coğrafya dış kuvvetler nelerdir / Dış kuvvetler - Vikipedi

Coğrafya Dış Kuvvetler Nelerdir

coğrafya dış kuvvetler nelerdir

kaynağı değiştir]

Buzul birikim şekilleri[değiştir

Dış kuvvetler nelerdir ve &#;zellikleri nedir? Coğrafya dış kuvvetler konu anlatımı

Haberin Devamı

İç kuvvetlerin etkisi neticesinde ortaya çıkan yer şekilleri dış kuvvetlerin de etkisi ile birlikte şekil kazanır. Yeryüzü şekillerinin oluşumu sürecinde iç ve dış kuvvetlerin etkisi oldukça büyüktür. Bu bakımdan önemli bir konu başlığı olarak önümüze çıkmaktadır.

Dış Kuvvetler Nelerdir ve Özellikleri Nedir?

 Dış kuvvetler iki şekilde yeryüzü şekilleri üzerinde aşındırma işlemi yapmaktadır. Bunlar;

 Mekanik (Fiziksel Parçalanma: Yıllık ve günlük sıcaklık farkının çok fazla olduğu bölgelerde kayaların ufalanması neticesinde ortaya çıkmaktadır. Çöllerle, yüksek dağlarda ve karasal iklimin hakim olduğu bölgelerde oldukça etkilidir. Türkiye'de Doğu Anadolu, İç Anadolu ve Güneydoğu Anadolu bölgelerinde etkili durumdadır.

 Kimyasal Çözülme: Nem ve yağışın fazla olduğu bölgelerde sıklıkla görülen bir çözülme biçimi olma özelliği taşımaktadır. Ekvatoral bölge, muson ve okyanus iklimleriyle deniz kıyılarında etkili olmaktadır. Bu çözülme biçimi Türkiye'de daha çok Karadeniz Bölgesinde etkili durumdadır.

Haberin Devamı

Coğrafya Dış Kuvvetler Konu Anlatımı

Dış Kuvvetler önemli bir Coğrafya konusu oluşturmaktadır. Bu doğrultuda pek çok kişinin merak etmekte ve araştırmakta olduğu konulardan biri olma niteliği barındırmaktadır. Büyük önem barındırmakta olan dış kuvvetler konu anlatımı bu noktada açıklayıcı bir nitelik barındırmaktadır. Bu yüzden burada dış kuvvetler konu anlatımına yer verilmektedir. Buna göre yeryüzünde ortaya çıkan aşındırma işlemini gerçekleştiren dış kuvvetler 6 ana başlık altında incelenir. Bu başlıklar ise şu şekilde belirtilebilir;

 - Rüzgarlar: Kurak ve yarı kurak olan bölgelerde yer şekillerini oluşturan en etkili ve güçlü rüzgarlardır. Rüzgarın söz konusu olan şekillendirici etkisi bitki örtüsünden yoksun ve kurak durumdaki bölgelerde çok daha fazla olmaktadır. Bunun sebebi ise bu bölgelerde bulunan toprağın daha taneli bir yapıya sahip olmasıdır. Rüzgar tarafından toprak, kolaylıkla yerinden sökülüp havalandırılarak taşınabilmektedir. Bunun sonucu olarak da rüzgarlar, en büyük ölçüdeki etkilerini çöllerde göstermektedir. Bunun en önemli sebebi ise bu bölgelerde bitki örtüsünün daha zayıf, rüzgarların daha hızlı ve arazinin kuru olmasıdır.

Haberin Devamı

 - Akarsular: Akarsuların aşındırma etkisi ortaya koyabilmesi için en önemli etken eğim fazlalığı yani suyun akış hızı olmaktadır. Bunun beraberinde akarsuların taşıdığı su miktarı, akışkanlık gösterdiği arazi yapısı, mevcut bitki örtüsü ve taşımakta olduğu yük miktarı da aşındırma şekilleri üzerinde çok etkili durumdadır.

