mescidi aksa hadis / HADİSLERLE MESCİD-İ AKSA

Mescidi Aksa Hadis

mescidi aksa hadis

Sünneti nebevide Mescid-i Aksa’nın yerine, faziletine ve kutsiyetine işaret eden birçok delil hadis-i şerif ve olaylarla dolu olduğu gibi, öte yandan Peygamber Efendimiz (s.a.v.) ve ashabı, Mescid-i Aksa’ya önem vermişlerdir. Bu konuda aşağıdaki gibi birçok hadisi şerif bulunmaktadır:

İlk kıble

Allah resulü (s.a.v.) ve Müslümanlar önceleri Mescid-i Aksa tarafına doğru namaz kılıyorlardı. Gerek Mekke dönemi gerekse Medine döneminin ilk bir buçuk yılı boyunca Allahu Teâlâ’nın emri ile Mescid-i Aksa’yı kıble edinmişlerdi. İbni Abbas r.a. “Allah resulü s.a.v. Mekke’de iken Kâbe’yi önüne alarak Beytülmakdis’e doğru namaz kılardı. Medine’ye hicret ettikten sonra on altı ay daha bu yöne doğru kıldıktan sonra kıble Kâbe’ye çevrildi.” buyurmaktadır. (Ahmet bin Hanbel ve Tirmizi)

Yeryüzünde inşa edilen ikinci mescit

Ebu Zer r.a. anlatıyor: Ben, Allah resulüne yeryüzünde ilk önce hangi mescidin bina edilip konulduğunu sordum, bana: ‘El-Mescidü’l-Harâm’ buyurdu. ‘Sonra hangisi’ dedim, ‘El-Mescidü’l-Aksâ’ buyurdu. Sonra ben: ‘Bu iki mescidin kuruluşu arasında ne kadar zaman vardır’ dedim, ‘kırk sene’ buyurdu… (Buhari)

Bu hadisi şerif, Mescid-i Aksa’nın, Mescid-i Haram ile irtibatlı olan yüce makamını ve yeryüzünde Allah’a ibadet edilen ikinci mescit olduğunu, böylece kıdem şerefine ve Mescid-i Haram ile bağlantı şerefine nail olduğunu göstermektedir.

Kendisinin yolculuk yapılabilen mescitlerin üçüncüsü

Allah resulü (s.a.v.), Mescid-i Aksa’nın namaz kılmak için kendisine yolculuk ve seyahat yapılabilen üç mescitten biri olduğunu haber vererek Mescid-i Aksa’nın bereketine ve ecrinin büyüklüğüne işaret bulunmuştur. Buhari ve Müslim’de geçen bir hadis-i şerifte Efendimiz (s.a.v.) “(İbadet için) sadece şu üç mescide yolculuk yapılır: Mescid-i Harâm, Mescid-i Nebî ve Mescid-i Aksâ…” buyurmuştur.

Allah resulü (s.a.v.)'in gece yürüyüşü

İsra ve miraç mucizesi ile ilgili olarak sünnet kitapları bu olayı ve Mescid-i Aksa ile bağlantısını detaylıca aktarmıştır. Yolculuk Burak ile yapılmış, peygamberler Mescid-i Aksa’da toplanmışlar, Efendimiz (s.a.v.) onlara imamlık yapmış ve oradan namaz emrini almak için göklere yükseltilerek yine oraya dönmüştür.

Bu haberlerden biri Sahih-i Müslim’de geçen Peygamber Efendimiz (s.a.v.)’in şu sözleridir; bundan sonra katırdan küçük ve merkepten büyük, beyaz renkte “Burak” isminde bir hayvana bindirildim. Bu hayvan, her adımını, gözünün görebildiği son noktaya atıyordu. Bir anda Mescid-i Aksa’ya geldik. Cebrail, Burak’ı, bütün peygamberlerin hayvanlarını bağladıkları bir halkaya bağladı. Mescitte diğer peygamberlerin ruhları temessül etti. Bize selâm verdiler. Ben de selâmlarına karşılık verdim. Cebrail bana, ‘Öne geç ve nebilere iki rekât namaz kıldır.’ dedi. Ben de imam olup namazı kıldırdım. Cebrail bana biri süt, biri şarap dolu iki kap getirdi. Ben sütü içince, ‘Yaratılışına uygun olanı seçtin.’ dedi. Sonra bizi gökyüzüne çıkardı…” bu sözler uzunca bir hadis-i şerifin bir bölümüdür. ) (İsra ve miraç hakkında daha fazla bilgi için tıklayınız.)

Mescidi Aksa’da namaz kılanların ecrinin kat kat olması

Mescid-i Aksa’da namaz kılmanın ecrinin kat kat olduğu hakkında birçok hadisi şerif bulunmaktadır. Bunlardan birinde Efendimiz (s.a.v.), Mescid-i Aksa’da kılınan bir namazın bin namaza denk olduğunu, diğer iki rivayette ise birinde beş yüz diğerinde iki yüz elli namaza denk olduğunu ifade etmektedir. Alimler bu rivayetler arasındaki farklılığın sebebini şu şekilde açıklamışlardır. Öncelikle iki yüz elli namaza denk geliyordu. Ardından Allahu Teâlâ, Mescid-i Aksa’ya ikramda bulundu ve beş yüz namazlar çıkardı, sonrasında da bin yaptı. Çünkü Allahu Teâlâ’nın fazlı artar eksilmez. Tüm bu artışlar Mescid-i Aksa’nın şanının yüceltilmesi kabilindendir.

