Gebelik Döneminde Yaşadığınız Bel Ağrısının Nedenlerinden Biri Kemik Erimesi Olabilir!
Gebelikte en sık görülen rahatsızlıklardan biri de bel ağrıları. Özellikle hamileliğin son aylarında görülen bu ağrılar zaten zorlu bir süreç olan hamileliği daha da zorlaştırabiliyor
Hamilelikte görülen bel ağrılarını, nedenlerini ve nasıl daha kolay atlatılabileceğini Hisar Intercontinental Hospital Fizik Tedavi ve RehabilitasyonUzmanlarına sorduk…
Gebeliğin genellikle aylarında gebelerin büyük çoğunluğunda görülen bel ağrıları, doğum sonrası büyük oranda geçtiği için; kadın doğum uzmanları tarafından gebeliğin kaçınılmaz bir şikayeti olarak görülür. Bu bel ağrıları genellikle doğumdan ay sonra kaybolur. Ancak bazı özellikler gebelikteki bel ağrısını önemli kılar. Bel ağrılı vakaların üçte birinde, ağrı yaşam kalitesini etkiler, daha sonraki gebeliklerde ağrıya yatkınlığını artırabilir ve % vakada kronik hale gelebilir.
Gebelikte en sık karşılaşılan leğen kemiği çevresinde veya bel bölgesinde olan kas ve eklemlerin gerilimi veya gevşemesine bağlı ağrılardır. Bunların ikisi bir arada da olabilir. Bu dönemde görülen bel ağrıları biyomekanik, hormonal, damarsal veya diğer nedenlerle oluşan ağrılardır.
Yapılan araştırmalar gebelikte görülen bel ağrısının kilo alımı ve göbeğin büyümesinin sonucu oluşan vücut duruş şekli değişikliğine bağlı olmadığını; gebelik öncesinde bel çukuru fazla olanların gebelikte bel ağrısına yatkın olduğunu göstermektedir. Kısa zamanda fazla kilo artışı bel ağrısı oluşumuna neden olabilir. Gebelikte rahimdeki büyüme karın ve sırt kasları arasında kuvvet yönünden dengesizliğe veya büyümüş rahmin ağırlığı direkt olarak basıya sebep olarak ağrı yapabilir.
Gebelikte relaksin, östrojen ve progesteron serum düzeylerinde artış gözlenir. Yüksek relaksin seviyesi eklem gevşemesine, östrojen de relaksinin etkisinin artmasına neden olarak bel ağrısının gelişmesine katkıda bulunabilir.
Büyüyen rahim, aort gibi büyük damarlarda basıya neden olup, iskemi ve metabolik bozukluk bel ağrısı yaratabilir.
Bunların yanı sıra iş ve psikolojik faktörler de belde ağrıya neden olabilir.
Kalça veya çevre kemiklerde geçici osteoporoz (özelikle D vitamini eksikliği olan gebelerde eksikliğin artmasına bağlı olarak kemiklerde yumuşama ve kırılmalar), kas zorlanmaları da ağrı nedeni olabilir.
Gebelik öncesi fit durumda olmak, karın ve sırt kaslarının kuvvetli olması bel ağrısı olasılığını azaltsa da; kalça ve pelvis çevresindeki ağrıyı azaltmaz. Relaksin hormon salgılanması bazı kişilerde daha fazladır. Bu hormon bu bölgelerdeki ağrıyı artırır.
Gebelik, vücut için olağanüstü bir dönemdir, bu dönemde vücutta pek çok ve hızlı gelişen değişiklik yaşanır. Kilo artar, beslenme, hareket, oturma ve hatta uyku pozisyonu alışkanlığı dahi değişir. Gebelik haftalarının ilerlemesi ile birlikte bebek anne karnında kendisine daha geniş şekilde yer açmaya çabalar. Vücuttaki organların konumlarında sıkışıklık gelişir, omurga sisteminin taşıdığı yük ağırlaşır. Tek sorun yükün ağırlaşması değil, aynı şekilde yeni ortaya çıkan yükün, omurganın dengesini bozacak bir noktada, omurganın ön ve alt kısmında bulunmasıdır. Sonuçta anne adayı sırt ve bel ağrıları ile karşı karşıya kalabilir.
