rdv yüksekliği nedir / One moment, please...

Rdv Yüksekliği Nedir

rdv yüksekliği nedir

RDW Nedir? RDW Düşüklüğü Ve RDW Yüksekliği Ne Demek, Nasıl Tedavi Edilir?

RDW, kırmızı kan hücrelerinin büyüklüğünde ve hacminde oluşan değişiklikleri gösteriyor. Yapılan RDW testi sonuçları, anemi hastalığının tespitine göre değerlendirmeye alınıyor.

RDW Nedir?

 RDW, kırmızı hücre dağılım genişliği testi olarak da bilinir. RDW testi, aneminin altında yatan nedenlerin belirlenmesine yardımcı oluyor. 2010 senesinde yapılan önemli bir araştırmada, testlerin 45 yaş üzerinde olan bireylerde mortalitenin güçlü göstergeleri arasında olacağı belirtilmiştir.

 Yapılan test, genellikle tam kan sayımının bir parçası olarak uygulanıyor. Kan hücrelerinin çeşitlerini ve adetlerini kanda yer alan, kan hücrelerinin ve beyaz kan hücrelerinin ölçümlerini belirleyebiliyor. Genel sağlık sorununun belirlenmesine yardımcı olan ve enfeksiyon gibi diğer hastalıkları da tespit eden bir testtir.

RDW Düşüklüğü Ve RDW Yüksekliği Ne Demek, Nasıl Tedavi Edilir?

 Tam kan sayımı yapıldığında, çıkan sonuç RDW değeri, 2'den az olmamalıdır. Yapılan incelemede ,2 den az ise, RDW düşüklüğü oluşur. RDW seviyesinin yüksekliğinde oluşan anemi hastalığı, düşüklüğünde de görülebilir. Kırmızı han hücrelerinin yeterli olmadığı durumlarda, makrositer anemi çeşidi oluşur.

 Yaşanan durum, RDW düşüklüğünü kan tahlillerinde kendisini gösterir. Makrositer anemiye bağlı olan kırmızı kan hücrelerinin boyutunu da oldukça büyütür. RDW yüksekliği, kişilerde demir eksikliği olduğunu gösterir. RDW tedavisi, altta yatan hastalığın çeşidine göre değişiklik gösterebilir.

RDW Nedir? RDW Düşüklüğü, Yüksekliği, Normal Değeri

RDW, kırmızı kan hücreleri arasındaki boyut farklılıklarının değeridir. Ayrıca eritrosit dağılım genişliği olarak da adlandırılır. Sağlıklı bir vücutta bulunan alyuvarların boyutları birbirlerine oldukça yakındır. Boyutlar arasındaki farkın büyük olması ise anormal bir durum olarak kabul edilir. RWD değerlerinin elde edilebilmesi için tam kan testi yapılması gerekir ve normal değerden düşük veya yüksek sonuçlar sağlık açısından tehlikeli bir durumunun varlığına işaret eder. RDW değeri normal seviyeden yüksek çıkan bir kişinin alyuvarlarının arasında bulunan boyut farkı fazladır. Aynı durum RDW düşüklüğü için de geçerlidir. Aralarında bulunan fark ister az ister fazla olsun, alyuvarlar arası boyut farkı sağlık açısından tehlike içermektedir.

RDW Nedir?

kan testi

Tam kan sayımı yapılmasıyla RDW oranlarına ulaşılır ve bu sayede alyuvarların büyüklükleri arasındaki fark saptanır. Alyuvarlar kemik iliğinde üretilir. Bu yüzden vücut için oldukça hayati öneme sahiptir. Sağlıklı bir kişinin kanındaki alyuvar hücrelerinin boyutları arasındaki fark yok denecek kadar azdır. Alyuvarların arasında önemli derecede boyut farklılığının olması bir hastalığın habercisidir. Demir eksikliği, anemi, B12 eksikliği ve karaciğer rahatsızlıkları RDW testiyle teşhis edilir. Sağlıklı bir insanda olması gereken RDW değeri %11,5-%14,5 arasındadır.

RDW Testi Neden Yapılır?

  • B12 vitamini, folat eksikliği saptanır. Kişinin dengeli veya yetersiz beslenip beslenmediği tespit edilir.
  • Kanser türlerinin teşhisi RDW testiyle yapılabilir.
  • Demir eksikliği anemisinin tespiti için RWD testi gereklidir.
  • RDW testinin öncelikli amacı anemi gibi kan hastalıklarının tespit edilmesidir.

