sulu marul serası / Marul Yetiştiriciliği Nasıl Yapılır? | Tarfin

Sulu Marul Serası

sulu marul serası

Kurduğu Topraksız Tarım Sistemiyle Yıllık Bin Tl Kazanmayı Hedefliyor

Ordu’nun Kumru ilçesinde yaşayan çiftçi İsmet Zeyrek, tarlasına kurduğu topraksız tarım serası ile yıllık yaklaşık 60 bin adet marul yetiştirerek, yaklaşık bin TL kazanmayı hedefliyor.
Kumru ilçesine bağlı Ağcaalantürk Mahallesi’nde yaşayan 55 yaşındaki İsmet Zeyrek, emekli olduktan sonra çiftçilik ile uğraşmaya başladı. 8 yıl önce kurduğu seralarda çeşitli sebzeler yetiştiren Zeyrek, geçtiğimiz yıl gittiği bir fuarda gördüğü hidroponik sistem (topraksız tarım) ile marul yetiştiriciliğine merak saldı. Gerekli araştırmaları ve incelemeleri yapan Zeyrek, kendi bahçesinde bulunan seraların yanına bu şekilde bir sistemi kurmak için çalışmalara başladı.

bin TL harcanarak, yaklaşık 1 yılda kuruldu
Yaklaşık 1 yıl süren çalışmaların ardından serasını tamamlayan çiftçi İsmet Zeyrek, yaklaşık metrekare alana bin TL harcayarak kurduğu sera ile topraksız bir şekilde marullarını yetiştirmeye başladı. Zeyrek, yaklaşık 1 buçuk ay önce ektiği tohumların olgunlaşmasının ve hasat zamanının yaklaşmasının sevincini yaşarken, kurduğu sistem ile yıllık ortalama 60 bin adet marul üretmeyi hedefliyor. Zeyrek ayrıca, topraksız tarımın Ordu’da ilk olduğunu belirterek, diğer çiftçilerin de örnek alması gerektiğini, kurduğu sistemin maliyeti olan bin TL’yi 2 yılda kazanacağına inandığına dikkat çekiyor.

“Tamamen suyun içerisinde yetişiyor”
Yaklaşık 8 yıldır sebze üreten Çiftçi İsmet Zeyrek, bir fuarda gördükten sonra merak saldığı ve kurduğu serada yıllık 60 bin adet marul yetiştirmeyi hedeflediğini belirtti. Zeyrek, “Topraksız marul tamamen suyun içerisinde yetişiyor. Biz uzun araştırmalar sonucu bu seviyeye çıkartsak da halen bilgi eksikliğimiz var. Yıllık bu serada yaklaşık 60 bin marul üretmeyi hedefliyoruz. Serada üretime başlayalı 45 gün oldu ancak yaklaşık 1 yıldır çalışmalar devam ediyordu. 8 yıldır sebze üretiyordum ve sürekli yeniliğe gitmek istiyoruz. Bunu da tarım fuarında gördüm ve beğendim ve ben de kurmak istedim. Zorluklar çekerek başladım ve kurdum” dedi.

“Seraları büyüterek, örnek olmak istiyor”
Marulların yetiştiği serayı daha da büyütmeyi hedeflediğini anlatan Zeyrek, hedefinin 15 bin metrekare alana sera kurmak olduğunu aktardı. Seraların olduğu arazide fındık veriminin düşük olduğunu ve alternatif olarak başladığı seracılığı geliştirdiğini ileri süren Zeyrek, “Fındığın yanına ek gelir olarak bu işe baş koyduk. Yaklaşık 8 yıldır da devam ediyorum. Burada 6 bin kök marul var, yaklaşık 45 günde bu hale geldi. 45 günün sonunda hasat edeceğiz inşallah. Bu köyde örnek çiftçi olduğuma inanıyorum. İnşallah bu topraksız marul yetiştiriciliğinde de örnek olacağımıza inanıyorum. Nice arkadaşlar bunu görecek ve ek gelir kapısı olarak kurmak isteyecek” şeklinde konuştu.

