psikolojide araştırma yöntemleri soruları / Psikolojide Araştırma Yöntemleri Nelerdir? - Psikoloji Bilimi

Psikolojide Araştırma Yöntemleri Soruları

psikolojide araştırma yöntemleri soruları

Psikolojide Araştırma Yöntemleri Nelerdir?

Betimsel Yöntemler

Betimsel yöntemler belli bir davranışı tanımlamak, sınıflandırmak, davranışın diğer davranışlarla olan ilişkisini belirlemek ve elde edilen verileri kaydetmek amacıyla oluşturulan yöntemlerdir. Bu yöntemlerden bazıları gözlem, vaka incelemesi, anket ve görüşmedir.

Gözlem, bir organizmanın içinde bulunduğu durumun ve bu durum içinde oluşan davranışların, bir uzman ya da araştırmacı tarafından incelenmesi yöntemidir. Kreşteki çocukların davranışlarının izlenmesi gözleme örnektir. Doğal ve sistematik olmak üzere iki tür gözlem vardır.

Doğal gözlem, organizmanın davranışının doğal oluşumu içinde müdahâle edilmeden incelenmesidir. Araştırmacı gözlem yapabilmek için gizli kamera, ses kayıt cihazı, fotoğraf makinesi ve gözlem odalarından yararlanır.

Gözlemi yapan kişi, bu araçların yardımıyla sadece olayları saptamaya çalışır. Bu yöntem çok zaman alır fakat canlının doğal davranışlarının izlenebilmesi açısından oldukça avantajlıdır.

Sistematik gözlem, araştırma koşullarının denetim altına alınarak davranışların laboratuvar ortamında incelendiği gözlemdir. Neyin, kimin, nerede, nasıl gözleneceği önceden belirlenir. Koşullar, araştırmacı tarafından belirlendiği için tekrarlanabilir, ayrıntılı gözlem yapılabilir fakat katılımcıların izlendiklerini bilmeleri doğal davranmalarını engelleyebilir. Gözlemin etkili olabilmesi için tek seferde bir kişi gözlenmeli, mümkünse aynı anda başka bir araştırmacı da gözlem yapmalı ve sonuçlar hemen kayıt altına alınmalıdır.

Vaka (olay) incelemesi

Bireyin yaşam öyküsünün araştırılmasına dayanan yöntemdir. Kişinin öz geçmişi, soy bilgisi, geçirmiş olduğu hastalıklar, yaşadığı önemli olaylar ile aile, arkadaş, iş, okul ortamı hakkında detaylı bilgi toplanır.

Amaç, bireyin bugünkü davranışlarının geçmiş yaşantısı ile bağlantılarını tespit ederek davranışları açıklamaktır. Vaka incelemesi bir kişinin tüm yönleri ile derinlemesine incelenmesi açısından avantajlıdır fakat derinlemesine inceleme uzun zaman alır ve elde edilen sonuçlar bireysel olduğu için genelleme yapılamaz.

Anket, belirli bir konu ya da olay hakkında bireylerin görüş ve düşüncelerini almak için hazırlanmış sorulardan oluşan araştırma tekniğidir. Bir anketin geçerliliği; soruların kısa, açık ve amaca uygun hazırlanmış olmasına ve anketin uygulanacağı kişilerin, fikri merak edilen kitlenin tamamını temsil edecek özellikte seçilmiş olmasına bağlıdır.

Örneğin Türkiye’de lise gençliğinin sorunlarını araştıran bir anket, Türkiye’deki tüm lise öğrencilerini temsil edecek özelliklere sahip, her bölgeden farklı okul türlerinde okuyan yeterli sayıda öğrenci grubuna uygulanmalıdır.

Anket yöntemi kısa sürede geniş kitlelere uygulanabilir, fazla zaman almaz ve ekonomiktir. Soruların ne derece bilinçli ve içtenlikle cevaplandığı bilinmediğinden anket sonuçları yanıltıcı olabilir. Açık uçlu sorulardan oluşan anketleri değerlendirmek zordur çünkü kişiler sorulara farklı anlamlar yükleyebilir.