Bu konuda zikredilen birkaç hadisi şerif:

  1. Ebu Zer r.a. Allah resulü (s.a.v.)’e “Beytülmakdis’te kılınan namaz mı yoksa Allah resulü (s.a.v.)’in mescidinde kılınan namaz mı daha faziletlidir?” diye sordu. Efendimiz (s.a.v.) “Benim bu mescidimde kılınan namaz orada kılınan namazdan dört kat daha faziletlidir. Orası ne güzel namazgahtır. Haşir ve neşir yeridir. Yakında bir gün gelecek ki, insanın Beytü’l Makdis’i görebileceği atını bağladığı ip (şatan) kadar bir toprağının olması onun için tüm dünyadan veya içindekilerden daha hayırlı olacaktır” buyurdular. (Beyhaki, Elbani’nin Tergibü Terhip’te naklettiğine göre sahihtir.)

Hadisi şerif, Mescid-i Aksa’da namaz kılmanın faziletinin iki yüz elli namaza denk olduğunu göstermektedir. Çünkü Efendimiz (s.a.v.), kendi mescidinde kılınan namazın Mescid-i Haram hariç bin namaza denk olduğunu belirtmek üzere “Benim bu mescidimde kılınan namaz başka mescitlerde kılınan namazlardan bin kat hayırlıdır. Ancak Mescid-i Haram müstesna” buyurmuştur. (Buhari ve Müslim)

  1. Ebu Derda ve Cabir r.a. Allah resulü (s.a.v.)’in şöyle buyurduğunu rivayet etmektedirler: “Mescid-i Haram’da namaz kılmanın fazileti diğer yerlere göre yüz bin namazdır. Benim bu mescidimde ise bin namazdır. Beytülmakdis mescidinde beş yüz namazdır.” (Beyhaki, Süneni Suğra, , Hasen hadis)
  2. Peygamber (s.a.v.)’in azatlı cariyesi Meymûne r.a. şöyle demiştir: “Ben (bir gün): ‘Yâ rasûlellâh! Beytü’l-Makdis (Mescid-i Aksa) hakkında bize fetva ver’, dedim. Buyurdu ki: “(orası) mahşer (kıyamet günü) yeridir. Oraya varıp içinde namaz kılınız. Çünkü onda kılınan bir namaz, başka yerde kılınan bin namaz gibidir.” Ben: ‘eğer oraya kadar yolculuk etmeye gücüm yetmezse ne edeceğimi haber verir misin?’ diye sordum. Buyurdu ki: “sen ona zeytinyağını hediye edersin, aydınlatılmasında kullanılır. Kim bunu yaparsa, orada namaz kılmış gibi olur.”

Not: Mescid-i Aksa’da kılınan namazın elli bin kat sevabının bulunduğuna dair rivayetler bulunsa da hadis alimlerinin hükümlerine göre bu hadisler sahih değildir.

Mescid-i Aksa’da Allah için ihlasla namaz kılan kişinin günahlarının affolunması

Bu nedenle Mescid-i Aksa’da namaz kılmanın faziletini beyan eden hadisi şerifler varit olmuştur. Abdullah bin Amr r.a.’dan rivayet edildiğine göre, Peygamber Efendimiz (s.a.v.) şöyle buyurmuştur: “Davud a.s.’ın oğlu Süleyman a.s. Beytü’l Makdis’in binasını bitirince Allah-u Teâlâ’dan üç dilekte bulunmuştur: İlâhî hükme uygun bir hüküm verme kudreti. Kendisinden sonra hiç kimseye nasip olmayacak bir mülk ve saltanat. Yalnız namaz kılmak için Mescid-i Aksa’yı kastedip gelen kimsenin annesinden doğduğu gün gibi günahlarından çıkması. Peygamber (s.a.v.) devamında buyurdu ki: “Süleyman a.s.’ın dilediği ilk iki şey kendisine verilmiştir. Üçüncü dileğinin de kendisine verilmiş olmasını umarım.” (Ahmet bin Hanbel Nesai ve ibni Mace)

Hadis-i şerifte Mescid-i Aksa’nın ve orada namaz kılmanın fazileti ve ecrine işarette bulunmaktadır. Yine hadis-i şerifte geçen Allah resulü (s.a.v.)’in umduğu üçüncü istek, nasıl ki Süleyman a.s.’ın duaları kabul edildiği ise Allah’ın izniyle gerçekleşmektedir.

Bu nedenle yüce sahabe Abdullah bin Amr r.a. Hicaz’dan Beytülmakdis’e gelir, mübarek Mescid-i Aksa’ya girer, orada namaz kılar, sonra çıkar, Süleyman a.s.’ın hadis-i şerifte geçen duasına nail olmak ve sadece namaz kılmaya gelmiş olmak için orada su bile içmezdi.

Mescid-i Aksa’dan ihrama girmenin fazileti

Allah resulü (s.a.v.) Mescid-i Aksa’nın hac ve umre gibi mekânsal ibadetlerde bile Mescid-i Haram ile olan ilişkisini ashabına haber vermeye devam etmiştir. Peygamber Efendimiz (s.a.v.)’in eşi Ümmü Seleme r.a., Allah resulü (s.a.v.)’den şöyle duyduğunu rivayet etmektedir; Her kim umre veya hac için Mescid-i Aksa’dan tehlil getirirse Allahu Teâlâ geçmiş günahlarını affeder.” (Ahmet bin Hanbel, ebu Davud, ibni Mace ve diğerleri)

Tehlil getirmenin anlamı hac veya umre niyetiyle ihrama girmektir. Tehlil hac ve umre için ihrama girerken, telbiye ile sesi yükseltmek anlamındadır.

