cinlerin insan kılığına girdiğini nasıl anlarız / Cinler insan şekline girebilirler mi? | Sorularla İslamiyet

Cinlerin Insan Kılığına Girdiğini Nasıl Anlarız

cinlerin insan kılığına girdiğini nasıl anlarız

Rüyada cin görmek ne anlama gelir? Rüyada cin dövmek, çocuğu görmek ne demek?

Gören kişinin uykusunu kaçıran, korkutan ve huzursuz eden rüyada cin görmek olumsuz olarak yorumlanan rüyalardandır. Rüya tabircileri, bu tip rüya gören kişilere üzerinde fazla düşünmemesini ve unutmasını tembihlemiştir. Rüyada cin görmek ve benzer rüyalar, genelde kötü huylu kişilere veya kötü haberlere işaret eder. Rüyada cinin musallat olması, cin dövmek, cin görüp dua okumak veya besmele çekmek, rüyada erkek, dişi ve bebek cin görmek, cin çocuğu görmek, insan kılığında cin görmek gibi buna benzer rüyaların tabirlerini sayfamızda bulabilirsiniz.

RÜYADA CİN GÖRMEK NE DEMEKTİR?

Rüyada cin görmek iyiye yorumlanmadığı gibi üstünde fazla durmamak, fazla konuşmamak gerekir, hatta hemen unutulması gerekmektedir. Bu rüya, sahtekâr biriyle karşılaşıp bundan zararlı çıkacağınıza, hayal kırıklığına uğrayacağınıza işaret eder. Rüyayı gören kişi, rüyada kendisini cin olarak gördüyse, yakın zamanda dünya malı ya da kendi gururu ve çıkarları doğrultusunda hilekârlığa başvuracağına delalet eder.

Rüyada cinlerin başındaki büyükleri görmek, makam veya rütbenizde artış olarak yorumlanır. Rüyada kapınızın yakınlarında cin görmek, başınıza gelebilecek zararlara, maddi olarak geçim sıkıntısı çekmenize, dara düşeceğinize işaret eder. Rüyada cinin evinize girdiğini ve etrafı dağıttığını görürseniz, evinize hırsız gireceği ve büyük zararlar vereceği şeklinde yorumlanır.

Cin görmek ile ilgili olarak bazı rüyalar iyi de yorumlanmıştır. Mesela hamile bir kadının rüyada cin görmesi, doğacak olan evladının çok zeki olacağına işarettir. Rüyada cinden bir şey almak, cinin size bir şey vermesi memuriyete ya da kariyerinizde terfi almaya işaret eder. Rüyada cinin üzerindeki elbiseyi çıkarmak, düşmanlarınız karşısında kazanacağınız zafer olarak yorumlanır.

RÜYADA CİN MUSALLAT OLDUĞUNU GÖRMEK

Rüya tabircilerine göre bir kişi rüyasında kendisine bir cinin musallat olduğunu görürse o kişi hak yolundan sapacaktır diye tabir edilir. Rüya sahibinin ahiret yaşantısını unutacağı, bu dünyaya dalacağı, sanki hiç ölmeyecekmiş ve öbür tarafa götürecekmiş gibi sürekli daha fazla dünya malı elde etme hırsına kapılacağı bu uğurda günah işlemekten çekinmeyeceği yorumu yapılır.

Rüyada kendisine cin musallat olduğunu görmek, metafizik varlıklara olan merakının ve bu durumun bilinç altına yer edindiğinin, huzurunun bozulacağının simgesi olarak değerlendirilir.

RÜYADA CİN DÖVDÜĞÜNÜ GÖRMEK

RÜYADA CİN GÖRMEK VE BESMELE ÇEKMEK

RÜYADA CİN GÖRMEK VE DUA OKUMAK

RÜYADA CİN ÇOCUĞU GÖRMEK

Rüyada cin çocuğu görmek yeni hayatında çok hayırlı ve kazançlı işlere imza atacağına, onlardan yana üzüntüye düşeceğine, kazançlı işlere gireceğine, çok daha zengin bir rızık sahibi olacağına, çok büyük çalışmalar gerçekleştireceğine, çok büyük sevinçler yaşayacağına, her geçen gün daha büyük kazançlar elde edeceğine, huzurunun ve mutluluğunun da baki kalacağına, hastalıklarının azalacağına işarettir.

