açığa atılan imzanın kötüye kullanılması yargıtay kararları / Açığa İmzanın Kötüye Kullanılması Suçu ve Cezası - TCK

Açığa Atılan Imzanın Kötüye Kullanılması Yargıtay Kararları

açığa atılan imzanın kötüye kullanılması yargıtay kararları

Açığa İmzanın Kötüye Kullanılması- Ankara Ceza Avukatı

Açığa İmzanın Kötüye Kullanılması - Ankara Ceza Avukatı

Açığa imzanın kötüye kullanılması, bir kimsenin belirli bir tarzda doldurulup kullanılmak üzere kendisine teslim edilen imzalı ve kısmen veya tamamen boş bir kağıdı, verilme nedeninden farklı bir biçimde kullanmak ile oluşmaktadır.

Kasten işlenebilen bu suç, TCK’nın Maddesinde; “ Belirli bir tarzda doldurulup kullanılmak üzere kendisine teslim olunan imzalı ve kısmen veya tamamen boş bir kağıdı, verilme nedeninden farklı bir şekilde dolduran kişi, şikayet üzerine, üç aydan bir yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.

İmzalı ve kısmen veya tamamen boş bir kağıdı hukuka aykırı olarak ele geçirip veya elde bulundurup da hukuki sonuç doğuracak şekilde dolduran kişi, belgede sahtecilik hükümlerine göre cezalandırılır.” şeklinde düzenlenmiştir.

ankara avukat, yenimahalle avukat, ostim avukatankara ceza avukatı

Açığa imzanın kötüye kullanılması suçu genel bir suç niteliği taşımakta olup, herkes bu suçun faili olabilmektedir. Bu suçta mağdur, başkasına belirli bir tarzda doldurulup kullanılmak üzere imzalı ve kısmen veya tamamen boş bir kağıdı teslim eden kişidir.

Açığa imzanın kötüye kullanılması suçunun oluşabilmesi için, imzalı olarak verilen kağıdın hukuken geçerli bir belge oluşturmaması gerekmektedir. Çünkü suç, gerçek bir belgenin tahrif veya tağyiri şeklinde işlenecek olursa, belgede sahtecilik suçu oluşmaktadır. Açığa imzanı kötüye kullanılması suçunda temel nokta, verilen imzanın verilmiş amacından başka alanda kullanılmasıdır.

ankara avukat, yenimahalle avukat, ostim avukatankara ceza avukatı

Açığa imzanın kötüye kullanılması suçu şikayete tabi suçlardan olup, şikayet süresi failin ve fiilin öğrenilmesinden itibaren altı aydır. Zamanşımı süresi sekiz yıl olarak belirlenmiştir. Aynı zamanda bu şuç, Ceza Muhakemesi Kanunu’nun Maddesi gereğince uzlaşma kapsamındaki suçlar arasında yer almaktadır.

Kişiler tararından rızayla atılan imzaların amaç  dışı kullanımı sonucunda taraflar arası uyuşmazlığı çözmekle görevli mahkeme Asliye Ceza Mahkemesi olup, yetkili mahkeme suçun işlendiği yer mahkemesidir.

Stj. Av. Bilge TOPCU

İletişim İçin Tıklayınız

Yukarıda değinilmiş olan hususlar genel hatları ile kaleme alınmış olup; her somut olay birbirinden farklı özellikler taşıyabileceğinden hak kaybına uğramamanız adına bir hukuk bürosu ile iletişime geçip profesyonel destek almanızı öneririz

Açığa Atılan İmzanın Kötüye Kullanılması Suçu ve Cezası

Açığa Atılan İmzanın Kötüye Kullanılması Suçu Nedir? (TCK )

Açığa atılan imzanın kötüye kullanılması suçu; anlaşmaya uygun bir şekilde doldurulması amacıyla kendisine teslim edilen boş bir kağıdı anlaşmaya ve veriliş nedenine aykırı bir şekilde doldurulması ile meydana gelir (TCK m). Suçun konusu olan boş kağıt, alelade boş bir kağıt olabileceği gibi çek, bono (senet) vb. gibi bir kambiyo senedi de olabilir.

Açığa imzanın kötüye kullanılması suçu, “Kamu Güvenine Karşı Suçlar” bölümünde TCK m’da sahtecilik suçları arasında düzenlenmiştir.

Açığa Atılan İmzanın Kötüye Kullanılması Suçunun Unsurları

Açığa atılan imzanın kötüye kullanılması suçu, genel kastla işlenen şekli suçlardandır. Suçun iki şekli mevcuttur:

  • Mağdurun kendi rızasıyla faile teslim ettiği kısmen veya tamamen boşa kağıda, senede (bono) veya çeke atılan imzanın kötüye kullanılması (TCK m/1),

  • Mağdurun rızası dışında ve “hukuka aykırı ele geçirilen” kısmen veya tamamen boş kağıt, senet (bono) veya çekin doldurulması (TCK m/2).

Açığa atılan imzanın kötüye kullanılması suçunun unsurları suçun her şekli için ayrı ayrı aşağıda incelenmiştir.

Boşa Kağıda veya Senede Atılan İmzanın Kötüye Kullanılması Suçu ve Cezası (TCK /1)

Suçun bu halinde mağdur ile fail arasında temel bir ticari veya şahsi ilişki vardır. Mağdur, kendi rızasıyla, aradaki ilişkiye ve anlaşmaya uygun bir şekilde daha sonra doldurması için faile boş bir kağıt, senet veya çek vermektedir. Fail hukuka uygun bir şekilde teslim aldığı boş kağıdı, çeki, senedi aradaki anlaşmaya veya veriliş amacına aykırı bir şekilde doldurmaktadır.

Faile teslim edilen kağıdın kısmen veya tamamen boş olması mümkündür. Örneğin, sadece tarih kısmı boş bir senet üzerine aradaki anlaşmaya aykırı bir şekilde eski bir tarih atarak fazladan yasal faiz almaya çalışan kişi açığa imzanın kötüye kullanılması suçunu işlemiş olur.

Suçun konusu olan kağıdın faile teslim edildiği sırada hukuken geçerli olan bir belge olmaması gerekir. Eğer mağdur, faile hukuken geçerli olan bir belge vermişse ve fail bu belgede değişiklik veya tahrifat yapmışsa TCK m/2 gereği özel veya resmi belgede sahtecilik suçu meydana gelir. Örneğin, mağdurun miktar kısmını boş bıraktığı bir senet üzerine anlaşmaya aykırı yüksek bir miktar yazan fail açığa atılan imzanın kötüye kullanılması suçunu; senede yazılan miktarı tahrif eden fail, mesela TL’nin yazıyla oynanarak TL yapılması halinde, resmi evrakta sahtecilik suçunu işlemiş olur.

Özellikle belirtelim ki; suçun bu şeklinin oluşması için, boş kağıda, çeke veya senede atılan imzanın mağdura ait gerçek imza olması ve mağdurun imzaladığı kağıdı kendi rızasıyla faile teslim etmesi gerekir. Örneğin, iki kişinin araba kiralama konusunda TL’ye anlaştığını ve kiraya veren kişinin kiracıdan TL’nin teminatı olarak açık senet (boş senet) aldığını varsayalım. Kiracının aracı süresinde kusursuz bir şekilde teslim etmesine rağmen açık senedin sonradan doldurulması suretiyle senet üstündeki alacak miktarının TL yazılarak icra konması halinde TCK m/1’deki açığa atılan imzanın kötüye kullanılması suçu oluşur.

Açığa atılan imzanın kötüye kullanılması suçunun ispatı: Açığa atılan imzanın kötüye kullanıldığı yazılı delil ile ispatlanmalıdır. Tanık veya başkaca takdiri deliller açığa atılan imzanın kötüye kullanılması suçunda ispat aracı olarak kabul edilemez. Medeni usul hukukundaki istisnalar hariç (örneğin, belli akrabalık ilişkilerinin mevcudiyeti) açığa atılan imzanın kötüye kullanıldığını iddia eden kişi bu iddiasını yazılı bir delille ispatlamadığı müddetçe, sanık hakkında mahkumiyet kararı verilemez. Örneğin, boş bir senedi imzalayarak alacaklıya teminat olarak verdiğini iddia eden borçlu, senedi teminat olarak verdiğini yazılı bir delille ispatlamalıdır.

Açığa atılan imzanın kötüye kullanılması suçunun cezası; üç aydan bir yıla kadar hapis cezasıdır.

Boşa Kağıt veya Senedi Hukuka Aykırı Olarak Ele Geçirme ve Doldurma (TCK /2)

İmzalı ve kısmen veya tamamen boş bir kağıt, senet, çek vb. gibi bir evrakı hukuka aykırı bir şekilde ele geçirip hukuki netice doğuracak şekilde doldurmak; TCK md/2 gereği suçun konusu kağıdın niteliğine göre özel veya resmi evrakta sahtecilik suçuna vücut verir. Hukuka aykırı bir şekilde ele geçirdiği boş kağıdı dolduran fail, boşa kağıdın niteliğine göre TCK md/2 atfıyla, ya TCK m gereği resmi evrakta sahtecilik suçu ya da özel evrakta sahtecilik suçu nedeniyle cezalandırılacaktır.