“Yıllık bin TL gelir bekliyor”
Kurulan sistemden yıllık ortalama bin TL kazanç elde etmeyi hedeflediğini aktaran Zeyrek, “Bu da fındığın yanında bizim için büyük bir avantaj. Hedef sadece gelir değil, orta ölçekli sera çiftliği kurmak. Bu sayede de insanları da iş sahibi yaparak onların da kazanmalarını sağlamayı hedefliyoruz. Bu büyüme yolunda da devletimizin katkısını bekliyoruz” ifadelerini kullandı.

Hidroponik Tarımda Bitki Yetişriciliği Rehberi

Hidroponik üretimde, Aeroponik sistemler.

Herhangi bir yetiştirme ortamına ihtiyaç yoktur zira; bitki köklerinin direkt olarak buhar ile temas etmesi gerekmektedir. Sistem, sık periyodlarla bitkilere besin maddesi içeren buharları pompalar. Bu yönden bakıldığında aktif bir sistemdir.

4. Hidroponik Yetiştirme Ortamları

Eğer denklemden toprağı çıkarırsanız, bitkinin sabit kalması için ve zaman zaman da gereken besin, nem ve oksijeni iletmek için yetiştirme ortamlarına ihtiyacınız olabilir.

İyi Bir Yetiştirme Ortamı Nasıl Olur?

Hidroponik sisteminiz için  bir yetiştirme ortamı seçerken, dikkate almanız gereken özellikler şunlardır:

  1. İyi havalandırma ve drenaj sağlaması. Nemi ve oksijeni tutması.
  2. Çalışmak ve taşımak için yeterince hafif olması.
  3. Yeniden kullanılabilir olması.
  4. pH olarak nötr olması.
  5. Pahalı olmaması.
  6. Organik ve çevre dostu olması.

Piyasada yaygın olarak kullanılan birçok yetiştirme ortamı mevcut. En popüler olanları inceleyelim.

Hindistan Cevizi Kabuğu (Kokopit)

Piyasada kokopit (cocopeat) olarak da bilinen malzeme, hindistan cevizi kabuklarının bir araya gelmesiyle oluşturulan organik bir malzemedir.

Kokopit (Cocopeat).

👍 Avantajları

  1. Suyu ve havayı tutmakta iyidir.
  2. Organik olarak üretilir.
  3. Yeniden kullanıma uygundur ve çevre dostudur.

👎 Dezavantajları

  1. Drenajı iyi değildir, çoğu zaman başka materyallerle birleştirilerek kullanılır.
  2. Uzun kullanımdan sonra sıkıştırılması zorlaşır.

Perlit

Camsı ve volkanik bir kaya türü olan perlit, tarımda uzun süredir kullanılmaktadır. Normalde toprağın havalandırılması için üreticiler tarafından tercih edlen bir materyaldir. Hidroponikte ise toprak olmadan tek başına kullanılmaktadır.

hidroponikte kullanılan Perlit

👍 Avantajları

  1. Çok hafiftir.
  2. Oksijeni çok iyi tutar.
  3. Yeniden kullanıma uygundur.

👎 Dezavantajları

  1. Bazı sistemler için çok hafiftir ve kullanılmaz.
  2. Çok parçacıklı bir yapısı olduğu için toz yapabilir.

Taş Yünü

Taş yünü, volkanik kayaçlardan tedarik edilen minerallerin çok yüksek sıcaklıklarda eritilip elyaf haline getirilmesiyle üretilir.

Hem hobi amaçlı hem de ticari amaçlı üretim modellerinde sıklıkla kullanılır. Özellikle devridaim olarak tasarlanmış sistemlerde tercih edilmektedir.

hidroponik için Taş Yünü

👍 Avantajları

  1. Suyu tutma oranı yüksektir.
  2. Oksijeni çok iyi tutar.
  3. Farklı çeşitlerde boyutları bulanabilir.

👎 Dezavantajları

  1. Hiç çevre dostu değildir. Neredeyse doğaya karışması imkansızdır.
  2. Çok parçacıklı bir yapısı olduğu için toz yapabilir.
  3. pH bakımından nötr değildir.

