istanbulun fethi gemileri karadan yürütme / Fatih’in gemileri yürüttüğü güzergah! - A Haber Son Dakika Gündem Haberleri

Istanbulun Fethi Gemileri Karadan Yürütme

istanbulun fethi gemileri karadan yürütme

Bu yazımızda &#;İstanbul’un Fethi sırasında gemiler karadan yürütülmemiştir.&#; iddiasını inceledik. İddiada bulunan kişiler ve topluluklar, gemilerin karadan yürütüldüğü güzergahın çok engebeli ve dağlık olduğunu söylemektedir. Erdoğan Aydın ile Vatan Gazetesi için yapılan röportajda kendisi “Burada ise iki geceden bahsediliyor. Üstelik alan düz değil, yokuş. Tümsekler ve çukurlarla dolu.” diye anlatmıştır. Gemilerin, 21 ve 22 Nisan tarihlerinde o yolu geçmiş olma imkanı yoktur. Ayrıca gemilerin bu iş için çok ağır olacağı üzerine savunmalar bulunmaktadır. Kaynaklarda İstanbul Fethi sırasında gemilerin karadan yürütüldüğüne dair her hangi bir bilgi yazmamaktadır ve güzergaha dair hiç bir haritaya arşivlerde erişilememiştir. Tarihçilerin bu olay hakkında yazmadıklarını çünkü böyle bir olay yaşanmadığı için bu olaya tanık olmadıklarına dair argümanlar sunulmaktadır. Şimdi tüm bu iddiaları inceleyelim.

Bu Yazının İçindeki Başlıklar:

İstanbul’un Fethi ve Gemiler

İstanbul ya da fethedilmeden önceki adıyla Constantinople, Osmanlı Devleti&#;nin Sultan II. Mehmet ile altın devirlerini yaşadığı sırada kültürel, askeri ve ekonomik anlamda geride kalmış olan Doğu Roma’nın sınırları içerisinde bulunmaktaydı. Tarih boyunca çok sayıda kuşatma ve istilâ yaşamış olan Konstantinopolis şehri, yılında Osmanlı Devleti’nin 29 Mayıs günü gerçekleştirdiği son taarruzu ile ele geçirilmiş ve bu tarihten itibaren Türk hâkimiyeti altına girmiştir. Ahmet Gündüz bu şehrin fethinin Osmanlı Devleti için önemini: “İstanbul&#;un alınması, iki kıta üzerinde yayılmakta olan Osmanlı Devleti&#;nin güçlenmesi için hayatî bir önem taşımaktadır. Çünkü Osmanlı Devleti&#;nin Avrupa ve Asya’daki toprakları ancak bu suretle biri birine bağlanır, Balkanlarda ancak böyle bir egemenlik kurulabilirdi. Osmanlı Devleti&#;nin başkenti İstanbul olmalıydı.” sözleriyle vurgulamıştır.

Sultan II. Mehmet yetiştiği dönemlerde aldığı eğitimler sayesinde askeri zekası yüksek bir padişah olarak karşımıza çıkar ki, İstanbul seferi için büyük hazırlıklar yaptırmıştır. Tersaneler de yapılan donanma parçaları, dökümhanelerde Sultan Mehmet tarafından tasarlanmış olan topların dökümü, marangozhanelerde üretilen yüksek surların üzerine geçebilmek için hazırlanan kuleler bu hazırlıkların bir parçasıdır. Tıpkı hazırlık periyodu gibi 29 Mayıs tarihinde başlayan kuşatma da oldukça uzun sürmüştür. İki ay süren kuşatma süresince fethi geciktiren en önemli iki unsurdan ilki yaklaşık 6 km boyunca karadan uzanan büyük kara surları ikincisi ise Sarayburnu ile Galata bölgesi arasına çekilen Haliç Zinciri olmuştur.

Bu noktada tarihçilerin ve bu gerekçeyle toplumun ikiliğe düştüğü bir olay karşımıza çıkmaktadır. İstanbul’un Fethi’nin deniz desteğinin sağlanması birçok kaynakta gemilerin karadan yürütüldüğüne dair iddialarla ifade edilmiştir. Peki, acaba Sultan II. Mehmet İstanbul seferi sırasında gemileri karadan yürütmüş müdür, yoksa bu bir efsane midir?