 - Yeraltı Suları Kaynak Çeşitleri: Jips, kalker ve kaya tuzu gibi kolay eriyebilen yapıya sahip durumda olan kayaçların en yaygın halde olduğu bölgelerde aşındırma ve biriktirme sürecine bağlı olarak ortaya çıkan yer şekilleri olmaktadır. Türkiye sınırları içerisindeki karstik şekillerin en fazla olduğu bölge ise, Akdeniz olmaktadır.

Haberin Devamı

 - Buzullar: Buzullar önemli etkiye sahip dış kuvvetlerden biri olma özelliği taşımaktadır. Buzulların sebep olduğu yeryüzü şekillerinden biri de hörgüç kaya olmaktadır. Hörgüç kayanın oluşumda ana kayanın buzullar tarafından aşındırılması neticesinde deve hörgücünü andıran yassı tepelerin oluşması etkilidir. Bir diğer örneği ise buzul vadisi oluşturmaktadır. Buzul vadisi, Dağ yamaçlarında bulunan eski akarsu yataklarının buzullar tarafından doldurulması ve bu buzulların ana kayayı eritmeleri neticesinde meydana gelen U şeklindeki vadiler olmaktadır.

 Dalga ve akıntıların aşınım şekilleri: Falezler, dalga ve akıntıların aşınım şekillerinden biri olarak ortaya çıkar. Falezlerin oluşumunda yüksek kıyıların dalgaların etkisiyle alt kısımlarının aşınması ve oyuklar oluşumu etkilidir. Oluşan bu oyukların tavanları çöker ve denize dik halde kıyılar meydana gelir. Falezlere yalıyar adı da verilmektedir. Dalga ve akıntıların aşınım sonucunda ortaya çıkan diğer şekillerden biri de doğal köprüler olmaktadır. Denizde bulunan bir kara parçasının alt bölümlerinin aşındırılması neticesinde oluşurlar. Bu yeryüzü şekillerinin ters U gibi bir görüntüsü mevcuttur.

Dış kuvvetler; yeryüzünün aşınma, taşıma ve birikim faaliyetleriyle şekillenmesinde etkin rol oynar. Bu süreçte yüksek ve engebeli kesimler aşınarak buralardan çıkan malzemeler alçak ve düz alanlara taşınır. Taşınan malzemelerin birikmesiyle çeşitli yeryüzü şekilleri meydana gelir. Dış kuvvet ve süreçlerin etkisi, iklim ve topoğrafya gibi koşulların da etkisiyle bölgeden bölgeye göre değişiklik gösterebilir. Örneğin genellikle yağışlı bölgelerde akarsular, kurak-yarı kurak bölgelerde rüzgârlar, kıyılarda dalga ve akıntılar, karstik bölgelerde yer altı suları, yüksek enlemler ile dağlık bölgelerde ise buzullar daha etkilidir. Yeryüzünü şekillendiren başlıca dış kuvvet ve süreçler aşağıda sıralanmıştır (Şema ).

ÇÖZÜLME İLE OLUŞAN YERYÜZÜ ŞEKİLLERİ

Yeryüzünü oluşturan malzemenin erime, çatlama, ufalanma ve dağılma şeklinde kimyasal ve fiziksel (mekanik) süreçlerle parçalanmasına çözülme denir. Çözülme, yeryüzünün aşınması ve diğer dış kuvvetlerin yer kabuğunu şekillendirmeye başlayabilmesi için oldukça önemlidir.

Çözülmenin hızını ve şeklini iklim, topoğrafya özellikleri (yükselti, eğim, bakı vb.), su içeriği, kayaç özellikleri ve organik faktörler belirler. Örneğin sıcak, yağışlı, bitki örtüsünün gür ve kayaçların dirençsiz olduğu bölgelerde kimyasal ayrışma; kurak ve yarı kurak bölgelerde ise fiziksel ayrışma daha şiddetlidir.

