık
Kanı yok
Kolu var
Bacağı yok.

El kadar mezar
Dünyayı gezer.
Gece gezer
Feneri yok.
Yazı yazar
Kalemi yok.

Kışın yatar
Yazın kalkar.

Kıvrım kıvrım kemik ev
İçinde boynuzlu dev.

Kapıyı açar
Kapamadan kaçar.

Sarıdır zerdali gibi
Suludur şeftali gibi
Ne vallahi zerdali,
Ne billahi şeftalidir.

Yarım ektim
Bütün aldım.

Yer altında şeker kız.

Derisi var içi yok
Dayağı yer suçu yok.
Benim bir sandığım var
Bir dilim ekmek alır.

Avludan atladı.
Yere yumurtladı.

Sudan geçer ıslanmaz

Gündüz uyur
Gece uyumaz.

Başı tarak
Kuyruğu orak.

İçi bitli
Dışı kilitli.

Gözü var
Başı yok.

Yer altında
Tahtalı çarşı.

İçi taş dışı taş
Ha dolaş ha dolaş.

Üstünden el gider
Altından sel gider.

Tarlası ak
Tohumu kara
Elle ekilir
Dille biçilir.

Eli yok
Ayağı çok.

Dal ucunda ateş yanar.

Bilmece bildirmece
Birbirine iliştirmece.

Babam kandil
Dedem çıra
İşin yoksa
Beni ara.

Ne kanı var ne canı
Beş tanedir parmağı.

Ufacık cam sandık
Taşıya taşıya usandık
Az yatar uz yatar
Çocukları düz yatar.

Kökü yukarı
Dalları aşağı.

Marmaracık, yer daracık
Dörtöküz bir danacık.

Ben giderim o gider
Şıpıdır şıpıdır söz eder.

Az gitti uz gitti
Dere tepe düz gitti
Altı ay bir güz gitti
Uyanınca hep bitti.

Bir delikli
Bin kiremitli.

Ağaç üstünde
Kara kara kuşlar.

Dünya içine akar
İki delikten bakar.

Gider gider ip gibi
Geri döner top gibi.

Uzun uzun uz gider
Oğlu kızı düz gider.

Dal ucunda torbacık.

Uzun uzun uzalar
Ot içinde buzalar.

Dışı al gibi
İçi pul gibi.

Gider gider ip gibi
Geri döner küp gibi.

Fiti fiti içinde
Fiti kutu içinde.

Altı harman
Üstü orman.

Benim bir dedem var
Dedemin bir kürkü var
Kürkünün kırk cebi var
Kırk cebinin kırk bıçağı var.
Çalı dibinde mum yanar.

Yeraltında kınalı çivi.

Sarıdan teni var
İnceden beli var.

Fil fillice
Burnu eğrice.

Fili fili
Kuş dili.

Ben beslerim
O süsler.

Kat kattır
Katmer değil
Kırmızıdır
Biber değil.

Bakması güzel
Alması üzer.

Nefesi var kanı var
Bir küçücük canı var.
Bir ufacık paslı
Kanatları paslı.

Dam üstünde kadı gibi
Gözleri var cadı gibi.

Mani mani bacaklı
Mani eğri bacaklı.

Ne iliği var
Ne kemiği
Pırt dereye
Pırt tepeye.

Uçar sekeler
Konar sekeler
Çınar sekeler
İner sekeler
Girer sekeler.

Bir kuşum var kahverengi
Bahçelerde çalar çengi
Bekle kuşum yaz gelecek
Hanımlar sana kiraz verecek.

Bıçaksız, rendesiz
Bir ev yapar kimsesiz.

Bir beyaz sarayda
Oturur sarı gelin.

Bizde bir dudu var
Eğri büğrü budu var
Yazın gelir kışın gider.

Hey nilice
Kuş dilince
Dümbelek çalar
Her gece.

Hayvanlardan dilsiz
Meyvelerden gülsüz.

Suya girer dinlenir.
Sudan çıkar dilenir.

Bağdan gelir İsacık
Ayakları kısacık
Çık ki yengem göresin
Güle güle ölesin.

Yeraltında kürklü hoca.

Küçücük fıçıcık
İçi dolu turşucuk.

Dal verir budak vermez
O neyin ağacıdır?

Daldan dala
Kızılca pala.

Eğri budu
Eğri beli
Kini bilmeyen deli.