Özellikle belirtelim ki, açığa atılan imzanın kötüye kullanılması suçunun evrakta sahtecilik suçu olarak kabul edilen bu şeklinde, fail suçun konusu boşa kağıdı, çeki veya senedi mağdurun rızası dışında hukuka aykırı bir şekilde ele geçirmektedir. Hukuka aykırı bir şekilde ele geçirme fiiline ilişkin bazı örnekler şu şekildedir:

  • Üzerinde adres ve borçlu bilgileri bulunan kısmen boş bir senedi sokakta tesadüfen bulmasına rağmen bu senedi doldurarak işleme koyan kişi, senedi hukuka aykırı bir şekilde ele geçirdiği için resmi belgede sahtecilik suçu nedeniyle cezalandırılır.
  • Kendi alacağını tahsil etmesine rağmen alacaklı kısmı boş senedi doldurarak başka bir alacaklıya veren kişi ve senet alacaklısı gözüken kişi resmi evrakta sahtecilik suçunu işlemiş olur.
  • Şirket müdürünü yanıltarak elinden kısmen boş ve imzalı bir kağıt alarak şirketten alacaklıymış gibi dolduran kişi özel evrakta sahtecilik hükümlerine göre cezalandırılır.
  • Kiraya verenin imzaladığı ve kiracı kısmı boş kira sözleşmesini emlakçının kasasından alarak kendisini kiracı olarak yazan kişi özel evrakta sahtecilik suçunu işlemiş olur.

Hukuka aykırı bir şekilde ele geçirilen imzalı boş kağıdın hukuki sonuç doğuracak bir biçimde doldurulması halinde fail boşa kağıdın niteliğine göre özel veya resmi belgede sahtecilik suçu hükümlerine göre şu şekilde cezalandırılır:

  • Resmi belgede sahtecilik suçu, resmi bir belgenin sahte olarak düzenlenmesi, başkalarını aldatacak şekilde değiştirilmesi veya kullanılması şeklindeki suçun basit haliyle işlenirse sanığa verilecek ceza 2 yıldan 5 yıla kadar hapis cezasıdır (TCK m/1). Kamu görevlisinin görevinden kaynaklanan görevi kötüye kullanma suretiyle, resmi belgeyi sahte olarak düzenlemesi, değiştirmesi, kullanması halinde resmi evrakta sahtecilik suçunun cezası 3 yıldan 8 yıla kadar hapis cezasıdır (TCK m/2).

  • Özel evrakta (belgede) sahtecilik suçunun cezası, 1 yıldan 3 yıla kadar hapis cezasıdır. Kanun maddesinde belirlenen ceza tüm seçimlik hareketler için aynıdır. Bir hukuki ilişkiye dayanan alacağın ispatı veya gerçek bir durumun belgelenmesi amacıyla özel belgede sahtecilik suçunun işlenmesi halinde faile verilecek cezada, cezanın yarısı oranında indirim yapılır (TCK m).

Hukuka aykırı ele geçirme olgusunun ispatı: Boş kağıdın veya senedin hukuka aykırı bir şekilde ele geçirildiği iddiası tanık dahil her türlü delil ile ispatlanabilir. Suçun bu şeklinde “yazılı delille ispat” kuralı geçerli değildir.

Adli Para Cezasına Çevirme, Erteleme ve Hükmün Açıklanmasının Geri Bırakılması

Adli para cezası, işlenen bir suça karşılık hapis cezasıyla birlikte veya tek başına uygulanabilen bir yaptırım türüdür. Açığa atılan imzanın kötüye kullanılması suçu kapsamında hükmedilen hapis cezası adli para cezasına çevrilebilir.

Hükmün Açıklanmasının Geri Bırakılması, sanık hakkında hükmolunan cezanın belli bir denetim süresi içerisinde sonuç doğurmaması, denetim süresi içerisinde belli koşullar yerine getirildiğinde ceza kararının hiçbir sonuç doğurmayacak şekilde ortadan kaldırılması davanın düşmesine neden olan bir ceza muhakemesi kurumudur. Açığa atılan imzanın kötüye suçu nedeniyle hükmedilen hapis cezası hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılması (hagb) kararı verilmesi mümkündür.

Cezanın ertelenmesi, mahkeme tarafından belirlenen cezanın cezaevinde infaz edilmesinden şartlı olarak vazgeçilmesidir. Açığa atılan imzanın kötüye suçu nedeniyle verilen hapis cezası hakkında cezanın ertelenmesi kararı verilmesi mümkündür.

Açığa Atılan İmzanın Kötüye Kullanılması Şikayet Süresi, Uzlaşma ve Zamanaşımı

Açığa atılan imzanın kötüye suçu, şikayete tabi suçlar arasında yer almaktadır. Şikayet başvurusu olmadan savcılık resen soruşturma açamaz. Şikayet süresi, mağdurun fiili öğrendiği tarihten itibaren 6 aydır. Örneğin, boş senedin icraya konması halinde, icra dairesi tarafından gönderilen ödeme emrinin borçluya tebliğ edildiği gün borçlunun 6 aylık şikayet süresi işlemeye başlar. Mağdurun süresinde şikayet etmemesi halinde şikayet hakkı ortadan kalkar. Şikayetten vazgeçme, kamu davasının düşmesi sonucunu doğurur.

Uzlaşma, suç isnadı altındaki şahıs ile suçun mağduru olan şahsın bir uzlaştırmacı aracılığıyla iletişim kurarak anlaşmasıdır. Açığa atılan imzanın kötüye suçu, uzlaşmaya tabi suçlar arasındadır. Dava zamanaşımı, suçun işlendiği tarihten itibaren belli bir süre geçtiği halde dava açılmamış veya dava açılmasına rağmen kanuni süre içinde sonuçlandırılmamış ise ceza davasının düşmesi sonucunu doğuran bir ceza hukuku kurumudur. Açığa atılan imzanın kötüye suçu nedeniyle yapılan yargılamalarda olağan dava zamanaşımı süresi 8 yıldır.

Açığa Atılan İmzanın Kötüye Kullanılması Suçu Görevli Mahkeme

Açığa atılan imzanın kötüye suçu hakkında yargılama yapma görevi asliye ceza mahkemesi tarafından yerine getirilir.

Açığa atılan imzanın kötüye suçunun, nitelikli dolandırıcılık suçu gibi ağır cezalık suçlarla birlikte işlenmesi halinde yargılama yapma görevi ağır ceza mahkemesi tarafından yerine getirilir.

Açığa Atılan İmzanın Kötüye Kullanılması Suçu Yargıtay Kararları

Açığa Atılan İmzanın Kötüye Kullanılması Suçu Yargıtay Kararları


Açığa Atılan İmzanın Kötüye Kullanıldığı İddiası Senet İle İspatlanabilir

Açığa imzanın kötüye kullanılması suçunun konusu belirli bir tarzda doldurulmak üzere imzalı ve kısmen veya tamamen boş bir şekilde verilen kâğıttır. Maddeyle, belirtilen biçimde verilen bir kâğıdı, teslim eden kişinin isteğine ve kâğıdı veriş nedenine aykırı olarak dolduran kimse cezalandırılmaktadır. Birinci fıkradaki suçun oluşumu için bir kimsenin imzasının yer aldığı boş bir kâğıdı, diğerine belirli bir tarzda doldurulmak üzere vermesi, kâğıdı alan kimsenin de tevdi ve teslim nedeninden farklı bir şekilde bu kâğıdı doldurarak hukuki sonuç doğuracak bir belge hâline getirmesi gereklidir. Kâğıt üzerine atılan imzanın gerçek olması şarttır. Aksi takdirde belgede sahtecilik suçu söz konusu olur. Suçun soruşturulması ve kovuşturulması şikâyet şartına bağlı tutulmuştur.

İkinci fıkrada, imzalı ve kısmen veya tamamen boş bir kâğıdı hukuka aykırı olarak ele geçirip veya elde bulundurup da hukuki sonuç doğuracak şekilde dolduran kişinin, belgede sahtecilik hükümlerine göre cezalandırılması öngörülmüştür. Bu fıkradaki suçun oluşması için faile imzalı kâğıt teslim veya tevdi edilmemiş olmalı, fail imzalı kâğıdı hukuka aykırı bir şekilde ele geçirerek veya elde bulundurarak doldurmalıdır. Fail, imzalı olarak verilen boş kâğıdı doldurduğunda meydana gelen belgenin niteliğine göre resmî veya özel belgede sahtecilik suçu hükümlerine göre cezalandırılacaktır.

Bir eylemin suç olup olmaması başka bir mahkemenin görev alanına giren bir sorunun çözümüne bağlı ise, ceza mahkemesi bu sorunu kendi çözümleyebileceği gibi, yargılamaya ara vererek hukuk davası açılması için ilgililere uygun bir süre verebilecek ve hukuk mahkemesinden bu konuda bir karar verilmesini de bekleyebilecektir. İlgililere süre verilerek hukuk mahkemesinden bir kararın çıkması beklendiği takdirde, örneğin anlaşmaya aykırı düzenlendiği iddia edilen senet ile ilgili değerlendirme yapan hukuk mahkemesi, ceza usulünde benimsenen serbest delil ilkesi hükümlerine göre değil, hukuk usulünde uygulanan “istisnalar dışında senede karşı iddiaların ancak senetle ispat edilebileceği” ilkesi uyarınca bir karar tesis edecek ve senet hakkında hukuk mahkemesince verilen karar ceza mahkemesini de bağlayacaktır. Görüldüğü üzere, ceza mahkemesi yüklenen suçun ispatı açısından ceza usulü kuralları içinde karara bağlamadığı bir sorunun hukuk mahkemesinde çözümüne imkân tanımışsa, artık hukuk mahkemesinden verilen kararla bağlı olacaktır. Başka bir mahkemenin görev alanına giren bir sorunu kendisi karara bağlamak istediği takdirde ise, yine aynı kuralları, yani hukuk usulünde benimsenen kuralları uygulaması gerekecektir. Aksi hâlin kabulünde çelişkili kararların tesisi ihtimali nedeniyle adalete olan güven sarsılacaktır. Bu durumda ceza mahkemesi, bir fiilin suç olup olmamasını değil, bir hukuki işlemin, yani senedin anlaşmaya aykırı düzenlenip düzenlenmediğini belirleyerek sonuca gideceğinden, açığa imzanın kötüye kullanılması suçunun sübutunu hukuk usulünde öngörülen kuralları uygulamak suretiyle çözümlemek zorundadır. Bu zorunluluk yalnızca senedin anlaşmaya aykırı düzenlendiği iddiasına ilişkin olup, sanığın kastı, senedi kullanıp kullanmadığı gibi diğer unsurları değerlendirirken ceza muhakemesindeki serbest delil ilkesine uygun şekilde takdirini kullanabilecektir.

