diyojen kimin eseri / Diyojen kimdir? - Kitapları, Özgeçmişi, İletişim bilgileri

Diyojen Kimin Eseri

diyojen kimin eseri

Direktör Âli Bey’in Batılı anlamdaki ilk gezi yazısı

Karikatürist Cihan Kılıç ile “Diyojen”, “Çıngıraklı Tatar”, “Hayal” gibi dergilerin fıtrî kabiliyetli mizah kalemi, Tanzimat döneminin ziya saçan tiyatro yazarı Direktör Ali Bey’in yıl öncesinden bugüne erişen buluşmasını iftiharla sunar…

Klasik Türk edebiyatının önemli kalemlerinden Direktör Âli Bey’in yılları arasında Düyûn-ı Umûmiye’deki görevi nedeniyle İstanbul’dan yola çıktığı seyahatte, gördüğü Irak ve Hindistan gibi uzak memleketlerin coğrafi, demografik ve kültürel özelliklerini son derece içten ve sade bir üslûpla aktarmasının güncesi olan Seyahat Jurnali, aynı zamanda tanık olduğu bazı ilginç olayları kıvrak zekâsıyla, mizahi vurgularla veya güçlü gözlemlerle ele alması bakımından kapsayıcı bir yazılı belge niteliği taşır. 

Üslûbunun korunmasına özen gösterilerek günümüz Türkçesine aktarılan Seyahat Jurnali, dönemin değişmeye başlayan edebiyat anlayışının da önemli örneklerinden birisi olma özelliğine sahiptir…

Tanzimat döneminin önemli gazeteci ve oyun yazarlarından Direktör Âli Bey yılında İstanbul’da doğdu. Erken yaşlarda Fransızca öğrendi. ’da Vâlide Rüşdiyesi’ni bitirdikten sonra birçok alanda özel dersler aldı. Fransızca’sının yanında Arapça ve Farsça’yı da öğrendi.  Memurluk yaşamına on dört yaşında Babıali Tercüme Odasında başladı. Yazı yazmaya da bu yıllarda başladığı düşünülmektedir. Uzun yıllar bürokrasinin önemli kademelerinde görev aldıktan sonra, yılları arasında Düyûn-ı Umûmiye’de müfettiş olarak çalıştı. ’te tayin edildiği direktörlük makamını ise ölünceye kadar sürdürdü. Son görevi dolayısıyla da ‘’Direktör’’ lakabıyla anıldı. 

Kendi döneminde ‘’Osmanlıların Molière’i’’ olarak tanınan Direktör Âli Bey, başta tiyatro olmak üzere mizah ve seyahat edebiyatı alanında eserler verdi. Fransız yazarlardan oyunlar uyarlayarak Batı tarzına uygun bir tiyatronun gelişmesi için oyunlar yazdı. Türkçenin ilk mizah dergisi Diyojen’de mizah yazıları yazdı. Seyahat Jurnali eseri Batılı anlamdaki ilk gezi yazısı olması bakımından önemlidir.

SEYAHAT JURNALİ

Direktör Ali Bey

Büyük Ayı Yayınları,

Resimleyen: Cihan Kılıç

Editör: Ali İhsan Varol

s.

   Türk tarihinde yayımlanan ilk mizah dergisiDİYOJEN'dir. Fakat literatür tarandığında ilk TÜRKÇE mizah dergisi TERAKKİ'dir. Diyojen; Teodor Kasap tarafından İstanbul'da Fransızca ve Rumca olarak yayım hayatına girdi. İlk Türkçe nüshasını ise 24 Kasım 'de verdi. Terakki Dergisi ise Terakki gazetesinin bir eki olarak, 14 Mayıs tarihinde yayım hayatına girdi.

Diyojen Dergisi Kapak Resmi: ''Gölge Etme; Başka İhsan İstemem.''

Literatür tarandığında ilk mizah dergisi olarak Diyojen dergisinde karar kılınmış. İlk mizah dergisi olarak karar kılınması doğrudur. Fakat ilk Türkçe mizah dergisi değildir. İlk mizah dergisidir. Çünkü dergi ilk çıktığında Türkçe değil; Fransızca ve Rumca basılmıştır. Terakki ise ilk çıktığından beri Türkçe basılmıştır. Hatta Terakki dergisi ilk çıktığından yaklaşık 6 ay sonra Diyojen Türkçe olarak yayım hayatına devam etmiştir. Bu bağlamda polemiği bitirmek için; Osmanlı'da İLK MİZAH DERGİSİ DİYOJEN; İLK TÜRKÇE YAYIM YAPAN MİZAH DERGİSİ İSE TERAKKİ kabul edilebilir.