Dağa gider takur tukur
Eve gelir keten dokur.

Bir kaya üzerinde
İki yılan yatar.

Havlamadan ısırır.

Ayağı var pabucu yok
Yorulmasını bilmez ama
Eşekten farkı yok.
Ben varmadan o varır
Her şeyden çok yol alır.

Uzunluğu urgan gibi
Kalınlığı yorgan gibi.

Ağzı yok
Burnu yok
Karnı tok.

Varma sakın yanına
On parmağın bal olur
Tutar isen yavaş tut
İki elin kan olur.

Gündüz benimle gezer
Gece olunca serilir
Uyumasını bilmez ama
Kapı eşiğinde dinlenir.

Ben yazarım
O bozar
Doğruya
Gelmez zarar.

Arabadan atladı
Pantolonu patladı.

Kıştan kaçmaz
Yaprağını uçurmaz.

Alçacık tepe
Sümbüllü küpe.

Kel tarlada
Aba örtü.

Taş demire çarptı
Işık pamuğa kaçtı
El kapıyı açınca
Pamuk tütünü yaktı.

Yol üstünde yorgun yatar
Hiç kalkamaz her gün yatar.

Aşağı iner
Hıkır hıkır güler.
Yukarı çıkar
Gözyaşını siler.

Tahta elli
Demir yüzlü
Güzel kız
Isıtır içimi
Düzeltir elbisemi.

Ele sürülür
Dile sürülmez
Çiçekten gelir
Çiçeğe benzemez.

Küçücük kuşlar
Dik yerde kışlar.

Bir kızım var
Kırk tane gözü var.

Aşağı çevirirsem dolar
Yukarı çevirirsem boşalır.

Başı var gözü yok
Söylemek ister sesi yok
Yürür ama canı yok.

Bir direk üstünde bir dam.

İndirir bindirir
Dağdan domuz indirir.

Ustası nazar
Omuzda gezer.

Altı yok üstü yok
İçinde var kemikle et.

Bit diye satıldı
Çocukları kandırdı.

Mineç mineç gözü var
Bey önünde sözü var.

Kardan beyaz
Buzdan ayaz.

Yemeğin başı
Hastanın aşı.

Çim çim olduk
Bim bim olduk
Baş başa bindik.

Canlı kaçar
Cansız kovalar.

Dağdan gelir takla makla
Anneciğim beni sakla.

Çiğnersem kara döner
Üflersem zara düşer.

Bir tepsi nar
Alırsan elin yanar.

Yaşaması için gömülür.

Bir vururum
Bin çıkar.

Ebemin saçı kırmızı.

Buradan baktım çok
Yanına vardım yok.

Bir ağacım var
Dalsız budaksız.
Ben buna nasıl çıkayım
Elsiz ayaksız.
Üstüne bir kuş konmuş
Hem dilsiz hem dudaksız.

Durur dikilir
Günden güne küçülür.

Nazlı gitse
İzi yok
Hızlı gitse
Tozu yok.

Deli deve
Girmez eve
Kes başını
Girsin eve.

Anası yaprak
Babası toprak.

Dört kardeş
Dördü bir boyda.

Hop şurada
Hop burada
Hop kapının arkasında

A ile başlar
N ile biter
Boynu atkılı
Ormana gider.

Ev üstünde ninni beşik.

Annecik babacık
Yolu var daracık.

Uzun oluk
Tepesi delik.

Bir dedem var
Sakalından asılı.

Yatsıdan sonra
Uzanır yatar.

Çift üstünde çimbilli kuş.

El eleme
Kol kolama
Kırmızı sandık
Kırmızı fındık.

Gölgesi yok
Sonu yok.

Bir atım var
Göbeği buğday yer.

Fır fır uçar
Ak ak döker.

Akça dağın eteği
Hepimizin yatağı.

Akşam harman
Sabah tığ.

Gündüz yığılır
Gece yayılır.

Biri kaynar
Biri oynar.

Bizim evde bir kişi var.

Bir kızım var hep çalışır.

El vurur
Eller oturur.

Fındık fıstık
Bir araya kıstık.

Dört bacaklı
Üstü yüklü.

Kara kuzu
Kuyruğu uzun
Gider yazın
Gelir kışın.

Evin gömleği.

Dört fak fak
İki fık fık
İki şimşek
Bir dimdik.

Hamal oturdu
Tombul kuruldu.