RDW Yüksekliği Nedir?

Tam kan sayımı sonucu tek başına RDW yüksekliği gözlenmesi kandaki kırmızı kan hücrelerinin boyutlarının birbirinden oldukça farklı olduğunu anlamak için yeterlidir. Yapılan tam kan sayımına göre RDW aralığının %14,5’ten büyük olması halinde RDW yüksekliği tanısı koyulur. %14,5’ten yüksek bir değer alyuvarların boyutlarında kritik farklılıklar olduğunu ortaya koyar. Bu durum ise kanser dahil olmak üzere pek çok hastalığın habercisidir.

Temel olarak RDW yüksekliği nedenleri kansızlıkla ilişkilidir. Buna bağlı olarak RDW yüksekliğinin sahip olduğu belirtiler şu şekildedir:

  • Saç dökülmesi
  • Halsizlik, vitkinlik, dikkat eksikliği, odaklanma sorunu, aşırı yorgunluk
  • Ten renginde solukluk
  • El ve ayalların bormalden fazla üşümesi
  • Nefes darlığı çekmek
  • Dokulara daha fazla oksijen taşınması için hemoglobin seviyesi düştüğünde eksikliğin giderilmesi kalp daha çok çalışır. Bu durum uzun süren kalp çarpıntısı yaratır
  • Baş dönmesi, dengenin kaybedilmesi, göz kararması

Kemik iliği hastalıkları, B12 ile folat eksikliği, hemolitik anemi, karaciğer rahatsızlıkları, folik asit yoksunluğu ve miyelodisplastik sendrom RDW yüksekliği belirtileri arasında sayılır. Zaman içerisinde lösemiye dönüşen kemik iliği hastalıklarına yakalanıldığında RDW değerinin oldukça yüksek olduğu gözlenir. Ayrıca kemoterapi gören hastaların da kan sayımında RDW değeri yüksek çıkmaktadır.

Hamilelikte RDW yüksekliği özellikle doğuma yaklaşılan son aylarda görülür. Hamilelik sürecinde kemik iliğinde yoğun aktivasyon yaşanmasına bağlı olarak RDW seviyesi yükselir.

RDW Düşüklüğü Nedir?

Tam kan sayımı sonucunda RDW değeri %10,2’den azsa RDW düşüklüğü mevcuttur. RDW seviyesinin yüksekliğinde olduğu gibi düşüklüğünde de yaygın neden anemidir. Kırmızı kan hücrelerinin yetersiz olduğu durumlarda makrositer anemi meydana gelir ve de bu durum RDW düşüklüğü olarak kendisini kan tahlilinde gösterir. Makrositer anemiye bağlı olarak kırmızı kan hücrelerinin boyutu oldukça büyüktür.

RDW düşüklüğünün altında yatan bir diğer neden de mikrositer anemi olarak adlandırılan kırmızı kan hücrelerinin ormalden aşırı küçük boyutta olması durumudur.

RDW seviyesinin düşük olmasına yol açan diğer unsurlar ise şu şekilde olabilir:

  • Eklemlerde iltihaplanma
  • Kronikleşmiş kansızlık
  • B6 vitamini eksikliği
  • Demir emiliminin az olması
  • Yüksek seviyede kan kaybı

RDW düşüklüğü yaşayan kişilerde nefes darlığı, yorgunluk, bitkinlik, ten renginde solukluk, ishal, kalp çarpıntısı, iştahsızlık ve mide bulantısı görülen belirtiler arasındadır.

RDW Yüksekliği ve Düşüklüğü Nasıl Tedavi Edilir?