…Ceza mahkemesi yüklenen suçun ispatı açısından ceza usulü kuralları içinde karara bağlamadığı bir sorunun hukuk mahkemesinde çözümüne imkân tanımışsa, artık hukuk mahkemesinden verilen kararla bağlı olacaktır. Başka bir mahkemenin görev alanına giren bir sorunu kendisi karara bağlamak istediği takdirde ise, yine aynı kuralları, yani hukuk usulünde benimsenen kuralları uygulaması gerekecektir. Aksi hâlin kabulünde çelişkili kararların tesisi ihtimali nedeniyle adalete olan güven sarsılacaktır. Bu durumda ceza mahkemesi, bir fiilin suç olup olmamasını değil, bir hukuki işlemin, yani senedin anlaşmaya aykırı düzenlenip düzenlenmediğini belirleyerek sonuca gideceğinden, açığa imzanın kötüye kullanılması suçunun sübutunu hukuk usulünde öngörülen kuralları uygulamak suretiyle çözümlemek zorundadır. Bu zorunluluk yalnızca senedin anlaşmaya aykırı düzenlendiği iddiasına ilişkin olup, sanığın kastı, senedi kullanıp kullanmadığı gibi diğer unsurları değerlendirirken ceza muhakemesindeki serbest delil ilkesine uygun şekilde takdirini kullanabilecektir.

Ceza ve hukuk mahkemelerinde, sübuta ilişkin bir sorunun çözümünde farklı usul kurallarının uygulanması farklı hukuki sonuçları ortaya çıkarabilecektir. İmzalı boş bir kâğıdın anlaşmaya aykırı olarak doldurulduğu iddiasının ceza mahkemesinde serbest delil usulü, hukuk mahkemesinde ise, istisnalar dışında sınırlı delil usulüne göre çözümünün ve bundan dolayı farklı sonuçların ortaya çıkmasının kabulü, adalet ve hakkaniyete aykırı düşecektir. Bu nedenle, senedin anlaşmaya aykırı düzenlenip düzenlenmediğine ilişkin sorunun çözümünde, ceza ve hukuk mahkemelerinden verilen farklı kararların uygulamada doğuracağı sakıncalarının önlenmesi bakımından, tanıkla ispat konusunda ceza mahkemesinin hukuk mahkemesinin bağlı olduğu usul kurallarını uygulaması gerekmektedir.

Diğer bir anlatımla, farklı usul hükümlerinin uygulanması nedeniyle imzalı boş bir kâğıdın anlaşmaya aykırı olarak doldurulduğu iddiasının ceza mahkemesinde sabit görülerek mahkûmiyet kararı verilmesi, buna karşılık hukuk mahkemesinde böyle bir iddianın yerinde olmadığının kabulü ile alacağın geçerli görülmesi durumunda, ceza mahkemesi kararı sonucu açığa imzanın kötüye kullanılması suçundan hakkında mahkûmiyet hükmü kurulan alacaklı, hukuk mahkemesi kararına göre alacağını icrada tahsil edebilecektir. Üstelik bu kabul, elinde gerçeğe ve hukuka uygun olarak düzenlenmiş senet bulunan alacaklının senede konu alacağını tahsil edememe tehlikesinin yanında, TCK’nın /1. maddesinde düzenlenen ceza tehdidi altında bulundurulmasına neden olacak, hatta Hukuk Muhakemeleri Kanunu, İcra İflas Kanunu ve Ticaret Kanunu hükümlerine güvenerek alacağını hukuki yönden güvende gördüğü için, işlemlerin yapılması sırasında tanık temini yoluna gitmeyen alacaklının kolayca mahkûm edilmesi sonucunu ortaya çıkaracak ve ekonomik hayatta güvensizliğe neden olacaktır. Bu tür sakıncalara ve böylesine çelişkili bir durumun ortaya çıkmasına hukuk mantığının izin vermeyeceği açıktır. (Ceza Genel Kurulu - Karar/).

Boş Senede İmza Atma ve İspat

Müşteki tarafından işe girerken teminat amacıyla verilmiş olan imzalı boş senedin sanık tarafından anlaşmaya aykırı şekilde doldurularak icra takibine konu edilmesinden ibaret eylemin sübutu halinde, Sayılı TCK’nun /1. maddesinde düzenlenen açığa atılan imzanın kötüye kullanılması suçunu oluşturacağı, Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulunun gün ve 1/2 Sayılı kararında belirtildiği üzere, açığa atılan imzanın kötüye kullanılması suçunun yazılı delille ispatının zorunlu olduğu, kanunun cevaz verdiği ayrık durumlar dışında tanıkla ispatın olanaklı olmadığı cihetle; dosya kapsamından şikayetçinin boş olarak imzaladığı senedin aralarındaki anlaşmaya aykırı olarak sanık tarafından doldurulduğuna dair herhangi bir yazılı belge ibraz edilemediği ve beraat kararı verilmesi gerektiği gözetilmeden suç vasfının tayininde de yanılgıya düşülerek yazılı şekilde açığa atılan imzanın kötüye kullanılması suçu nedeniyle cezalandırılması hukuka aykırıdır (Yargıtay Ceza Dairesi - Karar: /).

Katılanların, sanıklara sattıkları kamyonun vergi borçlarına karşılık olmak üzere boş olarak imzalayıp verdikleri senedi kamyonun borcunun TL olmasına rağmen, TL olarak doldurarak icra takibi ile tahsil etmeye çalıştıklarını iddia etmeleri üzerine sanıklar hakkında açılan kamu davasında, sanıkların savunmalarında atılı suçu kabul etmedikleri, Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulu’nun gün ve 1/2 sayılı kararında öngörüldüğü üzere, yüklenen açığa atılan imzanın kötüye kullanılması suçunun yazılı delille ispatının zorunlu olduğu, katılanların boş olarak imzaladıkları senedin aralarındaki anlaşmaya aykırı olarak doldurulduğuna dair herhangi bir belge ibraz edemedikleri cihetle sanıklar hakkında unsurları itibariyle oluşmayan suçtan beraat kararı verilmesi gerektiği gözetilmeden yazılı şekilde mahkumiyet hükmü kurulması hukuka aykırıdır (Yargıtay Ceza Dairesi - Karar : /).

Bonoda Tahrifat Yapılması, Aldatma Yeteneği ve Belgede Sahtecilik

Sanığın suça konu bononun yazıyla bedel kısmını aralarındaki anlaşmaya aykırı olarak “onüçbintl” olarak doldurup, rakamla bedel kısmında ise daha önce yazılı “,00” ibaresine “0” ilave ederek tahrif ettiği bonoyu, … İth. İhr. ve Tic. Ltd. Şti’ ne ciro ederek kullandığının iddia edildiği olayda; heyetçe yapılan gözlemde suça konu bonoda rakamla bedel kısmında en sağdaki “0” rakamının sıkışık vaziyette olması dolayısıyla sonradan tahrifen eklenmiş olabileceğinin görülmesi ve şikayetçilerin de bu hususta iddiada bulunmaları karşısında; suça konu bono üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılarak tahrifat olup olmadığı, bonodaki yazıların sanık veya şikayetçiler eli ürünü olup olmadığı senetteki yazısı ile yazı ile yazılan on üç bin yazılı kısmın aynı kalemle yazılıp yazılmadığının tespiti ve belgede sahtecilik suçlarında aldatma yeteneğinin bulunup bulunmadığının takdiri hakime ait olduğu cihetle, mahkumiyet hükmünün konusunu teşkil eden emanette kayıtlı suça konu bono celp edilip incelenmek suretiyle özelliklerinin duruşma tutanağına yazılması, aldatma yeteneğinin bulunup bulunmadığının karar yerinde tartışılması ve belge aslının denetime olanak verecek şekilde dosya içine konulması gerektiği gözetilmeden eksik araştırma ile yazılı şekilde beraat kararı verilmesi hukuka aykırıdır (Yargıtay Ceza Dairesi - Karar: /).