RÜYADA CİN BEBEK GÖRMEK

RÜYADA ERKEK CİN GÖRMEK

RÜYADA DİŞİ CİN GÖRMEK

RÜYADA İNSAN ŞEKLİNDE CİN GÖRMEK

Rüyada insan kılığında cin görmek helalinden mal ve mülk edineceğine ve huzura kavuşacağına, işlerinin olmayacağına rivayet eder. uzun zamandır beklediği şeylerin sonuç vermeyeceğine alamet eder.

Rüyada kadın kılığında cin görmek yoksulluğa, hayal ettiği şeylere kısa bir zaman içinde ve hiç sıkıntı çekmeden kavuşacağına ve çok sağlıklı bir kişi olarak çok rahat edeceğine delalet etmektedir.

Rüyada hayvan şeklinde cin görmek güzel huylarının değişeceğine, gözünü bürüyen para hırsı nedeniyle iyi niyetlerinin bozulacağına, maddi ve manevi olarak büyük bir zarar göreceğine, kısa zamanda çok önemli fireler vereceğine ancak karşısına hiç beklemediği bir anda çıkan fırsatları değerlendirerek içinde bulunduğu sorunlara çare bulacağına işarettir.

Rüyada Cin Çarpması

Rüyada cin çarpması, elinize haram mal ya da haram para geçeceğine, büyü, tılsım gibi şeylerle uğraşan birinden zarar görebileceğinize işaret eder. Eğer rüyada cin sizi çarptıktan sonra yere yığıldığınızı gördüyseniz, faiz ya da haram mal yiyeceğinize, büyü, tılsım, sihir gibi şeylerle birine zarar verebileceğinize veya büyük bir borcun altına gireceğinize ve olayların hacze kadar gidebileceğine işaret eder.

Rüyada Cinle Evlenmek

Rüyada cinle evlendiğini gören kimse, günahkâr ve kafir biriyle tanışacağı ve ondan zarar göreceği konusunda dikkatli olması gerektiğine işaret eder.

Rüyada Cinle Konuşmak

Rüyada cinle konuştuğunu gören kimse yakın zamanda birisiyle kavga edecek şeklinde yorumlanır.

Rüyada İçine Cin Girmiş Birini Görmek

Rüyada içine cin girmiş birini gördüyseniz, o kişinin gerçek hayatta çok huzursuz ve mutsuz olabileceğine, eğer cinin sizin içinizde olduğunu gördüyseniz, sizin böyle olabileceğinize işaret eder.

ANASAYFAYA DÖNMEK İÇİN TIKLAYINIZ

Cinler hayvanların içine girerek bizlere zarar verebilir mi?

Değerli kardeşimiz,

Ruhani varlıkların temessül edebileceklerine, yani bir kısım insan veya hayvanlar şekline girip insanlara görünebileceklerine dair gerek Kur'an'da gerekse sünnette işaretler vardır.

Cinlerin metafizik alemden şehadet yani görünen, fiziki aleme geçişinde çeşitli sebepler vardır. Ya bizim alemimizde manyetik bir hadise vuku bulur, ya iki alem arasında bir menfez, koridor meydana gelir ya da medyum özelliğine sahip bir kişi, bilerek veya bilmeyerek bünyesi gereği buna vesile olur. Yoksa hiçbir cin kendi aleminin hudutları dışına kendi iradesiyle çıkamaz.

Aynı dünyada olmamıza rağmen boyut farklılığı bir hakikattir. Cinler, canları istediği zaman metafizik alemden, fizik aleme geçemezler.

