gözde lensle uyumak / Видео numaralı lens

Gözde Lensle Uyumak

gözde lensle uyumak

Mâcirce: a sub-dialect of the Meskhetian Turkish 2019

ÖZET “Türkiye Türkçesiyle Yazılan Makalelerdeki Etimolojiler” adlı çalışmamızda, 1923’ten günümüze kadar yayınlanmış ve dağınık bir biçimde bulunan etimoloji makalelerini derleyip herkesin faydalanabileceği sözlük şeklinde bir kitap oluşturmaya çalıştık. Çalışmamızın giriş bölümünde etimoloji biliminin dünyadaki ve Türkiye’deki tarihçesi hakkında kısaca bilgi verdik. Etimolojinin ne olduğu, faydaları, etimoloji çalışmalarında uyulması gereken kanunları izah ettik. Ayrıca etimolojinin dalları hakkında bir takım verileri sıraladık. Dünya çapında yapılmış etimoloji çalışmalarına kısaca değindik. Daha sonra dünyada ve Türkiye’de Türk dili ile ilgili yapılmış etimoloji çalışmalarını ana hatlarıyla tanıtmaya, bu çalışmaların eksik yönlerini göstermeye çalıştık. Tezimizin inceleme bölümünü iki başlık altında değerlendirdik. Birinci bölümde kelimelerle ilgili etimoloji makalelerini, ikinci bölümde ise eklerle ilgili etimoloji makalelerini açıkladık. Yazılarda yer alan öğeleri alfabetik sıraya göre dizdik. Bu değerlendirme sırasında konuyla alakalı bütün görüşleri aktarmaya, ayrıca kelimelerin ve eklerin tarihî Türk lehçelerindeki, çağdaş Türk lehçelerindeki ve Anadolu ağızlarındaki biçimlerini, anlamlarını belirtmeye çalıştık. Çalışmamızın sonuç bölümünde Türkiye’de yapılmış etimoloji çalışmalarının künyelerini ayrıntılı bir biçimde verdik. ANAHTAR SÖZCÜKLER: etimoloji, sözcük, ek. ABSTRACT In this study, by compiling the etymologic articles which have been published since1923 and dispersed forms we have tried to constitute a book as a form dictionary that everyone can benefit from it. We have given a little information about the history of etymology science in Turkiye and around the World in introdoction part, and explained what etymology is, its benefits, and the rules to be obeyed in etymologic studies. Furthermore, we have tried to give some sort of data about the branches of etymology. We have mentioned the studies carried out in the world shortly. After that, we have tried to introduce the etymologic studies on Turkish language carried out in the world and in Turkiye, and tried to show the incomplete parts of these studies. We have evaluated our research part under two titles. We have explained the etymology articles on words in the first section, and have explained the etymology articles on affixes in the second section. We have put the components placed in articles in an alphabetical order. We have tried to reassign all views about this subject and have tried to clarify the meanings and forms of words and affixes in old Turkish dialects, modern Turkish dialects, and Anatolian dialects during the evaluation. In the conclusion part of our study, we have given place to the identifications of etymologic studies carried out in Turkiye in a detailed way. KEY WORDS: Etymology, word, affixes.

Да как так Çeviri Türkçe

Translate.vc / Rusça → Türkçe / [ Д ] / Да как так

1,309 parallel translation

- Пётр Кролик. Конечно, Церковь не позволила да Винчи рисовать Петра как кролика, так он нарисовал его как человека, но оставил подсказки.

Elbette, Kilise, Da Vinci'nin Peter'i tavşan şeklinde çizmesine izin vermedi, o da insan şeklinde çizdi ama ipuçları bıraktı.

Да, я помню свой первый раз и выглядела я точно так же, как ты.

İlk seferimi hatırlıyorum da senin gibiydim.

Да так, решили узнать что и как, прошлись вдоль по берегу

Biz... Bilirsin, sahilden daha uzakta. Ne birşeyler keşfedebileceğimizi düşündük.

О, так вот как мы теперь их устраняем, да?

Oh, yaptığımız şey bu, öyle mi?

Даже если такие люди, как вот Кайл так думают. - Ой, да ну!

Kyle gibi insanlar öyle düşünseler bile.