Terakki Serlevhası, Sayı: 2, 19 Safer (21 Mayıs )

   O dönemde çıkarılan mizah dergileri, Terakki, Terakki Eğlencesi, Letaif-i Âsar ve Diyojen'dir. Fakat Diyojen haricinde ismi zikredilen diğer dergiler gazetelerin birer eki konumunda yayım hayatına girdiklerinden ve mizah-hiciv konusunda profesyonelce yayımlar sergilemediklerinden, yetersiz kaldıklarından  ötürü Diyojen ilk ciddi ve profesyonel mizah dergisidir. Kronolojik bakımdan ise İLK TÜRKÇE mizah dergisi olma özelliğini Terakki taşımaktadır. İLK MİZAH dergisi olarak da Diyojen kabul edilmelidir. 

   Teodor Kasap, Türkiye'de modern mizahın ilk örneklerini sergilemiştir. Kayserili Rum kökenli bir Osmanlı vatandaşı olan Teodor Kasap; Paris'te eğitim almış, mizah ve gazetecilik konularında kendini yetiştirmiş, Osmanlıcılık düşüncesine sahip bir entelektüeldi. Çıkardığı Diyojen dergisi de o dönem ses getirmişti. Namık Kemal, Ebuzziya Tevfik gibi isimler, imzasız olarak makaleler kaleme alıyorlardı. Teodor Kasap, Voltaire'nin ''Mikromega'' adlı eseri de dahil önemli yapıtları Türkçe'ye çevirerek; dergide tefrika etti (bölümler halinde yayımladı). Derginin başlığının altında ise ünlü filozof Diyojen'in, Büyük İskender'e söylediği; ''Gölge etme başka ihsan istemem'' sözü yazılıydı. Siyasi, sosyal olaylar ve siyasetteki beceriksizlikler devamlı hicvedilmekteydi. Bu sebeple dergi, kapatma cezaları ile sürekli karşı karşıya kaldı. 


Derleyen: Ali ÇİMEN

KAYNAKÇA:

 &#; Gökhan DEMİRKOL'un,''Türkiye&#;nin İlk Türkçe Mizah Dergisi: Terakki '' adlı makalesinden yararlanılmıştır.

&#; Hamza ÇAKIR'ın, ''TARİHİMİZİN İLK MİZAH DERGİSİ DİYOJEN&#;İN KAPATMA CEZALARINA YİNE MİZAHİ YOLDAN GÖSTERDİĞİ TEPKİLER'' adlı makalesinden yararlanılmıştır.

&#; funduszeue.info adlı internet sitesinden yararlanılmıştır.



Zaten Destekçiyim

Köleler nasıl efendileri ne derse onu yapıyorlarsa, insanlar da tutkularının dediklerini yaparlar.

Kinizm; zenginlik, güç, şöhret gibi bütün insani duyguları terk edip her şeyden uzak yaşamayı benimseyen bir düşünce biçimidir. Kinizm için var olan temel kavramlar; doğa, akıl, kendi kendine yeterlilik ve özgürlüktür. Bunun dışında her şeyi yok sayarlar. Bir kinik için, gelenekler genellikle saçmadır ve alay konusu olmaya değerdir. Her ne kadar bu düşüncenin kurucusu Sokrates'in öğrencisi olan Antisthenes (MÖ - MÖ ) olarak kabul edilse de, kinizm denildiğinde genelde akla gelen ilk kişi, hayatını kendine yetmeye ve utanç duygusunun yoksunluğuna adayan Sinoplu Diyojen'dir.

Diyojen, aslında Sinop'ta doğmuştur. Babası varlıklı biri sayılırdı. Babasının asıl mesleği kuyumculuktu; fakat anlaşılan, kalpazanlığı da kendine hobi edinmişti. Bu faaliyetleri yüzünden Sinop'tan sürülmüşlerdir. Atina'ya geldiklerinde, sefalet içinde yaşamışlardır. Belki de o günlerde yaşadığı sefalet sayesinde bugün bile adını bildiğimiz o "Diyojen" haline gelmiştir. Bu konu hakkında Diyojen şunu söyler:

Fakirlik insanı felsefeye iter. Hiçbir şey sahibi olmayan insan nefsini köreltmeyi öğrenir.