Deccal’in Mescid-i Aksa’ya girememesi

Allah resulü (s.a.v.) Deccal hakkında şöyle buyurmuştur; “Deccal ortaya çıkacak, yeryüzünde kırk sabah kalacak; dört mescit dışında uğramadığı yer kalmayacaktır. Bunlar; Kâbe, peygamber mescidi, Mescid-i Aksa ve Tur’dur.” (Ahmet bin Hanbel, Müsned) Bu hadis-i şerifte de ifade edildiği üzere Mescid-i Aksa, Deccal’in giremeyeceği ve Allahu Teâlâ’nın korumasında kalacak dört mescitten biridir. Bu hadis-i şerif de Mescid-i Aksa’nın makamının yüceliğine ve fitne zamanlarında sığınılacak bir yer olduğuna delalet etmektedir.

Mescid-i Aksa’ya hediye verme ve gözetmenin fazileti

Yukarıda bahsettiğimiz Meymune r.a. hadisi, bu konuya delalet etmektedir. Allah resulü (s.a.v.)’e, ‘eğer oraya kadar yolculuk etmeye gücü yetmezse ne yapacağını haber verir misin?’ diye sorduğunda “Sen ona zeytinyağını hediye edersin, aydınlatılmasında kullanılır. Kim bunu yaparsa, orada namaz kılmış gibi olur.” buyurmuştur. (Ahmet bin Hanbel, Müsned)

Haşir ve neşir yeridir

Ebu Zer funduszeue.info nakledilen hadisi şerifte, Efendimiz (s.a.v.) Mescid-i Aksa hakkında “Orası haşir ve neşir yeridir” buyurmuştur. (Beyhaki)

Mescid-i Aksa ne güzel namazgahtır

Yine naklettiğimiz Ebu Zer funduszeue.info nakledilen hadisi şerifte Efendimiz (s.a.v.) Mescid-i Aksa hakkında “Orası ne güzel namazgâhtır” buyurmuştur. (Beyhaki) Tüm bunlar Mescid-i Aksa hakkında yapılan metih ve taltifler olup, Müslümanlar için namaz kılınabilecek en hayırlı yerlerden biri olduğunu göstermektedir.


Kur&#;an ve Hadislerde Mescid-i Aksa&#;nın Fazileti

KUR’AN-I KERİM VE HADİSLERDE

MESCİD-İ AKSA’NIN FAZİLETİ

Mescid-i Aksa, Müslümanların ilk kıblesi ve en kutsal sayılan Harem Mescitlerinin üçüncüsüdür. Mescid-i Aksa Müslümanların kıblesi olarak, Hicretten sonra on altı, on yedi aya kadar sürmüştür. Filistin toprakları içerisinde ve Kudüs şehrinde bulunmaktadır. Mescid-i Aksa’nın ilk ismi, Arapça “ Beytü’l Makdis “, yani “ Kutsal ev” demektir.

Yüce Allah (cc) Kur’anı-ı Kerimde “Mescid-i Aksa” dan adıyla bahsetmekte ve bu Mescidin etrafının mübarek kılındığını bildirmektedir. Bu konuda İsra suresinin 1. Ayetinde şöyle buyrulmaktadır:

1- “Bir gece, kendisine ayetlerimizden bir kısmını gösterelim diye (Muhammed) kulunu Mescid-i Haram’dan, çevresini mübarek kıldığımız Mescid-i Aksa’ya götüren Allah noksan sıfatlardan münezzehtir. O, gerçekten işitendir, görendir.” İsra su. 1.

Bu ayette kastedilen mescidin Kudüs’teki Mescid-i Aksa olduğu konusunda Bütün İslam Müfessirleri ittifak etmişlerdir. Nevevi,III, Kur’an-ı Kerim de “mabed” diye söz edilen bina Beyt-i Makdis olarak adlandırılırdı. Peygamber (sav)in Miraç’a çıkarken ziyaret ettiği mekânın bu Beyt-i Makdis olduğu ünlü müfessirler tarafından dile getirilmektedir. Nitekim meşhur İsra hadisinde Peygamber (sav) Efendimiz: “Burak’a bindim. Kudüs’teki Beytu’l-Makdis’e vardım..” diye söz etmektedir. (Buhari, funduszeue.info,6; Müslim, İman,; Nesai, Salat,10; Tirmizi,Tefsir, 2/)

Kudüs şehri, bütün kutsal dinlerde kutsal sayılan bir şehirdir. Bunun en önemli sebebi de Yüce Allah tarafından hidayet rehberi olarak görevlendirilen Peygamberlerin birçoğunun Kudüs’te yaşamış veya hayatının bir bölümünün bu şehirde geçirmiş olmalarındandır. Bu Peygamberlerin Mabet olarak kullandıkları mekânlar (Mescitler) de Kudüs şehrindedir.

Kudüs ve çevresinin mübarek kılındığında dair diğer ayetler şunlardır.

2- “Bir zamanlar Musa, kavmine şöyle demişti: … Ey kavmim! Allah’ın size lütfettiği nimetini hatırlayıfunduszeue.info kavmim! Allah’ın size (vatan olarak) yazdığı mukaddes toprağa girin..” Maide su

Burada sözü edilen mukaddes toprak, Kudüs ve çevresi, yani Filistin topraklarıdır.

3- “Ey ateş! İbrahim’e karşı serin ve esenlik ol” dedik….Onu (İbrahim’i (as) Lut ile beraber kurtarıp, içinde alemler için bereketler kıldığımız yere ulaştırdık.” Enbiya su.