Cinler, kendi alemlerinden, şehadet alemine geçtiği zaman, rasgele kişilere musallat olamıyor, herkese tesir edemiyor. Ancak, doğuştan medyumluk özelliği olan insanlarla muhatap olabilir veya bünyesinde bir menfez, bir açık, bir rahatsızlık bulunan kişilere musallat olurlar. Bu kişiler de genellikle içine kapanık, korkak, çekingen, psikolojik olarak dengesiz, şizofreni ve beyin yönünden bir rahatsızlığı olan kişilerdir.

Cinler, kendi alemlerinden şehadet alemine devamlı kalmak üzere geçemez. Muhakkak belli bir zaman sonra geri dönmek zorundadır. Nasıl ki, komaya giren bir insanın belli bir zaman sonra uyandırılması gerekiyorsa, suya giren bir insan belli bir müddet sonra sudan çıkmak zorundaysa, cin de bir vakit sonra kendi alemine dönmek zorundadır. Tek imkanı vardır o da, ya medyumluk özelliğe sahip manyetik enerjili bir insan bulmak ve onunla muhatap olup enerjisinden istifade etmek, ya onun içine girip bir müddet vaziyeti idare etmek, ya zayıf ve hasta bünyelerden enerji hırsızlığı yapmak ya da herhangi bir sinek, böcek vs. hayvanın içine girip zaman kazanmaktır.

İslam alimleri cin ve şeytanların kendi irade ve istekleriyle yaratılışlarını değiştirmeye, asli şekillerinden başka suretlere girmeye güçlerinin bulunmadığına ve bunun mahzurlarına inanıp dikkat çekmişlerdir.

Mesela, er-Razi; cinlerin başka şekillere veya insanların suretlerine girebildiklerinin kabul edilmesi halinde, dünya da insanlara güvenin kalmayacağını, bir kişinin arkadaşının, dostunun, anasının, babasının, karısının ve çocuğunun cin değil de kendileri olduğunun bilinemeyeceğini kaydetmektedir.1

Yine er-Razi, onların peygamberlerin suretlerine giremeyeceklerini, aksi halde Din ve Şeriattan hiçbir şeye güven kalmayacağını, alim ve zahitlerin suretine de giremeyeceklerini, aksi halde onları öldürmenin, memleketlerini harap etmenin, eserlerini parçalamanın insanlara vacip olması gerektiğini söylemektedir.2

Ebu Ya'la el-Ferra ise, Allah'ın irade ve kudretiyle yapması müstesna, cin, şeytan ve meleklerin asli şekillerini değiştiremeyeceklerini, onların kendiliklerinden başka kılık ve şekillere girmelerinin mümkün olmadığını söylemiştir.3

Asr-ı saadetten bir hadise bize bu konuda ışık tutmaktadır:

Hz. Ayşe (r.a.) validemiz bir gece cinler tarafından yatağından kaldırılarak yüksek bir mahkemenin huzuruna getirilir. Hz. Ayşe (ra) validemiz sebebini sorunca:

"Sen cinlerden bir Müslüman katlettin. Bunun mahkemesi yapılacak." denildi. O da:

"Ben nerede bir cin öldürdüm?" dediğinde ona cevap verildi:

"Sen Kur'an-ı Kerim okurken, bizim Müslüman cin kardeşlerimizden birisi bir yılanın içine girerek seni dinlemeye geldi. Siz hanenizde o yılanı görünce öldürdünüz. Dolayısıyla içinde bulunan kardeşimiz de öldü. Bunun hesabı görülecek."

Hadisenin sonunda barış ve anlaşma yapıldı, olay tatlıya bağlandı.(4)

Dipnotlar:

1) Razi, Mefatihu'l-Gayb, XIV, 54.
2) Razi, A.g.e., XXVI, 208.
3) el-Ferra, el-Mutemed fi Usüli'd-Din, s. 174-175.
4) Kurtubi, el-Camiu Liahkami'l-Kur'an, 16/214,215

İlave bilgi için tıklayınız:

- Cinler, bir insandan başka bir insana geçebilirler mi?

