lozan antlaşması süresiz mi / Türkiye ’ün ilk gününde bunu konuştu: Lozan bitti mi - Güncel - ODATV

Lozan Antlaşması Süresiz Mi

lozan antlaşması süresiz mi

lozan barış anlaşmasının 'te bitmemesi

  • herkesin dilinde söylenen lozan barış anlaşması'nın bitiş tarihinin yılında olduğu ancak lozan anlaşmasının tam metninde bu süre ile ilgili herhangi bir hüküm olmamasından dolayı anlaşmanın süresiz olduğuna dair belittiğim beyandır.

    ilgili yazarların şuradaki veya şurdaki tam metni inceleyerek aydınlanabilecekleri anlaşma metinleri mevcuttur.

    edit: inceleme sonucunda edindiğim bilgiye göre türkiye'nin uluslararası arenada otomobil dolaşımına ilişkin 11 ekim tarihinde imzalanan bir anlaşmaya katılmadığı ve bu anlaşmayı imzalamadığına dair ilgili hüküm madde 'de bulunmaktadır. bu ek sözleşmenin tam metnini bulamadım.

    edit2: antlaşmanın süresi ile ilgili bir kaynak varsa mesaj kutumu yeşillendirirseniz sevinirim

  • uzun zamandır akpnin te ne hedeflediğini düşünürken, okudugumda urkmeme neden olan olaydır.

  • (bkz: skt)

  • şarküteri ürünü mü bu son kullanma tarihi olsun?

  • akp koyunlara atatürk ve ismet paşa yı kötülemek için yada hedefine daha sağlam adımlarla ilerlemek adına empoze ettikleri görüştür
    anlamadığım ise bu koyunların hiç mi tarih dersi almadıkları sayın eğitim bakanı biraz tarih hocası atayın lütfen sonra yok 12 ada musul lozanda kaybedildi şunu da söyleyeyim 12 ada balkan savaşları sırasında osmanlı döneminde, musul ise lozanda ingilizler ile kendi aramızda çözülmek üzere masaya yatırılmamıştır daha sonra ise seyh sait adlı lavuk ingilizlerle anlaşarak din elden gidiyor diye isyan çıkarıyor sonucunda ise tbmm iç isyanla uğraşırken musul û da kaybediyor

    ha siz siz olun sakın akplilerle lozan tartışmasına girmeyin aksine aynen mk hep dış devletlerin oyunu bor bizde ya hep ondan hatta şöyle de diyin hoşlarına gidecektir den sonra uçucaz abiii petrolü kendimiz çıkarıcaz boru kendimiz kullanıcaz.

    hayır boru çıkarıp napıcaz mk ülkede borcam mı bitti
    şaka tabi de çıkarsak roket yapsak iyi olur vesselam.

  • tarihi dondurma satıcılarından, cumhuriyet düşmanlarından öğrenen toplumun akıl karışıklığının bir diğer emaresidir.

    sebepleriyle birlikte [ funduszeue.info&#x;-ve-abdullah-sanlidag/ şurada] anlatılmış durumdur.

    kısaca aktaracak olursam: barış antlaşmalarının geçerlilik süresi bir sonraki savaşa kadardır .

  • aktrolleri ve fanatikleri üzen durumdur. ben bunu tamamen internetin bilinçsiz kullanımına yoruyorum. tabi sadece bu değil okuma yazma oranının türkiye'de düşük olması da büyük bir etken. şimdi cahiller " ya kardeşim herkes okumayı yazmayı biliyor " diyerek cahiliyetini bir üst segmente çıkartacak o yüzden açıklayım; okuma yazma oranı şunu ifade eder; entelektüel bilgi birikimi. hayatında hiç makale okumamış, araştırmamış, yan gelip yatmış kendini hiç geliştirmemiş bireyler sonra çıkıyor "kardeşim 'te anlaşma bitiyor, bak görürsün" diyor. bu kadar cahillik gerçekten zararlı.

  • "aptallık" ve "aptallık seviyesi" turnosolu bir önermedir.

    bir kimsenin aptal olduğunu, lozan antlaşmasının 'te biteceğine inanması ile tespit edersiniz.

    bir kimsenin aptallık seviyesini de, lozan antlaşmasının 'te biteceğini ne kadar hararetle savunduğu ile ölçersiniz.

    aptal olduğunu ve aptallığının seviyesini de tespit edebildiğiniz insanların çok çok çok büyük kısmı malum çomar kitledir.

    hiç şaşmaz.

    edit: düzeltme.