Bu yazımızda gebelikte yaşanan sırt ve bel ağrılarının sebepleri ve buna bağlı olarak anne adayların en çok merak ettiği sorular için cevapları derledik.
Hamilelik başladıktan sonra bel ağrısının meydana gelmesi gayet normaldir. Vücudumuzda bulunan bağlar gebelik döneminde daha yumuşak hale gelir ve vücudumuz doğum için hazırlanır. Bu durumda bel ve pelvis bölgesinde eklemler zorlandığı içi bel ve sırt ağrıları meydana gelir. Bel ve sırt ağrısı, gebelik döneminde olağan görülen bir durumdur, bir hastalık belirtisi değildir.
Gebelikte meydana gelen bel ve sırt ağrıları gebelik öncesinde de mevcut ise gebeliğin başlamasıyla beraber bu ağrılarda artış meydana gelebilir. Gebelik sürecinde bel ve sırt ağrısı anne adaylarını panik ve stres durumuna sokabilir ancak belirttiğimiz gibi özellikle gebeliğin ilerleyen süreçlerinde bu ağrılar oldukça normaldir ve neredeyse üm gebeliklerde görülebilir.
Bel Fıtığı Tedavisi sayfamızı da inceleyebilirsiniz.
Gebeliğin 5 ila 7 aylarında, bebeğin büyümesi ile birlikte ağrılarda artış olması normaldir.
Anne karnındaki bebeğin büyümesi gebeliğin ilk aylarına nazaran ağrıların şiddetlenmesine, hareketlerde kısıtlamalar olmasına sebep olur.
Gebelikte oluşan sırt ağrıları ile cinsiyet arasında bir bağ bulunmamaktadır. Bebeğin cinsiyeti ne olursa olsun anne adayında oluşan sırt ağrıları annenin vücut yapısı, rahim ve iç karın yapısındaki genişleme, gebelik sürecinde annenin kilo alımı ve bebeğin kilo alımının gerçekleşmesiyle yaşanan vücuttaki değişimlere bağlı olarak görülmektedir.
Gebelik döneminde oluşan, tehlike arz edebileceği düşünülen ve müdahale edilmesini gerektirebilecek sebepleri aşağıdaki şekilde sıralayabiliriz;
Yukarıdaki durumlardan biri ya da birkaçının birlikte görülmesi halinde, vakit geçirmeden doktorunuza danışmanız önerilir.
Gebelik döneminin ilk 3 ayında henüz bebek oluşum sürecinde olduğu ve anneye baskı yaratacak bir ağırlık ve genişlemeye sebep olmayacağından, bel ve sırt ağrısı yaşıyorsanız doktorunuza danışmakta fayda vardır. Gebelerin ilk 3 ay içerisinde yaşadığı sırt ağrısının gebelik dönemi ile bir bağlantısı olmayabilir ve farklı bir rahatsızlığın habercisi olabilir. Ayrıca bu ağrılar gebelik öncesi süreçten geliyor ya da kişinin yaşam şekli, çalışma hayatı ve hareketlerinden de kaynaklanıyor olabileceğinden gebelikte doğrudan bir bağlantı kurulmamalı ve mutlaka bir hekime danışılmalıdır.
Gebelik başladıktan sonra meydana gelen sırt ve bel ağrılarında pek çok değişik faktörün rolü olabilmektedir. Bazı gebeliklerde gebelik sürecinin başlaması ile sırt ve bel ağrıları meydana gelebilmektedir.
Bu durum daha çok ideal vücut ağırlığından daha fazla kiloya sahip durumda iken gebe kalan kadınlarda görülebilmektedir. Kişinin fazla kilolara sahip olması, günlük rutin alışkanlıkları, yaşam şartları bel ve sırt ağrılarına gebelik öncesi dönemde de sebebiyet vermiş ise, bu durum gebelik sürecinde de devam ediyor olabilir. Bu durum ağrılı ve zor bir gebelik sürecinin habercisi olabilir.