Çözülme sonucu ortaya çıkan malzemenin bir kısmı; akarsu, buzul, rüzgâr gibi dış kuvvetler tarafından taşınır. Malzemenin kalan kısmının bulunduğu yerlerde ise kalıntı blok (Görsel ) ve toprak gibi ürünler oluşur.

KÜTLE HAREKETLERİNİN OLUŞTURDUĞU  YERYÜZÜ ŞEKİLLERİ

Çözülmeyle ortaya çıkan malzemenin bir kısmı, yer çekiminin etkisiyle eğim doğrultusunda hareket ederek yer değiştirir. Buna kütle hareketleri (heyelan, çamur akıntısı, kaya düşmeleri vb.) adı verilir. Kütle hareketlerinin oluşmasında arazinin jeolojik- jeomorfolojik özellikleri (kayaç yapısı, eğim, tabakaların uzanış doğrultusu vb.), iklim şartları (yağış, mevsim özellikleri vb.), ayrışma şiddeti, bitki örtüsü ve insan faaliyetleri etkilidir. Bu hareketler, heyelan set göllerinin oluşumunu da etkiler.

AKARSULARIN OLUŞTURDUĞU  YERYÜZÜ ŞEKİLLERİ

Çeşitli kaynaklardan beslenerek yeryüzünde eğim doğrultusunda bir yatak içinde akışa geçen sulara genel olarak akarsu denir. Büyüklüklerine göre sel, dere, çay, ırmak veya nehir şeklinde adlandırılan akarsuların şekillendirici etkileri taşıdığı su kütlesi ve malzemeyle doğru orantılıdır. Bunun yanında akarsuların yeryüzünü şekillendirmesinde iklim özellikleri (yağış miktarı, buharlaşma şartları vb.), yeryüzü şekilleri (yükselti, eğim vb.), kayaçların geçirgenlik özellikleri ve bitki örtüsü gibi faktörler de etkilidir. Yeryüzünde dış kuvvetler içerisinde en geniş etki alanına sahip olan akarsular (karaların yaklaşık %70’i), özellikle ekvatoral ve orta kuşakta daha etkilidir. Akarsular; yataklarını geriye, yana, derine doğru aşındırır ve aşındırdığı malzemeleri uygun ortamlarda biriktirerek yeryüzünü şekillendirir. Bu yolla yeryüzünün şekillendiği arazilere akarsu (flüvial) topoğrafyası denir.

Akarsular, üzerinde aktığı zemini aşındırarak birtakım aşındırma şekilleri meydana getirir. Bunlardan biri olan vadi, akarsuyun yatağını aşındırması sonucu oluşur. Özellikle derine ve yana aşınmanın sürmesine bağlı olarak vadilerin enine profili zamanla değişir. Vadiler enine profillerine göre çeşitli tiplere ayrılır.

Çentik vadilerin enine profili kabaca “V” harfine benzediği için bu vadilere V profilli vadiler de denir. Aşındırma güçleri fazla olan akarsuların vadileri çoğunlukla bu şekildedir.

Dağ sıralarını çeşitli nedenlerle enine yarıp geçen akarsuların vadileri boğaz (yarma) vadi şeklindedir.

Akarsuların yatay tabakaların yoğun olduğu bölgelerde kolay aşınabilen ve kalınlığı fazla olan malzemeler üzerinde akarak yatağını derine doğru aşındırması sonucu kanyon vadiler oluşur.

Bir yamacın diğer yamaçtan farklı olduğu vadilere de asimetrik vadi denir. Vadilerin bu görünümü kazanmasında iki yamaçta bulunan farklı yapıdaki kayaçların özellikleri gibi jeolojik faktörler etkilidir.