Müfessirlere göre bereketli ülke Filistin (Kudüs) yöreleridir. İbrahim (as) ateşten kurtarıldıktan sonra Filistin topraklarına hicret etmiş ve bir sure el-Halil diye bilinen beldede ikamet etmiştir.

4- “Hor görülüp ezilmekte olan kavmi (İsrail oğullarını), toprağına bolluk ve bereket verdiğimiz yerin doğu ve batı taraflarına mirasçı kıldık..” A’raf su

“Toprağına bolluk ve bereket verdiğimiz yer” denilirken kastedilen beldenin Filistin diyarı olduğu, zira İsrail oğulları Mısır’da zulüm gördükten sonra, Filistin topraklarına göç etmiş ve orada belli bir süre hâkimiyet kurmuşlardır.

5- “Bunun üzerine Zekeriya, mabetten kavminin karşısına çıkarak onlara: “Sabah akşam tespihte bulunun” diye işaret etti.” Meryem su.

Bu ayette geçen “Mihrap”, o zamanlarda ibadet edilen yer yani Beyt-i Makdis (Mescid-i Aksa)dır.

6- “ Zekeriya, Meryem’in yanına, Mabede her girişinde orada bir rızık bulur ve: “Ey Meryem! Bu sana nerden geliyor?” der. O da: “Bu, Allah tarafındandır. Allah dilediğine sayısız rızık verir” derdi.” Al-i İmran su.

7- “Zekeriya mabede durmuş namaz kılarken melekler ona şöyle nida ettiler. Allah sana, kendisi tarafından gelen bir kelime’yi tasdik edici, efendi, iffetli ve Salihlerden bir peygamber olarak Yahya’yı müjdele.” Al-i İmran su.

Bu ayetlerde de “Mihrap” olarak geçen ve Mabet olarak tercüme edilen mekân Beyt-i Makdis, yani Mescid-i Aksa’dır.

8- “Meryem oğlunu ve annesini de kudretimizle bir alamet kıldık. Onları, yerleşmeye elverişli, suyu bulunan bir tepeye yerleştirdik.” Mü’minun su.

Kur’an-ı Kerim, Beytu’l-Makdis’in toprağını bitkilerin en güzel bir şekilde yetiştiği verimli bir tepe, suyunu da akan bir pınar olarak nitelemektedir. Bu yer, Beytu’l-Makdis’tir.

Yukarıdaki bu ayetler, Hz. Zekeriya ve onun oğlu Hz. Yahya, Hz. Meryem ve onun oğlu Hz. İsa (as) döneminde orada bir mabedin yani Mescid-i Aksa’nın eski şeklinin mevcut olduğunu ortaya koymaktadır. İşte Beyt-i Makdis denilen mabet de bu mabettir. Tarihi kaynaklarda Kudüs’ün M:S. 70 yılında yıkıma uğradığı, Beyt-i Makdis’in de bu olayda yıkıldığı ifade edilmektedir. Ancak bu mekân yine bir mabet olarak biliniyor ve Beyt-i Makdis’in kalıntıları korunuyordu. Bugün Yahudilerin “Ağlama Duvarı”, Müslümanların ise “Burak Duvarı” olarak adlandırdıkları duvar bu eski mabedin bir kalıntısıdır.

9- “funduszeue.info bozgunculuğun zamanı gelince, yüzünüzü kara etsinler, daha önce girdikleri gibi yine mescide (Beyt-i Makdis’e) girsinler ve ellerine geçirdikleri her şeyi yerle bir etsinler diye (üzerinize yine düşmanlarınızı gönderdik.)” İsra su. 7.

Burada da zikredile mescidin Mescid-i Aksa olduğu konusunda yine icma vardır.

“Allah’ın mescitlerinde onun adının anılmasını yasak eden ve onların yıkılması için çalışandan kim daha zalimdir. Böyleleri oralara eğer girerlerse ancak korka korka girebilmelidirler. Bunlar için dünyada rezillik, ahrette de büyük bir azap vardır.” Bakara su

Bu ayet Beyt-i Makdis’e saldıran, onu harap edip ahalisini de öldüren Rumlar hakkında nazil olduğu belirtilmektedir. ( Kadı Beydavi Tefsiri.. Bak. Bakara suayet.)

Dün Rumlar saldırdı, Mescidi tahrip edip ahalisini öldürdüler, Bu gün de rezil, zalim İsrail askerleri saldırıyor, asker fotinleri ile Mescide giriyor, Kur’an-ı Kerimleri yerlere atıyor ve Müslüman Filistinlileri öldürüyorlar. Ayetteki zalimler bugün İsrail askerleridir. Dünya’da rezillik, ahrette de azap onlarındır. Bir buçuk milyarlık İslam âlemi, milyonluk İsrail’in zulmünü sadece seyrediyor.

“Cinlerden de öylesi vardı ki, Rabbinin izni ve emri ile Süleyman’ın önünde sürekli çalışmaktaydı. Onlar onun için dilediği şeyleri; sağlam köşkleri, yüksek evleri, mescitleri, heykelleri, büyük havuzlar gibi çanakları ve sabit sabit çanakları yapıyorlardı. .Sonra Süleyman’ın ölümüne hükmettiğimiz zaman, onun öldüğünü ancak değneğini yiyen ağaç kurdu gösterdi..” Sebe su.