Bel Ağrısı Tedavisi sayfamızı da inceleyebilirsiniz.
Gebelik döneminde en sık karşılaşılan ağrı şikayetleri, bel bölgesi veya leğen kemiği çevresinde meydana gelen, kas ve eklemlerin gevşemesi veya gerilimine bağlı olarak gelişen ağrılardır.
Bu süreçte meydana gelen sırt ve bel ağrıları hormonal, damarsal veya diğer nedenlerden kaynaklı oluşan ağrılardır. Eğer anne adayında gebelik öncesi bu şikayetler yok ise, gebelik süreci sağlıklı ise ve gebeliğinin ilerleyen aylarında ise bu ağrıların vücut ağırlığının değişmesi ve bebeğin ağırlığını artması kaynaklı olduğunu söyleyebiliriz.
Hamilelik sürecinde karın ağrıları kramp, ateş, kusma, ishal, kanamalar ve rahim kısmında kasılmalar ile birlikte ise derhal doktorunuza gitmekte fayda vardır. Hafif belirtiler gösteren karın ağrıları ciddi bir tehlike arz etmese de ağrı kronik bir hal almış ve aralıksız devam ediyorsa doktorunuzla görüşmeniz önerilir. Aynı şekilde gebelik sürecindeki beslenme de hamilelikte yaşanabilecek karın ağrılarının bir nedeni olabileceğinden gebelik sürecinde beslenme programına ve alınan gıdalara da özen gösterilmelidir.
Hamilelik sürecinde rahimde gelişen büyüme, özellikle yatakta dönerken ya da ani hareketlerde bacak arasında rahime doğru ağrının artması kişinin hareketlerinin kısıtlanmasına sebebiyet verir. Bu tarz ağrılar, vücut hareketlerine bağlı olarak da gelişebilir ve gebelikte gerek oturma gerek yatma pozisyonlarına dikkat edilmezse krampların artmasına sebebiyet vermekle beraber şiddetli ağrılara da yol açmaktadır. Bu ağrıların önüne geçebilmek için hamilelikte rahat edilebilecek ve bebeği de sıkıştırmayacak şekilde uyku, uzanma ve oturma pozisyonları belirlenmeli ve keskin hareketlerden kaçınılmalıdır.
İlk 3 ayda oluşan bel ve sırt ağrıları genellikle masum nedenlere bağlıdır. Hormonlar ve rahimin bebeğin büyümesine bağlı genişlemesi, annenin iç organlarının bu yeni duruma göre konum alması başlıca ağrı nedenidir.
Gebelik sürecindeki kadınlarda her ağrıda olduğu gibi, bel ağrısında da ilk akla gelen düşük tehlikesidir ve buna bağlı olarak kaygı ve bir stres hali başlayabilir.
Hamileliğin rutin sürecine bağlı olarak yaşanan bel ağrıları dışında, şiddetli bel ağrısı, kasık ağrısı ve kanama görülüyorsa, bu belirtiler tehlikeli bir durumun habercisi olabilir ve gebeliğin sonlanmasına sebebiyet verebilir.
Gebelik dönemi boyunca hafif sırt ağrıları görülebilir. Kısa süreli dinlenme ile geçen bu ağrılar gebelik sürecinde görülen olağan, hafif şiddetli ağrılardır. Ancak gebeliğin son dönemlerinde, doğum tarihi olarak tahmin edilen son günlerde sırt bölgesinde başlayıp karın bölgesine yayılan ağrıların aralıkları da oldukça kısalmaktadır ve bu ağrı sıklaşması da doğumun başladığının habercisi olabilir.
Gebelik süresince sırt ve bel ağrıları devamlı olabilir ya da dönem dönem gelip gidebilir. Ağrıların ortaya çıktığı pozisyonlarda değişiklik yapmanız sizi rahatlatacaktır.