Altı duvar üstü duvar
İçinde bembeyaz su var.
Keloğlanı kulağından asarlar.

Saksağan yuvada
Kuyruğu havada

İncecik belli
Elimin eli.

Başı benzer bademe
Dolu gire boş çıkar.

Bir küçücük kumbara
Ekin taşır ambara.

Dişim var
Ağzım yok.

Bir çocuğum var
Gelen öper giden öper.

Elinde miller
Kırmızı güller.

Adım atmaz
Yere batmaz
Yeminlidir yaya gitmez.
Benim bir fıçım var
Bin deliği var
Yine de su tutar
Yine de su yutar.

Ak tavuk suda yüzer.

Altı kıllı üstü düz

Bin gözlü
Bir ağızlı.

Bir demirim var çatal
Her şeyimi o satar.

Metel metel melikli
Oğlu uşağı ün iki
Metel başın bağlamış
Döne döne ağlamış.

Ağzı var
Dili yok
Karnı var
Bağırsağı yok.

Bir kızım var
İne çıka karnını doyurur.

Benim bir demirim var
Leylek gibi ağzı var.

Karınca kaderince
Yola gider ince ince.

Ben dururum o gider.

Ben gitmeden o gider
Herkesten önce gider.

Suyu gölgesiz geçer.

Bel üstünde kara yılan.

Bir ağacı oymuşlar
İçine ses koymuşlar
Yanlış yalan söylemiş
Kulağını burmuşlar.

Uzundur suyu
Soğuktur suyu.

Gider izi yok
Gelir tozu yok
Günlerce yük taşır
Zerre kadar izi yok.

Bilmece bildirmece
Buz üstünde kaydırmaca.

Ağzı açık
İçi dolu turşucuk.

Sesi var
Canı yok.

Dağdan gelir taştan gelir
Ağzı bağlı enişten gelir.

Altı taş üstü taş
İçinde bin bir baş.

El üstünde yongacık.

Kor olur sana biter
Mangala bakmak yeter
İnce bir toz gibidir
Kızarıklığı örter.
Evin aynası
Kedinin dayısı.

Özü tatlı
Sözü tatlı
Candan daha kıymetli.

Yürür gider canı yok
Boğazlasan kanı yok
Dünyaya can dağıtır
Kendisinin canı yok.

Ayağımdan gömerler
Başımı tokmakla döverle.

Köy içinde çıngıllı çavuş.

Çıt demeden çiçeğe konar.

Başı topuzlu Şakir
Küçük diye
Görme hakir.

Ekten ipten yapısı
Üstündedir kapısı.

Sarı saçakta
Kar tarlası
Zordur toplaması.

Epecik tepecik
Çingilli küpecik.

Silerim silerim çıkmaz.

Sarıdır dalda sarkar
Düşeceğim diye korkar.

Çarşıdan aldım kapkara
Evde kırmızılaştı maskara.

Karadır özü
Doymak bilmez gözü.

Ben söyleyeyim
Sen bil

Lambada yok
Kandilde var.

Lamba düştü is yaptı
Tabak düştü tan yaptı
Annem geldi bul dedi.

O yalan bu yalan
Fili yuttu bir yılan
Eşeğe bindi
Deveyi kucağına aldı
Bu da mı yalan.

Bir küçücük evim var
Ne kapısı var ne penceresi
İçinde bir küçücük yavrusu.

Uzundur arıktır
Baş aşağı yarıktır
Sürtüştürürsen kusar
Sürtüştürmesen susar.

Uzun kuyu
Tombul suyu.

Bir öküzüm var
Hepsini bir ipe bağlarım.

Çekerim ip gibi
Gelir küp gibi.

Denizi var suyu yok
Yolları var izi yok.

Ne ağzı var ne dili
Konuşur insan gibi.

Alladım pulladım
Karşı köye yolladım.

Buradan attım iğneyi
Döndü dolaştı dünyayı.

Sır saklamak için
Yanmaya katlanır.

Çıldır çıldır
Kılsız baldır
Başı sarıksız
Bıyıklı hırsız.

Bal sandım parmak attım
Parmağımı orada bıraktım.

Elimde bir kuyu var
Binbir türlü huyu var.

Bir yerinden girilir.
Üç yerinden çıkılır.

Hayvan soyundu
İnsan giyindi.

Kara gölde kara balık.

Ufacık sandık
İçine un bastık.