Görüşme (mülakat)

Bireylerin düşüncelerinin, duygu ve davranışlarının, yüz yüze görüşülerek belirlenmesini sağlayan yöntemdir. Bu yöntem en çok; klinik psikolojide, danışmanlık, eğitim ve endüstri psikolojisinde kullanılır. Görüşme yönteminin kullanım alanı çok geniştir.

Bireye ait bilgiler eksiksiz olarak birinci elden toplanır, sözel ifadelerin yanı sıra bireyin beden dili de gözlenir. Görüşme, okuma yazma bilmeyenlere de uygulanabilir. Görüşme yapılan kişi, araştırmacıyı yanıltabileceği için bu yöntemin geçerliliği ve güvenilirliği düşüktür.

İlişkisel Yöntem

İlişkisel araştırma yöntemi, değişkenler arasındaki ilişkileri belirlemek ve olası sonuçları tahmin etmek için kullanılır. Korelasyon iki değişken arasındaki ilişkidir. Korelasyon değeri -1 ile +1 arasında değişir. Korelasyon değeri -1 ile +1&#;e yaklaştıkça ilişki artar, sıfıra yaklaştıkça ilişki azalır. Korelasyon sıfır ise değişkenler arasında hiçbir ilişki yoktur

Pozitif korelasyon, iki değişken arasında aynı yönde artma (+ +) ya da azalma (- -) olmasıdır. Örneğin dikkat ile öğrenme ilişkisi (+ +) şeklindedir. Dikkat arttıkça öğrenme de artar.

Negatif korelasyon, iki değişken arasında zıt yönde artma (- +) ya da azalma (+ -) olmasıdır. Örneğin yorgunluk ile dikkat ilişkisi (+ -) şeklindedir. Yorgunluk arttıkça dikkat azalır.

Nötr korelasyon, iki değişken arasında bir ilişki olmaması anlamına gelir ve “0 (sıfır)” sayısı ile ifade edilir. Örneğin boy ile zekâ ilişkisi 0’dır. Boy ile zekâ arasında ilişki yoktur.

Korelasyonda başka değişkenlerin de etkisinin olabileceği unutulmamalıdır. Zekâ ile ders başarısı arasında pozitif bir korelasyon vardır ancak ders başarısının tek belirleyicisi zekâ değildir. Ders başarısında güdülenme, çalışma ve tekrar gibi değişkenler de etkilidir. Diğer koşullar sağlanmadığı sürece zekâ tek başına ders başarısını etkilemez.

Kolerasyon

Deneysel Yöntem

Laboratuvar ortamında ya da laboratuvar dışındaki bir ortamda olaylar arasındaki sebep sonuç ilişkilerini belirlemeyi amaçlayan bir araştırma yöntemidir. Deney yönteminde araştırmacı etkisini araştırdığı koşulları değiştirir, diğer koşulları sabit tutar ve değişen koşulların incelenen konu üzerindeki etkisine bakar. Üzerinde deney yapılan organizmaya denek, gözlenebilen ve farklı değerler alabilen özelliklere de değişken denir.

Bağımsız değişken, deneyde etkisi araştırılan değişken yani deneyin nedenidir. Bağımlı değişken, bağımsız değişkene bağlı olarak ortaya çıkan sonuç konumundaki değişkendir. Deney grubu; üzerinde araştırma yapılan, bağımsız değişkenin uygulandığı gruptur. Kontrol grubu; koşulları değiştirilmeyen, deney grubu verilerinin sonuçlarının karşılaştırılması için oluşturulan gruptur.

Yorgunluğun öğrenme üzerindeki etkisinin inceleneceği bir araştırmada öncelikle başarı, yaş, cinsiyet, sosyoekonomik düzey vb. açılardan birbirine denk iki grup oluşturulur. Bu gruplardan birine uzun süreli fiziksel egzersiz yaptırılır (deney grubu). Diğer grubun koşullarında ise hiçbir değişiklik yapılmaz (kontrol grubu).

Daha sonra grupların her ikisine de aynı öğretmen tarafından, aynı sürede, aynı konu anlatılır ve öğrencilerin öğrenme düzeyleri ölçülerek karşılaştırılır. Uzun süre fiziksel egzersiz yaptırılan grubun öğrenme düzeyinin daha düşük olduğu tespit edilir. Böylece bağımsız değişkenin (yorgunluğun) bağımlı değişken (öğrenme düzeyi) üzerinde etkili olduğu sonucuna ulaşılır.