Akarsuyun yatak eğiminin azalmasıyla aşındırma gücü azalırken taşınan alüvyonlar birikmeye başlar. Akarsu yatağındaki biriktirmenin etkisiyle oluşan alüvyonlu tabandaki vadilere tabanlı veya alüvyal tabanlı vadi denir. Bu vadilerin içinden geçen akarsuların her iki yamacı da oldukça düzdür. Bu nedenle akarsular, tabanlı vadilerde menderesler (büklüm) oluşturarak akar (Görsel ).

Tabakaların aşınmaya karşı farklı direnç göstermesi sonucu arazide eğim kırıkları oluşur. Akarsular üzerinde çağlayanların görüldüğü bu alanlarda suların dökülmesi sonucu arazi aşınır. Aşınma sonucu oluşan çukurlara dev kazanı adı verilir (Görsel ).

Akarsuların faaliyette bulunduğu alanlarda iklim ve bitki örtüsünün özelliklerine bağlı olarak bölgeye özgü yeryüzü şekilleri oluşabilir. Kurak ve yarı kurak iklim bölgelerinde bitki örtüsünün de seyrek olması sonucu sağanaklarla oluşan seller, yamaçlarda yarıntılar meydana getirir. Bu yarıntılardan oluşan topoğrafyaya kırgıbayır (badlands) denir. Kırgıbayırların bir türü olan peribacaları, volkanik bölgelerdeki hafif eğimli yamaçlarda oluşarak sütun biçiminde yükselir. Peribacalarının tepesinde külah, şapka veya tepsiyi andıran bir kaya parçası bulunur (Görsel ).

Topoğrafyanın akarsular tarafından aşındırılması sonucu meydana gelen düz veya hafif eğimli yüzeylere aşınım yüzeyleri adı verilir. Akarsu aşınımının son aşamasında taban seviyesine yaklaşmış arazilerde peneplen adı verilen hafif dalgalı düzlükler oluşur. Akarsu aşındırması sonucu meydana gelen peneplenlerin oluşabilmesi için oldukça uzun bir zamana ihtiyaç vardır. Aşınım yüzeyleri ve peneplenler, çeşitli nedenlerle deniz seviyesinden yükselir. Bu arazilerin akarsular tarafından derin bir şekilde yarılması ve parçalanmasıyla platolar oluşur (Görsel ).

Eğimin azalmasına bağlı olarak hızı azalan akarsular, taşımış olduğu yüklerini eğimin azaldığı yerlerde biriktirerek biriktirme şekillerini oluşturur. Akarsular tarafından taşınan malzemenin yamaçlarda biriktirilmesi sonucu birikinti konisi ve birikinti yelpazesi adı verilen şekiller oluşur. Birikinti konileri ve birikinti yelpazelerinin dağ eteklerinde zamanla büyümesi ve birleşmesi sonucu dağ eteği ovası oluşur. Akarsular dağlık ve engebeli bölgelerden geçerken yataklarının bazı bölümlerinde eğimin azalmasıyla taşıma gücü azalır. Dolayısıyla buralarda dağ içi ovaları adı verilen biriktirme şekilleri meydana gelir. Akarsular, taban seviyelerine yakın kesimlerde eğimin azalması sonucu taşıdığı malzemeyi biriktirerek taban seviyesi (taşkın) ovasını oluşturur. Yatağın genişlediği bu bölümlerde akarsu üzerinde ırmak adası adı verilen birikim şekilleri görülebilir. Akarsuların meydana getirdiği en önemli biriktirme şekillerinden biri de deltalardır. Şekillenmesinde kıyı akıntıları ve dalgaların etkili olduğu deltalar, akarsuların döküldüğü yerlerde (göl, deniz vb.) taşınan malzemenin birikmesi sonucu oluşur (Görsel ).