Kısa süreli rahatlamalar ağrıların ve kasılmaların tamamen geçeceği anlamına gelmemekle birlikte, rutin olarak hamile yogası ve pilates yaparak vücudunuzda meydana gelen ağrıların ve kasılmaların hafiflemesine yardımcı olabilirsiniz.
Bahsettiğimiz gibi, her sırt ağrısı erken doğumun habercisi değildir. Rutin olarak hafif şiddetlerde görülen sırt ağrıları yorgunluk, yatma şekli ve oturma şeklinden kaynaklanabildiği gibi, gebeliğin ilerlemesine ve kilo artışına bağlı olarak da görülebilir. Ağrı şiddeti nisbeten hafiftir ve dinlenme ile giderilebilir.
Ancak sırttan karna doğru kasılmalarla gelen ve ağrı aralıkları kısa olan ağrılar, planlanan doğum zamanı gelmemiş olsa bile erken doğumun habercisi sayılabilir. Belirttiğimiz bu örneği eğer sık yaşıyorsanız öncelikle doktorunuzdan bu anlarda ne yapmanız gerektiğine dair bilgi alabilirsiniz. Ancak doktorunuzun yönergelerini uygulamanıza rağmen ağrı şiddeti azalmıyorsa, erken doğum söz konusu olabileceğinden doktorunuzla görüşmeniz önerilir.
Dilerseniz biraz da hamilelik sürecinde yapmanız gereken pilates ve yogadan bahsetelim.
Pilates, kaslarımızın daha güçlü olmasında yardımcı olur, yoga ise ruhumuza, iç dünyamıza iyi gelir.
Ruh sağlığınız, vücudunuzda bulunan kaslarınızın gevşemesini sağlar. Kaslarınızın rahatlaması, ağrısız ve krampsız bir gebelik süreci geçirmek, elbette ruhunuzu da rahatlatacaktır. Tüm bu sebeplerden ötürü gebelik sürecinde hem kaslarınızı rahatlatmak için gebeliğe uygun pilates gibi aktivitelerle ilgilenmeli; hem de stresten uzak kalmak için yoga gibi zihni temizlemeye yönelik aktivitelerde bulunmalısınız. Sadece gebelik sürecinde değil, normal yaşantınızda da stres seviyesi azaldıkça vücutta görülen rahatsızlıklar için belirtiler de azalma göstermektedir. Çoğu zaman yaşanan bir ağrı hissinin sebebi, zor bir gün geçirmeniz olabilir.
Pilates özellikle yoğun ve şiddetli ağrılar, kasılmalar ve kramplar yaşayan gebeler için ideal bir aktivitedir. Hamilelik sürecinde yapılan pilates normal süreçte yapılan pilatesten farklıdır ve bu sebeple dikkat edilmesi gereken en önemli nokta, hamilelik sürecine özel hazırlanmış bir pilates programı uygulamaktır.
Hamilelik pilatesini rutin ve düzenli gerçekleştiren gebelerde aşağıdaki faydalar görülür:
Bunların dışında yaşam kalitenizi yükseltmesi ile birlikte daha enerjik olmanıza, kaygılarınızın ve kafa karışıklığına sebep olacak durumlarla karşı karşıya kaldığınızda daha sağlıklı karar vermenize büyük katkı sağlayacaktır.
Gebelikte omurgaya, leğen kemiğinin bulunduğu pelvis bölgesine ve kuyruk sokumuna aşırı yük binmektedir. Gebeliğin haftasından sonra bu yükün oldukça artmasıyla birlikte duruş pozisyonunda kendiliğinden öne doğru eğilmeye başlar ve bu durum da sinir sıkışmalarına neden olabilir. Sırt ağrılarının artabilir ve daha belirgin hale gelebilir.
Özelikle D vitamini eksikliği olan gebelerde, kemiklerde yumuşama ve kırılmalar görülebilir.