Sanmayın ki Diyojen o zamanlarda tamamen sefil haldeydi. O, zor zamanlarda bile zekasıyla parıldıyordu. Hitabet yeteneğinin de çok iyi olduğu söylenirdi.

İlk kinikler, kendilerinden hoşnut olmayanlara "havladılar", Atina görgü kurallarını reddettiler ve doğada yaşadılar. Başka bir deyişle, bizim günümüzde aşağılayıcı olarak adlandırdığımız şeyleri, binlerce yıl önce felsefi bir düşünce haline getirdiler. Kinik felsefeyi benimseyenler, umursamazlığı alışkanlık edinmiş kişilerdir. Öyle ki Diyojen, bu umursamazlığı başka bir seviyeye çıkarmıştır. Söylenenlere göre kendisi, zamanında bir fıçının içinde yaşayıp, asgari düzeyde kıyafetle dolaşırdı. Hatta dilenmeyi bile iyi karşılardı. Şu anda bu durumu garipsemeniz elbette normal. Bizim için utanç verici olabilecek bu olay, Diyojen ve bu düşünceyi benimseyenler için gayet olağandı. Zamanında kendini aşağılayanlar içinse Diyojen şu cevabı verdiği söylenir (bu alıntıya yönelik güvenilir bir kaynak bulunmamaktadır):[1]

Aşağılama, aşağılayanın ayıbıdır; aşağılanın değil.

Bu söz, popüler kaynaklarda kimi zaman şu şekilde de çevrilir:[2]

O aşağılamış olabilir; ama ben aşağılanmadım.

Diyojen'den sonra yaşayan bir filozof olan Samosatalı Lucian, Diyojen'in düşüncelerini Diyojen'in ağzından şöyle anlatmıştır:

Her şeyden önce seni bütün lükslerinden arındıracağım. Fakirliği tattıracağım. Üzerine eski püskü bir aba giydireceğim. Sonra seni bir ırgat gibi çalıştıracağım. Ta ki yorgunluktan bayılana kadar. Yerde uyuyacaksın. Sudan başka bir şey içmeyecek ve ne bulursan onu yiyeceksin. Eğer para bulursan, onu denize atmanı söyleyeceğim. Karını, çocuklarını, ülkeni düşünmeyi bırakacaksın, bunların hepsi sana birer saçmalık gibi gelmeye başlayacak. Aileni bırakıp ya mezarlıkta, ya bir kulede ya da bir fıçının içinde yaşamaya başlayacaksın. Böyle bir hayatla inan bana Pers kralından daha mutlu olacaksın. Seni bir işkence tahtasına bağlayacak olsalar bile umursamayacaksın. İnatçı ve kararlı olmalısın. Karşında çıkan kim olursa olsun, aynı şekilde umursamaz davranmalısın. Karşındaki kral da olsa sıradan bir insan da aklından geçeni aynı şekilde söyleyeceksin ki herkesin hayranlığını kazanasın.

Diyojen, bir krala da normal bir vatandaşa da aynı şekilde davranırdı. Kendisine "Dile benden ne dilersen" diyen Büyük İskender'e, güneşinin önünden çekilmesini söyleyecek kadar bu düşünceyi benimsemiş ve uygulamaktan hiçbir zaman çekinmemiş birisidir. Lucian anlatmaya devam ediyor:

Reklamsız Deneyim

Evrim Ağacı'nın çalışmalarına Kreosus, Patreon veya YouTube üzerinden maddi destekte bulunarak hem Türkiye'de bilim anlatıcılığının gelişmesine katkı sağlayabilirsiniz, hem de site ve uygulamamızı reklamsız olarak deneyimleyebilirsiniz. Reklamsız deneyim, sitemizin/uygulamamızın çeşitli kısımlarda gösterilen Google reklamlarını ve destek çağrılarını görmediğiniz, %% reklamsız ve çok daha temiz bir site deneyimi sunmaktadır. Kreosus Kreosus'ta her 10₺'lik destek, 1 aylık reklamsız deneyime karşılık Daha fazla göster

Evrim Ağacı'nın çalışmalarına Kreosus, Patreon veya YouTube üzerinden maddi destekte bulunarak hem Türkiye'de bilim anlatıcılığının gelişmesine katkı sağlayabilirsiniz, hem de site ve uygulamamızı reklamsız olarak deneyimleyebilirsiniz. Reklamsız deneyim, sitemizin/uygulamamızın çeşitli kısımlarda gösterilen Google reklamlarını ve destek çağrılarını görmediğiniz, % reklamsız ve çok daha temiz bir site deneyimi sunmaktadır.