Genleşmiş Kil

Küçük paketler halinde genleşene kadar ısıtılan bu kil topları işlemin sonucunda mermer şekilli yuvarlak materyallere dönüşürler.

hidroponikte kullanılan Genleşmiş Kil

👍 Avantajları

  1. Yeniden kullanıma uygundur.
  2. Oksijeni çok iyi tutar.

👎 Dezavantajları

  1. Su tutma oranı düşüktür.
  2. Ağır bir malzemedir.

Büyütme Taşları (Growstones)

Geri dönüştürülmüş camdan oluşan gözenekli kaya parçacıklarıdır.

hidroponikte kullanılan Growstones

👍 Avantajları

  1. Nem tutma oranı yüksektir.
  2. Hafif bir malzemedir.

👎 Dezavantajları

  1. Temizliği zordur.
  2. Bazı durumlarda bitkiye yapışarak zarar verebilir.

Vermikülit

Perlit gibi, vermikülit de aşırı ısı altında genleşmiş bir mineral türüdür. Drenaj kabiliyeti düşük olduğu için genellikle perlit ile birlikte kullanılır.

Hidroponikte kullanılan Vermikülit

👍 Avantajları

  1. Oksijeni ve suyu çok iyi tutar.

👎 Dezavantajları

  1. Pahalı bir materyaldir.
  2. Bazı durumlarda aşırı su tutar.

5. Hidroponik Üretimde Gübreleme

Her ne kadar ihtiyaç duyduğu mikro ve makro besin maddelerini elde etme yöntemleri farklı da olsa, bitkilerin bu besinlere olan ihtiyacı değişmez. Peki, bir bitkinin gerçekten ihtiyacı olan besinler nelerdir?

Bitkinin Büyümek İçin Neye İhtiyacı Var?

Hayatta kalmak ve büyümek için bitkilerin şunlara ihtiyacı vardır:

  1. Oksijen
  2. Karbon dioksit
  3. Işık
  4. Su
  5. Besinler

Bitkiler solunum için oksijen ve karbondioksite ihtiyaç duyar.

Işık, fotosentez işleminde gıda üretmek için kullanılan enerjiyi sağlar. Bu ışık güneşten gelen doğal ışıklar ya da çeşitli yapay ışık kaynaklarından temin edilebilir.

Su bitkilere nem verir.

Suya karıştırılan besin maddeleri ise bitkinin potansiyeline tam olarak ulaşacak şekilde büyümesine yardımcı olur. Bu besin maddeleri makro ve mikro olarak ikiye ayrılır.

Makro ve Mikro Besin Maddeleri

Adından da anlaşılabileceği gibi makro besinler, bitkinin daha fazla ihtiyaç duyduğu maddelerdir. Mikro olanlarıysa destekleyici besin maddeleri olarak düşünebilirsiniz ancak; bu olmasa da olur manasına gelmemektedir. Her bitkinin ihtiyaç duyduğu makro ve mikro besinleri alması büyümesi için büyük önem teşkil eder.

Makro besin maddelerini; nitrojen, fosfor, azot, kalsiyum, magnezyum ve sülfür olarak sıralayabiliriz. Bunlardan en önemlileri NPK olarak da bilinen; nitrojen, fosfor ve azottur.

İlgili İçerik:NPK Gübre Nedir?

Mikro besin maddelerini ise; çinko, manganez, demir ve bor olarak sıralayabiliriz. Bitkinin bu besinlere küçük oranda ihtiyaç duyması sebebiyle mikro besinler olarak adlandırılırlar ancak yine de önemlilerdir.

Bunlar elbette mikrobesinlerin tam bir listesi değildir. Makrobesinlere yeterli dikkati ayırdıktan sonra, mikro besinler konsunda da bitkiye aşırı yoksunluk ya da doygunluk yaşatmadığınız sürece işler sizi için iyi gidiyor diyebiliriz.

Bununla birlikte, bitkilerin ihtiyaç duyduğu tüm gerekli besinleri tanımak yeterli değildir. Besinler, farklı pH seviyelerinde çözünür. Dolasıyla, besinleri sadece sağlamak yetmez; onlar için doğru ortamın da yaratılması gerekir.

Ph Seviyesi Besin Maddelerini Nasıl Etkiler?