Selam ve dua ile...
Sorularla İslamiyet

Sual: Cin insana zarar verir mi, insan şekline girebilir mi? Zararından korunmak için ne yapmalı?
CEVAP
Tam İlmihal Seadet-i Ebediyye kitabında özetle deniyor ki:
Cinlerin müslüman olanı ve olmayanı vardır. Müslüman olan cinlerden insanlara bir zarar gelmez. Bunlar, yalnız ibadet ederler. Ehl-i sünnet âlimleri bunları tanır. Salih insanlar gibi görünür ve sohbet ederler. Kâfir olan cinler, insanlara çeşitli şekilde zarar verirler. İnsandan ayrılmayıp her şekle girebilirler. Mesela mikrop şekline girip insanın damarlarında dolaşırlar. Yalnız müminlerin kalbine giremez ise de, kalbine vesvese verebilir. Keçi, yılan, kedi şekline girdikleri çok görülmüştür.

Kâfir cinler, iyi insan şekline de girip iyi ve faydalı şeyler de yaparlar. Kâfir ve fâsıklarla arkadaşlık yapınca, hiç ayrılmayıp onları günaha ve küfre sokarlar.

Cinler ve şeytanlar rüyada da görülebilir. Çok güzel şekle girip ihtilama sebep olurlar.

Herkesin kâfir bir cin arkadaşı vardır. Melekler, insanları cinlerin zararından korur.

Âyet-i kerime ve dua okuyup, Allahü teâlâya sığınanlara da cinler bir şey yapamazlar.

İnsanlara, hastalıkların tedavilerini ve gerekli ilaç öğrettikleri, sara hastasının bedenine girip, ona zarar verdikleri, insanlara nazarlarının değdiği kitaplarda yazılıdır.

Cin üç sınıftır:
1- Rüzgar ve hava gibi olanlar.
2- Yerdeki böcek ve hayvancık gibi olanlar.
3- Dinin emir ve yasaklarına uymakla vazifeli olanlar ki bunlara hesap ve azap vardır.

Cin, ateş ve havadan yaratıldığı için çok latiftir, çabuk hareket eder, hafif bir çarpmada hemen ölürler. Ömürleri kısa, din bilgileri azdır ve kibirli olurlar, birbirleri ile hep dövüşür ve savaşırlar. Cinnin ölümü, yerde kaybolmakla olur. İhtiyarları, gençleşir, çocukluk haline döner ve ölüp yerde kaybolur.

Kâfir cinler, cinci ve büyücülerin bildirdiği insanlara sihir = büyü yaparlar. Hadika’daki hadis-i şerifte, (Sihir = büyü yapan, yaptıran ve inanan bizden değildir) buyuruluyor. Cinciler, falcılar ve yıldız nameye bakıp, sorulan her şeye cevap verenler büyücü sınıfına girerler. Bunlara gidip, söylediklerine, yaptıklarına inanmak, bazen doğru çıksa bile, Allah’tan başkasının her şeyi bildiğine ve her dilediğini yapacağına inanmak olup, küfür olur.

Geçmiş şeyleri cinden sormak caiz, ileride olacak şeyleri sormak caiz değildir. Çünkü geleceği ve gaybı ancak Allahü teâlâ bilir. Kâfir cinler yalancı olduğu için olmuş şeyleri de görmeden gördük diyebilirler. Cinciye gidip, insanı cinden kurtardığına inanıp, ona ücret vermek caiz değildir.

Cinden kurtulmak için en tesirli silah Kelime-i temcid (La havle ve la kuvvete illa billahil aliyyil azim) ve istigfar duasıdır. Bunları okuyandan, cinler kaçar ve büyü bozulur. Cin mektubu denilen duayı, yanında taşıyana veya evinde bulundurana cin gelmez, dadanmış olan cin de gider.

Âyet-el-kürsi, İhlas, Muavvizeteyn ve Fatiha surelerini sık sık okumak da, insanı cinden muhafaza eder. Bu âyet-i kerimeleri okumakla, bu mektubu taşımakla, şifa âyetlerini okumakla ve yazıp suyunu içmekle faydalanmak isteyenlerin Ehl-i sünnet itikadına uygun olarak doğru iman sahibi olması gerekir. Bunları yazanın ve kullananın itikadı doğru olmazsa ve haram işlerse, faydaları görülmez.