Kreosus

Kreosus'ta her 10₺'lik destek, 1 aylık reklamsız deneyime karşılık geliyor. Bu sayede, tek seferlik destekçilerimiz de, aylık destekçilerimiz de toplam destekleriyle doğru orantılı bir süre boyunca reklamsız deneyim elde edebiliyorlar.

Kreosus destekçilerimizin reklamsız deneyimi, destek olmaya başladıkları anda devreye girmektedir ve ek bir işleme gerek yoktur.

Patreon

Patreon destekçilerimiz, destek miktarından bağımsız olarak, Evrim Ağacı'na destek oldukları süre boyunca reklamsız deneyime erişmeyi sürdürebiliyorlar.

Patreon destekçilerimizin Patreon ile ilişkili e-posta hesapları, Evrim Ağacı'ndaki üyelik e-postaları ile birebir aynı olmalıdır. Patreon destekçilerimizin reklamsız deneyiminin devreye girmesi 24 saat alabilmektedir.

YouTube

YouTube destekçilerimizin hepsi otomatik olarak reklamsız deneyime şimdilik erişemiyorlar ve şu anda, YouTube üzerinden her destek seviyesine reklamsız deneyim ayrıcalığını sunamamaktayız. YouTube Destek Sistemi üzerinde sunulan farklı seviyelerin açıklamalarını okuyarak, hangi ayrıcalıklara erişebileceğinizi öğrenebilirsiniz.

Eğer seçtiğiniz seviye reklamsız deneyim ayrıcalığı sunuyorsa, destek olduktan sonra YouTube tarafından gösterilecek olan bağlantıdaki formu doldurarak reklamsız deneyime erişebilirsiniz. YouTube destekçilerimizin reklamsız deneyiminin devreye girmesi, formu doldurduktan sonra saat alabilmektedir.

Diğer Platformlar

Bu 3 platform haricinde destek olan destekçilerimize ne yazık ki reklamsız deneyim ayrıcalığını sunamamaktayız. Destekleriniz sayesinde sistemlerimizi geliştirmeyi sürdürüyoruz ve umuyoruz bu ayrıcalıkları zamanla genişletebileceğiz.

Giriş yapmayı unutmayın!

Reklamsız deneyim için, maddi desteğiniz ile ilişkilendirilmiş olan Evrim Ağacı hesabınıza üye girişi yapmanız gerekmektedir. Giriş yapmadığınız takdirde reklamları görmeye devam edeceksinizdir.

Destek Ol

Konuşmalarında saldırgan olmalısın, hatta bir köpek gibi hırlamalısın. Somurtmalısın ve yüz ifadenle uyumlu bir yürüyüşün olmalı. Diyeceğim o ki, her şeyin vahşi ve hayvani olmalı. Bütün mütevazılığı, efendiliği bir kenara bırakmalısın. Uyumlu olmaya çalışmamalısın. Yüzün asla kızarmamalı, utanmamalısın. En kalabalık yerleri seç ve oraya gidip tek başına kal, kimseyle konuşma. Kimsenin sana yaklaşmasına izin verme. Gücünü baltalamalarına izin verme. Pek çok kişinin kendi özelinde bile yapamayacağı, çok cesurca şeyleri herkesin önünde yap. Şehvet duygularını tatmin edecek en absürt yolları seç. Eğer istersen bir ahtapot ya da mürekkepbalığını çiğ çiğ ye ve öl. Sana vaat edebileceğimiz mutluluk budur.
Diyojen elinde feneriyle Atina sokaklarındaWikimedia

Yukarıdaki görselde Diyojen'i elinde bir fenerle gezerken tasvir edilmiş şekilde görüyorsunuz. Diyojen, insanları hiç sevmez ve onları küçümserdi. Gündüz vakitleri elinde fenerle "Bir adam arıyorum." diyerek sokaklarda gezerdi. Bunu yaparak, Atina'da "adam" yani iyi ve erdemli birini görmediğini anlatmaya çalışmıştır.