RÜZGARLARIN OLUŞTURDUĞU YERYÜZÜ ŞEKİLLERİ

Rüzgârlar, yarı kurak ve özellikle de kurak bölgelerde en etkili dış kuvvetlerden biridir. Bu bölgelerde rüzgârlar; seyrek bitki örtüsü, şiddetli fiziksel çözülme ve diğer dış kuvvetlerin etkisiyle çeşitli aşınım ve birikim şekilleri oluşturur. Rüzgârlarla birlikte taşınan kum boyutundaki malzemeler, önlerine çıkan engellere çarparak rüzgâr aşındırmasını (korrazyon) gerçekleştirir. Bunun yanı sıra rüzgârlar, diğer dış kuvvetlerle birlikte yeryüzü şekillerini aşındırmayı sürdürebilir. Örneğin yüzey sularının etkisiyle zayıflayan kaya yüzeylerinde rüzgârların da etkisiyle tafoni adı verilen oyuklar oluşur.

Rüzgârların etkisiyle kurak ve yarı kurak bölgelerde bazı aşınım şekilleri oluşur. Gevşek yapılı kayaların zayıf kısımlarının aşındırılmasıyla hâkim rüzgâr yönüne paralel uzanan oluklar olan yardanglar oluşur. Bu U profilli oluklar, özellikle Orta Asya çöllerinde çok sık görülür.

Yatay tabakaların görüldüğü alanlarda zayıf malzemenin aşınması sonucu tek tepeler hâlinde yükselen diklikler meydana gelir. Bu kayaların zamanla alt kısımlarının aşınması sonucu mantar kaya adı verilen şekiller oluşur.

Rüzgâr aşındırmasının şiddetli olduğu alanlarda toprağın ve küçük boyutlu malzemelerin taşınması sonucu kayaların yüzeyi kapladığı bir alan kalır. Bu arazilere çöl kaldırımı ya da hamada adı verilir.

Rüzgârlar, hızlarının azaldığı veya bir engelle karşılaştığı yerlerde taşıdığı malzemeleri biriktirerek bazı şekiller oluşturur. Bu şekilde taşınan kum boyutundaki malzemelerin birikmesiyle kum yığınları meydana gelir . Bu kum yığınları, şekillerine göre çeşitli isimler alır. Bunlardan en bilineni, şekli hilale benzeyen barkanlardır. Ayrıca rüzgârlar, özellikle yarı kurak bölgelerde lös adı verilen toprakların oluşumuna da katkı sağlar.

KARSTİK ARAZİLERDE  OLUŞAN YERYÜZÜ ŞEKİLLERİ

Yer altındaki gözenek ve boşluklarda bulunan yer altı suları, yüzey suları ile birlikte doğada bulunan kalker (kireç taşı), kaya tuzu, jips (alçı taşı), tebeşir, dolomit vb. kayaçları eriterek çeşitli şekiller oluşturur. Bu yolla oluşan şekillere karstik şekil, bu şekillerin yoğun olduğu arazilere ise karst topoğrafyası denir (Görsel ). Yağışlarla birlikte yüzeysel akışa geçen suların özellikle kalkerler üzerinde oluşturduğu oluk, delik, çukur veya kanal biçimindeki en küçük karstik şekillere lapya denir. Karstik şekillerden biri olan dolinler, yüzeyde erime veya çökme sonucu oluşmuş ve derinliği birkaç metre arasında değişen çukurlardır. Dolinlerin birleşmesiyle uvala adı verilen daha büyük çukurlar oluşur. Dolin ve uvalaların genişleyip birleşmesiyle oluşan daha geniş çukurlara da polye denir.

Karstik bölgelerde yer altına sızan sular buralarda da aşındırma faaliyetlerine devam eder. Aşındırmanın zaman içerisinde ilerlemesiyle mağara adı verilen boşluklar oluşur. Mağaraları birbirine bağlayan boşluklara ise galeri adı verilir. Galerilere ait tavanların bir kısmı zamanla çöker ve derinlikleri yüzlerce metreyi bulabilen çukurlar oluşur. Bu çukurlara obruk adı verilir.