İstanbul’un Fethi Sırasında Gemiler Karadan Yürütüldü Mü?

Gemilerin karadan yürütüldüğü hakkındaki bulguları gözden geçirecek ve analiz edecek olursak, bu noktada Osmanlı tarihçisi Tursun Bey’in ve İstanbul fethine tanık olan Bizans tarihçisi Kritovulos’un kaynaklarında Osmanlı donanmasının Dolmabahçe&#;den Harbiye ve Kasımpaşa güzergahından Haliç’e indirildiği yazmaktadır. Tursun Bey, Tarih-i Ebul Feth&#;de: “İslam gemileri bayraklarla bezenip yelkenleri açtılar. Galata kalesi ensesinden havada yürüttüler. Belki uçurdular.” satırlarına yer vererek bir mucize olarak anlatılabilecek bu olayı yazılı kaynaklara kaydetmiştir.

Harita mühendisi emekli Tümgeneral Cevat Ülkekul, Topkapı Sarayı&#;nda arşivlerde haritalara dair araştırmalar yapmıştır. Bu araştırmalar sonucunda gemilerin karadan yürütülürken kullanılan güzergahlardan biri olarak da kabul edilen Dolmabahçe &#; Kağıthane bölgesine ilişkin belgeler ve haritalar da ortaya çıkarılmış ve daha çok kanıt elde edilmiştir.

Aslında, konuda belirsizlik yaşanan nokta gemilerin karadan yürütülüp yürütülmediği değildir. İnsanlar, yetersiz bilgi kitine sahip oldukları için bazı söylemlere ve spekülasyonlara yol açmıştır. Konu hakkında belirsiz olan kısım, İstanbul’un Fethi sırasında toplam kaç geminin karadan yürütüldüğü yani donanmanın büyüklüğü ve hangi güzergah izlenerek gemilerin Haliç’e indirildiğidir. Gemilerin yürütüldüğü güzergah hakkında iki görüş vardır. Birinci görüş; gemilerin İstanbul Boğazı’nın Avrupa yakası kıyılarından hareketle Kasımpaşa üzerinden ilerletilip Haliç’e indirilmiş olduğunu ileri sürer. İkinci görüş ise gemilerin Okmeydanı veya civarında tamamlanarak Kasımpaşa üzerinden denize indirildiği üzerinedir.

Gemilerin Karadan Yürütülmediği İddiası

Gemilerin karadan yürütülmediğine dair ilk iddia gemilerin yürütüldüğü güzergahın yer şeklinin dağıldığı, tümseklerle dolu olduğu bu nedenle gemilerin yürütülmediğidir. Fakat Fatih Sultan Mehmet, güzergah boyunca ray şekilinde kızaklar döşettirmiştir. Ardından bu ray şeklindeki kızakların içi hayvanların iç yağı ve zeytin yağı ile yağlanmıştır. Bu işlem, gemilerin kolayca kızakların üstünden kolay hareket edebilmesi ve böyle kaydırılabilmesi için yapılmıştır. Dolmabahçe yokuşundan aşağı doğru yönde ilerlemek daha da kolaylık sağlamıştır.

Diğer iddialardan biri ise bu gemilerin yürütülemeyecek kadar büyük, ağır olduğu yönünde olup kazıklar üstünde ilerletilmesinin çok güç gerektireceği ve bu operasyonun sadece iki gün içinde tamamlanamayacağı üstünedir. Ama yürütülen gemiler, yaklaşık kırk metre boyunda en fazla sekiz metre genişliğe varabilen tahtadan yapılmış Osmanlı kadırgalarıdır. Kadırgalar genelde direksiz tahtadan yapılma gemilerdir. İçindeki mürettebatı karaya indirdiğimiz zaman gemi taşınabilir ve rahatça ilerletilebilir ağırlığa geliyor. Hatta her geminin kendi mürettebatı, gemiyi kendileri yağlı kızaklar üzerinden rahatlıkla iki gece içerisinde gemiyi ilerletebilir ve operasyonu tamamlayabilir. Aksine olay için gerekli olduğu zannedilen çok büyük insan gücüne bile gerek duyulmamıştır. Çünkü yağlı ray üzerinde ilerleyen gemiler bir birine kalın halatla bağlıdır ve sadece ilk geminin tepeyi aşması için efor sarf edilmiştir. Çünkü ilk gemi Haliç’e salındığında, halatlar sayesinde arkadaki gemi otomatik olarak aşağıdan yukarı çekilmiş ve tepeyi aşmıştır.