Dolandırıcılık Suçu ve Açığa Atılan İmzanın Kötüye Kullanılması

Katılan ile sanıklardan Z.’nin bir kooperatif inşaatı nedeniyle tanıştıkları, sanık Z.’nin kendisinin de elinde, kooperatif hissesi olduğunu ve satmak istediğini söylediği, katılanın satılık olan taşınmazı gidip gördüğü, tarafların, taşınmazın alım-satımı konusunda, anlaştıkları ve katılanın beğendiği taşınmazı TL bedelle satın alıp parasını da peşin olarak ödediği, taşınmazda marangoz atölyesi olarak faaliyete başladığı, bu sırada katılanın kendisi adına diğer hissedarlardan arsa payı satın alması için, sanık Z.’ye imzalanmış suça konu boş senedi teminat senedi olarak verdiği, sanık Z.’nin bu senedi TL bedelli olarak düzenleyip, 18/04/ tarihinde İzmir İcra Müdürlüğü’nün / Esas sayılı dosyası üzerinden takibe koyduğu, takip aşamasında alınan bilirkişi raporunda, katılanın, esasında kendisine tapuda satılan taşınmazın, görüp beğendiği taşınmaz olmadığı, arsa vasfındaki başka bir taşınmaz olduğunun anlaşıldığı, diğer sanık E. B.’nin, sanık Z.’nin işyerinde, ustabaşı olarak çalıştığı ve dükkanın alım-satımı sırasında, sürekli sanık Z.’nin yanında bulunduğu, her iki sanığın, dükkanın alım-satımı sırasında, birlikte hareket ettikleri iddia edilen olayda;

İddianamede anlatılan katılana başka bir taşınmazın satılması ile ilgili dolandırıcılık suçunun suç tarihinin tapuda devir tarihi olan 09/02/ tarihi olduğu ve suç tarihi itibariyle dava zamanaşımının dolduğu, iddianamede anlatılan sanığın teminat olarak verilen senedi doldurup takibe koyması eyleminin suç tarihinin 18/04/ olduğu ve sanığın bu eyleminin subüt bulduğu takdirde TCK kapsamında açığa atılan imzanın kötüye kullanılması suçunu oluşturacağı gözetilmeyerek, suça konu senet yönünden gerekçeli kararda bir değerlendirme yapılmadan her iki eylemi tek suç olarak kabul edip yazılı şekilde sadece dolandırıcılık suçu nedeniyle hüküm kurulması hukuka aykırıdır (Yargıtay Ceza Dairesi - Karar: /).

Senetleri Ele Geçirme, Doldurma ve Kullanma

İlgililerin yerine imza atmak ve yanıltarak ortaklara senetleri imzalatmak suretiyle hileli davranışlarla gerçekleştirilen mal edinme eylemlerinin nitelikli zimmet vasfında bulunduğu, ilgililerinin yerine imza atmak fiillerinin ve borç senetlerini katılanlara bilgileri dışında imzalatmak suretiyle hukuka aykırı şekilde ele geçirip hukuki sonuç doğuracak biçimde doldurup kullanma eylemlerinin de sayılı TCK’nın /2. maddesi yollamasıyla aynı Yasanın /2. maddesinde düzenlenen zincirleme resmi belgede sahtecilik suçunu oluşturduğu nazara alınıp, sanıklar lehine olduğu kabul edilen sayılı TCK’nın maddesindeki “sahte resmi veya özel belgenin bir başka suçun işlenmesi sırasında kullanılması halinde, hem sahtecilik hem de ilgili suçtan dolayı ayrı ayrı cezaya hükmolunur” şeklindeki düzenleme nedeniyle, bu suçtan da mahkumiyet hükmü kurulması gerekir (Yargıtay 5. Ceza Dairesi - Karar: /).

Rıza Dışı Boş Senet İmzalatılması ve Resmi Evrakta Sahtecilik

Sanığın borç senetlerini şikayetçilere bilgileri dışında imzalatmak suretiyle hukuka aykırı şekilde ele geçirip hukuki sonuç doğuracak şekilde doldurduğu oluşa uygun olarak kabul edilen eylemlerinin sayılı TCK’nın /2’nci maddesi yollamasıyla aynı Yasanın /2’nci maddesinde düzenlenen zincirleme resmi belgede sahtecilik suçunu oluşturduğu gözetilmeden suç vasfında hataya düşülerek yazılı şekilde açığa atılan imzanın kötüye kullanılması suçundan hüküm kurulması hukuka aykırıdır (Yargıtay funduszeue.info Dairesi - Karar: /).

Açık Senedin Sonradan Doldurulması ve Bedelsiz Senedi Kullanma

Katılanın sanıktan TL borç para aldığı ve sanığa bu borca karşılık daha sonra TL olarak doldurulmak üzere boş bir bono imzalayarak verdiği, katılanın borcunu ödeyemediği, bu borca karşılık katılanın bir adet ev ve üç adet dükkanı sanığa devrettiği, ancak devredilen gayri menkullerin değerinin katılanın borcundan fazla olduğu, katılan ve sanığın hesaplaştıkları ve bu hesaplaşma sonucunda katılanın sanıktan TL alacaklı çıktığı, aralarında yapmış oldukları hesaplaşma için 23/04/ tarihinde şahitler huzurunda sözleşme imzaladıkları, bu hesaplaşmaya istinaden katılanın sanıktan imzalayarak vermiş olduğu ve hesaplaşmadan dolayı bedelsiz kalmış olan senedi istediği, ancak sanığın senedi iade etmediği, sanığın 23/04/ tarihli sözleşmeden kaynaklanan TL’lik borcunu katılana ödemediği, bunun üzerine katılanın bu TL’lik alacağı için sanık aleyhine icra takibi yaptığı, sanığın bu borcu ödemediği gibi daha önce katılandan TL’lik borç için aldığı ve yapılan anlaşma gereğince bedelsiz kalan senedi TL meblağlı olarak doldurarak katılan aleyhine icra takibi başlattığı,bu şekilde bedelsiz senedi kullanma ve açığa imzanın kötüye kullanılması suçlarının işlendiği iddia edilen olayda;

Eylemin bir bütün halinde açığa atılan imzanın kötüye kullanılması suçunu oluşturduğu gözetilmeksizin sanık hakkında, bedelsiz senedi kullanma suçu ve açığa atılan imzanın kötüye kullanılması suçu nedeniyle ayrı ayrı mahkumiyet kararı verilmesi hukuka aykırıdır (Yargıtay Ceza Dairesi - Karar : /).

Açığa Atılan İmzanın Kötüye Kullanılması ve Şikayet Süresi

Sanıklara yüklenen açığa atılan imzanın kötüye kullanılması suçunun soruşturulmasının şikayete tabi olması, sayılı TCK’nun 73/2. maddesinde, şikayet süresinin fiilin ve failin öğrenilmesinden itibaren başlayacağının belirtilmesi ve katılanın teminat amacıyla verdiği imzalı boş senedin sanıklar tarafından anlaşmaya aykırı şekilde doldurularak icra takibine konu edildiğinin iddia olunması karşısında, yapılan incelemede, dosyadaki onaysız belgelere göre, icra takibinin tarihinde başlatıldığı, katılanın ise tarihinde sanıklar hakkında Cumhuriyet Başsavcılığına şikayette bulunduğu anlaşılmakla, sürenin başlangıcının kuşkuya yer vermeyecek şekilde belirlenmesi bakımından, icra takibine ilişkin ödeme emrinin hangi tarihte katılana tebliğ edildiği açıklığa kavuşturulmaksızın, şikayet tarihinin de olduğu hususunda yanılgıya düşülerek şikayetin süresinde yapılmadığından bahisle yazılı şekilde düşme kararı verilmesi hukuka aykırıdır (Yargıtay Ceza Dairesi - Karar : /).

Sanığın katılana boş olarak imzalattığı belgeyi bono haline getirerek icra takibine koyduğu iddiasıyla açılan kamu davasında, eylemin sübutu halinde TCK’nun /1. maddesindeki takibi şikayete bağlı ‘açığa atılı imzanın kötüye kullanılması’ suçunu oluşturacağı ve 6 aylık şikayet süresine tabi olduğu cihetle; öncelikle senedin kullanıldığı icra dosyası da getirtilip ödeme emri ve dayanak belgelerin katılana tebliğ edildiği tarih belirlenerek şikayetin süresinde yapılıp yapılmadığı, dolayısıyla kovuşturma şartının gerçekleşip gerçekleşmediği, yine suç tarihi itibariyle tekerrür hükümlerinin uygulanma koşullarının bulunup bulunmadığı tespit edildikten sonra Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulunun gün ve 1/2 sayılı kararında öngörüldüğü üzere, yüklenen açığa atılan imzanın kötüye kullanılması suçunun yazılı delille ispatı zorunlu olup, funduszeue.info cevaz verdiği ayrık durumlar dışında tanıkla ispatının olanaklı olmadığı gözetilerek delillerin buna göre araştırılıp tartışılması ve sonucuna göre hukuki durumun belirlenmesi gerektiği gözetilmeden eksik inceleme ile yetinilerek suç vasfının tarihinde de yanılgıya düşülerek yazılı şekilde karar verilmesi hukuka aykırıdır (Yargıtay Ceza Dairesi - Karar : /).