vitamin takviyesi

  • Doktorlar hastalığın ciddiyet ve seviyesine göre vitamin takviyeleri, ilaçlar ve beslenme düzeni önerirler.
  • Demir seviyesinin arttırılması için dana eti, deniz ürünleri, kümes hayvanları ve fasulye, kabak, lahana gibi gıdaların tüketilmesi tavsiye edilir.
  • Ayrıca B12 vitamininin eksikliği de demir eksikliğinin nedenleri arasındadır. B12 takviyesi olarak kişiler, deniz ürünleri, süt, pancar, yoğurt, peynir çeşitleri, ıspanak, mercimek ve yumurta gibi gıdaları bolca tüketmelidir.
  • Genellikle ekmek tüketiminden kaçınılmasının sağlık açısından faydalı olduğu söylense de tam tahıllı ekmeğin B12 açısından oldukça iyi bir kaynak olduğu söylenebilir. Bu nedenle tüketimi artırılmalıdır.
  • RDW testi sadece kan hastalıklarının teşhisi için uygulanmaz. Aynı zamanda kalp rahatsızlıklarının tespitinde de kullanılır. Kalp rahatsızlıklarının giderilmesi için doktorlar hastalara vitamin takviyeleri, alyuvar üretimini artırmak için ise kan hapları ve beslenme düzeni önerisi sunacaktır.
  • RDW aynı zamanda kanser türlerinin de teşhis edilmesini sağlar. Ne yazık ki kanser vakalarında RDW'nin tedavisi ön planda değildir. RDW oranları bir uyarıcı niteliğinde oldukları için kanserin türü ve evresinin tespit edilmesini sağlarlar. Tespit edilen kanser türü ve evresi sonucunda uygulanması gereken tedavi belirlenir.
  • Genel olarak RDW düşüklüğü ve yüksekliği tedavisi demir hapları, B12 vitamin takviyesi ve düzgün beslenme yardımı ile yapılmaktadır.
  • Test sonuçları geldikten sonra hastalar yaşam tarzlarını tekrar gözden geçirmelidir. Spor yapmaya başlamalı, bol su tüketmeli ve ilaçlarını düzenli kullanmalıdır.
  • Tek başına kısa süre ilaç kullanımı kan değerlerinin düzelmesi için yetersiz kalır. Bu nedenle kişiler kötü alışkanlıklarından arınmalıdır. Sigaranın demir eksikliği yaptığı ve alyuvarların yapısını bozduğu bilinmektedir. Bu nedenle tüketimi minimuma indirilmelidir.
  • RDW tedavisi esnasında eğer demir ilacı kullanılmıyorsa süt ürünlerine beslenme düzeninde yer verilmelidir. Aksi takdirde demir hapları ile süt ürünleri etkileşeceği için demir bağlanma oranı ve vücudun demir emilimi düşebilir.
  • Kafein, stres ve uykusuzluk, kan hastalıklarının baş düşmanlarıdır. Tedavi için mutlaka düzenli bir hayata sahip olmak gerekir çünkü stres ve aşırı kafein tüketimi hemoglobin oranlarını olumsuz etkileyen faktörlerdir.
  • RDW ve genel olarak kan hastalıklarının tedavisi uzun süreli bir yolculuktur. Tedavinin sabırla ve istikrarlı bir şekilde devam ettirilmesi oldukça önemlidir.

ANASAYFAYA DÖNMEK İÇİN TIKLAYINIZ

MPV Nedir?

Kan değerleri pek çok sağlık sorunu hakkında önemli bilgiler verebilir. Doktorunuz, muayene ve diğer tetkiklere ek olarak bu değerlerden yararlanır. Doktorların teşhis koymakta sık kullandığı ölçümlerden biri de MPV kan testidir. MPV, birçok değerin tespit edildiği tam kan sayımı testi içerisinde yer alan önemli bir testtir. 

MPV testinde, kanınızdaki trombositlerin (kemik iliğinde üretilen bir tür kan hücreleri) ortalama hacmi ölçülür. Kanda yer alan trombositlerin görevi kanınızın pıhtılaşmasını sağlamaktır. Bunu bir örnek üzerinden açıklayalım… Örneğin bir kaza sırasında yaralanarak kanama geçirmeye başladınız.  Trombositler yaranın olduğu yerde toplanarak kanamanın hızını azaltırlar, geçici bir tıkaç oluştururlar. Daha sonra karaciğerden gelen pıhtılaşma faktörleri ile bu geçici tıkaç yara iyileşene kadar kalıcı hale getirilir. 

MPV test sonucu tek başına tam bir teşhis konulması için yeterli değildir. MPV testiyle birlikte kanınızdaki trombosit sayısı, trombositler arasındaki boyut farklılığı da ölçülür (PDW testi) ve bu değerler birlikte değerlendirilir.


MPV Değeri Nasıl Ölçülür?

MPV testi için bir sağlık görevlisi kolunuzdan kan alarak bu örneği laboratuvara gönderir. MPV testi sıklıkla başka değerlerle birlikte istendiği için doktorunuz, kan alımından belirli bir süre önce yemeyi ve sıvı tüketimini durdurmanızı isteyebilir.  Öte yandan testten önce kullandığınız bazı ilaçları bir süreliğine kesmeniz de söylenebilir.

MPV Değeri Kaç Olmalı?