Deneysel yöntemde aynı deney, diğer araştırmacılar tarafından tekrarlanabilir fakat deney koşullarının sağlanması ve kontrolü zordur.

Deney koşullarının kontrolünün sağlanamadığı konularda deney yapılamaz. Kontrolün sağlandığı bazı durumlarda ise etik ilkelerden dolayı deneyler hayvanlar üzerinde yapılır. Hayvanlar üzerinde yapılan deneylerde de uyulması gereken etik kurallar vardır.

Deneysel yöntemde incelenmek istenen olay, araştırmacı tarafından önceden hazırlanan koşullarda oluşturulur. Deneysel yöntemin amacı olaylar arasındaki sebep sonuç ilişkilerini belirlemektir. Psikolojideki sebep sonuç ilişkileri, doğa bilimlerindeki kadar kesin değildir çünkü insan davranışlarını etkileyen pek çok değişken söz konusudur.

Bu değişkenlerin her biri farklı bireyleri farklı şekilde etkiler. Örneğin deneysel yöntemde değişkenler arasında neden sonuç ilişkisi kurulurken ilişkisel yöntemde değişkenler arasındaki ilişkinin düzeyi ve yönü belirlenir. Psikoloji biliminde kullanılan araştırma yöntemlerinin güvenilir olması için kullanılan yöntemin araştırılan konuya ve araştırmanın amacına uygun olması gerekir.

Psikolojik araştırma, bireylerin veya grupların düşünce, duygu ve davranışlarını anlamak için yürüttükleri araştırmayı ifade eder. Psikologlar araştırma yaparken etik kurallara sıkı bir şekilde bağlı kalmalı ve araştırmalar bilimsel ilkeleri (tanımlama, tahmin etme veya yordama, neden-sonuç ilişkisi kurma veya açıklamayı) temsil eden yöntemlere göre yapılmalıdır. Yöntemler ürettikleri verilere göre çok farklı şekillerde sınıflandırılabilmektedir. Bunlar nitel-nicel araştırma, temel-uygulamalı araştırma ve ilişkisel-deneysel araştırmadır.

Psikolojide, nitel araştırma, istatistiksel veya diğer sayısal işlemlerle bulgularına ulaşılmayan araştırma olarak tanımlanmıştır. Amacı, doğal ortamdaki davranışı anlamaktır. Bunu, röportaj, gözlem, etnografi, katılımcı gözlem ve odak grupları gibi doğal teknikler kullanarak yapmaya çalışır. Nitel araştırmanın hedefi örneklemden topluma genellemek yerine çalışılan örneklemin anlaşılması olduğu söylenir. Başka bir deyişle nitel araştırmacılar, olgunun dar yönlerine odaklanmak yerine olguyu kendi bağlamında incelemeye inanırlar. Yukarıda bahsedilen yöntemlere ek olarak, nitel araştırma verileri analiz etmek için çok çeşitli yollar içerir. Bunlar konuşma analizi, söylem analizi, tematik analiz ve hatta tarihsel analizdir.&#;

Nicel psikolojik araştırma, matematiksel modelleme ve istatistiksel tahmin yapmak için psikolojik araştırmalar veya değişkenler arasındaki ilişkiyi inceleme ve bu yollarla teorileri test etme aracı olarak tanımlanmaktadır. Bu tanım nicel araştırmayı nitel psikolojik araştırmalardan ayırmaktadır. Nicel araştırmalarda çok büyük miktarda veri toplamaktadır. İstatistiksel yazılım programları (SPSS ve R gibi yazılım paketleri) tipik olarak bu amaç için kullanılır. Nedensel ilişkiler, ilgili bağımlı veya sonuç değişkenleri etkilediği düşünülen faktörler değişimlenerek ve diğer değişkenler kontrol edilerek incelenir. Araştırma desenleri deneysel çalışmaları, yarı deneysel çalışmaları, öntest – sontest çalışmalarını ve çok değişkenli ileri düzey desenleri içermektedir.