Aşağıdaki grafik hayati bitki besinlerini ve bitkilerin besin maddelerini barınabileceği pH düzeylerini göstermektedir.

pH değerlerine göre besin maddelerinin bulunma oranlarını gösteren tablo.

Gördüğünüz gibi, tüm besinler aynı pH seviyesinde mevcut değildir. Normalde, makrobesinler (N, P, K) çizgilerin ortasında çözünür. Mikrobesinler ise çoğunlukla pH orta seviyesinde ve sol alt ucundadır.

Dikkatli bakarsanız güvenli bir bölge(yeşil ile boyanmış) olduğunu fark edeceksiniz. Bu pH çizelgesinin biraz soludur, yani ila pH seviyesi arasındadır. Bu nedenle, bitkilerin gerekli besin maddelerini emmesi için iyi bir kural, çözeltinizi yukarıdaki seviyede tutmaktır.

Hidroponik Üretimde Gübreleme Yaparken Nelere Dikkat Etmeli?

Eğer hidroponik sistemde üretim yapmaya yeni başladıysanız geçerliliği önceden kanıtlanmış ve hidroponik sistemler için üretilen gübrelerle başlamanızı tavsiye ederiz.

Zamandan tasarruf etmek istiyorsanız, gübre aldığınız bayilere sisteminiz hakkında bilgi verin ve onların önerilerini uygulayın.

Biraz tecrübe edindikten sonra kendi gübre karışımlarınızı yapmayı deneyebilirsiniz.

Kendi karışımlarınızı hazırlarken şunlara dikkat etmenizde fayda var:

  1. Hidroponik için özel olarak üretilmiş gübreleri kullanmayı tercih edin, toprak için üretilen gübrelerden daha iyi sonuçlar alırsınız.
  2. Bitkinin farklı evreleri için farklı karışımlar uygulamayı deneyin. Her bitkinin, her evrede farklı besin elementlerine ihtiyacı olur. Eğer bitkinizi iyi tanıyorsanız bu ihtiyaçlara yönelik karışımlar hazırlayın.
  3. Hazırladığınız karışımın pH değerlerini ölçmeyi unutmayın. Güvenli bölge ile pH değerleri arasındadır. Karşımınızı bu seviyelere getirin.
  4. Karışımın sıcaklığını kontrol edin. Çok sıcak karışımlar bitkinin ölümüne yol açabilir. Çok soğuk karışımlar ise bitkide şok etkisi yaratacaktır. Suyunuzun sıcaklığını 20 - 22°C arasında tutun.
  5. Hazne suyunuzu ve besin maddesi çözeltinizi düzenli olarak değiştirmeyi ihmal etmeyin.

6. Bitki Yetiştirme Işıkları

Eğer iç mekanda üretim yapacaksanız ya da bulunduğunuz bölgede güneşlenme süresi yetiştireceğiniz bitki için yetersizse ekstra ışık kaynağına ihtiyacınız olabilir.

Konu ışık kaynağı olduğunda elbette güneş ışığından daha iyisi yoktur. Ama yeni teknolojiler sayesinde bitkilerin hiç güneş ışığı görmeden büyümesi de artık mümkün hale gelmiştir.

Işıklandırılmış bir sera.

Bitkiler Neden Işığa İhtiyaç Duyar?

Tıpkı insanlar gibi bitkilerin de hayatta kalmak için yiyeceklere ihtiyacı vardır ancak; insanlar gibi dolaşarak bu yiyecekleri arayamazlar. Bunun yerine, fotosentez adı verilen bir işlemle yiyecek (şeker) yapmak için güneş ışığını kullanırlar. Güneş ışığının enerjisini, klorofil adı verilen yapraklarının yeşil bir pigmentinde depolarlar.

Fotosentez bir reaksiyondur ve aşağıdaki gibi gelişir:

Karbondioksit + su + (ışık enerjisi) -> glikoz + oksijen

Ortamdaki CO2 güneş ışığı altında bitki köklerinden gelen su ile reaksiyona girer. Şeker (gıda), glikoz fotosentez sürecinde oluşturulur. Daha sonra solunum için kullanılır veya nişastaya dönüştürülerek saklanır.