Mescid- Aksa yerinin tespiti ve planlanması Hz. Davut (as) ile başlar. Hz. Davut (as) Kudüs’te inşa etmek için başladığı fakat bitiremediği mabedin inşasını bitirmesini oğlu Hz. Süleyman (as) a vasiyet ve emreder. Mabedin yapılması ile ilgili bütün malzemeleri ve elemanları oğlu Süleyman (as)a teslim eder. . Babasının vasiyetine uyarak Süleyman (as) Kudüs’te Beytu’l- Makdis’i inşa etmiştir. (İslam Ansiklopedisi, 29/ )

Bu Mescidin inşasında cinleri de çalıştırmış ve Hz. Süleyman (as) canını Rabbine teslim etmesine rağmen, cinler bu durumu anlamamış ve başlarında Hz. Süleyman varmışçasına çalışmalarına devam etmişlerdir. Hz. Davut (as) ın inşasına başlayıp oğlu Hz. Süleyman’ın bitirdiği, cinlerin de bilfiil çalıştığı Mabet, Mescid-i Aksa’dır. Mescid-i Aka’nın ilk şeklinin Hz. Süleyman (as) tarafından yaptırıldığı, hem yukarıdaki ayetlerden hem de şu hadisten açıkça anlaşılmaktadır.

Hz. Süleyman (as) mabedin inşaatı bitince büyük bir törenle mabedin açılışını yapmıştır. Hz. Süleyman (as) öküz, koyun kurban kesmiş ve bir hafta sureyle bayram ilan etmiştir.

Çok değerli eşyalarla dolu olan Beyt-i Makdis, Hz. Süleyman (as) dan sonra istilacıların yağmalama ve yıkımlarına maruz kalmıştır. En büyük yıkım Babil hükümdarı II. Büntünnaar’ın Kudüs’ü 3. İşgali sırasında olmuştur. (M.Ö. ). Daha sonra da pek çok istilalar sonucu mabet yıkılmıştır.

M.S. yılında Halife Hz. Ömer (ra) döneminde Kudüs fethedildikten sonra, Kudüs’ün anahtarını teslim aldığında kendisi de bizzat çalışarak Mescid-i Aksâ’nın (Süleyman Mâbedi) Hıristiyanlık döneminde molozlar altında kalmış olan yerini temizletip Sahre’nin güneyindeki düzlükte cemaate namaz kıldırmış (Taberî, Târîħ, II, ), daha sonra da buraya bir mescit yaptırmıştır. Hz. Ömer (ra) nin burayı mabet ittihaz etmesi ve orada namaz kılması o mekânın kutsiyet ve ehemmiyetinden ileri geliyordu. Mescid-i Aksa daha sonra Emevi halifelerinden Abdülmelik bin Mervan zamanında genişletilmiştir.

Mescid-i Aksa’ya Mekke ye olan uzaklığından dolayı en uzak manasına gelen “aksa” ismi verilmiştir.

Hadis-i şeriflerde Mescid-i Aksa’nın önemi ve fazileti:

1- Peygamber (sav) Efendimiz, Hz. Süleyman’ın üç dileği olduğunu söyleyerek şöyle buyurmaktadır: “Davut oğlu Süleyman (as), Beytu’l-Makdis’i inşa edince Yüce Allah’tan üç şey istedi: Birincisi doğru ve isabetli hüküm verme yeteneğinin kendisine verilmesini istedi ki, bu kendisine verildi. İkincisi kendisinden sonra kimseye nasip olmayacak bir iktidar verilmesini istedi. Bu da kendisine verildi. Üçüncüsü Mescidin inşaatını bitirdikten sonra, “bu mescide sadece namaz kılma düşüncesi ile gelen bir kimseyi annesinden doğmuş gibi günahsız olarak oradan çıkarmasını” Allah’tan niyaz etti.” Başka bir rivayette yer alan ayrıntıya göre, Resulullah (sav): “Süleyman’ın ilk iki dileği gerçekleşmiştir. Üçüncüsünün de kendisine verilmiş olmasını umarım.” Dediği rivayet edilmektedir. İbn Mace, İkamet, Nesai, Mesacit, 6. Hadislerle İslam, D.İ.Bşk. cs

Bu hadis-i şeriften öğrendiğimize göre, Mescid-i Aksa’ya ibadet niyetiyle namaz kılmak için gitmek, günahlara kefarettir, kişinin bağışlanmasına neden olur.

2- Peygamber (sav) Efendimiz bir hadis-i şeriflerinde şöyle buyurmaktadır: “ Yolculuk ancak şu üç Mescitten birisine ibadet için olur. Benim şu Mescidime, Mescid-i Haram’a ve Mescid-i Aksa’ya”. Müslim, Hac, 15/ , Buhari, Mescid-i Mekke,1. Savm 67, Ebu Davut, Menasik 94; Tirmizi, Salat ; Nesai, Mesacit,

Bu gün İslam âlemi, “ibadet için yolculuk yapmaya değer” diye belirtilen Mescid-i Aksa’yı rahat bir şekilde ziyaret edememekte ve içerisinde Cuma namazı kılamamaktadır. İsrail askerleri dün Cuma namazında 35 yaşın altındaki gençlerin namaz kılmalarına izin vermemiştir. Mescid-i Aksa’nın Müslümanların ziyaretine açık tutulması için mukaddes Kudüs şehrini kurtarmak hepimizin dini bir görevidir. Allah Kudüs ‘ün kurtulduğu günü görmeyi bizlere nasip eylesin.