Ну да, он... из тех парней, которых надо провожать как следует. Так что мне не жалко.

Evet..

Так, так, как это невежливо, да?

Bak şu işe, bu pek hoş olmadı, değil mi?

Так значит... вот оно как, да?

Buraya kadarmış demek.

Ну да, я и так был как статуя все последние три дня.

Evet, son üç gündür bir heykel gibiyim zaten.

Ну да, мы все должны вести себя как нельзя лучше, не так ли?

Evet, hepimizin en iyi davranışı sergilemesi gerekir, değil mi?

Эй, так это как тот парень из "Молчания ягнят", да?

"Kuzuların Sessizliği" ndeki herif gibi, değil mi?

Да какая нахрен разница - как дал, так и взял.

Orada bir anlaşma yaptın ama arada büyük fark var.

Ну да, из-за того, что приспичило, из-за того, что погранцы как раз сменились и были свежие да энергичные, из-за того, что ты оделась так нелепо, типа "проверьте мою задницу", как шлюха из кино - - в середине дня во вторник.

Evet, yolda işedin diye, oraya vardiya değişiminden hemen sonra, görevliler daha dinç ve gayet isteklilerken varıp, böyle salakça giyindin diye. "Bir Salı öğlen vakti giydiğim şu rengârenk sürtük elbisesine de bakın" der gibi.

Я полагаю, не все что происходит здесь так же драматично как это, да?

Burada olan herşey bu kadar dramatik değil, değil mi?

Да, я приобрел его себе сам, так как ты никогда не знаешь, что мне подарить.

Evet, sen beni neyin memnun edeceğini hiç bilmediğinden kendim seçtim.

Да, но кредитная планка на них не так высокая, как у Бьонсе, не так ли?

Evet, fakat kredi kartlarının limiti Beyonce'ninkiler kadar değil, değil mi?

Да, она занималась сексом с Барни так же, как и он с ней.

Evet, Barney'in onunla yaptığı kadar o da Barney'le seks yaptı.

Послушайте, я слышал, что вы наняли Уэйда, и я просто хотел сказать, что... я рад, что вы решили отбросить наши разногласия и... поступить так, как будет лучше для команды.

Dinle, Wade'i yanına aldığını duydum ve farklılıkları.. ... bir kenara bırakıp takım için en iyi olanı yaptığın için çok memnun olduğumu söylemek istedim.

Да, ты, типа как, через 5 минут покидаешь нас - и ты уходишь вот так вот?

Evet, altı üstü 5 dakika sonra ve böyle mi söylüyorsun?

- Да, точно так же, как личинка превращается в муху.

Evet, bir kurdun kelebek olması gibi.

Да ладно. Он наказал тебя, обращался с тобой как с дерьмом - так же как твой настоящий отец

Cezalandırdı seni, kötü muamele etti.

- Да, неплохо так, да? Как-то особенно..

Fena sayılmazdı değil mi, özel olmalı.

Да, как-то так.

Sanırım haklısın.

Да так же как и у вас членососов из Браво.

Aynı, Bravo'daki saksocular gibi.

Так это вроде как делает нас девственницами, да?

Yani... bu bizi... kısmen bakire yapıyor, değil mi?

Да, именно поэтому я остановился и сказал ему запрыгивать внутрь, но он просто стоял так, как сейчас стоит.

Evet, zaten ben de o yüzden durup, arabaya binmesini söyledim, ama o, orada öylece hareketsiz durdu.

Да, Макс знает Эрона с R.I.S.D., так что он захотел зайти поздороваться, а я хотела тебя увидеть после того, как услышала про твою сумасшедшую выходку с Элеонор.

Max, Aaron'u RISD'den tanıyor. Gelip bir merhaba demek istedi... ve ben de seni görmek istedim. Özellikle Eleanor'a çektiğin numarayı duyduktan sonra.

Да, ну... приятно знать, что хорошие слухи распространяются так же быстро, как и плохие.

Evet şey... Sanırım iyi dedikoduların kötüsünden daha hızlı yayıldığını bilmek teselli edici.

Да, но звучит так, что Джейсон реально хороший парень, и они были очень близки, так что как бы...

Evet, ama gerçekten Jason harika birine benziyor ve gerçekten de çok yakınlar, aynı seninle ben gibi.