Yetiştirme Işıklarının Çeşitleri

Birçok farklı çeşidi ya da boyutu olmasına rağmen yetiştirme ışıkları üç ana kategoriye ayrılır. Bunlar; Floresan, HID ve LED'lerdir.

Yetiştirme ışıklarından hangisinin hangi koşullarda tercih edileceği konusu başlı başına bir makale olarak ele alınmalıdır. Yakın bir zamanda bu makaleyi de yazarak sizlerle paylaşacağız. ✌️

O yüzden şimdilik kısa bir özetle yetinelim.

Ülkemizde seracılığın yapıldığı bölgeler ve yetiştirilen bitkiler göz önüne alındığında güneşlenme sürelerinin yeterli olduğunu ve bu nedenle çok yakın zamanlara kadar destekliyi ışıkların kullanımının hiç de yaygın olmadığını belirtelim.

Özellikle Avrupa'da yaygın olan destekliyici ışık kullanımı, ülkemizde yeni nesil LED teknolojilerin gelişmesiyle birlikte üzerine düşünülen bir konu haline geldi.

Yetiştirme ışıklarının arasında en az maliyetli ancak; en az ışık doygunluğuna sahip olanlar floresan lambalar. Çoğu zaman bahçecilikle ilgilenen ya da hobi olarak tarımla ilgilenenler tarafından tercih edilir. Ticari seralarda kullanıldığı pek görülmez.

Işık yoğunluğunun en üst seviyede olduğu ışıklar ise HID'lerdir. Soğuk ve sıcak yelpazede ışık yayabilen çeşitleri mevcuttur. Maliyetli sistemlerdir ve en büyük dezavantajları çok fazla artık ısı oluşturmalarıdır.

LED'ler ise bu ailenin en yeni üyeleri. Modern teknolojiyi kullanan LED'ler giriş maliyetleri çok yüksek olsa da yürütme (enerji, bakım vs.) maliyetleri çok düşüktür. Böylelikle uzun vadede çok daha az maliyetli ve daha verimli bir yatırım olacaktır.

7. Hidroponik Sistemde Hangi Bitkiler Yetişir?

Teorik olarak bakarsak, hidroponik sistemde her türlü bitki yetiştirilebilir.

Bir bitkinin büyümesi için oksijen, karbon dioksit, ışık, su ve besinlere ihtiyaç duyduğunu konuşmuştuk. Bunların hepsi sağlandığı müddetçe herhangi bir bitkinin büyümemesi için bir neden yoktur.

Hidroponik sistemde bunlardan herhangi birinin sağlanmadığı bir durum da söz konusu değildir ancak; her bitkinin yetiştirilebilecek olması yetiştirmenin mantıklı olduğu manasına gelmez.

İşte bu noktada, sorulması gereken soru hangi bitkilerin yetişeceğinden ziyade hangi bitkileri yetiştirmenin ticari olarak daha mantıklı olacağıdır.

Hidroponik Sistemlerde En Kolay Yetişen Bitkiler

Yeni başlayanlar için hiç riske girmeden, çok kolay bir şekilde yetiştirebilecekleri bitkilerle başlamak çok daha mantıklı olacaktır. Ne zaman bir topraksız tarım serası görsem karşıma hep yeşil yeşil marullar çıkar ancak; merak etmeyin sadece marul yetişmiyor. 😂

Sebzelerden en kolayları, ıspanak, domates, lahana ve maruldur.

Otlardan; fesleğen, kekik ve nane de kolaydır.

Meyvelerdense yine tahmin edebileceğiniz gibi çilek 🍓 ve acı biberleri sayabiliriz.

Hidroponikte Yetişmesi Zor Bitkiler

Söylediğimiz gibi zor olması yetişmeyeceği anlamına gelmez ancak; bazı bitkiler özel bakım ve daha fazla alan gerektirdiğinden hem zaman hem de para anlamında daha maliyetlidir. Hidroponik konusunda yeterli deneyimi kazandığınızı düşünüyorsanız bu bitkileri de yetiştirmeyi deneyebilirsiniz.