Meyvesini el alır
Yaprağını sel alır.

Bir kutum var
İçi dolu inci.

Elle alınıp tutulmaz
Bakkallarda satılmaz
Kimisinde pek fazla,
Kimisinde bulunmaz.

Az gitti uz gitti
Dere tepe düz gitti
Altı ay güz gitti
Uyanınca hep bitti.

Bin gözlü
Bilal yüzlü.

Adı var toprağı yok
Denizi var suyu yok.

Sende var bende var
Bir kuru ağaçta var.

Çit öte çit beri
Çit altında süt verir.

Elsiz ayaksız
Duvarda gezer.

Evden eve
Allı gelin.

Dili var konuşamaz.

Tan tini tan tan
Kuyruğu yandan.

Yaş ağaçta kuru budak.

Bilmece bildirmece
Sana bakar gündüz gece

Annecik bacacık
Deliği var daracık

Dağ üstünde çilli Fatma.

Bir halım var
Halımın hayali var
Öyle bir kuş gördüm ki
Ayağında nalın var.

On kez topal dedim
Adını hatırladım
Aldım sırtıma giydim.

Ufacık boylu
Pek fena huylu.

Benim bir keçim var atlar
İki taş arasında patlar.

Bir arkadaşım var
Gece gündüz resim çeker.

Bir kavağım var
Uzundan uzun
Her sene verir
Bir salkım üzüm.

Finişli minişli
Elimden uçtu
Karşı dağdan su içti.

O nedir ki?
Her şey altından geçer.

Dam ardında gümüş çubuk.

Su kurumuş cam olmuş.

Dilim dilim nar
Dibinde yağar kar
Yaptı zülfikar
Beğendi hünkâr.
Ara beni bul beni
Uğraştırmam çok seni
Düşerim ağacımdan
Tırık tırak tırık tırak
Çekici al eline
Ne tatlıdır içim bak.

Karanlık yerde kantar asılı.

Çarşıdan aldım siyah
Evde oldu kırmızı.

Dağ başında pamuk serdim.

Bir kilimim var yeşil
Kayaya serilmez bunu bil.

Kulağını büktükçe
Ağzı sulanır.

Beyaz dede
Kendi kendine mezar.

Çalı dibinde mum yanar.

Elle beni besle beni
İskeleye bağla beni
Ben bir kutup kuşuyum
Şekerle besle beni.

Alçacık dallı
Yemesi ballı.

Ağır ağır yol alır
Yükü üstüne bol alır.

Bacı bacı bacıcık
Başında bir sinicik.

Konuk içerde
Şapkası dışarıda.

Dize kadar kuyucuk.

Paşadan küçük
Padişahtan büyük.

Uzun uzun yollardan
Bir acayip kuş gelir,
Kırma badem dili var,
Ne söylerse hoş gelir
Bir acayip laf söyler
Gözlerinden yaş gelir.

İnim inim inler
Bin kişi dinler.

Deniz üstünde yufka açar.

Bir atım var
Göbeği arpa

Uzunca bir ok
Gölgesi hiç yok.

Bir çocuk var herkes öper.

Baldan tatlı zehirden acı
İyilik yapana duacı.

Mini mini toplar
Yere düşer hoplar.

Yere düşer yürür
Biraz sonra ölür.

Gelin uyandı
Cama dayandı
Cam kırıldı
Kana boyandı.

Göbeği var
Hanım değil.
Düdüğü var
Polis değil.

Arkasını yalamazsan
Önünü göremezsin.

İçi ateş içi taş
İçinde binlerce baş.

Açarsam dünya olur
Yakarsam kül olur.

Tepesi aşağı sarkar
Düşerim diye korkar
Dudu gibi adı var
Şeker gibi tadı var.

Gökte gördüm bir köprü
Rengi var yedi türlü
Ektim alaca
Çıktı yamaca.

Takır takır takraba
İçinde var akraba.

Yer altında evleri var
Eğri büğrü yolları var
İçlerinde bayrak çeken
Bir bıyıklı beyleri var.

Kuyruklu kumbara
Ekin taşır ambara.

Ne eli var ne ayağı.

Kesilir kanı akmaz.

Uzun uzun otlar
İçi dolu kurtlar.

Elsiz ayaksız
Kapıyı açar.

Kuyruğu kadar burnu var.

Benim bir kaşık yağım var
Dünyayı boyar.