MPV değerinin yüksek ya da düşük tanımlanması laboratuvarlar arasında farklılık gösterebilir. Bu noktada baz almanız gereken değerler, laboratuvarın size verdiği sonuç belgesinde yer alan referans değer aralıklarıdır. Yaygın olarak kullanılan değerlere göre yetişkinler için normal kabul edilen değer aralığı 7 - 9 fL arasıdır. Kişinin hamilelik durumu varsa bu ölçüm farklı yorumlanabilir.

MPV değerinizin yüksek ya da düşük çıkması her zaman arkasında önemli bir hastalık bulunduğu anlamına gelmez. Bazı nedenlerden dolayı tıbbi bir sorun olmasa da MPV değeri olması gerekenden yüksek veya alçak çıkabilir. MPV ölçümünü etkileyen bu nedenler şöyle sıralanır:

  • Yaşadığınız yerin rakımı,
  • Kadınlarda adet döneminde olmak ya da hamilelik durumu,
  • Fazla spor yapmak,
  • Stres de yüksek MPV sonuçlarının çıkması neden olabilmektedir. Örneğin panik atak yaşayan kişilerde MPV değerinin daha yüksek çıkma ihtimali bulunur,
  • Doğum kontrol ilaçları ya da kullanılan başka ilaçlar,
  • Nadir de görülse bazı genetik sorunlar da MPV değerini etkileyebilir.

Bunların dışında yaş, cinsiyet, ırk, beslenme biçimi, sigara ve alkol kullanımı MPV ölçüm sonuçlarınızı ve trombosit sayınızı etkileyebilir. Otomatize sistemler tarafından yapılan bu ölçümlerde anormallik saptandığında bunun uzman bir göz tarafından kontrolü, alınan kan örneğinin mikroskop altında incelenmesi (Periferik yayma değerlendirmesi gibi) gerekebilir.

MPV Düşüklüğü Ne Anlama Gelir?

Düşük sonuçlar, trombositlerinizin normal kabul edilenden daha küçük olduğunu gösterir. Düşük MPV, kemik iliğinizin yeterince yeni ve iri trombosit üretemediği anlamına gelebilir.
Trombosit sayınız ve diğer kan testi sonuçlarınıza bağlı olarak düşük MPV sonuçlarına neden olabilecek bazı sağlık sorunları arasında şunlar bulunur:

  • Yüksek derecede kansızlık,
  • Bağışıklık sisteminin kişinin kendi vücuduna saldırması sonucu ortaya çıkan bir hastalık olan Lupus hastalığı,
  • Kemik iliğinin az gelişmesi olarak özetlenebilecek kemik iliği hipopilazisi,
  • Trombosit yüksekliği,
  • Wiskott Aldrich Sendromu.

MPV Yüksekliği Ne Anlama Gelir?

MPV değerinizin yüksek çıkması, yeni üretilen trombositlerin daha önce üretilmiş trombositlerinize oranla daha büyük hacimde olduğunu gösterir. Daha önce de belirttiğimiz gibi elde edilen bu sonucun anlam kazanabilmesi için başka kan değerlerine de bakılarak yükselişin neden olduğu anlaşılmaya çalışılır. Yaşam tarzınıza bağlı olarak, yüksek veya düşük MPV sizin için tamamen normal olabilir. MPV yüksekliği tek başına herhangi bir hastalığınız olduğu anlamına gelmez.

Trombosit sayınız ve diğer kan testi sonuçlarınıza bağlı olarak yüksek MPV sonuçlarına neden olabilecek bazı sağlık sorunları arasında şunlar bulunur:

  • Miyeloproliferatif adı verilen kemik iliği bozukluğu,
  • Gebelik zehirlenmesi olarak da bilinen preeklampsi,
  • B12, D vitamini veya folat eksikliği,
  • Bağışıklık sisteminin yanlışlıkla trombositlere saldırarak onları yok etmesi sonucu oluşan trombositopeni,
  • Tiroid bezinin fazla çalışmasına bağlı olarak yaşanan ve kan dolaşımına çok fazla tiroid hormonu salgılanmasıyla gelişen hipertiroidi,
  • Crohn Hastalığı,
  • Makrotrombositopeni (dev trombosit bozuklukları).
  • Kalp ve damar hastalıkları,
  • Diyabet,

Diğer kan testlerinin sonuçlarına bağlı olarak yüksek MPV kanser açısından bir uyarı işareti olabilir. Yüksek MPV değeri nedeniyle trombositler, kanserin yayılmasına yol açabilir.  