Boş Kağıda İmza Atma ve Kağıdın Anlaşmaya Aykırı Doldurulması

Şikayetçinin, sigorta kurumuna verilecek belgeler için üst yazı yazması amacıyla korumalığını yapan aynı zamanda gayri resmi olarak işyerinde çalışan sanığa verdiği suça konu imzalı boş kağıdı, sanığın veriliş amacı dışında “ibraname” amacına yönelik doldurarak tarihinde “borca itiraz” davası olarak açtığı İstanbul 7. Asliye Hukuk Mahkemesinde dava açtıklarını belirtmekle, bu hususun araştırılarak, açılmışsa dava dosyasının getirtilerek incelenmesi, özetinin duruşma tutanağına geçirilmesi, bu dosyayı ilgilendiren belgelerin onaylı birer suretlerinin dosya içine konması, sanığın aşamalarda verdiği savunmalarında bahsi geçen ve dinlenmesini talep ettiği tanıkların ifadelerinin alınması, sübutu halinde eylemin sayılı TCK’nun /1. maddesinde gösterilen suça uyacağı ve bu suçun da uzlaşma kapsamında olduğu cihetle sanığın ve katılanın usulünce uzlaşmaya ilişkin beyanlarının alınması ve sonucuna göre sanığın hukuki durumunun takdir ve tayini gerekirken, katılanın ve tanıkların beyanlarına karşı, sanığın beyanına neden üstünlük tanındığı karar yerinde tartışılmadan ve hükme dayanak olarak gösterilen İstanbul 7. İcra Hukuk Mahkemesinin tarih ve / esas, / sayılı gerekçeli kararında; “belgenin anlaşmaya aykırı ve kötü niyetli olarak doldurulduğu iddiasının da mahkememizce incelenemeyeceği anlaşılmakla” denildiği ve sanığa yüklenen eylemin de esasen, suça konu belgeyi katılandan, imzalı ancak boş olarak mı yoksa dolu olarak mı aldığı, yani anlaşmaya aykırı ve kötü niyetli olarak doldurup doldurmadığı hususuna ilişkin olduğu gözetilmeden ve kararın gerekçesinde tarihli bilirkişi raporu da hiç tartışılmadan, eksik inceleme ve araştırma ile karar verilmesi hukuka aykırıdır (Yargıtay Ceza Dairesi - Karar: /).

Boş Kira Sözleşmesinin Sonradan Doldurulması

Sanığın, katılan Ü. ile imzaladığı kira sözleşmesinin boş olan hususi şartlar kısmını katılanların rızası dışında doldurarak icra takibine konu yaptığının iddia olunması, depo olarak kullandığı yeri Ü. ile anlaşarak tadilat yapıp mağazaya çevireceği sırada su bağlatmak ve yapılacak masrafın iş bitiminde hesaplanacağı için Ü.’a imzalattığı kontratı İSKİ’ye götürdüğünü, sonrasında Ü. ile arasında anlaşmazlık çıkması üzerine önceki anlaşmaya uygun olarak ilgili yerleri yazdığını savunması, katılan Ü.’ın da sanığın 15 yıldır kiracıları olduğunu, dükkanda değişiklik ve tadilat yapacağını söylediğini kendilerinin de kabul ettiğini, bir gün kendisine gelerek su bağlatacağını söyleyip hususi şartlar kısmı boş olan kira sözleşmesini imzaladığını, kira alacağı sebebiyle dava açtıklarında bu kontrata istinaden haklarında icra takibi yapıldığını belirtmesi karşısında, gerçeğin kuşkuya yer bırakmayacak biçimde belirlenebilmesi bakımından, İSKİ’ye ve icra takibine konu edilen kira sözleşmeleri asılları temin edilip birbirleri ile karşılaştırılarak, Kartal 2. İcra Müdürlüğünün / sayılı dosyasındaki kontrattaki kiraya veren imzasının katılan Ü. ait olup olmadığı yönünde bilirkişi incelemesi yaptırılarak, bu kişiye ait çıkması durumunda Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulu’nun gün ve / sayılı ilamında açıklandığı üzere; belgenin anlaşmaya aykırı kullanıldığının yazılı delille ispatı zorunlu olup cevaz verdiği haller dışında tanık anlatımlarına dayanılması mümkün olmadığı ve eylemin sübutu halinde açığa imzanın kötüye kullanılması suçunu oluşturup oluşturmayacağı da toplanan tüm deliller ile birlikte gerekçeli karar yerinde değerlendirilip hukuki durumun tayin ve takdiri gerektiği gözetilmeden eksik soruşturma ve değerlendirme sonucu yazılı şekilde hüküm kurulması hukuka aykırıdır (Yargıtay Ceza Dairesi - Karar: /).

Senedin Hukuka Aykırı Ele Geçirilmesi Olgusunun İspatı

gün ve //2 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararında açıklanan “açığa imzalı ve yazısız bir kağıda sahibinin zararına olarak hukuki hüküm ifade eden bir muamele yazıldığı ve yazdırıldığı iddiasının HUMK’nın ayrık tuttuğu durumlar dışında tanıkla ispat edilemeyeceği, yazılı delille ispatının gerektiği yönündeki “yazılı delille ispat” kuralı kararda da belirtildiği üzere açığa imzayı atan tarafından önceden ve rızaya dayalı olarak faile teslim edilmiş olan belgenin fail tarafından verilme nedenine aykırı olarak doldurulmasını düzenleyen sayılı TCK’nın maddenin 1. fıkrasındaki ( sayılı TCK’nın /1 )şikayete tabi suç yönündendir. Ayrıntısı Yargıtay Ceza Genel Kurulu’nun gün ve //77 sayılı kararında belirtildiği üzere imza sahibinin tevdi ettiği kişinin kağıdın zilyetliğinden vazgeçerek bunu yazdırması halinde kağıdın yeni zilyedi açısından “esasen kendisine tevdi ve teslim olunmayan kağıdı bertakrip (hukuka aykırı) ele geçirme” keyfiyeti gerçekleşmiş olacağından eylem sayılı TCK’nın maddesinin 2. fıkrasındaki suç, bu durumda açığa imza atandan aldığı kağıdı faile verenin eylemi de “bertakrip ele geçiren failin” fiiline iştiraki söz konusu olacaktır. Dolayısıyla İçtihadı Birleştirme Kararında sayılı TCK’nın maddesinin 1. fıkrası için aranan “yazılı delille ispat” kuralının aksine “hukuka aykırı ele geçirme” olgusunun ispatı tanık dahil her türlü delille mümkündür (Yargıtay Ceza Dairesi - Karar: /).

Boş Senedi Başkası Adına Doldurup İcraya Koyma

K… Ltd. Şti,’nin sahibi ve yöneticisi olan ve şirket adına yurt çapında pazarlama faaliyetleri yürüten sanık Ş. E.’in, olay tarihinde prim ve ücret karşılığı çalıştırdığı katılan H. Ç.’dan, şirket işinde kullanması için kendisine teslim ettiği … … … plakalı araç karşılığında aldığı imzalı boş teminat senedini, adı geçen katılanın işten ayrılıp söz konusu aracı iade etmesine rağmen, alacaklısı aynı şirkette şoför sıfatıyla çalışan diğer sanık H. T., borçlusu katılan H. Ç., bedeli YTL, tanzim tarihi ve ödeme tarihi olacak şekilde doldurup, sanık H. T. aracılığı ile icraya koydurttuğu ve sanıkların fikir ve eylem birliği içinde hareket ettiklerinin iddia olunması karşısında; eylemlerinin sayılı funduszeue.info /2. maddesi delaletiyle aynı Yasanın /1. maddesinde öngörülen resmi belgede sahtecilik suçunu oluşturup oluşturmayacağına ilişkin delillerin takdirinin üst dereceli asliye ceza mahkemesine ait olduğu gözetilip görevsizlik kararı verilmesi gerekirken, yargılamaya devamla, eylemin “bedelsiz senedi kötüye kullanma” suçunu oluşturduğundan bahisle yazılı şekilde mahkumiyetlerine hükmolunması hukuka aykırıdır (Yargıtay Ceza Dairesi - Karar: /).

Resmi Belgede Sahtecilik Suçu ve Kısmen Boş Senede İmza Atılması

1-Müştekinin ,00 TL bedelli olarak doldurup imzalayarak verdiği boş senedin, ,00 TL olarak icra takibine konu edilmesi suretiyle gerçekleşen olayda, müştekinin yargılama aşamasında senedi ,00 bedelli olarak doldurularak diğer kısımlar boş şekilde imzalayıp verdiğini beyan etmesi, kriminal rapor ile 3 rakamının ve diğer kısımların sonradan eklendiğinin tespit edilmiş olması karşısında; eylemin TCK’nun /1. maddesinde düzenlenen resmi belgede sahtecilik suçunu oluşturacağı gözetilerek, belgelerde sahtecilik suçlarında aldatıcılık niteliğinin bulunup bulunmadığının takdiri hakime ait olduğu cihetle, suça konu belge aslı dosya içerisine alınarak, özelliklerinin duruşma tutanağına yazılması ve iğfal kabiliyetinin ne şekilde oluştuğunun kararda tartışılması ile sonucuna göre, sanığın hukuki durumunun takdir ve tayini yerine, suç vasfında yanılgı ile yazılı şekilde hüküm tesisi, Kabule göre de;

2-Sanığa yüklenen “açığa atılan imzanın kötüye kullanılması” suçunun soruşturulması ve kovuşturulmasının şikayete bağlı olması nedeniyle hüküm tarihinde yürürlükte bulunan sayılı CMK’nun ve maddeleri uyarınca uzlaşma hükümlerinin uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi hukuka aykırıdır. (Yargıtay Ceza Dairesi - Karar : /).