3- Ebu Zer (ra) diyor ki, “Resulullah (sav) Efendimize; “yeryüzünde inşa edilen ilk mescidin hangisi olduğunu sordum, “ Mescid-i Haram” diye cevap buyurdu. “Sonra hangisi?” diye sordum, “Mescid-i Aksa” diye cevap buyurdu. Ben, “ İkisi arasındaki süre ne kadardır?” diye sordum. Şöyle buyurdular: “Kırk yıl” sonra da Peygamber (sav), “ Ey Ebu Zer! Bütün yeryüzü senin için mescittir. Nerede namaz vaktine girersen orada namazını kıl. Namazın fazileti, vaktinde kılınmasındadır,” buyurdu.” Buhari, Enbiya, 60/40; Müslim, Mesacid, ; İbn Mace, Mesacid, 4/7.

4- Peygamber (sav) Efendimiz Mescid-i Aksa’da kılınan namazların, Mescid- Haram ve Mescid-i Nebevi hariç, diğer mescitlerde kılınan namazlardan daha fazla sevap ve faziletli olduğunu şöyle ifade etmektedir: “Bir adamın kendi evinde kıldığı namaza bir namaz sevabı verilir. Oturduğu beldenin sakinlerinin devam ettikleri camide kıldığı namaz yirmi beş kat sevap verilir. Cuma namazının kılındığı camide kıldığı namaza beş yüz kat sevap verilir. Mescid-i Aksa’da kıldığı namaza elli bin kat sevap verilir. Benim Mescidimde kıldığı namaza elli bin kat sevap verilir. Mescid-i Haram’da kıldığı namaza ise yüz bin kat sevap verilir.” İbn Mace, İkametu’s-Selah, 5/ Ahmet funduszeue.info,2/ 16,

5- Peygamber (sav) Efendimize azatlısı Hz. Meymune (ra): “Ey Allah’ın Resulü! Bize Mescid-i Aksa hakkında hükmün ne olduğunu bildirir misiniz?” diye sorar: Peygamber (sav) Efendimiz şöyle buyurdular: “Oraya gidin ve içerisinde namaz kılın.” Hadisin ravisi dedi ki, “O zaman orası Müslüman olmayanların hâkimiyeti altındaydı”. Peygamber (sav) Efendimiz sözlerine şöyle devam etti: “Eğer oraya gidemez ve içinde namaz kılamazsanız kandillerinde yakılmak üzere oraya zeytinyağı gönderin.” Ebu Davut, K. Salat,

6- Resûl-i Ekrem’in Mi’rac gecesinde Mescid-i Aksâ’ya uğradığı ve burada içlerinde İbrahim (as), Musa (as) ve İsa (as) ın da bulunduğu peygamberler topluluğuna namaz kıldırdığı ve sonra semaya yükseltildiği anlaşılmaktadır. (Müslim, “Îmân”, ; İbn Hişâm, II, ).

7- Ümmü Seleme (ra) den, Resulullah (sav) Efendimiz şöyle buyurdular :” Kim umre yapmak için ihrama Beyt-i Makdis’den başlarsa günahları bağışlanır.”Bunun üzerine annem de Beyt-i Makdis’den itibaren ihrama girdi.” İbn Mace, Terğib, c.3/ s

8- Ebu Davut ve Beyhaki’nin rivayetlerinde ise, Ümmü Seleme (ra) Resulullah (sav) in : “ Kim hac ve umre yapmak üzere Mescid-i Aksa’dan ihrama girerse geçmiş ve gelecek günahlarıbağışlanır ve mutlaka cennete girer” buyurduğunu işittim.” Dedi. Et-Terğib c. 3/ s

9- Filistin topraklarının mübarek kılındığına dair de şu hadis-i şerif bulunmaktadır: Bu hadiste şöyle buyurulur: “Allah, Ariş ile Fırat arasını mübarek bereketli kılmış ve özellikle Filistin’i mukaddes kılmıştır.” Müslim, İman,

İsra ve Miraç olayı, yeryüzündeki bütün Müslümanların boynuna Mescid_i Aksa emanetini yüklemiştir. Onu ihmal etmek, onu korumamak, Allah’ın dinini ihmal etmek demektir. Yüce Allah bunu bütün Müslümanlardan soracaktır. Mescid-i Aksa, bir mescittir. Ancak yeryüzündeki herhangi bir mescit gibi değildir. Onun farklı konumu ve özelliği vardır. Yukarıda zikretmeğe çalıştığımız ayetler ve hadisler onu önemini bizlere anlatmaktadır. Bundan dolayıdır ki Mescid-i Aksa bütün Müslümanların kutsal mescididir. Bugün her Müslüman’a düşen görev Mescid-i Aksa’nın değerini bilmek, sevgi bağıyla ona bağlanmaktır. Onun dokunulmazlığını ve şerefini korumaktır. Ona destek olma uğruna maddi ve manevi bütün fedakârlığı yapmaktır.

Yüce Allah Müslümanlara birlik, beraberlik ve kardeşlik nasip eylesin.

Kemalettin AKSOY

Bayburt İl Müftüsü

MESCİD-İ AKSA YERYÜZÜNDE İNŞA EDİLMİŞ İKİNCİ MESCİTTİR

Ebuzer Gıffari (ra)'dan rivayetle Hz. Muhammed (sav) şöyle buyurmuştur:

"Ey Rasulallah! Yeryüzünde inşa edilen ilk mescit hangisidir? diye sordum. O (sav) dedi ki: Mescid-i Haram'dır. Ben dedim ki: Ondan sonra hangi mescit inşa edilmiştir? Dedi ki (sav): Mescid-i Aksa. Dedim ki: O ikisinin inşa edilmesi arasında ne kadar süre vardır? Dedi ki (sav): Kırk sene. Sen nerede olursan ol vakit girdiğinde namazını eda et. Yeryüzü senin için mescit kılınmıştır".