Karstik bölgelerdeki sular, kayaçları çözerek bünyelerine aldığı maddeleri uygun ortamlarda biriktirerek karstik birikim şekillerini oluşturur. Mağara tavanlarından damlayan suların içindeki malzemenin bir çıkıntı gibi tavanda birikmesiyle sarkıtlar, tabanda birikmesiyle de dikitler oluşur. Sarkıt ve dikitlerin zamanla gelişip birleşmesiyle sütun adı verilen şekiller oluşur. Ayrıca karstik sahalarda yer altından çıkan suların özellikle yamaçlarda yayılması sonucu eriyik malzemeler çökelerek birikir. Basamaklı yapıda oluşan bu şekillere traverten adı verilir.

 BUZULLARIN OLUŞTURDUĞU YERYÜZÜ ŞEKİLLERİ

Soğuk iklim bölgelerinde (kutuplara yakın sahalar ve dağların yüksek kesimleri) kar örtüleri tamamen erimediği için ortadan kalkmaz. Üst üste biriken karlar, kalın bir örtü meydana getirir ve kendi ağırlıklarının altında sıkışarak buzullara dönüşür. Oluşan buzul kütleleri, yer çekimi ve kendi ağırlığının etkisiyle harekete geçer. Günümüzde karaların yaklaşık %10&#;u buzullarla kaplıdır. Bu alanlarda buzul aşındırma ve biriktirme faaliyetleri sonucu oluşan yeryüzü şekillerine rastlanır.

Buzullar, hareket ettiği yüzeyi aşındırarak birtakım aşındırma şekilleri oluşturur. Buzul aşındırması sonucu oluşan çukurlara sirk adı verilir. Buzulların erimesine bağlı olarak sirk adı verilen çukurlar suyla dolabilir. Bu şekilde oluşan göllere de sirk gölü denir. Buzul aşındırmasının etkili olduğu alanlarda dirençli kayaçların daha az aşındırılmasıyla deve hörgücüne benzeyen şekiller ortaya çıkar. Bu şekillere hörgüç kaya denir. Bazen de buzul kütlesi eski bir akarsu yatağında aşındırma yaparak vadiyi şekil değişikliğine uğratır. Enine profilleri U şekline benzeyen bu vadilere buzul vadisi adı verilir. Buzullar, taşıdıkları malzemeleri (moren) eridiği yerde biriktirerek birikim şekilleri oluşturur. Morenlerin üst üste birikmesiyle moren tepeleri oluşur. Moren yığınlarının bir kayanın etrafında tepeler şeklinde birikip büyümesi sonucu drumlin tepeleri oluşur. Buzulların erimesi ile oluşan akarsular tarafından getirilen malzemelerin buzul önlerinde birikmesi sonucu oluşan düzlüklere sander denir (Görsel ).

DALGA VE AKINTILARIN OLUŞTURDUĞU YERYÜZÜ ŞEKİLLERİ

Kıyıların şekillenmesinde iç ve dış kuvvetlerle birlikte su kaynaklarındaki hareketler de (dalga, akıntı, gelgit vb.) etkilidir. Özellikle okyanus, deniz ve göl gibi su yüzeylerinde rüzgâr, deprem vb. etkilerle oluşan dalgalar kıyıların biçimlenmesinde önemli bir etkendir.
Dalgalar, derin ve yüksek kıyılara çarptığında daha çok aşınım şekilleri oluşur. Dalga aşındırmasının yoğun olduğu kıyılarda falez (yalıyar) adı verilen diklik veya uçurumlar meydana gelir. Buralarda aşınmanın devam etmesiyle falezler ana karaya doğru geriler. Bu şekilde falezlerin önünde aşınım düzlükleri oluşur.
Dalga aşındırması sonucu oluşan yeryüzü şekilleri bulunduğu gibi aşınan malzemelerin kıyı boyunca birikmesi sonucu oluşan yeryüzü şekilleri de bulunmaktadır. Örneğin taşınan kum ve çakılların kıyı boyunca depolanmasıyla kumsallar (plaj) oluşur. Bu arada taşınan malzeme deniz tabanında birikebilir. Sığ kıyılarda biriken malzemenin su yüzeyine çıkmasıyla kıyı setleri oluşur. Kıyı setleri, kıyıya uzanış biçimine göre kıyı oku veya kıyı kordonu gibi isimler alır. Adaları ana karaya ya da birbirine bağlayan kıyı oklarına tombolo adı verilir. Kıyı setlerinin gelişmesi sonucu bir koy ya da körfezin önü kapanabilir. Bu şekilde koy ya da körfez göle dönüşür. Bu göllere de lagün veya deniz kulağı denir (Görsel ).

