Yks Derece Yapanlar

Millî Eğitim Müdürü Hayati Telefoncu yılı Yükseköğretim Kurumları Sınavında (YKS) derece yapan öğrencileri ve beraberinde okul müdürleri ve öğretmenlerini kabul etti.

Ölçme, Seçme ve Yerleştirme Merkezince (ÖSYM) Haziran'da gerçekleştirilen YKS sınav sonuçları 18 Temmuz tarihinde açıklanarak adayların erişimine açıldı.

Kırıkkaleli öğrenciler  elde etmiş oldukları derecelerle aile ve okullarına büyük sevinç yaşattı.

Millî Eğitim Müdürü Telefoncu, kent genelinde ilk bine giren öğrencilerden ziyarete gelen Beşir Atalay Anadolu İmam Hatip Lisesinden Buğra Eren Aygün, Başaran Kolejinden Mehmet Emin Çobankaya ve DEK Kolejinden Melisa Sağsöz'ü makamında kabul ederek bir süre görüşme yaptı. Öğrencilerle yakından ilgilenen Telefoncu, öğrencilerin başarıya ulaşmalarında emekleri olan öğretmenlerine, ailelerine ve okul idarecilerine teşekkür ederek memnuniyetini dile getirdi.

Telefoncu ayrıca öğrencilere çeşitli hediyeler de verdi.

Ziyaret sonrası açıklamalarda bulunan Telefoncu, "Şehrimizin ve ülkemizin aydınlık yarınları, geleceğimizin teminatı olan gençlerimizi ağırladık, onları misafir ettik. Onlarla gurur duyuyoruz. Öğrencilerimizin elde etmiş oldukları bu başarılarının ileriki dönemlerde de devam etmesi en büyük temennimiz ve arzumuzdur. Bu başarıların ve daha yüksek başarıların diğer öğrencilerimize de örnek olacağına inanıyorum. Hepsinin yolu ve bahtı açık olsun." dedi.

Amaçlarının öğrencileri hedeflerine ulaştırmak olduğunu belirten Telefoncu, bu yönde yapılan tüm yatırım ve çalışmalar kapsamında büyük çaba gösterdiklerini sözlerine ekledi.

Telefoncu, adayların tercih işlemlerinin 27 Temmuz - 5 Ağustos tarihleri arasında yapılacağını da hatırlattı.

Eğer psikolojik açıdan iyiyseniz, düzgün bir lisede okuduysanız.

Kitap alabiliyorsanız, özel ders alma durumunuz varsa.

Yetenekleriniz takdir görüyorsa, hayata şevkinizi arttırıyorsa.

Depresyona girebileceğiniz bir ortamda değilseniz ve bu gelecek planları yapabilmenize olanak tanıyorsa.

Evet sayısalda derece yapabilirsiniz.

Kimse bana kalkıp vov men onlar kopek gibi calisti sende calissaydin demesin. Kulak iltihabıyla okul tişörtüne damlayan kanla okurdun benim gibi. Ya da bir gün ishal, bir gün kabız hale sokan bu bağırsaklarla. Dünyanın temizliğini yapsan da çürüyüp ağrıdan yerinde durdurmayan bu dişlerle okurdun benim gibi. Tükenmez kalemle çizmeyeyim aman belki satarım derken çözerdin kitapları benim gibi.

Hiç kimse aynı imkanlarla bu sınava hazırlanmıyor. Bana çoban örneği göstermeyin, hiçbiriniz çoban değilsiniz. Sınavda elde ettiğiniz sıralamayla birlikte size tanınan imkanlarla yeni şeyler üretin gelin onun şovunu yapın. Eğer OBP ile önlere geçtiyseniz hiç konuşmadan susun. Biz lisede çalıştık enayi miyiz de bir savunma değil. Biliyoruz yalakalıkları ya da temel liselerin ne halt olduğunu.

Kolay gelsin, gelip birileri bu yorumuma da ağlar, pek umrumda değil açıkçası. Kullanıcı adıma tekrar tekrar bakmalarını öneririm.

Yükseköğretim Kurumları Sınavı (YKS) Alan Yeterlilik Testi (AYT) sayısal puan türünde 2'ncilik ve 'üncülük elde eden çift yumurta ikizleri Deniz ve Evren Tunç kardeşler, babaları gibi doktor olmayı ve küçük yaştan bu yana sürdürdükleri atletizme devam ederek anneleri gibi milli formayı giymeyi hedefliyor.

Gazi Üniversitesi Vakfı Özel Okulları'ndan mezun olan Tunç kardeşler, erken yaşlarda tanıştıkları spor sayesinde kazandıkları disiplinle, zorlu rekabetin yaşandığı YKS'de sınav stresinin üstesinden gelmeyi başararak dereceye girdi.

Göz doktoru babaları Prof. Dr. Murat Tunç'u takip ederek tıp fakültesinde eğitim almayı isteyen ikizler, ayrıca geçmişte Türkiye'yi yurt dışında temsil eden tekvandocu anneleri Tülin Tunç'un ardından milli sporcu olmanın hayalini kuruyor.