➡ Meşhur sahabe efendilerimizden Ebuzer Gıffari (ra) ve Hz. Muhammed (sav) arasında geçen bu diyalog o dönemde mukaddes mekânlara ve bu mekânların tarihine verilen öneme işaret etmektedir. Görünen odur ki sahabiler kendi aralarında Müslümanlar için kutsal olan mekânlarla alakalı istişareler yapmışlar ve Hz. Peygamber (sav)'e de bu konu hakkında sorular sormuşlardır.

Ebuzer Gıffari (ra) zikredilen hadisin gerçekleştiği ortamda ard arda kutsal mekânlar ve bunların yapım zamanları hakkında soru sormuş her defasında da Hz. Muhammed (sav) sorulara net cevaplar vermiştir. Efendimiz (sav)'in sorulara bu denli cevap vermesi hem Peygamber olarak tebliğ etme görevinden ileri gelmektedir hem de hadis-i şeriften de anlaşıldığı üzere kendisinin de konuya karşı şahsi bir ilgisi vardır.

Şeri nas olarak kabul edilen ayet ve hadisler birbirleri ile asla çelişmezler bilakis birbirlerini teyit ederler. Hz. Muhammed (sav) yukarıda zikretmiş olduğumuz hadiste yeryüzünde inşa edilen ilk mescidin Mescid-i Haram olduğunu haber vermiştir. Aynı bilgiye Al-i İmran suresinin ayetinde de rastlamak mümkündür. Ayet-i kerimede şöyle buyrulmaktadır: "Gerçek şu ki insanlar için yeryüzünde kurulan ilk mabed mübarek Mekke'dekidir". Dolayısıyla iki bilgi birbirini desteklemekte ve doğrulamaktadır.

📌 Yalnız Mescid-i Haram ve Mescid-i Aksa arasında ki şu farka dikkat çekmekte fayda vardır. Kâbe'yi içine alan Mescid-i Haram adı üstünde harem bir bölgedir, yani içinde adam öldürmek veya herhangi bir canlıya zarar vermek haramdır. Harem kuralları çiğnendiği zaman kefaret ödenmesi gerekir ancak bu durum Mescid-i Aksa için geçerli değildir. Mescid-i Aksa her ne kadar üç büyük mescitten olsa da harem olma özelliğine sahip değildir.

➡ Hadis-i şerifte dikkat çekilen bir diğer noktada Mescid-i Haram ile Mescid-i Aksa'nın yapımı arasındaki zamanın çok kısa olmasıdır. Dolayısıyla büyük bir ihtimalle ilkini inşa eden kişi veya kişilerle ikincisini inşa eden kimseler aynıdır. Kabe'yi ilk inşa eden kimsenin Adem (as) ya da melekler olduğu düşünülmektedir. Ancak yaygın olan görüş Hz. Adem'in inşa ettiği yönündedir. Zaman içerisinde farklı dönemlerde Hz. Süleyman Mescid-i Aksa'yı Hz. İbrahim de Kabe'yi yenilemiş; belli olan sınırları üzerinde yeniden kaim kılmışlardır.

➡ Mescid-i Aksa Mekke'den uzak olduğu için Arapçada "en uzak mescit" anlamına gelecek şekilde isimlendirilmiştir. Ancak Mescid-i Aksa mukaddes bir mekân olduğu için ve takdis edilen mekanlar kötülükten ve pislikten hali oldukları için Mescid-i Aksa'ya "şerden uzakta olan mescit" anlamında bu isim verilmiş olabilir. Mescid-i Aksa'nın ismi Kur'an-ı Kerim'de açık olarak yalnızca İsra Suresi'nde geçmektedir.

➡ Hadis-i şerifte ismi geçen iki mescidin de yapım aşaması birbirine çok yakındır. İkisi de kendi içinde oldukça önemlidir. İsra-Miraç olayı da bu iki mescit arasında gerçekleşmiştir. Bu olay da bu iki mescidin birbiri ile olan alakasını güçlendirmektedir.

MÜSLÜMANLARIN KALBİ MESCİD-İ AKSA İLE ATAR

➡ Ebuzer Gıffari (ra)'dan rivayetle:

Biz bir keresinde Rasulullah (sav)'in huzurundayken, "Ey Allah'ın Rasulü Mescid-i Nebevi mi yoksa Mescid-i Aksa mı daha faziletlidir?" diye sorduk. Rasulullah (sav) dedi ki; "benim mescidimde kılınan namaza Mescid-i Aksa'da kılınan namaza kıyasla dört kat daha çok sevap verilir. Mescid-i Aksa namaz kılmak için ne de güzel bir mekândır. Öyle bir zaman gelecek ki eğer bir kimse atını bağlayacak kadar uzunluktaki ip kadar alana sahip olursa ve bu alan da Mescid-i Aksa'yı gören bir mekanda olursa bu o kimse için bütün dünyadan daha hayırlıdır."

➡ Ebuzer Gıffari (ra) bu soruyu sorduğu zaman Mescid-i Aksa Rum hükmü altındaydı. Her ne kadar Mescid-i Aksa o zamanlar Müslümanlara ait olmasa da sahabeler orayı çok önemsiyor hatta Mescid-i Nebevi ile kıyaslıyorlardı. Bu konu ile alakalı olarak Hz. Peygamber'e soru sormaları konuyu ne denli içselleştirdiklerinin bir göstergesidir.