Kıyı tipleri oluşumlarına göre farklı şekillerde sınıflandırılmaktadır. Kıyı bölgesindeki alanın çökmesi veya deniz seviyesinin yükselmesi sonucu ria tipi, haliçli, limanlı ve dalmaçya kıyılar oluşur. Nispeten yüksek bir plato üzerinde derin yarılmış akarsu vadilerinin, yükselen suların altında kalmasıyla oldukça girintili ria tipi kıyılar oluşur. Deniz seviyesine yakın alanlardaki akarsu vadilerinin gelgit sonucunda sular altında kalmasıyla haliçli kıyılar meydana gelir. Bu kıyı tipi gelgit olayının belirgin olduğu okyanus kıyılarında daha fazla görülür. Ayrıca bu kıyılarda sular çekildiğinde deniz dipleri yüzeye çıkar. Bu durumun görüldüğü yerlerdeki kıyı tipine watt kıyı denir. Dalgalar, bazı bölgelerde yer alan haliçlerin ağız kısımlarında kıyı okları ve kıyı kordonları gibi birikim şekilleri oluşturur. Korunaklı bu kıyılara da limanlı kıyı adı verilir. Dağların kıyı çizgisine paralel uzandığı alanlarda deniz seviyesinin yükselmesiyle dağlar arasındaki senklinal ve vadiler sular altında kalır. Bu alanlarda oluşan kıyılara dalmaçya kıyı denir. Kıyıya paralel bir şekilde uzanan ada, koy ve körfezlerin varlığı dalmaçya kıyıların en belirgin özelliğidir. Dağların kıyıya paralel uzandığı bölgelerde boyuna kıyılar da oluşur. Bu kıyı tipinde kıyı çizgisi oldukça sade bir uzanış gösterir. Dağların kıyıya dik uzandığı bölgelerde ise enine kıyılar oluşur. Girinti ve çıkıntının fazla olduğu bu kıyılarda koy ve körfezler oldukça sık görülür. Öte yandan kanyon şeklindeki karstik vadilerin sular altında kalmasıyla dar ve derin koylar meydana gelir. Bu şekilde oluşan kıyılara kalanklı kıyılar denir.

Buzul aşındırması ve biriktirmesinin etkili olduğu alanlarda da deniz seviyesinin yükselmesiyle çeşitli kıyılar oluşur. Buzul vadilerinin yükselen deniz sularının altında kalması sonucu fiyortlu kıyılar oluşur. Buzulları oluşturduğu yeryüzü şekillerinin (hörgüç kaya, drumlin tepeleri, moren yığınları vb.) sular altında kalmasıyla da skyer (skayır) tipi kıyılar meydana gelir (Harita ).