Nitelikli Dolandırıcılık Suçu ve Açığa İmzanın Kötüye Kullanılması

Mağdur …‘nın kronik şizofreni hastası olduğu, mağdurun … Sulh Hukuk Mahkemesinin gün ve / Esas / Karar sayılı hükmü ile kısıtlanmasına karar verildiği, sanık tarafından mağdura kalan mirasın yarısına kısmına sahip olabilmek adına taraflar arasında yazılı sözleşme imzalandığı ve teminat olarakta sanığa boş senet imzalattırıldığı ve bu şekliyle mağdurun sanığın hastalığından faydalanmaya çalışarak dolandırıldığının iddia ve kabul olunması karşısında; eylemin sayılı TCK’nın /1-c maddesinde düzenlenen kişinin algılama yeteneğinin zayıflığından yararlanmak suretiyle nitelikli dolandırıcılık suçu oluşturup oluşturmayacağına ilişkin delilleri takdir görevinin üst dereceli Ağır Ceza Mahkemesine ait olduğu gözetilip açığa atılan imzanın kötüye kullanılması suçunun da irtibatı nedeniyle görevsizlik kararı verilmesi gerekirken, yargılamaya devamla yazılı şekilde hüküm kurulması hukuka aykırıdır (Yargıtay Ceza Dairesi - Karar: /).


Avukat Baran Doğan

UYARI

Web sitemizdeki tüm makale ve içeriklerin telif hakkı Av. Baran Doğan’a aittir. Tüm makaleler hak sahipliğinin tescili amacıyla elektronik imzalı zaman damgalıdır. Sitemizdeki makalelerin kopyalanarak veya özetlenerek izinsiz bir şekilde başka web sitelerinde yayınlanması halinde hukuki ve cezai işlem yapılacaktır. Avukat meslektaşların makale içeriklerini dava dilekçelerinde kullanması serbesttir.

Makale Yazarlığı İçin

Avukat veya akademisyenler hukuk makalelerini özgeçmişleri ile birlikte yayımlanmak üzere [email protected] adresine gönderebilirler. Makale yazımında konu sınırlaması yoktur. Makalelerin uygulamaya yönelik bir perspektifle hazırlanması rica olunur.

AÇIĞA İMZANIN KÖTÜYE KULLANILMASI SUÇU

AÇIĞA İMZANIN KÖTÜYE KULLANILMASI SUÇU HAKKINDA

-HUKUK BÜLTENİ-

                                               BÜLTEN TARİHİ

1. GİRİŞ  

Açığa imzanın kötüye kullanılması suçu Türk Ceza Kanunu (“TCK”) m. hükmünde düzenlenmiştir. TCK sistematiğinde “Topluma Karşı Suçlar” başlıklı üçüncü kısmın, “Kamu Güvenine Karşı Suçlar” başlıklı dördüncü bölümünde düzenlenen açığa imzanın kötüye kullanılması suçu belgede sahtecilik suçlarının bir türü olarak düşünülmüştür[1]. TCK m. hükmü ile açığa imzanın kötüye kullanılması başlığı altında iki farklı suç tipi düzenlenmiştir. Bunlardan ilki kötüye kullanmanın; “teslim edilen açığa imzalı kâğıt üzerinde işlenmesi” diğeri ise “hukuka aykırı olarak ele geçirilen veya elde bulundurulan açığa imzalı kâğıt üzerinde işlenmesi” dir[2].

2. KORUNAN HUKUKİ DEĞER

Yukarıda da belirttiğimiz gibi açığa imzanın kötüye kullanılması suçu kamu güvenliğine karşı suçlar bölümünde düzenlenerek belgede sahtecilik suçunun özel bir türü olarak düşünülmüştür. Buradan yola çıkarak tüm belgede sahtecilik suçlarında olduğu gibi açığa imzanın kötüye kullanılması suçunda da korunan hukuki değerin “kamu güveni” olduğunu söylememiz mümkündür[3].

3. SUÇUN UNSURLARI

Madde hükmünden de anlaşılacağı üzere açığa imzanın kötüye kullanılması başlığı altında iki farklı suç tipi yasaklanmıştır. Bunlardan birincisi “belirli bir tarzda doldurulup kullanılmak üzere kendisine teslim olunan imzalı ve kısmen veya tamamen boş bir kâğıdı, verilme nedeninden farklı bir şekilde doldurma” (TCK m. /1) fiili aracılığı ile ikincisi ise “hukuka aykırı şekilde ele geçirilen veya elde bulundurulan imzalı ve kısmen veya tamamen boş bir kağıdı hukuka aykırı şekilde doldurma” (TCK m. /2) fiili aracılığı ile işlenebilir. TCK m. /1 kapsamında öngörülen fiil aracılığı ile suçun işlenebilmesi için öncelikle imzalı ve kısmen veya tamamen boş bir kâğıdın bulunması ve imza sahibinin açığa imzalı kâğıdı, kendi isteği ile ve belirli bir tarzda doldurulmak üzere vermesi gerekir[4]. Belirli bir tarzda doldurmak iki taraf arasında bir hukuki ilişkinin varlığını ve teslimin buna dayanmasını gerektirir. Böyle bir ilişkinin bulunmadığı, teslimin tamamen başka amaçla yapılması halinde, örneğin bir kişinin adını ve adresini belirtmek maksadıyla muhatabına bunları yazıp vermesi ve bu kâğıdın fail tarafından doldurularak kullanılması halinde belgede sahtecilik suçu oluşacaktır[5]. Bu husus ilgili Yargıtay kararında[6]“…Birinci fıkradaki suçun oluşumu için bir kimsenin imzasının yer aldığı boş bir kâğıdı, diğerine belirli bir tarzda doldurulmak üzere vermesi, kâğıdı alan kimsenin de tevdi ve teslim nedeninden farklı bir şekilde bu kâğıdı doldurarak hukuki sonuç doğuracak bir belge hâline getirmesi gereklidir. Kâğıt üzerine atılan imzanın gerçek olması şarttır. Aksi takdirde belgede sahtecilik suçu söz konusu olur…” denilerek belirtilmiştir. TCK m. /2 kapsamında öngörülen fiil aracılığı ile suçun işlenebilmesi için de aynı şekilde imzalı ve kısmen veya tamamen boş bir kâğıdın varlığı şarttır. İki fiili birbirinden şu şekilde ayırmak mümkündür; birinci fiilde açığa imzalı kâğıt imza sahibi tarafından faile bizzat kendi iradesiyle ve belirli bir tarzda doldurulmak üzere teslim edilmişken ikinci fiilde fail açığa imzalı kâğıdı hukuka aykırı olarak ele geçirmekte veya hukuka aykırı olarak elinde bulundurup hukuki sonuç doğuracak şekilde doldurmaktadır[7].

TCK m. /1 hükmünde düzenlen suçun faili madde hükmünden de anlaşılacağı üzere “kendisine teslim edilen imzalı kâğıdı verilme nedeninden farklı bir şekilde dolduran kişi” dir. Burada belirtilen ön şart nedeniyle bu suç özgü suç şeklini almaktadır[8]. TCK m. /2 hükmünde düzenlenen suçun faili ise herkes olabilir[9].

Birinci fıkrada düzenlenen suçun kovuşturulması ve soruşturulması mağdurun şikâyetine tabi kılındığından birinci fıkra açısından suçun mağduru, açığa imzalı kâğıtta imzası bulunan kişidir. Suçun ikinci fıkrasındaki şeklinin gerçekleşmesi halinde ise, suçun mağdurunun diğer kamu güvenine karşı suçlarda olduğu gibi toplumu oluşturan herkes olduğunun kabulü gerekir[10].  

Açığa imzanın kötüye kullanılması suçunun konusu “imzalı ve kısmen veya tamamen boş bir kâğıttır. Özel belge gibi, resmi belge de duruma göre bu suçun konusunu oluşturabilir[11]. Açığa imzanın kötüye kullanılması suçu kasten işlenebilen bir suçtur, bu suçun taksirle işlenebilmesi mümkün değildir[12].

4. İSPAT

Açığa imzanın kötüye kullanılması suçunun ispatı için “yazılı delil” gereklidir. Tanık delili bu suçun ispatı için tek başına yeterli olmayacaktır[13].  Bu husus ilgili Yargıtay İçtihadı Birleştirme Genel Kurulu kararında[14]“İmzalı ve yazısız bir kağıda sahibinin zararına olarak hukukça hükmü haiz bir muamele yazıldığı veya yazdırıldığı iddiasıyla Türk Ceza Kanununun maddesine dayanılarak şikayet üzerine açılan ceza davasında sanığa yüklenen bu eylem, Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun cevaz verdiği ayrık durumlar dışında tanıkla isbat edilemez…” denilerek belirtilmiştir. Açığa imzanın kötüye kullanılması suçu bu yönüyle ceza muhakemesinin genel ilkelerinin bir istisnasını oluşturmaktadır[15].

5. YAPTIRIM VE SORUŞTURMA-KOVUŞTURMA USULÜ

TCK m. /1 hükmünde düzenlenen “belirli bir tarzda doldurulup kullanılmak üzere kendisine teslim olunan imzalı ve kısmen veya tamamen boş bir kâğıdı, verilme nedeninden farklı bir şekilde doldurmak” suçunun yaptırımı “üç aydan bir yıla kadar hapis cezası” olarak öngörülmüştür. İkinci suç tipi olan ve TCK m. /2 hükmünde düzenlenen “hukuka aykırı şekilde ele geçirilen veya elde bulundurulan imzalı ve kısmen veya tamamen boş bir kağıdı hukuka aykırı şekilde doldurma” suçunun işlenmesi halinde ise kişi, madde hükmünde yapılan atıftan dolayı belgede sahtecilik hükümlerine göre cezalandırılır. Bu durumda sahte oluşturulan belgenin resmi ya da özel belge olmasına göre kişi, TCK m. hükmünde düzenlenen resmi belgede sahtecilik ya da TCK m. hükmünde düzenlenen özel belgede sahtecilik suçunun cezası ile cezalandırılır[16]. Bu konuda belirtmemiz gereken bir diğer husus ise sahtecilik suçlarının tamamı için öngörülmüş olan bir hukuki ilişkiye dayanan alacağın ispatı veya gerçek bir durumun belgelenmesi amacıyla bu suçun işlenmesi halinde daha az cezaya hükmedilecektir[17]. TCK m. kapsamında düzenlenen bu iki suç tipi için şartları oluştuğunda hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı verilebilir[18].