Öncelikle gebelik sürecinin vücutta pek çok değişimi beraberinde getirdiği bilinmelidir. Elbette ki vücutta pek çok değişim olur ve kişi normalde yaptığı günlük işlerini yaparken zorlanabilir ve daha çok yorulabilir. Tüm bunlarla birlikte gebelik sürecini sağlıklı geçirebilmek adına beslenme, uyku ve yaşam tarzı dengelenmelidir.
Düzenli uyku ve sağlıklı bir beslenme programı halsizliğin azalmasına yardımcı olacaktır. Sırt ve bel ağrılarını önlemek için de gebelik sürecinde uygun bir oturma ve uzanma pozisyonu tercih edilmelidir. Gerekirse gebelikte kullanılabilen uyku yastıklarından destek alınabilir. Yine bu süreçte rahat kıyafetler tercih edilmeli ve bel ağrısını önlemek için topuklu ayakkabı giymekten kaçınılmalıdır.
Hamileliğin ilk haftalarında hamile bireylerde bazı belirtiler gözlemlenir. Bu belirtileri hisseden kadınlar ne anlama geldiğini merak ederler. Ya da hamile olduklarını tahmin ederler. Hamileliğin anlaşılması için pek çok belirti bulunmaktadır. Bu belirtilerden bazıları ilk haftalarda ortaya çıkar. Hamileliğin ilk haftasında görülen bu belirtiler sonucunda hamile kişi hemen hamileliğini teyit etmek için doktora gitmelidir. Peki hamileliğin ilk haftalarında ne gibi belirtiler gözlemlenir? Hamileliğin ilk haftaları ile ilgili tüm ayrıntılar bu yazıda
Hamileliğin İlk Haftası Belirtileri
Hamileliğin herkesçe bilinen bazı belirtileri vardır. Ancak bu belirtiler her kadında aynı şekilde gözlemlenmez. Hamile olduğundan şüphelenen kişiler hamileliğin ilk haftasında ne gibi belirtiler gözlemleneceğini merak ederler. Bu yüzden de internet üzerinde hamileliğin ilk haftası belirtileri çok fazla araştırılır. Hamile olduğunu düşünenler dışında hamile olmaya çok hevesli kişiler de bu belirtileri merak ederler. Böylece hamile olduklarını hemen anlamak isterler. Hamileliğin ilk günleri nasıl anlaşılır gibi sorulara sahip kadınlar aşağıdaki belirtiler ile hamile olduklarını anlayabilirler. Ancak yine de doktora gitmeleri gereklidir.
HAMİLELİĞİN İLK HAFTASINDA NELER OLUR?
Hamileliğin İlk Haftasında Kanama Olur Mu?
Hamile bireyler artık kendilerine çok daha dikkat ederler. Bunun sebebi bebeklerine zarar gelmesinden korkmalarından dolayıdır. Özellikle hamileliğin ilk üç ayında kendilerine çok dikkat ederler. Ancak Hamileliğin ilk haftasında bazı gebeler kanama geçirebilir. Bundan dolayı da endişelenirler. Genellikle bu kanama korkutucu bir olay değildir. Gebeliğin ilk haftasında bebeğin rahim içine yerleştiği esnada implatasyon adı verilen bir kanama yaşanabilir. Bu kanama lekelenme şeklinde olsa da bazı kişilerde adet kanaması şeklinde olarak da görülür. Bu kanamaların hemen hemen her hamile bireyde görüldüğü bilinmektedir. Ancak bazı kanamalar bu kanamaların aksine normal değildir. Adetin ilk haftalarında görülen kanamaların bazıları istenmeyen şeylerin habercisi olabilir. Hamileliğin ilk haftasında görülen kanamaların sebeplerinden bazıları şunlar olabilir:
Hamileliğin İlk Haftasında Baş Ağrısı Olur mu?
Hamileliğin birçok belirtisi vardır. Bu belirtiler genellikle kadından kadına değişiklik gösterir. Ancak her kadında kesin olarak adet gecikmesi görülür. Bazı hamile bireyler hamileliğin ilk haftasında baş ağrısı çekebilirler. Bunlar hormonal değişimler yüzünden gerçekleşen ağrılardan birisidir. Ancak korkmaya gerek yoktur. Bir süre sonra bu ağrılar geçecektir.