Cin ve şeytan şerrinden kurtulmak için ve sara hastalığına ve sihre, büyüye karşı koruyucu âyet denilen (ayat-ı hırz)ı yedi gün okumalı ve bu âyetleri üzerinde taşımalıdır.

Evliyanın ruhları, görünmeden de, görünerek de, sevdiklerine fayda verir ve belalardan korur. Onları tanımaya, sevmeye ve sevilmeye uğraşmalıdır. (Daha fazla bilgi için Seadet-i Ebediyye kitabına bakılmalı.)

Cin ve şeytan
Sual:
Cinle şeytanın yaratılış bakımından farkı nedir?
CEVAP
Şeytan da, cin gibi, ateşle havadan yaratılmıştır; fakat cinde hava, şeytanda ateş fazladır. Cinlerin kâfir olanları olduğu gibi Müslüman olanları da vardır. Şeytanların ise hepsi kâfirdir. (Keşkül risalesi)

Cinnin ve şeytanın zararlarından korunmak için okunacak dualar ve yapılacak şeyler için aşağıdaki linke bakınız.
Büyüden ve Cinden korunmak için 

Cinler insan şekline girebilirler mi?

Değerli kardeşimiz,

Ruhani varlıkların temessül edebileceklerine, yani bir kısım insan veya hayvanlar şekline girip insanlara görünebileceklerine dair gerek Kur’an’da gerekse sünnette işaretler vardır. Mesela; Hz. Cebrail’in Hz. Meryem’e düzgün bir insan şeklinde görünmesi buna işaret etmektedir. Ayrıca Cebrail (a.s), hem asli heyetiyle(1), hem de sahabeden Dıhyetü’l-Kelbi(2) şeklinde Peygamberimize görünmüştür. Bunu da yalnız Peygamberimiz (s.a.v) değil yanında bulunan ashabı da görmüştür. Bu hadis tevatür derecesinde sağlam olarak ve “Cibril” hadisi adıyla rivayet edilmiş ve böyle meşhur olmuştur.

İslam kaynaklarında Azrail ve Cebrail’in ve Allah’ın takdir ettiği diğer bazı meleklerle cinlerin de farklı şekillerde temessül ederek insanlara görünebileceklerine dair görüşler vardır. Bu görüşlerden bazılarını nakletmek istiyoruz:

“Hem ruhların temessülüne yani misali bedenlere girmelerine ve insanlara görünmelerine işaret eden Hazret-i Süleyman (a.s)’ın ifritleri celp ve teshirine dair âyetler(3), hem

“Derken ona Cebrail’i gönderdik; o da aynen bir beşer suretinde ona görünüverdi.”(Meryem, 19/17-18)

gibi bazı âyetler, ruhanîlerin temessülüne işaret etmekle beraber, ruhların celbine dahi işaret ediyorlar. Fakat işaret olunan iyi ruhları celp etmek ise, medenîlerin yaptığı gibi hezeliyat (yani ciddiyetten uzak bazı saçmalıklar) şeklinde bazı oyuncaklara o pek ciddî ve ciddî bir âlemde olan ruhlara hürmetsizlik edip, kendi yerine ve oyuncaklara celp etmek değil, belki ciddî olarak ve ciddî bir maksat için Muhyiddin-i Arabî gibi zâtlar ki, istediği vakit ervah ile görüşen bir kısım velayet ehli gibi onlara bağlı olup münasebet peyda etmek ve onların yerine gidip âlemlerine bir derece yaklaşmakla ruhaniyetlerinden manevî istifade etmektir ki, âyetler ona işaret eder ve işaret içinde bir teşviki ihsas ediyorlar ve bu nevi sanat ve gizli ilimlerin en ileri hududunu çiziyor ve en güzel suretini gösteriyorlar.”(4)

Ayetlerden ve müşahhas bazı olaylardan anlaşılmaktadır ki, meleklerin, cinlerin ve diğer ruhanilerin de insan suretine girebilecekleri mümkün görünmektedir. Bu ruhani varlıklar, peygamberler dışında başka kimselere de görünebilmektedirler. Nitekim Cebrail’i normal, düzgün bir insan şeklinde gören Hz. Meryem peygamber değildi. "O görebildiğine göre diğer bazı insanlar neden göremesin?" sorusu akla geliyor.