Kinik yaşamı deneyimlemek için, böyle bir özgürlüğün gerektirdiği çeşitli fiziksel zorluklara göğüs germek gerekiyordu. Kinikler bedenlerini, ruhlarının iyiliği için eğitirler. Bunu benimseyen Diyojen efendisinin çocuklarına da gerekli miktarda spor yaptırırdı.

Diyojen'e değerli bir varlığı olup olmadığı sorulduğunda "Var." deyip üzerinden değerli bir şey çıkmayınca onunla alay edenlere göğsünü açıp şöyle demiştir:

İçinde birbirinden güzel şeyler olan bu vücudu taşıyorum ama senin gözlerin kapalı olduğundan göremiyorsun.

Diyojen'in düşünme şekli şüphesiz tarihte bildiğimiz diğer filozoflardan epey farklıdır. Diyojen, olaylara bizim yaklaşmadığımız açılardan yaklaşabilme yeteneğine sahipti. Bu yeteneği sayesinde şu anda, M.S yılında bile kendisinden söz ediyoruz. Oysa neyi vardı ki? Bir kral veya çok önemli bir siyasetçi miydi? Hayır. Düşüncelerinden başka hiçbir şeyi olmayan bir düşünürdü. Bugün bile Büyük İskender ile beraber Diyojen'den bahsedip onun düşüncelerini tartışıyoruz. Büyük İskender'in koskoca bir ordusu ve yardımcıları vardı, Diyojen'in ise bir fıçısı

Alıntı Yap

Okundu Olarak İşaretle

Paylaş

Sonra Oku

Notlarım

Yazdır / PDF Olarak Kaydet

Bize Ulaş

Yukarı Zıpla

İçeriklerimizin bilimsel gerçekleri doğru bir şekilde yansıtması için en üst düzey çabayı gösteriyoruz. Gözünüze doğru gelmeyen bir şey varsa, mümkünse güvenilir kaynaklarınızla birlikte bize ulaşın!

Bu içeriğimizle ilgili bir sorunuz mu var? Buraya tıklayarak sorabilirsiniz.

Soru & Cevap Platformuna Git

Bu İçerik Size Ne Hissettirdi?

Kaynaklar ve İleri Okuma

çamaşır makinesi ses çıkarması topuz modelleri kapalı huawei hoparlör cızırtı hususi otomobil fiat doblo kurbağalıdere parkı ecele sitem melih gokcek jelibon 9 sınıf 2 dönem 2 yazılı almanca 150 rakı fiyatı 2020 parkour 2d en iyi uçlu kalem markası hangisi doğduğun gün ayın görüntüsü hey ram vasundhara das istanbul anadolu 20 icra dairesi iletişim silifke anamur otobüs grinin 50 tonu türkçe altyazılı bir peri masalı 6. bölüm izle sarayönü imsakiye hamile birinin ruyada bebek emzirdigini gormek eşkiya dünyaya hükümdar olmaz 29 bölüm atv emirgan sahili bordo bereli vs sat akbulut inşaat pendik satılık daire atlas park avm mağazalar bursa erenler hava durumu galleria avm kuaför bandırma edirne arası kaç km prof dr ali akyüz kimdir venom zehirli öfke türkçe dublaj izle 2018 indir a101 cafex kahve beyazlatıcı rize 3 asliye hukuk mahkemesi münazara hakkında bilgi 120 milyon doz diyanet mahrem açıklaması honda cr v modifiye aksesuarları ören örtur evleri iyi akşamlar elle abiye ayakkabı ekmek paparası nasıl yapılır tekirdağ çerkezköy 3 zırhlı tugay dört elle sarılmak anlamı sarayhan çiftehan otel bolu ocakbaşı iletişim kumaş ne ile yapışır başak kar maydonoz destesiyem mp3 indir eklips 3 in 1 fırça seti prof cüneyt özek istanbul kütahya yol güzergahı aski memnu soundtrack selçuk psikoloji taban puanları senfonilerle ilahiler adana mut otobüs gülben ergen hürrem rüyada sakız görmek diyanet pupui petek dinçöz mat ruj tenvin harfleri istanbul kocaeli haritası kolay starbucks kurabiyesi 10 sınıf polinom test pdf arçelik tezgah üstü su arıtma cihazı fiyatları şafi mezhebi cuma namazı nasıl kılınır ruhsal bozukluk için dua pvc iç kapı fiyatları işcep kartsız para çekme vga scart çevirici duyarsızlık sözleri samsung whatsapp konuşarak yazma palio şanzıman arızası