Temel araştırma, doğal veya diğer olguların daha iyi anlaşılması veya öngörülmesi için bilimsel teorileri geliştirmeyi ve mevcut teorileri test etmeyi amaçlanmaktadır. Uygulamalı araştırmalar, olaylara müdahale etmek ve değiştirmek için teknoloji veya teknikler geliştirmeye odaklanır. Uygulamalı araştırmalar temel araştırmalardan yararlanmaktadır.

Psikolojide araştırma yöntemleri betimsel, ilişkisel ve deneysel olarak üçe ayrılmaktadır. Betimsel yöntemler davranışın tanımlanması ve sınıflandırılmasını sağlayan yöntemlerdir. Bir davranışın nerede, ne zaman ortaya çıktığı, frekansı ve diğer davranışlardan farklı özellikleri incelenir. Davranışı tanımlamak için çok çeşitli tekniklerden yararlanılmaktadır. Tutulan günlükler, gözlemler, vaka incelemesi, davranış tanımlama kriterleri ve el kitapları, arşiv taramaları ve standart testler betimsel araştırmalarda kullanılan en yaygın araçlardır. Betimsel araştırma, bilimsel amacın ilk amacı olan davranışın tanımlanması ve sınıflandırılmasına hizmet eder.&#;

Korelatif veya ilişkisel araştırmalar, bilimin ikinci amacı olan olaylar arasında ilişkileri ortaya çıkarma amacıyla yapılan araştırmalardır. Bu araştırma yönteminde önemli olan ilişkilerin doğasını ortaya çıkarmak ve öncül değişkenlerin sonuç değişkenleri ne kadar yordadığını veya tahmin ettiğini bulmaktır. Araştırmacı, olaylara müdahale etmeden var olan ilişkileri edilgen bir biçimde araştırır. Bu yöntemde en fazla kullanılan teknikler anketler, ölçekler ve standart gözlemlerdir. İlişkisel araştırmalar müdahalenin imkânsız olduğu durumlarda çok sayıda ilişkileri ortaya çıkarmada yarar sağlamaktadır. Bununla birlikte bu araştırmalarda hangi olayın zamanda önce çıktığını ve doğası bilinmediği için olaylar arasında neden-sonuç ilişkisi kurulamaz. Ayrıca, iki olayın arasında üçüncü olay veya değişken aracı bir rol oynayabilir. Son zamanlarda ilişkisel araştırmalarda aracılık ve düzenleyicilik analizleri düzenlenerek değişkenler arasında ilişki biçimleri hakkında zengin bilgiler sunulmaktadır.

Deneysel araştırma yöntemi, araştırmacının bir ve iki değişkenin bir sonuç değişken veya davranış üzerindeki etkisini incelediği bir yöntemdir. Araştırmacı ilişkisel araştırmadan farklı olarak değişkeni değiştirme veya kontrol etme gücüne sahiptir. Değiştirdiği değişken ışık, ses, görüntü, koku, şekil veya bunların bileşimlerinden oluşan bir uyarıcıdır ve bu değişken bağımsız değişken olarak adlandırılır. Etkisini görmek istediği sonuç değişkeni her zaman bir davranıştır ve bağımlı değişken olarak tanımlanır. Bağımlı değişken daha çok gözlem tekniği kullanılarak ölçülmektedir. Bu iki değişken dışında olan tüm değişkenlere karıştırıcı veya kontrol değişkenleri olarak bilinir. Araştırmacı bu değişkenleri seçkisiz veya rastgele seçme yoluyla kontrol eder. Az sayıda katılımcı olduğu durumlarda denkleştirme de yapabilir. Yaş, cinsiyet, zekâ gibi değişkenlerde denkleştirme işlemini, bağımsız değişkeninin olduğu deney grubu ve olmadığı kontrol grubunda yapar. Araştırmacı isterse ön ölçüm alabilir. Bu durumda öntest – sontest deneysel desen olarak adlandırılır. Deneysel araştırmalarda bu yollarla karıştırıcı değişkenler kontrol altına alındığı için bağımsız değişkenin bağımlı değişken üzerindeki etkisi güçlüdür. İçsel geçerlik olarak adlandırılan bu avantaja rağmen, deneysel araştırmalarda dışsal geçerlik düşüktür. Deneysel araştırmalar bir veya daha fazla nedeni bulmaya yönelik olduğundan, doğal ortamlarda diğer değişkenlerin davranış üzerindeki etkisini kapsamlı olarak inceleyememektedir. Bu durum bulguların diğer ortamlarda geçerliliğini düşürmektedir.