"Olimpiyatlarda ülkemi temsil etmeyi çok isterim"

Sayısal puanda Türkiye 2.'si olan Deniz Tunç, sınavdan iyi bir sonuç beklemesine karşın aldığı derecenin kendisini şaşırttığını söyledi.

Sınava hazırlanırken ders konularını tam kavramaya çalıştığını ve eleştirel düşünmeye önem verdiğini anlatan Tunç, "Bu sayede başarılı olduğumu düşünüyorum. Sorular üzerine uzun düşünmeme tepki gösteren kişilere karşı, ailem sağ olsun beni her zaman takdir etti. Her zaman sorgulamanın güzel bir şey olduğunu söylediler." dedi.

Tunç, spora 3,5 yaşında artistik jimnastikle başladığını, 8 yaşından bu yana sırıkla atlama sporuyla ilgilendiğini ve ailesinin kendisini bu konuda her zaman teşvik ettiğini belirterek, "Annem de eski milli tekvandocu ve eski Avrupa şampiyonu. O zaten sporcu olmamızı çok istiyordu. Ben küçük yaşlarımda olimpiyatları seyrederken, sırıkla atlamayı istediğimi ifade etmişim onlara. Böylece beni sırıkla atlamaya yönlendirdiler." ifadelerini kullandı.

Kız kardeşiyle aynı sınıfta okuduklarını ve birlikte ders çalıştıklarını aktaran Tunç, üniversite adaylarına, "Kendinizi iyi tanımanız lazım. Kimse sizin nasıl çalışmanız gerektiğini, nasıl bir program izlememiz gerektiğini bilemez. Kendinize en uygun yöntemi seçmeniz ve her zaman sorgulayarak konuları iyice anlayarak ilerlemeniz lazım. Çok çalışmak değil, önemli olan akıllı bir şekilde çalışmak." tavsiyesinde bulundu.

Deniz Tunç, tıp fakültesinde okumanın yanı sıra spora da devam etmek istediğini dile getirerek, "Sporda hedefim öncelikle milli takıma girmek, sonrasında her milli sporcu gibi olimpiyatlarda ülkemi temsil etmeyi çok isterim." diye konuştu.

"Stresi kontrol edebilmek çok önemli"

AYT sayısal puanda 'üncü sırada yer alan Evren Tunç ise sınava hazırlık sürecinde hiç stres yaşamadığını ve bu konuda sporun büyük katkısını gördüğünü söyledi.

Tunç, "Spor yarışlarından stres anında performans göstermeye alışkınım. Ama sınav öncesinde elbette stres oluyor. Asıl bu stresi kontrol edebilmek önemli. Bu konuda başarılı olduğumu düşünüyorum." dedi.

Hem uzun hem de 3 adım atlama sporlarıyla uğraştığını dile getiren Tunç, bu konuda örnek aldığı Christian Taylor ve Tuğba Danışmaz gibi ünlü bir sporcu olmayı hedeflediğini kaydetti. Tunç, kız kardeşiyle aynı tıp fakültesine gitmek istediğini aktardı.

"Ebeveynler sınav sürecinde çocuklarını dinlesinler"

Baba Murat Tunç, kızlarının öğrencilik hayatları boyunca düzenli ve disiplinli çalıştığını, dershaneye gitmek yerine okulda gördükleri eğitimi evdeki çalışmayla desteklediklerini belirterek kendisinin de bunun için uygun ortamı sağladığını anlattı.

Kızlarının, eğitim ve spor dışında müzikle de ilgilendiğini aktaran Tunç, çok yönlü eğitimin önemine dikkati çekerek ebeveynlere şu tavsiyelerde bulundu:

"Sınava hazırlık sürecinde çocuklarını dinlesinler ve görüşlerine önem versinler. Çünkü gerçekten uygun hazırlık yöntemini çocuklar daha iyi bilebiliyor. O şekilde ufak tefek desteklerle uygun ortam oluşturmak ve disiplinli çalışma alışkanlığını geliştirmek zaten başarıyı da yanında getirecektir."

"Spor akademik başarıya katkı sağlıyor"

Anne Tülin Tunç, çocuklarının Beşiktaş Jimnastik Kulübü'ne kayıtlı lisanslı sporcular olduğunu ve onların okulla sporu birlikte götürebilmesi için çok çaba sarf ettiklerini dile getirdi.

Özellikle kaygıyla baş etme konusunda, spor yarışmalarının sınava hazırlık sürecini desteklediğini vurgulayan Tunç, sözlerini, "Bir kere, spor yapan çocuğun zaman yönetimini çok iyi yapacağını ve disiplinli olacağını düşünüyorum. Çünkü sınavda, kalan zamanı mümkün olan en iyi şekilde kullanmak zorunda. Sporun bu şekilde özellikle akademik başarıya katkı sağlayacağını düşünüyorum." diye tamamladı.