Да, на вечеринке было очень шумно, и я поняла, как я устала после спектакля и всего остального, так что я... я просто хочу лечь спать.

Evet, parti biraz gürültülüydü ve ne kadar yorgun olduğumu fark ettim bu yüzden yatıp uyumak istiyorum.

Не так уж плохо, да? - И как ты платишь за всё это?

- Nasıl satın aldın?

Просто дай им снять тебя так, как они хотят и если это не будет смотреться, они не используют это.

Bırak nasıl isterlerse çeksinler. Beğenmezlerse, kullanmazlar.

Ты покажешься напуганным несколько раз, улыбнешься, так чтоб девушки захотели трахнуть тебя и затем рассмеешься как захочешь, да так чтобы аж до следующего "В поисках утраченного ковчега"

Birkaç kez korkmuş görün, kızlar seninle yatmak istesin diye gülümse ve bir dahaki "Raiders Of The Lost Ark" a kadar yoluna devam et.

Ну, тебя Драма вынудил, а так да. Как он?

Aslında Drama zorladı sayılır, ama evet, öyle yaptın.

Я думал ты не будешь разговаривать. Но так как ты начал, то да.

Konuşmayacağını sanıyordum ama konuştuğuna göre, evet.

Честно, Винни, фильм гавно и да, ты так как придурок Но знаешь что?

Dürüstçe söylüyorum, Vinnie, film berbattı ve evet, sen de kötü oynadın ama biliyor musun?

Ладно. Да. Мы можем пойти ко мне, но ты должен вести себя тихо, так как у меня адские соседи и -

Pekâlâ tamam, benim evime gidebiliriz ancak çok sessiz olman lazım çünkü zebani gibi bir komşum var ve- -

Да, он спит вон там, именно так, как ты любишь.

Evet, orada öylece uyuyor, tam sevdiğin gibi.

Да, но, когда живешь так, как я,.. мало что удается запомнить.

Evet ama bunları doğrudan yaşamak, birçoğunu hatırlayamazsın da demek.

О, да ээ, может быть я вынужден носить очки потому что я страдаю от близорукости и я не, я не могу вставить контактные линзы так как я боюсь трогать свои глаза

Öyle mi? Belki de bu gözlükleri giymemin sebebi yakını görmekte zorluk çekmemdir ve hayatta lens takmam çünkü gözlerime dokunmaya korkuyorum.

Да, еще с тех пор, когда ты еще не так хорошо пел, как сейчас.

Evet. O zamanlar bu kadar iyi söyleyemiyordunuz.

Так, Хидалип, ты сделала, всё как планировалось? Да!

Jolene, senden istediğim şeyi yaptın mı?

Да как у вас совести хватает так обращаться с невинными людьми?

Bu masum insanlara nasıl böyle yapmaya cüret edersiniz?

Так что играй как в последний раз, понял? - Да. - Эй!

İmzanı alabilir miyim?

Да, все было так, как я рассказал шерифу- -

Evet. Aynen şerife söylediğim gibi...

Все оказалось не так, как ты ожидал? Да.

Sanırım işler istediğin gibi gitmedi.

Да, конечно, я просто обитатель Земли. Так же, как и вы.

Ben sadece sıradan bir Dünyalıyım, tıpkı senin gibi.

- Да так, ерунда. Я тебе не рассказывал, как мой отец сделал предложение моей матери?

Diyecektim ki, babamın anneme nasıl evlilik teklif ettiğini anlatmış mıydım?

Да, с ней все в порядке Ах так... но как долго?

Peki... ne kadar süreliğine?

Ах, да, именно о так же просто, как вы... не правда ли, Джеральдин?

Tabii senin durumunun zor olduğunu da göz ardı etmemek gerek, değil mi kızım?

Так, а как у тебя там с усыновлением? Да не очень.

- Evlat edinme işi ne alemde, ahbap?

© 2017 - 2023 Translate.vc [email protected]

nest...

batman iftar saati 2021 viranşehir kaç kilometre seferberlik ne demek namaz nasıl kılınır ve hangi dualar okunur özel jimer anlamlı bayram mesajı maxoak 50.000 mah powerbank cin tırnağı nedir