TCK m. /1 hükmünde düzenlenen “belirli bir tarzda doldurulup kullanılmak üzere kendisine teslim olunan imzalı ve kısmen veya tamamen boş bir kâğıdı, verilme nedeninden farklı bir şekilde doldurma” suçunun soruşturulması ve kovuşturulması şikâyete tabidir. Şikâyet süresi fiilin veya failin öğrenilmesinden itibaren 6 aydır. Bu suç tipi Ceza Muhakemesi Kanunu (“CMK”) m. /1 hükmünde belirtilen, takibi şikâyete bağlı suçlardan olduğundan bu suçun takibi açısından uzlaşma hükümlerinin uygulanması gerekir[19]. Açığa imzanın kötüye kullanılması suçunun TCK m. /2 hükmünde düzenlenen şeklinin ise soruşturulması ve kovuşturulması ise şikâyete tabi değildir, kişi hakkında resen takibat yapılır[20].

6. SONUÇ

Açığa imzanın kötüye kullanılması suçu ile birlikte kanun koyucu suçun düzenlendiği bölüm de dikkate alındığında kamu güveninin korunmasını amaçlamıştır. Açığa imzanın kötüye kullanılması suçu kasten işlenen bir suç olarak karşımıza çıktığından suçun taksirle işlenebilmesi mümkün değildir. Bu suçu TCK kapsamında düzenlenen birçok suçtan ayıran ise yukarıda da belirttiğimiz gibi ispatı için tanık delilinin tek başına yeterli olmamasıdır. Bu suçun işlendiğini iddia eden kişi muhakkak iddiasını yazılı delil ile ispatlamak zorundadır. Bu bağlamda değerlendiğimizde ilgili suçun en önemli özelliği olarak ceza muhakemesinin genel ilkelerinin bir istisnası olarak karşımıza çıkmasıdır.   

Saygılarımızla

Forensis Hukuk Bürosu

Not: Bültenimizde yer verilen açıklamalar, ilgili mevzuat çerçevesinde konuyu genel hatlarıyla ele alır tarzda hazırlanmıştır. Size özel detaylı bilgi için bir hukuk bürosuyla bağlantıya geçmenizi tavsiye ederiz.

 

[1] Yerdelen, Erdal, “Açığa İmzanın Kötüye Kullanılması Suçu”, Ceza Hukuku Dergisi, C. 8, Aralık , s

[2] Artuk, M. Emin ve Gökçen, Ahmet, Ceza Hukuku Özel Hükümler, Baskı, İstanbul , s.

[3] Artuk, Gökçen, s.

[4] Artuk, Gökçen, s.

[6] Yarg. CGK., T. , E. /, K. / (Kazancı, Erişim Tarihi: )

[7] Artuk, Gökçen, s.

[9] Artuk, Gökçen, s.

[10] Artuk, Gökçen, s.

[11] Artuk, Gökçen, s.

[12] Artuk, Gökçen, s.

[13] Artuk, Gökçen, s.

[14] Yarg. İBGK., T. , E. /1, K. /2 (Kazancı, Erişim Tarihi: )

[15] Artuk, Gökçen, s.

[16] Artuk, Gökçen, s.

[18] Artuk, Gökçen, s.

[20] Artuk, Gökçen, s.

AÇIĞA İMZANIN KÖTÜYE KULLANILMASI SUÇU (T.C.K. m. )

Türk Ceza Kanunu’nun Maddesinde düzenlenen “Açığa İmzanın Kötüye Kullanılması” suçu Kamu Güvenliğine Karşı Suçlar kategorisinde yer almaktadır. Kişiye özgü bir nitelik taşıyan ve aynı zamanda hukuki sonuçlar doğuran imza, kişinin rızasına aykırı surette kullanılması mümkün olan bir nitelik de taşımaktadır. Açığa imzanın kötüye kullanılması suçu güvene dayalı zeminlerde atılan imzaların fail tarafından suç işlenmesi suretiyle doğacak sakıncaları ortadan kaldırma maksadına yönelik bir suç tipidir. Maddenin ikinci fıkrasında yer alan düzenleme belgede sahtecilik hükümlerine atıf yaptığından açığa atılan imzanın kötüye kullanılması suçunun güvene dayalı ve rızaya dayalı ilişkilerin suiistimaline yönelik olduğu söylenebilir.

Madde metni şu şekildedir: m. (1) Belirli bir tarzda doldurulup kullanılmak üzere kendisine teslim olunan imzalı ve kısmen veya tamamen boş bir kağıdı, verilme nedeninden farklı bir şekilde dolduran kişi, şikayet üzerine, üç aydan bir yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. (2) İmzalı ve kısmen veya tamamen boş bir kağıdı hukuka aykırı olarak ele geçirip veya elde bulundurup da hukuki sonuç doğuracak şekilde dolduran kişi, belgede sahtecilik hükümlerine göre cezalandırılır.

Maddenin ilk fıkrasında fail ile mağdur arasında bir hukuki ilişki varlığı aranmıştır. Bu hukuki ilişki her türlü hukuki ilişki olabilir. Karı-koca ilişkisi olabileceği gibi şirket ortaklığı, işçi-işveren ilişkisi, vekil-müvekkil, kiracı-kiralayan, satıcı-alıcı ilişkisi gibi.

maddenin ilk fıkrası, fail ile mağdur arasında imzalı bir kağıdın verilmesine neden olacak nitelikte bir hukuki ilişkinin suiistimal edilmesini düzenlemektedir. Burada mağdur rızasıyla boş bir kağıda imza atmakta ve faile rızasıyla teslim etmektedir. Ancak taraflar arasındaki anlaşma bu belgenin fail ile mağdur arasındaki anlaşmaya uygun şekilde kullanılmasına yöneliktir. Failin bu belgeyi bu anlaşmaya aykırı şekilde doldurmasıyla birlikte suç oluşacaktır.

Burada dikkat edilmesi gereken suçun belgenin kullanılmasıyla değil doldurulmasıyla oluşacağıdır. Mağdurun zarara uğraması şart değildir.

T.C.K. m. /1 uyarınca fail ile mağdur arasında “belirli bir tarzda kullanılmak” veya “belirli bir tarzda doldurulup kullanılmak üzere” imzalı, kısmen veya tamamen boş bir kağıdın verilmesi şeklinde bir anlaşma olmalıdır.

Açığa imzanın kötüye kullanılması suçunun oluşabilmesi için faile teslim edilen kağıdın kısmen veya tamamen boş olması gerekmektedir. Belgede tahrifat yapılarak değiştirilmesi gibi bir eylem açığa imzanın kötüye kullanılması değil özel belgede sahtecilik suçunu oluşturacaktır. Belge tahrifatı özel ve resmi belgede sahtecilik suçlarında ayrıca düzenlenmiştir.

Maddenin 2. Fıkrasında imzalı ve kısmen veya tamamen boş bir kağıdın hukuka aykırı olarak ele geçirilmesi veya elde bulundurup hukuki sonuç doğuracak şekilde doldurulması fiilinin belgede sahtecilik hükümlerine göre cezalandırılacağı belirtilmektedir.

İmzalı, kısmen veya tamamen boş olan belgenin hukuka aykırı şekilde ele geçirilmesi söz konusu olduğundan burada fail ile mağdur arasında bir hukuki ilişki söz konusu değildir. Bir başka anlatımla imzalı boş kağıdın mağdur tarafından rıza ile faile verilmemiş olması gerekir. Suçun bu şekli özel/resmi belgede sahtecilik suçlarına göre cezalandırılacaktır. Suçun bu şeklinin mağdurun hiç tanımadığı, hiç hukuki ilişki kurmadığı kişi tarafından işlenmesi de mümkündür. Kanun koyucu rıza hilafına ele geçirmenin daha ağır ve fena bir fiil olduğu gerekçesiyle bu fiilin daha ağır ceza gerektiren belgede sahtecilik hükümlerine göre cezalandırılmasını tercih etmiştir.

Mağdurun imzasını taşıyan boş kağıdın mağdurdan habersiz ve mağdurun rızası hilafına doldurularak ibraname, ödeme taahhüdü, fesihname, anlaşma … gibi hukuki sonuç doğuracak nitelikte bir belgeye dönüştürülmesiyle birlikte suç oluşacaktır.

Kanun mağdurun zarara uğraması gibi bir şart aramamaktadır. Bu nedenle Maddenin ilk fıkrasındaki düzenlemeye göre imzalı boş kağıdın verilme nedeninden farklı bir şekilde doldurulması suçun oluşması için yeterli olacaktır. Suçun oluşması açısından failin bu kağıdı verilme nedeninden farklı bir şekilde doldurmuş olmasının yanında ayrıca mağdurun  zararına kullanması şartı aranmayacaktır. Suç bu yönü itibariyle sırf hareket suçu olarak kabul edilmektedir. (Artuk, Gökcen, Yenidünya, Ceza Hukuku Özel Hükümler, s. , Ankara, )

Suç açısından teşebbüs failin bu belgeyi kendi iradesi dışındaki nedenlerden ötürü dolduramamış olması halinde mümkündür.