Bu hastalıkların dışında COVID-19 geçiren kişilerde hiç geçirmemiş olanlara göre daha yüksek MPV ölçüm sonuçları elde ettiğine dair bazı çalışmalar bulunmaktadır. MPV-COVID ilişkisinin netleşmesi için daha fazla ve kapsamlı araştırma yapılmasına ihtiyaç bulunmaktadır. 

MPV kan testinin Yapılmasını Gerektirebilecek Durumlar

Bir kişide aşağıdaki belirtilerin görülmesi MPV değeri ile ilgili bir sorundan kaynaklanabilir:

  • Basit kesilmeler de dahil olmak üzere kesilme sonrası uzun süreler boyunca kanamanın durmaması,
  • Ciltte kırmızı veya morumsu ufak lekeler,
  • Basit çarpmalar sonrası kolayca morarma oluşması,
  • Sık sık burun kanaması yaşanması,
  • Diş fırçalama sırasında dişetlerinde kanama,
  • Aşırı adet kanaması veya cinsel ilişki sonrası kanama,
  • Baş dönmesi,
  • Halsizlik,
  • Baş ağrısı,
  • Ayaklarda ve ellerde ağrı ve yanma hissi.

*Bu içeriğin geliştirilmesinde Tıbbi Direktörlük katkı sağlamıştır.
*Web sitemizdeki bilgiler kişileri tanı ve tedaviye yönlendirme amacı taşımaz. Tanı ve tedaviye yönelik tüm işlemlerinizi doktorunuza danışmadan uygulamayınız. İçeriklerde Acıbadem Sağlık Grubu'nun tedavi edici sağlık hizmetlerine yönelik bilgiler yer almamaktadır.

RANDEVU AL  

RDW Nedir, Normal Değeri Kaç Olmalı? Kan Tahlili Sonucunda RDW Yüksekliği Ve Düşüklüğü Ne Anlama Gelir?

Tam kan sayımı testinin önemli parametrelerinden birisi olan RDW değeri, kişinin kırmızı kan hücrelerinin hacimlerinin ne durumda olduğu hakkında bilgi veren bir değerdir. RDW değeri düşük yahut yüksek çıkabilir bu genelde ciddi bir sıkıntıyı işaret etmez. Aradaki yükseklik veya düşüklük farkı ciddi orandaysa hastanın diğer değerleriyle birlikte uzman hekim tarafından incelemeye alınır.

RDW Nedir?

RDW değeri alyuvarların hacimlerinin ve boyutlarının değişkenlik durumları hakkında bilgi veren, kişide aneminin mevcut olup olmadığı şayet anemi söz konusu ise altında yatan sebepleri saptamaya yardımcı olan bir kan değeridir.

RDW Yüksekliği Ne Anlama Gelir?

Yapılan kan testi sonucunda RDW değeri yüksek çıktığı zaman kırmızı kan hücrelerinin olması gereken miktarda olmadığı ve olanların ise normal boyutundan büyük olduğu ayrıca kişide demir, B12 veya folat eksikliği varlığını işaret eder.

RDW yüksekliği genelde makrositik anemiyi haber veren bir durumdur. Tabi ki doğru saptamayı uzman hekimler diğer kan değeri sonuçları ile birlikte yapacaktır.

RDW Kaç Olursa Tehlikelidir?

RDW değerinin normal seviyesi yüzde 11,6 ve yüzde 14,6 arasındadır. Bu değerlerden ciddi farkla düşük veya yüksek RDW değeri varsa hasta incelemeye alınır. Çok düşük RDW değeri anemiyi, tam tersi yüksek RDW değeri de karaciğer rahatsızlıklarını işaret ediyor olabilir.

RDW Yüksekliği Nasıl Düşürülür?

RDW yüksekliği durumunda öncelikle uzman doktorun koyduğu tanı sonrası verdiği tavsiyelere uyulmalıdır. RDW yüksekliği B12 vitamini ve folat eksikliği sebebi ile meydana gelmiş ise, B12 vitamin oranı yüksek olan kırmızı et, balık, tavuk, yumurta gibi gıdalar tüketilmesi tavsiye edilir.

Aynı şekilde folat eksiğini kapatmak için de avokado, havuç, fasulye, bezelye, brokoli, keten tohumu, badem gibi gıdaların tüketilmesi tavsiye edilir.

nest...

oksabron ne için kullanılır patates yardımı başvurusu adana yüzme ihtisas spor kulübü izmit doğantepe satılık arsa bir örümceğin kaç bacağı vardır