Yine Süleyman (a.s)’ın kavminden ve ümmetinden bir kısım kimselerin cinlerden bir ifriti gördükleri ve onların kendi şekilleriyle Hz. Süleyman’ın emrinde bir inşaat işçisi gibi çalıştıkları, denizlerin dibinden define çıkardıkları ve sair işler yaptıkları bilinmektedir. Yine Peygamberimizin ashabından da başta İbn Mes’ud, Ebu Hureyre ve Ebu Eyyub el-Ensari (r.a), gibi bazı sahabeler cinleri değişik şekillerde gördüğünü söylemiş ve Peygamberimiz (s.a.v) bunlardan bazılarını şeytan, bazılarını da cin olarak nitelendirmiştir.

Cinlerin kâfir olanlarına şeytan denildiğine göre, demek ki temessül eden yine cinlerden biri idi. Nitekim İslam alimlerinden bir kısmı bu konudaki bazı hadisleri esas alarak, melekler gibi, şeytan ve cinlerin de yaratılmış oldukları asıl şekilleriyle görünmenin yanı sıra başka suret ve şekillerde de görünebileceklerini söylemişlerdir. Buna delil olarak da Hz. Peygamberin namazda kendisine saldıran şeytanı mağlup etmesi, boğması ve Mescid-i Nebevinin direklerinden birine bağlamak istemesi ile Sebe Melikesi Belkıs’ın tahtını Hz. Süleyman’a getirebileceğinden bahseden ayeti (Neml, 27/39) göstermektedirler(5).

İslam alimlerinden diğer bazıları ise, melek, cin ve şeytanların kendi irade ve istekleriyle yaratılışlarını değiştirmeye, asli şekillerinden başka suretlere girmeye güçlerinin bulunmadığına ve bunun mahzurlarına inanıp dikkat çekmişlerdir. Mesela, er-Razi; cinlerin başka şekillere veya insanların suretlerine girebildiklerinin kabul edilmesi halinde, dünya da insanlara güvenin kalmayacağını, bir kişinin arkadaşının, dostunun, anasının, babasının, karısının ve çocuğunun cin değil de kendileri olduğunun bilinemeyeceğini kaydetmektedir.(6) Yine er-Razi, onların peygamberlerin suretlerine giremeyeceklerini, aksi halde din ve şeriattan hiçbir şeye güven kalmayacağını, alim ve zahitlerin suretine de giremeyeceklerini, aksi halde onları öldürmenin, memleketlerini harap etmenin, eserlerini parçalamanın insanlara vacip olması gerektiğini söylemektedir.(7)

Ebu Ya’la el-Ferra ise, Allah’ın irade ve kudretiyle yapması müstesna, cin, şeytan ve meleklerin asli şekillerini değiştiremeyeceklerini, onların kendiliklerinden başka kılık ve şekillere girmelerinin mümkün olmadığını söylemiştir.(8)

Dipnotlar:

(1) Necm, 52/6-14; Karş. Yazır, Hak Dini, I,
(2) Buhari, Fedailü’l-Kur’an, 1;
(3) Karş. Sâd, 38/38; Enbiya, 21/82; Neml, 27/40.
(4) Sözler, (20), 235.
(5) Aynî, Umdetü’l-Kari, VII, 102.
(6) Razi, Mefatihu’l-Gayb, XIV, 54.
(7) Razi, A.g.e., XXVI, 208.
(8) el-Ferra, el-Mutemed fi Usüli’d-Din, s. 174-175.

Selam ve dua ile...
Sorularla İslamiyet

nest...

oksabron ne için kullanılır patates yardımı başvurusu adana yüzme ihtisas spor kulübü izmit doğantepe satılık arsa bir örümceğin kaç bacağı vardır