Mağdurun belgenin açığa atılan imzanın kötüye kullanılması yoluyla oluşturulduğunu ispat etmesi güçlük oluşturabilir. Suçun her türlü delille ispatı mümkün olmakla birlikte bu suç tipinde imza mağdura ait olduğundan mağdurun belgenin rızası hilafına doldurulduğunu yazılı delille ispatlamak zorunda kalması mümkündür. Bu nedenle boş bir kağıda imza atmanın büyük hukuki riskleri bünyesinde taşıdığı unutulmamalıdır.

Yargıtay Tarih, /1 E., /2 K. sayılı İçtihadı Birleştirme Kararında belgenin anlaşma hilafına doldurulduğu yönündeki iddianın Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun izin verdiği istisnai haller dışında tanık delili ile ispatını mümkün görmemiş ve yazılı delil şartını aramıştır:

“funduszeue.info maddesine göre, bir fiilin suç olup olmaması adi hukuka ilişkin bir sorunun çözümüne bağlı ise, ceza mahkemesi bu sorunu ceza işlerinde uygulanan serbest delil ilkesi çevresinde çözümler. Bununla beraber ceza mahkemesi, yargılamaya ara vererek hukuk davası açılması için ilgililere uygun bir süre verebilir ve hukuk mahkemesinden bu konuda bir karar çıkmasını da bekleyebilir. Ceza mahkemesi, ilgililere süre vererek hukuk mahkemesinden bir kararın çıkmasını beklediği takdirde, hukuk mahkemesi, ceza usulünde benimsenen serbest delil ilkesi hükümlerine göre değil, hukuk usulünde uygulanan istisnalar dışında senede karşı ancak senetle iddiaların ispat edilebileceği ilkesi uyarınca bir karar tesis etmek zorundadır. Bunun sonucu olarak hukuk mahkemesinin senet hakkında verdiği kararın ceza mahkemesini bağlayacağının tartışmasız olması gerekmektedir. Her ne kadar funduszeue.info maddesinde bir fiilin suç olup olmaması adi hukuka ilişkin bir sorunun çözümüne bağlı olduğu takdirde, ceza mahkemesi bu sorunu dahi ceza işlerindeki usul ve deliller için geçerli kurallara göre karar verir biçiminde ise de, bu somut uyuşmazlıkta ceza mahkemesi, bir fiilin suç olup olmamasını değil, bir hukuki işlemin, yani senet düzenlenmesi halinin suç olup olmamasını karara bağlamaktadır. Başka bir deyişle, sanık tarafından yapılan hukuki işlemin ve özellikle anlaşmaya aykırı düzenlendiği ileri sürülen senede ilişkin hukuki işlemin suç olup olmadığı incelenmektedir. Bu nedenle ceza hakimi, imzalı boş kağıdın aradaki anlaşmaya aykırı doldurulduğu iddiasının sübutunu hukuk usulünde öngörülen kuralları uygulamak suretiyle çözümlemek zorundadır. İmzalı ve yazısız bir kağıda sahibinin zararına olarak hukukça hükmü haiz bir muamele yazıldığı veya yazdırıldığı iddiasıyla Türk Ceza Kanununun maddesine dayanılarak şikayet üzerine açılan ceza davasında sanığa yüklenen bu eylem, Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun cevaz verdiği ayrık durumlar dışında tanıkla ispat edilemez.”

Yargıtay Ceza Dairesi tarafından verilen Tarih, / E., / K. sayılı kararda belgenin anlaşmaya aykırı kullanıldığı iddiasının yazılı delille ispatı zorunlu görülmüştür:Açığa imzanın kötüye kullanılması suçundan kurulan mahkûmiyet hükmüne ilişkin; senedin anlaşmaya aykırı kullanıldığının yazılı delille ispatı zorunlu olup, somut olayda bu konuya ilişkin yazılı delil bulunmadığı gözetilmeden, yüklenen suçun sanık tarafından işlendiğinin sabit olmaması nedeniyle sanık hakkında beraat yerine mahkûmiyet hükmü kurulması…”

Bu suç tipi açısından mağdura ispat zorunluluğu yükleyen benzer bir kararda da yazılı delil şartı aranmıştır. Yargıtay Ceza Dairesi, Tarih, / E., / K. : Gerçeğin kuşkuya yer bırakmayacak biçimde ortaya çıkartılması bakımından, sanık ile şirket ortak ve yetkilileri arasında çek düzenleme tarihinde iddia edildiği gibi konut yapımı ve devri konusunda bir ticari ilişki bulunup bulunmadığı, bu işin ispatına ve aralarındaki anlaşmazlık sonucu iş birlikteliklerini ayırdıklarına yönelik ticarethane, defter, belge, fatura, fiş, irsaliye ya da ödemeye dair banka kaydı olup olmadığı var ise iddia ile uyumlu olup olmadığı saptanmadan, Ticaret Mahkemesinde görüldüğü ileri sürülen menfi tespit davasının sonucu belirlenmeden; ayrıca, suça konu imzalı boş çekin, katılanın rızası hilafına sanığa devredilip edilmediğine dair somut deliller araştırılıp, sonucuna göre çek zilyetliğinin rıza hilafına devredildiğinin sabit görülmemesi halinde, eylemin TCK'nın /1. maddesinde düzenlenen açığa imzanın kötüye kullanılması suçunu oluşturabileceği, bu eylemde de belgenin aksinin kanıtlanmasının ancak yazılı bir delil ile mümkün olacağı hususlarının tartışılıp, toplanan deliller bir bütün halinde değerlendirilip karar verilmesi gerektiği gözetilmeden eksik araştırma ile hüküm tesisi…”

Yargıtay Ceza Dairesi’nin Tarih, / E., / K. sayılı kararına konu olan olayda taraflar arasındaki gerçek ilişkiye aykırı olduğu iddia edilen bir belgenin, temel ilişkiye temas eden başka yazılı delillerle birlikte değerlendirildiği ve taraflar arasındaki olaylar örgüsüne göre suçun tespit edildiği görülmektedir.

maddesinin "imzalı ve kısmen veya tamamen boş bir kağıdı hukuka aykırı olarak ele geçirip veya elde bulundurup da hukuki sonuç doğuracak şekilde dolduran kişi, belgede sahtecilik hükümlerine göre cezalandırılır." şeklindeki hâline uyduğu cihetle, suç kastını tespit amacıyla Kemer 1. Noterliğinden müştekinin bahsettiği yevmiye numaralı fesihname başlıklı ve tarafların birbirlerinden herhangi bir borç ve alacaklarının kalmadığını beyan ettikleri belgenin getirtilmesinden sonra şüphelinin ifadesinin alınması ve suça konu senetlerin kim tarafından doldurulduğunun bilirkişi vasıtasıyla açıklığa kavuşturulmasından sonra sonucuna göre hukuki durumun takdir ve tayini gerekirken, şüphelinin ifadesi alınmadan ve herhangi bir soruşturma işlemi yapılmaksızın, eksik soruşturma ile kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verilmesi nedeniyle kararın bozulması gerekmiştir.”

Suçun soruşturulması ve kovuşturulması suçun /1 deki şekli itibariyle şikayete tabidir. /2 deki şekli ise şikayete tabi olmayıp Cumhuriyet Savcısı tarafından resen soruşturmaya konu edilebilir.

nest...

çamaşır makinesi ses çıkarması topuz modelleri kapalı huawei hoparlör cızırtı hususi otomobil fiat doblo kurbağalıdere parkı ecele sitem melih gokcek jelibon 9 sınıf 2 dönem 2 yazılı almanca 150 rakı fiyatı 2020 parkour 2d en iyi uçlu kalem markası hangisi doğduğun gün ayın görüntüsü hey ram vasundhara das istanbul anadolu 20 icra dairesi iletişim silifke anamur otobüs grinin 50 tonu türkçe altyazılı bir peri masalı 6. bölüm izle sarayönü imsakiye hamile birinin ruyada bebek emzirdigini gormek eşkiya dünyaya hükümdar olmaz 29 bölüm atv emirgan sahili bordo bereli vs sat akbulut inşaat pendik satılık daire atlas park avm mağazalar bursa erenler hava durumu galleria avm kuaför bandırma edirne arası kaç km prof dr ali akyüz kimdir venom zehirli öfke türkçe dublaj izle 2018 indir a101 cafex kahve beyazlatıcı rize 3 asliye hukuk mahkemesi münazara hakkında bilgi 120 milyon doz diyanet mahrem açıklaması honda cr v modifiye aksesuarları ören örtur evleri iyi akşamlar elle abiye ayakkabı ekmek paparası nasıl yapılır tekirdağ çerkezköy 3 zırhlı tugay dört elle sarılmak anlamı sarayhan çiftehan otel bolu ocakbaşı iletişim kumaş ne ile yapışır başak kar maydonoz destesiyem mp3 indir eklips 3 in 1 fırça seti prof cüneyt özek istanbul kütahya yol güzergahı aski memnu soundtrack selçuk psikoloji taban puanları senfonilerle ilahiler adana mut otobüs gülben ergen hürrem rüyada sakız görmek diyanet pupui petek dinçöz mat ruj tenvin harfleri istanbul kocaeli haritası kolay starbucks kurabiyesi 10 sınıf polinom test pdf arçelik tezgah üstü su arıtma cihazı fiyatları şafi mezhebi cuma namazı nasıl kılınır ruhsal bozukluk için dua pvc iç kapı fiyatları işcep kartsız para çekme vga scart çevirici duyarsızlık sözleri samsung whatsapp konuşarak yazma palio şanzıman arızası