Kaparım kaparım
Püskülleri dışarıda.

Soba başına oturdum
Çocuklara soruldum
Kimi bildi kimi bilemedi
Zihinlere kuruldum.

Taştandır demirdendir,
Yediği hamurdandır,
Bütün dünyayı doyurur,
Kendi doymaz nedendir?

Baharı haber verir,
Bülbüle neşe verir,
Renk renk entari giyer,
Bahçelere şan verir.

Beyaz duvar içinde,
Sarı kanarya yatar.

En üstü kadifeci
Ortanca uncu
En alt oduncu

Gelir bir bir
Gider bir bir
Gelen gider
Giden gelmez
Bilin nedir?

Her gün yeniden doğar
Dünyaya haber yayar.

UZUN UZUN BİLMECELER

1- Ayakları kürektir
Gagasıyla bir renktir,
Tıslar yanına varsan
Hele biraz korkarsan
Gelir ısırır bile
Kırda gezer sürüyle
Suda olur bir gemi
Bildin mi bilmecemi,
Elbisesi bembeyaz.

2- Sakalı var sözü geçmez
Pek uzağa gözü seçmez,
Kara nohut eker gider
Taştan taşa şeker gider
Akça suyu içerler,
Şeytan deyip geçerler.

3- Katık oldum aşına
Öp beni koy başına,
Beni nasıl öğütür
Sor değirmen taşına
Her gün tazelenirim
Her yemekte yenirim
İnce ince dil beni
Hadi kimim bil beni.

4- Elim elim ibrişim
Elimdedir her işim
İbrişimi bükerim
Yedi dağı ölçerim.
Yedi dağın ardına
Yedi saray yakışır,
Yedi odanın içine
Bir karyola yakışır,
Karyolanın içine
Bey dayım yakışır,
Hanım yengemin yanına
Altın beşik yakışır,
Altın beşiğin içine
Güllü hanım yakışır,
Altın bülbüller dolaşır
Elimi vursam kana bulaşır.

5- Ol hanım geldi
Şol hanım geldi,
Balaban bakışlı
Keklik sekişli,
Narin turuncu
Mısır pirinci,
Kızların genci
Bana bir sancı,
Öldüm bayıldım
Güldüm ayıldım,
Eller alası
Berber aynası,
Bel tabancası
Koltuk sopası,
Dere karpuzu
Gül gülistan içinde oturur
Bir abanozlu kadın.

6- Gece uyur gündüz çıkar,
Akşam solar, sabah açar,
Yazın insan ondan kaçar,
Kışın ise onu arar
Yazın başındadır her an,
İstersen kıvrıl yan!
Umurunda mıdır her an,
Nedir bu bizleri yakan?

7- Akşam gelir sabah gider,
Bize &#;Haydi eve&#; der.
Yüzü kara gözü kara
Dolar bütün sokaklara,
Süsler onu ayla yıldız,
O güneşten korkar yalnız,
Daha ufuk ağarırken
Kaçar gider bilmem neden?
Hemen darılırım ona ben,
Bil adın nedir?

8- Kış gelince çıkarım
Kümeslere dolarım
Tavuk eti tatlıdır,
Tavuk çalmak sanatım,
Karnım iyice duyunca
Ben yuvama giderim,
Bir köşeye çekilir
İstirahat ederim,
Adım ise beş harftir
Dört, beş, üç, ikidir,
Okuyun bu kilidi
Söyleyin adım neydi?

9- Bir ağacım var
Dalsız budaksız,
Tepesinde bir kuş var
Tüysüz kanatsız,
Kuşu birisi tutmuş
Elsiz ayaksız!
Birisi boğazlamış
Baltasız, bıçaksız!
Birisi pişirmiş,
Odsuz ocaksız!
Birisi yutmuş
Dilsiz dudaksız.

Tıpkı gelin, gelse bahar
Zümrüdü yazlarda takar,
Güzde başından saçılan
Altını var yakutu var.

Yakma, yanar kül, kor olur
Hırpalayan çok hor olur,
Birden uçar kuş gibidir
Tutması pek pek zor olur.
Bazen olur elde kitap
Bazen olur ince çorap,
Bazen olur düğme kalem
Bazen olur kazmaya sap.

Orada yaşar tilki geyik
Karga güvercin üveyik,
Kurt, çalı, ot, kök, dal, odun,
Atmaca, çil, gül ve kekik.