  • bu anlaşma türkiye cumhuriyetinin kuruluş tapusudur ve hiçbir şekilde süresi yoktur. hangi deli kuyuya taş attıysa bu yalan bazı kesimlerde tutuldu ve inanıldı.

  • cumhurbaşkanlığı iletişim merkezinin de, resmi olarak yalanladığı dinci iftirası.
    spoiler

    lozan barış andlaşmasında gizli maddeler bulunmamakta olup, maden çıkartmamıza engel teşkil eden herhangi bir madde yer almamaktadır. lozan barış andlaşması metnine bakanlığımızın internet sitesinde bulunan kaynaklar / kurucu andlaşmalar linkinden ulaşabildiği hususunda bilgilerinizi saygılarımla rica ederim.
    spoiler
    görsel

    kaynak
    e:hede

  • Lozan Antlaşması: Ne zaman imzalandı ve neden önemli?

    LOZAN

    Kaynak, Topical Press Agency/Getty Images

    Bugün, Lozan Antlaşması'nın imzalanmasının 95'inci yıldönümü.

    Modern tarihin en önemli hukuki metinleri arasında yer alan bu antlaşma, Türkiye Cumhuriyeti'nin kurucu anlaşması olarak kabul ediliyor.

    Türkiye, son dönemde Lozan Antlaşması'nın güncellenmesi gerektiğini savunuyor. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Batı Trakya'da yaşayan Türk azınlığın yaşadığı sıkıntılara ve Ege Denizi'ndeki durum nedeniyle ortaya çıkan sorunlara dikkat çekiyor.

    Ancak bu talapler özellikle Yunanistan tarafından tepkiyle karşılanıyor. Yunanistan, Lozan'da yapılabilecek bir güncellemenin egemenlik hakları ve sınırlarla ilgili mevcut statükoyu bozmasından endişe ediyor.

    Yunanistan Cumhurbaşkanı Prokopis Pavlopoulos Aralık ayında yaptığı açıklamada, Lozan Antlaşması'nda herhangi bir hata bulunmadığını ve bu nedenle de güncellenmesine de gerek olmadığını söyledi. Yunanistan hükümeti de Lozan'ın "müzakere edilemez" olduğu savunuyor.

    95 yıl önce bugün imzalanan Lozan Antlaşması'na dair önemli bazı konu başlıklarını derledik:

    Lozan Antlaşması ne zaman ve kimler tarafından imzalandı?

    Kurtuluş Savaşı'nın sonlarında Ankara hükümetinin Büyük Taarruz'dan zafer elde etmesinin ardından Mudanya Ateşkes Antlaşması imzalandı. Antlaşmaya Ankara'da bulunan Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) hükümeti, İngiltere, Fransa ve İtalya imza koydu.

    Bu antlaşmanın ardından Ankara hükümeti, Ekim 'de toplanacak olan barış konferansına davet edildi. Yazılan mektupta, Lozan'da toplanacak olan konferansın amacı "Doğu'da savaşa son verecek bir antlaşmanın" yapılması olarak tanımlandı.

    Konferansa Ankara hükümeti ile birlikte İstanbul'daki saltanat yönetiminin de temsilcileri davet edilmişti. Bunun üzerine, TBMM, 1 Kasım 'deki oturumunda saltanatı kaldırma kararı aldı. Ankara hükümeti Lozan'a İsmet İnönü önderliğindeki heyetle katıldı.

    Kaynak, Topical Press Agency/Getty Images

    İlk tur görüşmeler, Musul'un statüsü ve kapitülasyonların durumu gibi bazı konularda yaşanan tıkanıklığın aşılamaması nedeniyle başarısızlıkla sonuçlandı.

    Şubat 'te ise ikinci tur görüşmeler başladı. Bu kez görüşmelerde sonuç sağlandı ve 24 Temmuz tarihinde antlaşma imzalandı.

    Antlaşmaya TBMM hükümetinin yanı sıra İngiltere, Fransa, İtalya, Japonya, Yunanistan, Romanya ve ilerleyen yıllarda kurulacak olan Yugoslavya'nın temelini oluşturan Sırp, Hırvat ve Sloven Krallığı imza attı.

    Tüm tarafların kendi iç onay süreçlerini tamamladığını bildirmesiyle birlikte antlaşma 6 Ağustos 'te yürürlüğe girdi.