Derin Köklü Bitkiler

Bazı bitkiler köklerinin yeteri kadar büyümesi için daha derin alanlara ihtiyaç duyar. Bu bitkileri desteklemek için daha büyük ve derin yetiştirme ortamlarına ihtiyaç duyulur. Örneğin; patates, havuç ve turplar böyle bitkilerdir

Büyük Bitkiler

Eğer geniş alanlara sahip değilseniz karpuz, kavungiller ve mısır gibi bitkilerden uzak durmanız şiddetle tavsiye edilir. Öte yandan; bu bitkiler ağır olduğu için onarı desteklemek de daha zor olacaktır.

Sırada Ne Var?

Eğer buraya kadar geldiyseniz kendinizi tebrik etmelisiniz. 👏

Çünkü kendinize çok değerli bir yatırım yaptınız ve hidroponik sistemler hakkında öğrenmeniz gereken çoğu şeyi öğrendiniz.

İster bir ticari sera kurun isterseniz de evinizin bahçesinde üretim yapın, hidroponik sistemler hakkında bu bilgiler sizin için iyi bir başlangıç olacaktır.

İlerleyen dönemlerde burada hidroponik üretime başlamak için ihtiyacınız olan ürünleri de sizlerle paylaşacağız. O zamana kadar eğer beğendiyseniz bu makaleyi arkadaşlarınızla paylaşmayı unutmayın. Hem onların da hidroponik sistemleri öğrenmesini sağlayın hem de bizim büyümemize yardımcı olun. ✌️

Bilgi paylaşınca değerlidir. Mahsülünüz bol olsun! 🤗

Erzincan'da topraksız tarım verimi 3 katına çıkardı

Sercan Karabulut, Erzincan'da yaşıyor. Hobi olarak başladığı seracılığı geçim kapısı haline getirdi.

Geliştirdiği sistemle topraklı tarıma göre üç kat daha fazla verim elde etti.

İşletme, topraksız tarımla kıvırcık marul üretiyor. Marulun normalde topraktan alması gereken bütün besinler su ile sağlanıyor.  

Erzincan'da topraksız tarım verimi 3 katına çıkardı

Topraksız serada üretim, Doğu Anadolu Bölgesi'nde ilk kez uygulanıyor.

Ürünlerin 45 günde yetiştiği bilgisini veren Karabulut verimin de 3 katına çıktığını söyledi: 

"Çiftçilerimizin toprakta aldığı 4 bin 4 bin civarı mahsulü biz aynı anda 15 bin civarında alıyoruz. Bin metrekarede kurulu bir sistem var. Bin metrekarede 15 bin tane kıvırcık büyütüyoruz."

6 kişinin istihdam edildiği serada ürün çeşitliliğini artırmak hedefleniyor.

Erzincan'da topraksız tarım verimi 3 katına çıkardı

Gölete çevirdiği serada servet kazanıyor

Havuz sistemi ile 6 dönümlük serasında su üzerinde yüzen marul tarlası yapan çiftçi, haftada 11 bin marul satıyor. Marul başına 50 kuruş kar elde eden Tural ailesi, haftada 5 bin TL kazanıyor.

Yayınlanma: - 10 Aralık Güncellenme:

Gölete çevirdiği serada servet kazanıyor

İHA

Antalya’nın Gazipaşa ilçesinde, az maliyetle birim alandan daha fazla verim alma çabasına giren Tural ailesi, Türkiye’de nadir görülen bir sistemi ilçeye kurdu.

resimid_

Koru Mahallesi’nde 6 dönüm arazi kiralayan Ali Tural ve oğlu Fatih Tural, yıl süren araştırmaları sonucu havuz sistemi ile marul üretimi yapmaya başladı.

resimid_

Seraların içerisine santimetre derinliğinde oluşturan havuzların üstünde yüzen süngerlerin üzerine dikilen marullar, gün içinde hasat noktasına ulaşıyor.

resimid_

Kurdukları sistem hakkında bilgi veren genç üretici Fatih Tural, “Hiçbir ilaç kullanmıyoruz. Toprağa verilen gübrenin 5’te biri kadar gübre veriyoruz. Gelecek nesiller için toprak kirliliğini ve nitrat kirliğini önlüyoruz. Topraksız olduğu için hem verim daha çok hem de çok lezzetli” dedi.