Psikolojide araştırmalarda kullanılan araştırma teknikleri önem taşımaktadır. Kendilik raporu veya gündelikler, kişinin kendi hakkında verdiği bilgilerden oluşmaktadır. Vaka çalışması, araştırmacının bir kişinin duygu, düşünce ve davranışları kaydettiği ve yorumladığı çalışmalardır. Bu tekniklerde verileri genelleme sorunu bulunmaktadır. Arşiv belli konuda mevcut yazılı kaynakların taranmasını ve özetlenmesini içermektedir. Gözlem, davranışın gözlenmesi ve kaydedilmesi tekniğidir. Doğal gözlemde araştırmacı davranışları doğal ortamda gözler. Kendisi de ortamda yer aldığı için gözlem raporlarının yanlı olması söz konusudur. Sistematik veya kontrollü gözlemde araştırmacı gözlem için önceden planlama yapar, objektif ölçümler için görsel veya işitsel cihazlar kullanır. Görüşme veya mülakat tekniği, bir kişiyle yarı planlanmış veya tam planlanmış sorular sorma ve kişinin düşünce veya görüşlerinin alındığı tekniktir. Anket tekniği, önceden planlanmış soruların belli kurallar içinde yazılı hâle getirildiği ve cevaplama seçeneklerinin farklı (açık uçlu veya kapalı uçlu) olduğu bilgi toplama tekniğidir. Ölçekler bir konuda duygu, düşünce veya davranışların kapalı uçlu ve bir ölçek üzerinde (örn. hiç, biraz, bazen, çoğu kez, her zaman boyutu veya hiç katılmıyorum-tamamen katılıyorum boyutu) alındığı bir tekniktir. Testler, bir davranışı geçerli bir şekilde ölçmek için çeşitli görsel, işitsel, dokunsal uyaranlardan oluşan bir tekniktir. Psikolojide kullanılan zekâ testleri, nöropsikolojik testler ve çeşitli psikomotor testler bu gruba girmektedir.

Psikolojide araştırma yanlılıkları söz konusudur. Bunlardan birincisi katılımcıları seçme ve koşullara atama yanlılığıdır. Katılımcıları kura veya rastgele atama yoluyla seçmeme durumunda ortaya çıkar. Bazen araştırmacılar kolay örnekleme ve seçme işlemi yaparlar. Bu durum araştırma bulgularının geçerliğini düşürmektedir. Katılımcı veya denek yanlılığı araştırmaya katılıyor olma veya araştırmanın amacını tahmin etme durumundan kaynaklanmaktadır. Katılımcılar bu durumlarda beğenilir veya kurguladıkları cevapları vermektedir. Araştırmanın başlangıcında doğru ve samimi cevaplar vermeye teşvik etme ve araştırma sonunda araştırmanın ne hakkında olduğunu sorma bu yanlılığı kontrol etmede kolaylık sağlamaktadır. Araştırmacı yanlılığı araştırmacının araştırmanın amacı veya hipotezlerini bilmesinden kaynaklı sözel veya sözel olmayan davranışlarla gösterdiği yanlılıklardır. Standart işlemler yazma (deney protokolü), araştırmanın amacını bilmeyen farklı araştırmacılar kullanma ve teknolojik cihazlar kullanma bu yanlılığı azaltmaktadır.&#;

Hamit Coşkun

Kaynakça

Howitt, Dennis, ve Duncan Cramer. Research Methods in Psychology. London: Pearson,

Shaughnessy, John J., Eugene B. Zechmeister ve Jeanne S. Zechmeister. Psikolojide Araştırma Yöntemleri, Çeviri Editörü: İlyas Göz. Ankara: Nobel Akademik Yayıncılık,

nest...

oksabron ne için kullanılır patates yardımı başvurusu adana yüzme ihtisas spor kulübü izmit doğantepe satılık arsa bir örümceğin kaç bacağı vardır