Gemilerin Karadan Yürütüldüğü Güzergah

Gemilerin yürütüldüğü güzergah dağ taş bir yol değildir. Hafif tepelikler, gemilerin hareket ettirilebilmesi için avantaj olarak bile kullanılmıştır. Gemiler yerinden oynamayacak kadar ağır değildir. Gayet normal ağırlıkta tahta kadırgalardır ve yağlanmış ray biçiminde kızaklarda kolayca altmış ile yetmiş iki arasında gemiler Haliç’e taşınmıştır. Durum bu şartlar altında tekrar değerlendirildiğinde, fetih sırasında gemilerin yürütülememiş veya başarısız olmuş olma olasılığı söz konusu bile değildir.

Sonuç olarak gemilerin karadan yürütülmediğine dair argüman ve iddialar bulunmasına karşın gemilerin fetih sırasında raylar üzerinden kaydırılarak karadan Haliç’e indirildiğine dair fazlaca kanıt, harita ve güzergah bilgilendirmesi bulunmakta, arşivlerde yer almaktadır. Karşı tarafın iddiaları ve kanıtları her ne kadar güçlü olursa olsun. Pek çok tarihçinin yazdığı, kaynaklarda yer aldığı ve pek çok haritaya ulaştığımız, aynı zamanda Osmanlı kadırgalarının bu operasyon için yeterince uygun olduğu bir durumda aksini söylemek uygun değildir. Kanıtlar, kaynaklar, haritalar ve gemilerin değerlendirmesi göz önüne alınca İstanbul Fethi sırasında 21 &#; 22 Nisan tarihlerinde Osmanlı donanmasından altmış ila yetmiş arasında gemi yağlanmış ray sistemi olan kızaklar üstünden Dolmabahçe yokuşundan Kağıthane’yi izleyerek denize indirilmiştir. Kısaca gemiler İstanbul Fethi sırasında karadan yürütülmüştür.

Bu konuyla ilgili olarak İstanbul’un Tarihi Semti Samatya Hakkında Bilgi başlıklı yazımızı da inceleyebilirsiniz.

İşte gerçek! Fatih, gemileri neden karadan yürüttü!

Türk tarihinin en ilginç olaylarından biri olarak tanımlanan İstanbul'un Fethinde Fatih Sultan Mehmet gemileri karadan yürüttü.

Bir çok kez tartışma konusu olan ve son olarak gemilerin karadan yürütüldüğü güzergah belirlenerek kanıtlanan bu olayın asıl nedeni aslında gemilere engel olan zincirler değildi. Asıl neden Şeyhülislâm'ın fetvayı vermemesiydi.

"ŞOK ŞAŞIRACAKSINIZ"

Yeni Şafak gazetesi yazarı Yusuf Kaplan bugünkü yazısında Fatih Sultan Mehmet'in gemileri karadan yürütmesinin asıl sebebini yazdı.

İşte Kaplan'ın yazısındaki o bölüm;

ŞEYHÜLİSLÂM, SİVİLLERİN VURULMASINA İZİN VERMEDİ, FATİH'E, “BAŞKA BİR YOL BUL!” DEDİ!

Tarihimizin kilit hâdişlerinden birinin nasıl gerçekleştiğini bilmeden yaşıyoruz! Onun için de yaşamıyoruz aslında, yaşadığımızı sanıyoruz! Esen rüzgârlara göre oraya buraya savrulup duruyoruz yalnızca! Ürpertici gerçekten!

Bu yazıda, Fatih'in gemileri niçin karadan yürüttüğünü açıklayacağım ve şok olacaksınız!

Bugüne kadar bilinemeyen bu tarihî gerçeği öğrenince, nasıl bir medeniyetin çocukları olduğumuzu farkedecek ve dünyaya bambaşka bir gözle bakacaksınız:

İstanbul'un fethi, surlar dövülürse, gerçekleşebilecekti. Ama önemli bir sorun, hayatî bir engel vardı: Surlarda yoğun bir sivil nüfus yaşıyordu.