Hamileliğin İlk Haftasında İlişkiye Girilir Mi?
Hamilelikte en merak edilen konuların başında cinsel ilişki gelir. Hamileliğin ilk üç ayında hamile bireyler birçok belirtiyi yoğun olarak yaşarlar. Doktorlar da bu üç ay içerisinde cinsel ilişkiyi yasaklar. Bunun sebebi düşük riskini de ortadan kaldırmaktır. Bundan dolayı hamileliğin ilk haftasında ilişkiye girmek sağlıklı bir şey değildir. Ancak özel bir durum olmadığı müddetçe ilk üç aydan sonra rahatça cinsel ilişkiye girilebilir.
Hamileliğin İlk Haftasında Bel Ağrısı
Hamile bireylerin bedenlerinde birçok değişiklik yaşanır. Bunlar genellikle fiziksel ve duygusal değişikliklerdir. Ancak bazı bireyler hamile olduklarında hiç yaşamadıkları ağrıları yaşamaya başlarlar. Bu ağrılar arasında en sık görüleni ise bel ağrısıdır. Hamileliğin özellikle ilk haftasında bel ağrısı görülür. Bunun sebebi kişinin hormanal olarak bir değişime uğramasından kaynaklıdır. Yani bazı hamilelik belirtileri ile bel ağrısı yaşayan kadınlar hamile olduklarından şüphelenebilirler. Belirtilerin çoğunu yaşayan kadınların bir kadın doğum hekimine başvurması ve gerekli testlerden geçmesi gereklidir.
çamaşır makinesi ses çıkarması topuz modelleri kapalı huawei hoparlör cızırtı hususi otomobil fiat doblo kurbağalıdere parkı ecele sitem melih gokcek jelibon 9 sınıf 2 dönem 2 yazılı almanca 150 rakı fiyatı 2020 parkour 2d en iyi uçlu kalem markası hangisi doğduğun gün ayın görüntüsü hey ram vasundhara das istanbul anadolu 20 icra dairesi iletişim silifke anamur otobüs grinin 50 tonu türkçe altyazılı bir peri masalı 6. bölüm izle sarayönü imsakiye hamile birinin ruyada bebek emzirdigini gormek eşkiya dünyaya hükümdar olmaz 29 bölüm atv emirgan sahili bordo bereli vs sat akbulut inşaat pendik satılık daire atlas park avm mağazalar bursa erenler hava durumu galleria avm kuaför bandırma edirne arası kaç km prof dr ali akyüz kimdir venom zehirli öfke türkçe dublaj izle 2018 indir a101 cafex kahve beyazlatıcı rize 3 asliye hukuk mahkemesi münazara hakkında bilgi 120 milyon doz diyanet mahrem açıklaması honda cr v modifiye aksesuarları ören örtur evleri iyi akşamlar elle abiye ayakkabı ekmek paparası nasıl yapılır tekirdağ çerkezköy 3 zırhlı tugay dört elle sarılmak anlamı sarayhan çiftehan otel bolu ocakbaşı iletişim kumaş ne ile yapışır başak kar maydonoz destesiyem mp3 indir eklips 3 in 1 fırça seti prof cüneyt özek istanbul kütahya yol güzergahı aski memnu soundtrack selçuk psikoloji taban puanları senfonilerle ilahiler adana mut otobüs gülben ergen hürrem rüyada sakız görmek diyanet pupui petek dinçöz mat ruj tenvin harfleri istanbul kocaeli haritası kolay starbucks kurabiyesi 10 sınıf polinom test pdf arçelik tezgah üstü su arıtma cihazı fiyatları şafi mezhebi cuma namazı nasıl kılınır ruhsal bozukluk için dua pvc iç kapı fiyatları işcep kartsız para çekme vga scart çevirici duyarsızlık sözleri samsung whatsapp konuşarak yazma palio şanzıman arızası