Aslı nedir, resmi nedir?
Canlı mıdır, cismi nedir?
Söylediğim bilmecenin,
Söyleyiniz ismi nedir?

Yetmiş öküz,
Seksen deve,
Doksan tavuk,
Yüz yumurta,
Koy çuvala,
Vur duvara!

İki direk,
İki direğin üzerinde ambar,
Ambarın üzerinde motor,
Motorun üzerinde kör kuyu,
Kör kuyunun üzerinde akar çeşme
Akar çeşmenin üzerinde aynalar,
Aynaların üzerinde kemanlar,
Kemanların üzerinde düz ova
Düz ovanın üzerinde kara keçi.

Afanım geldi
Şol hanım geldi,
Keklik sekişli
Mavi turuncu
Mısır pirinci
Ada karpuzu
Dere kaymağı
Ahürüz kadın
Güllük gülistanlık içinde yatıyor.

1- Bilmece
2- Ay, Güneş
3- Güneş
4- Kar
5- Yıldızlar
6- Dünya
7- Sel
8- Yağmur
9- Kar
Su
Kuş
Balık
Yarasa
Horoz
Arı
Kedi
Eşek
Göz
Ağız
Uyku
Ayak izi
Kitap
Lamba
Saat
Tren
Yelkenli
Ekmek
Pirinç
Yumurta
Gelincik
Pırasa
Karınca
Koyun
Duman, baca
Karpuz
Keçi
Koyun
Ders
Dolu
Gece, gündüz
Gökyüzü, Ay,
Yıldızlar
Kurbanlık
Azrail
Hz. Muhammed
Nar
Kâbe
Namaz
Selam
Kur`an-ı Kerim
Ramazan
Oruçlu
Allah
Cami
Kibrit
İmam
Müezzin
Tabut
Mezar taşı
İstanbul
Boğaziçi
Köprüsü
Minare
Kilit
Şeftali
Kaplumbağa
Kırlangıç
Dişler
Radyo
Televizyon
Ağaç
Ateş böceği
Ay
Ceviz
Ayna
Ayna
Yürek
Zincir
Yankı
Testere
Şemsiye
Tespih
Elek
Kapı
Bamya
Buğday başağı
Bulut
Ceket
Ayakkabı
Sümüklü böcek
Soba
Salyangoz
Rüzgâr
Portakal
Patates
Pancar
Davul
Fındık
Kabak
Gölge
Gece bekçisi
Horoz
İncir
İğne
Mezar
Minare
Köprü
Kitap
Kırkayak
Kiraz
Düğme
Ampul
Eldiven
Fener
Merdiven
Saçlar
El
Terlik
Rüya
Mantar
Zeytin
Gözlük
Topaç
Kavak
İncir
Salatalık
Biber
Kabak
Soğan
Turp
Lahana
Çiğdem
Havuç
Mısır
Nohut
Susam
Çiçek
Gül
Gül
Serçe
Sinek
Baykuş
Hindi
Kelebek
Karga
Sivrisinek
Örümcek
Elma kurdu
Çekirge
Pire
Balık, incir
Kurbağa
Kirpi
Köstebek
Limon
Geyik
Sincap
Deve
Keçi
Kaş
Isırganotu
Sandalye
Işık
Irmak
Yumurta
Karadut
Ayakkabı
Silgi
Kavun
Çam ağacı
Kızılcık
Şapka
Çakmak
Körük
Kuyu
Ütü
Kolonya
Düğme
Sarık
Fes
Baston
Şemsiye
Tarak
Küpe
Yüzük
Ayçiçeği
Bal
Dondurma
Çorba
Kiremit
At, araba
Ayı
Sakız
Ateş
Ateş
Kıvılcım
Çıra
Duman
Mum
Mum
Gölge
Çadır
Ev
Duvarlar
Süpürge
Aslan
Kiremit
Baca
Baca
Kapı
Kapı
Anahtar
Tandır ve ateş
Yol
Değirmen
Yel değirmeni
Beşik
Yatak
Yorgan
Tencere,
kepçe
Halı
Saat
Koltuk
Dolap
İskemle
Soba
Badana
Kazan, ateş
Sacocağı,
tencere
Yayık
Tava
Cezve
Çatal
Kaşık
Kaşık
Tarak
Bardak
Gergef
Testi
Sünger
Sabun
Hasır
Sepet
Terazi
Çıkrık
Şişe
İğ
Makas
Dikiş makinası
Ses
Ses
Ses
Kemer
Saz
Saz
Tüfek
Kızak
Mangal
Düdük
Çizme
Hamam
Tırnak
Kül
Pencere
Anne
Su
Çivi
Bakraç
Çiğ
Toplu iğne
Çuval
Pamuk
Çilek
Gölge
Kayısı
Kömür
Toprak
Zenbil
Dil
İstanbul
Yalan
Çekirdek
Kalem
Kalem
Boncuk
Kabak
Harita
Mektup
Mektup
Mektup
Mühür
Fare
Zamk
Çorap
Gömlek
Kürk
Mürekkep,
kalem
İğde
Ağaç
Ağız
Akıl
Rüya
Bal
Harita
İsim
Arı
Asma
Ateş
Ayakkabı
Ayı
Boynuz
Ayna
Baca
Badem
Anka kuşu
Palto
Biber
Bit
Ayna
Buğday
Bulut
Kalem
Buz
Buz
Cami
Ceviz
Ciğer
Çay
Bulut
Çimen
Çeşme
İpek böceği
Çiğ
Çilek
Çilek
Deve
Çivi
Çivi
Çizme
Çocuk
Mektup
Davul
Dalga
Değirmen
Dere
Çeşme
Dil
Dolu
Dolu
Domates
Düdüklü
tencere
Pul
Dünya
Harita
Rüya
Gökkuşağı
Fasulye
Beşik
Fare
Fare
Ağaç
Ekmek
Fasulye
Rüzgâr
Fil
Güneş
Göz
Bilmece
Fırın
Gül
Yumurta
İğde
Doğum-Ölüm
Gazete