Şeyhülislam, fetvayı vermedi Sultan Mehmed'e: “Bu surları dövemezsin! Masum sivilleri öldüremezsin! Başta bir yol bul!” dedi. Fatih, gemileri, karadan yürütme fikrini işte bundan sonra geliştirdi.

Osmanlı bu, işte!

İSTANBUL FETHEDİLMESEYDİ, İSLÂM TARİHTEN “ÇEKİLEBİLİRDİ”!

O yüzden Osmanlı, anlaşılamamış ve aşılamamıştır; anlaşılamadığı için de aşılamadığı da anlaşılamamıştır.

Yazının başında da dikkat çektiğim gibi, İstanbul'un fethi bizim için hayat-memat meselesiydi. İslâm medeniyetinin ve yüzyıllarda yaşadığı birinci büyük medeniyet krizi, nihâî olarak İstanbul'un fethiyle aşılabilmişti.

Eğer İstanbul, fethedilememiş olsaydı, İslâm “tarihten çekilebilirdi”.

 Fatih Sultan Mehmed Han, İstanbul kuşatmasının uzamasına üzülüyor, zayıf olan Haliç tarafındaki surların yıkılabilmesi için, gemilerin haliçe geçmesini istiyordu. Bizans'ın, Haliç tarafından da tazyiki için limana girişe mani olan zincirin kırılması denenmisşe de başarı sağlanamamıştı. Bunun üzerine ince donanmanın Haliç'e karadan geçirilmesi genç hükümdar tarafından düşünülmüştü. Bizans Rumları arasında da "Gemilerin karadan yüzdürüldüğü görülünceye kadar İstanbul'un zaptının kimseye müyesser olmayacağı" hususunda bir inanç ve anlayış bulunduğundan, kuşatılanların bütün ümitlerini kırmak için bu işe teşebbüs edilmiştir. O sırada, Galata, Cenevizlilerin elinde bulunup ayrı bir kalesi vardı. Bura sakinleri, Türklerle dost olmakla beraber geceleri de Bizanslı lara yardım etmekteydiler. Haliç'e denizden girmenin imkansızlığı yüzünden kadem uzunluğundaki sıra kürekli 70 kadar gemi, 22 Nisan gecesi sabaha kadar Haliç'e geçirildi. Solakzâde bunu "Himmet-i merdân ile Beşiktaş dedikleri yerden Kasım Paşa deresine doğru, dağ parçası gibi gemilerin altına rugan (yağ) ile terbiye olunmus kütükler döşeyip, bir rivayette yelkenler açarak yürüttüler ve gemileri birbirine bağlayarak üzerine metrisler koydular" cümleleri ile anlatır. Bu sevkiyat yapılırken Beyoğlu tepelerine yerleştirilen bataryalar la Haliç'teki Bizans donanması taciz edilip hareketsiz bırakıldığı gibi surların etrafında da bombardımana devam edilip, esas faaliyet, iyi bir şekilde gizlenmiş ti. Sabahleyin 70 parça kadar geminin, Haliç'te yelken açtığını gören Bizanslılar, hayret ve dehşetle bu manzarayı seyre baslamışlardı. Bu şekilde, karadan gemi yürüterek denize indirme tekniği büyük bir başarı idi. Fâtih, bununla da kalmadı, ihtiyaç karşısında büyük dehâsının yeni bir keşfini de ortaya koydu. Havan topları döktürdü. Onların, balistik hesaplarını bizzat yaparak tecrübelerinde bulundu. Beyoğlu sırtlarından ve Galata surlarından aşırma atışlarla Haliç'teki düsman gemi lerini batırmaya başladı. Böylece yeni bir cephe açılması ve Bizans'ın her taraftan sıkıştırıl ması, İmparator'u, en ağır şartları kabul ederek barış teklifinde bulunmaya zorladı. Fakat Fâtih, İmparator'un gönderdiği elçilere: "Ya ben Bizans'ı alırım, ya Bizans beni" diyecek kadar, fetih işinde azimli olduğunu ve teslimden başka bir teklifi kabul etmeyeceğini funduszeue.inforin Halic'e indirilmesinden sonra Defterdar ile Kumbarahane İskelesi arasında bin kadar duba üzerine, beş askerin yan yana yürümesine imkân verecek ve top geçirile bilecek şekilde muntazam, sağlam döşemeli bir köprü kurdurdu. O dönem tekniğinin bir harikası kabul edilen bu köprü, Rumların mâneviyatlarını yeniden ve esaslı bir şekilde sarstı.