➡ Sahabilerin "Hangisi daha faziletli sorusu?" oldukça manidardır. Çünkü Mescid-i Nebevi kendilerinin hemen yanı başında durmakta iken hiç görmedikleri aslında yıkık halde bulunan ve Müslümanların kontrolü altında olmayan bir bölgedeki Mescid-i Aksa'nın mı yoksa nice zorlukların ardından bizatihi kendi elleri ile inşa ettikleri Mescid-i Nebevi'nin mi daha faziletli olduğu konusunda aralarında ayrılığa düşmüşler ve Hz. Peygamber'e böyle bir soru yöneltmişlerdir. Bazı sahabiler konumu itibariyle Mescid-i Nebevi'yi daha üstün tutarken bazıları da yeryüzünde inşa edilen ikinci mescit olduğu, birçok peygamberin Mescid-i Aksa civarında yaşadığı, İsra-Miraç hadisesinin Mescid-i Aksa'da gerçekleştiği ve bir müddet Müslümanlara kıble olduğu için bazı sahabiler Mescid-i Aksa'yı daha üstün tutmuşlardır.

➡ Hz. Muhammed (sav) kendisine yöneltilen soru karşısında Mescid-i Nebevi için daha faziletlidir demekten ziyade Mescid-i Nebevi'de namaz kılmanın sevabı daha çoktur cevabını vermiş ancak hemen sonra Mescid-i Aksa için "o ne güzel mescittir" diye ekleme yapmıştır ki sahabiler tarafından Mescid-i Aksa'nın önemsiz olduğuna dair bir algı oluşmasın.

➡ Hadis-i şerifte dikkat çeken bir diğer husus, Hz. Peygamber (sav)'in yalnızca Mescid-i Aksa'nın güzel bir mescit olduğunu vurgulama ile yetinmeyip ona yakın bir mülk edinmenin dünyalardan daha hayırlı olduğuna dair vermiş olduğu haber ve Mescid-i Aksa çevresinde yaşamaya karşı yapmış olduğu teşviktir.

➡ Sanki Allah Rasulü o günden bizlere seslenmiş ve işgal altındaki Kudüs'ü Müslüman diyarı haline getirmemizi öğütlemiş gibidir. Hadis-i şeriften anlaşıldığı üzere Mescid-i Aksa'yı ve çevresini mekân edinmeye çalışmalıyız. Mevzu sadece oraya gidip, namaz kılıp katlarca sevap elde ederek dönmek değil; aynı zamanda oradaki ikametimizi Müslüman olarak kalıcı hale getirmek için çözüm arayıp harekete geçmektir, vesselam…

FİKRİYAT
SÜMEYYE ALI JABER

funduszeue.info SOSYAL MEDYADA!

Dijital medyanın tüm mecralarında yer alan funduszeue.info sosyal medyada da aktif olarak faaliyet gösteriyor.

Fikriyat'ı aşağıdaki sosyal medya adreslerinden takip edebilirsiniz;

👉 TWITTER

👉 INSTAGRAM

👉 FACEBOOK

👉 funduszeue.info mobil uygulamasını ise buradan indirebilirsiniz.

TÜM ÇALIŞMALAR YOUTUBE KANALIMIZDA!

funduszeue.info sitesinde ve mobil uygulamasında yer alan tüm video içeriklerini eş zamanlı olarak da youtube kanalımız üzerinden izleyebilirsiniz.

YOUTUBE 👉 Fikriyat TV

nest...

çamaşır makinesi ses çıkarması topuz modelleri kapalı huawei hoparlör cızırtı hususi otomobil fiat doblo kurbağalıdere parkı ecele sitem melih gokcek jelibon 9 sınıf 2 dönem 2 yazılı almanca 150 rakı fiyatı 2020 parkour 2d en iyi uçlu kalem markası hangisi doğduğun gün ayın görüntüsü hey ram vasundhara das istanbul anadolu 20 icra dairesi iletişim silifke anamur otobüs grinin 50 tonu türkçe altyazılı bir peri masalı 6. bölüm izle sarayönü imsakiye hamile birinin ruyada bebek emzirdigini gormek eşkiya dünyaya hükümdar olmaz 29 bölüm atv emirgan sahili bordo bereli vs sat akbulut inşaat pendik satılık daire atlas park avm mağazalar bursa erenler hava durumu galleria avm kuaför bandırma edirne arası kaç km prof dr ali akyüz kimdir venom zehirli öfke türkçe dublaj izle 2018 indir a101 cafex kahve beyazlatıcı rize 3 asliye hukuk mahkemesi münazara hakkında bilgi 120 milyon doz diyanet mahrem açıklaması honda cr v modifiye aksesuarları ören örtur evleri iyi akşamlar elle abiye ayakkabı ekmek paparası nasıl yapılır tekirdağ çerkezköy 3 zırhlı tugay dört elle sarılmak anlamı sarayhan çiftehan otel bolu ocakbaşı iletişim kumaş ne ile yapışır başak kar maydonoz destesiyem mp3 indir eklips 3 in 1 fırça seti prof cüneyt özek istanbul kütahya yol güzergahı aski memnu soundtrack selçuk psikoloji taban puanları senfonilerle ilahiler adana mut otobüs gülben ergen hürrem rüyada sakız görmek diyanet pupui petek dinçöz mat ruj tenvin harfleri istanbul kocaeli haritası kolay starbucks kurabiyesi 10 sınıf polinom test pdf arçelik tezgah üstü su arıtma cihazı fiyatları şafi mezhebi cuma namazı nasıl kılınır ruhsal bozukluk için dua pvc iç kapı fiyatları işcep kartsız para çekme vga scart çevirici duyarsızlık sözleri samsung whatsapp konuşarak yazma palio şanzıman arızası