UZUN UZUN BİLMECELER

1- Kaz
2- Keçi
3- Ekmek
4- Tahta kurusu
5- Kurbağa
6- Güneş
7- Gece
8- Tilki
9- İnsan, can
Ağaç, orman
İnsan hayatı
İnsan organları
Sümüklü böcek

funduszeue.info

Posted in Bilmece

nest...

çamaşır makinesi ses çıkarması topuz modelleri kapalı huawei hoparlör cızırtı hususi otomobil fiat doblo kurbağalıdere parkı ecele sitem melih gokcek jelibon 9 sınıf 2 dönem 2 yazılı almanca 150 rakı fiyatı 2020 parkour 2d en iyi uçlu kalem markası hangisi doğduğun gün ayın görüntüsü hey ram vasundhara das istanbul anadolu 20 icra dairesi iletişim silifke anamur otobüs grinin 50 tonu türkçe altyazılı bir peri masalı 6. bölüm izle sarayönü imsakiye hamile birinin ruyada bebek emzirdigini gormek eşkiya dünyaya hükümdar olmaz 29 bölüm atv emirgan sahili bordo bereli vs sat akbulut inşaat pendik satılık daire atlas park avm mağazalar bursa erenler hava durumu galleria avm kuaför bandırma edirne arası kaç km prof dr ali akyüz kimdir venom zehirli öfke türkçe dublaj izle 2018 indir a101 cafex kahve beyazlatıcı rize 3 asliye hukuk mahkemesi münazara hakkında bilgi 120 milyon doz diyanet mahrem açıklaması honda cr v modifiye aksesuarları ören örtur evleri iyi akşamlar elle abiye ayakkabı ekmek paparası nasıl yapılır tekirdağ çerkezköy 3 zırhlı tugay dört elle sarılmak anlamı sarayhan çiftehan otel bolu ocakbaşı iletişim kumaş ne ile yapışır başak kar maydonoz destesiyem mp3 indir eklips 3 in 1 fırça seti prof cüneyt özek istanbul kütahya yol güzergahı aski memnu soundtrack selçuk psikoloji taban puanları senfonilerle ilahiler adana mut otobüs gülben ergen hürrem rüyada sakız görmek diyanet pupui petek dinçöz mat ruj tenvin harfleri istanbul kocaeli haritası kolay starbucks kurabiyesi 10 sınıf polinom test pdf arçelik tezgah üstü su arıtma cihazı fiyatları şafi mezhebi cuma namazı nasıl kılınır ruhsal bozukluk için dua pvc iç kapı fiyatları işcep kartsız para çekme vga scart çevirici duyarsızlık sözleri samsung whatsapp konuşarak yazma palio şanzıman arızası