Tüm İçerikler

İstanbul'un fethinin yıl d&#;n&#;m&#;nde karadan temsili gemi y&#;r&#;tt&#;ler

İnegöl Ateş Karıncaları Derneği ve Ensar Vakfı İnegöl Şubesi üyeleri tarafından İstanbul'un fethinin yıl dönümü etkinlikleri için yaptırılan 10 metre uzunluğunda, 2,5 metre yüksekliğinde ve 6 ton ağırlığındaki gemi replikası, 15 Temmuz Milli İrade Meydanı'na getirildi.

Fatih Sultan Mehmet'in İstanbul'un fethi sırasında gemileri karadan yürütme emrinin canlandırıldığı etkinlikte çok sayıda vatandaş, tekerlekler üzerindeki temsili gemiyi, Tarihi İnegöl Mehteri'nin çaldığı marşlar eşliğinde yaklaşık 1 kilometre mesafedeki Heykel Meydanı'na yürüttü.

İnegöl Ateş Karıncaları Derneği Başkanı Erman Bostancı, gazetecilere yaptığı açıklamada, İstanbul'un fethi dolayısıyla etkinliği gerçekleştirdiklerini belirterek, "Gayemiz tarihine, değerlerine bağlı, köklerinden esinlenmiş bir hakikati yakalayan toplumu inşa edebilmek, kaybettiğimiz değerleri yeniden icra edebilmek. Bu manada dernek olarak bu ruhu ve hakikati yakalayıp yollara düştük." ifadesini kullandı.

Anadolu Ajansı web sitesinde, AA Haber Akış Sistemi (HAS) üzerinden abonelere sunulan haberler, özetlenerek yayımlanmaktadır. Abonelik için lütfen iletişime geçiniz.

nest...

çamaşır makinesi ses çıkarması topuz modelleri kapalı huawei hoparlör cızırtı hususi otomobil fiat doblo kurbağalıdere parkı ecele sitem melih gokcek jelibon 9 sınıf 2 dönem 2 yazılı almanca 150 rakı fiyatı 2020 parkour 2d en iyi uçlu kalem markası hangisi doğduğun gün ayın görüntüsü hey ram vasundhara das istanbul anadolu 20 icra dairesi iletişim silifke anamur otobüs grinin 50 tonu türkçe altyazılı bir peri masalı 6. bölüm izle sarayönü imsakiye hamile birinin ruyada bebek emzirdigini gormek eşkiya dünyaya hükümdar olmaz 29 bölüm atv emirgan sahili bordo bereli vs sat akbulut inşaat pendik satılık daire atlas park avm mağazalar bursa erenler hava durumu galleria avm kuaför bandırma edirne arası kaç km prof dr ali akyüz kimdir venom zehirli öfke türkçe dublaj izle 2018 indir a101 cafex kahve beyazlatıcı rize 3 asliye hukuk mahkemesi münazara hakkında bilgi 120 milyon doz diyanet mahrem açıklaması honda cr v modifiye aksesuarları ören örtur evleri iyi akşamlar elle abiye ayakkabı ekmek paparası nasıl yapılır tekirdağ çerkezköy 3 zırhlı tugay dört elle sarılmak anlamı sarayhan çiftehan otel bolu ocakbaşı iletişim kumaş ne ile yapışır başak kar maydonoz destesiyem mp3 indir eklips 3 in 1 fırça seti prof cüneyt özek istanbul kütahya yol güzergahı aski memnu soundtrack selçuk psikoloji taban puanları senfonilerle ilahiler adana mut otobüs gülben ergen hürrem rüyada sakız görmek diyanet pupui petek dinçöz mat ruj tenvin harfleri istanbul kocaeli haritası kolay starbucks kurabiyesi 10 sınıf polinom test pdf arçelik tezgah üstü su arıtma cihazı fiyatları şafi mezhebi cuma namazı nasıl kılınır ruhsal bozukluk için dua pvc iç kapı fiyatları işcep kartsız para çekme vga scart çevirici duyarsızlık sözleri samsung whatsapp konuşarak yazma palio şanzıman arızası