CALILARIN YERYÜZÜ ŞEKİLLERİNE ETKİSİ  

Bitki, hayvan ve insanlar yeryüzünün şekillenmesinde etkili olan dış kuvvetlerden bazılarıdır. Bitkiler, özellikle kökleriyle kayaçları fiziksel ve kimyasal yoldan aşındırır. Solucan, karınca, köstebek gibi hayvanlar da zemindeki faaliyetleriyle kayaçların aşınmasına neden olur. Bitki ve hayvanların yaptığı bu aşındırma faaliyetleri, diğer dış kuvvet ve süreçlerin faaliyetlerine katkıda bulunur. Yeryüzünün şekillenmesinde aktif rol alarak bu yöndeki etkilerini her geçen gün artıran insanlar, ihtiyaçları doğrultusunda doğadaki bazı süreçlerin işleyişine de müdahale etmektedir. Bu bağlamda yeryüzü şekilleri üzerine yol, baraj, kanal, park, liman, havaalanı, set vb. yapılar inşa edilmektedir. Daha çok nüfusun yoğun olduğu alanlarda görülen bu yapılar, topoğrafyanın görüntüsünü kısmen ya da büyük ölçüde değiştirmektedir. Bu açıdan bakıldığında kıyılardaki dolgu zeminler üzerine havaalanı, liman, park ve yol gibi yapılar inşa eden pek çok ülke olduğunu söylemek mümkündür. Örneğin Japonya&#;da yer alan Kobe Havaalanı ve Kobe Limanı deniz doldurularak inşa edilmiştir. Bunların dışında insanların yeryüzünün şekillenmesine olan bir diğer müdahalesi madenlerin çıkarılması esnasında görülmektedir. Bu faaliyet esnasında yeryüzünde çukur, enkaz yığını ve mağara görünümlü şekiller oluşmuştur.

KAYNAKÇA: 

COĞRAFYA – 10 Ders Kitabı ( Kenan TÜRKEZ – Mutlu KARAKOÇ – Nurullah BALŞEN – Tolga PEKTAŞ – İsmail ÖZDOĞAN ) ISBN

nest...

çamaşır makinesi ses çıkarması topuz modelleri kapalı huawei hoparlör cızırtı hususi otomobil fiat doblo kurbağalıdere parkı ecele sitem melih gokcek jelibon 9 sınıf 2 dönem 2 yazılı almanca 150 rakı fiyatı 2020 parkour 2d en iyi uçlu kalem markası hangisi doğduğun gün ayın görüntüsü hey ram vasundhara das istanbul anadolu 20 icra dairesi iletişim silifke anamur otobüs grinin 50 tonu türkçe altyazılı bir peri masalı 6. bölüm izle sarayönü imsakiye hamile birinin ruyada bebek emzirdigini gormek eşkiya dünyaya hükümdar olmaz 29 bölüm atv emirgan sahili bordo bereli vs sat akbulut inşaat pendik satılık daire atlas park avm mağazalar bursa erenler hava durumu galleria avm kuaför bandırma edirne arası kaç km prof dr ali akyüz kimdir venom zehirli öfke türkçe dublaj izle 2018 indir a101 cafex kahve beyazlatıcı rize 3 asliye hukuk mahkemesi münazara hakkında bilgi 120 milyon doz diyanet mahrem açıklaması honda cr v modifiye aksesuarları ören örtur evleri iyi akşamlar elle abiye ayakkabı ekmek paparası nasıl yapılır tekirdağ çerkezköy 3 zırhlı tugay dört elle sarılmak anlamı sarayhan çiftehan otel bolu ocakbaşı iletişim kumaş ne ile yapışır başak kar maydonoz destesiyem mp3 indir eklips 3 in 1 fırça seti prof cüneyt özek istanbul kütahya yol güzergahı aski memnu soundtrack selçuk psikoloji taban puanları senfonilerle ilahiler adana mut otobüs gülben ergen hürrem rüyada sakız görmek diyanet pupui petek dinçöz mat ruj tenvin harfleri istanbul kocaeli haritası kolay starbucks kurabiyesi 10 sınıf polinom test pdf arçelik tezgah üstü su arıtma cihazı fiyatları şafi mezhebi cuma namazı nasıl kılınır ruhsal bozukluk için dua pvc iç kapı fiyatları işcep kartsız para çekme vga scart çevirici duyarsızlık sözleri samsung whatsapp konuşarak yazma palio şanzıman arızası