resimid_

6 dönüm serada yılda 8 defa hasat aldıklarını belirten Fatih Tural, “Seralarımızı periyotlara böldük. Haftada bir hasat alıyoruz. Dönüme 20 bin marul ekiyoruz. 1 hasatta haftalık 11 bin marul topluyoruz. kuruş masrafımıza gidiyor. Komisyoncular tanesini 90 kuruş-1 TL arasında alıyor. Bize ortalama bir maruldan 50 kuruş kar kalıyor” diye konuştu.

resimid_

Türkiye'de daha çok dikey sistem olarak suyla üretim olduğunu aktaran Tural, “Biz de oradan örnek aldık ancak bizim yaptığımız gibi kimse yapmıyor. Biz havuz sistemiyle üretim yapıyoruz. Bu sistem daha çok Endonezya taraflarında var” ifadelerini kullandı.

Dört bilezikle servet sahibi olduİlginizi ÇekebilirDört bilezikle servet sahibi oldu
Fatih Tural’ın babası Ali Tural ise, “2 yıldır araştırıyoruz Hollanda, Amerika, Endonezya, Malezya'da bu teknikle üretim yapılıyor. Özellikle toprakları az olan ülkelerde yapılıyor bu sistem. Şu anda gayet güzel gidiyor. Bu teknikte birim alana daha fazla dikim yapabiliyorsun.resimid_Mahsul çok iyi oluyor. Hasat süresi toprağa göre daha kısa oluyor. Hiçbir şekilde ilaç kullanmıyoruz. İyi tarım uygulaması yapıyoruz. Bu ürünün yetişme süresinin kontrol edebiliyorsun. Diğer çiftçilerimize tavsiye ederiz ama iyi araştırmaları gerekir. Her su dolu olan yerde bu ürün yetişmez” diye konuştu.

AmerikaAntalyaEkonomiEndonezyaHollandaMalezyaTürkiye

nest...

çamaşır makinesi ses çıkarması topuz modelleri kapalı huawei hoparlör cızırtı hususi otomobil fiat doblo kurbağalıdere parkı ecele sitem melih gokcek jelibon 9 sınıf 2 dönem 2 yazılı almanca 150 rakı fiyatı 2020 parkour 2d en iyi uçlu kalem markası hangisi doğduğun gün ayın görüntüsü hey ram vasundhara das istanbul anadolu 20 icra dairesi iletişim silifke anamur otobüs grinin 50 tonu türkçe altyazılı bir peri masalı 6. bölüm izle sarayönü imsakiye hamile birinin ruyada bebek emzirdigini gormek eşkiya dünyaya hükümdar olmaz 29 bölüm atv emirgan sahili bordo bereli vs sat akbulut inşaat pendik satılık daire atlas park avm mağazalar bursa erenler hava durumu galleria avm kuaför bandırma edirne arası kaç km prof dr ali akyüz kimdir venom zehirli öfke türkçe dublaj izle 2018 indir a101 cafex kahve beyazlatıcı rize 3 asliye hukuk mahkemesi münazara hakkında bilgi 120 milyon doz diyanet mahrem açıklaması honda cr v modifiye aksesuarları ören örtur evleri iyi akşamlar elle abiye ayakkabı ekmek paparası nasıl yapılır tekirdağ çerkezköy 3 zırhlı tugay dört elle sarılmak anlamı sarayhan çiftehan otel bolu ocakbaşı iletişim kumaş ne ile yapışır başak kar maydonoz destesiyem mp3 indir eklips 3 in 1 fırça seti prof cüneyt özek istanbul kütahya yol güzergahı aski memnu soundtrack selçuk psikoloji taban puanları senfonilerle ilahiler adana mut otobüs gülben ergen hürrem rüyada sakız görmek diyanet pupui petek dinçöz mat ruj tenvin harfleri istanbul kocaeli haritası kolay starbucks kurabiyesi 10 sınıf polinom test pdf arçelik tezgah üstü su arıtma cihazı fiyatları şafi mezhebi cuma namazı nasıl kılınır ruhsal bozukluk için dua pvc iç kapı fiyatları işcep kartsız para çekme vga scart çevirici duyarsızlık sözleri samsung whatsapp konuşarak yazma palio şanzıman arızası