    Lozan'ın yılında geçersiz olacağı yönünde birtakım iddialar zaman zaman ortaya atılıyor. Ancak Lozan, süresi olmayan, kalıcı uluslararası anlaşmalar arasında yer alıyor.

    Antlaşmanın önemi ne?

    Lozan, Birinci Dünya Savaşı'nın ardından İstanbul'daki Osmanlı yönetiminden bağımsız olarak Ankara'da kurulan hükümetin uluslararası meşruiyet kazandığı anlaşma olarak görülüyor.

    Bunun da ötesinde, Türkiye Cumhuriyeti'nin kurucu anlaşması olarak kabul ediliyor.

    Lozan Antlaşması ile Türkiye'nin bugünkü sınırları büyük oranda çizilmiş oldu. Osmanlı İmparatorluğu zamanında Batılı devletlere verilen ekonomik imtiyazlar, yani kapitülasyonlar da tamamen kaldırıldı.

    Lozan Antlaşması, azınlık haklarıyla ilgili de düzenlemeler getirdi. Buna göre, Türkiye'de yaşayan gayrimüslimler azınlık olarak tanımlandı. Ayrıca, Batı Trakya'daki Türk toplumuna da "azınlık" statüsü verildi.

    Lozan'ın bir diğer önemli sonucu da Ege Denizi ve buradaki adaların aidiyeti ile ilgili yapılan düzenlemeler oldu. Türkiye, aralarında Midilli, Sakız ve Sisam'ın da olduğu bazı adaları Yunanistan'a veren tarihli antlaşmaları kabul etti ve 12 ada üzerindeki haklarından da feragat etti. Bununla birlikte Bozcaada ve Gökçeada'nın kontrolü Türkiye'ye bırakıldı.

    Bu antlaşma, Türkiye için olduğu kadar Yunanistan için de önem taşıyor. Lozan, Yunanistan Dışişleri Bakanlığı'nın internet sitesinde yer alan "Yunanistan ile ilgili başlıca uluslararası antlaşmalar" listesinde bulunan 11 anlaşma arasında yer alıyor. Yunanistan için Lozan, sınırlar konusundaki mevcut statükonun korunmasının anahtarını elinde tutuyor.

    Türkiye neden güncelleme istiyor?

    Cumhurbaşkanı Erdoğan, Lozan Antlaşması'nın bazı şartlarıyla ilgili rahatsızlığını bir süredir dile getiriyor.

    Erdoğan, Eylül 'da yaptığı konuşmada, "'te Lozan'ı bize razı ettiler. Birileri de bize Lozan'ı zafer diye yutturmaya çalıştılar. Her şey ortada. Bağırsan sesinin duyulacağı adaları biz Lozan'da verdik" dedi.

    Erdoğan, bu hafta içinde Yunanistan'a gitmeden önce yaptığı açıklamada da, "Zaman zaman bakıyorsunuz bir adadan dolayı hemen ortalığı karıştırıyorlar. Bunların aşılması lazım diye düşünüyorum. Güncelleme derken, A'dan Z'ye bir değerlendirmeye tabi tutulabilir. Yunanistan'ın da rahatsız olduğu bazı madde başlıkları olabilir. Bunlar oturulup konuşulur. Bir Kardak Krizi var, hala çözülemiyor" diye konuştu.

    Atina'da ise Erdoğan, "Peki, Lozan sadece Ege'yi mi kapsıyor? Ege'nin dışında Lozan'la ilgili hiçbir şey yok mu? Batı Trakya'daki azınlıkların hukuku yok mu? Şimdi buradaki azınlıkların hukukunu bu anlaşmayla biz nasıl teminat altına alacağız?" dedi.

    Erdoğan'ın bu değerlendirmelerinde bahsettiği konular arasında Lozan'ın Batı Trakya'daki Türk azınlık ile Ege Denizi'ndeki adalarla ilgili düzenlemeleri ve adalarla bağlantılı olarak Ege Denizi'nde ortaya çıkan sorunlar yer alıyor.

    Ege Denizi'nde yaşanan sorunlar neler?

    Ege Denizi ile ilgili sorunların başında karasuları ve kıta sahanlığı geliyor.

    Türkiye, Ege Denizi'nde karasularının genişliğinin 6 mil olduğunu söylüyor. Yunanistan ise uluslararası deniz hukuku kapsamında bunu 12 mile kadar çıkarma hakkı bulunduğunu savunuyor.

    Türkiye, Yunanistan'ın karasularını 12 mile çıkarmasının "Ege Denizi'ndeki çıkar dengelerini Türkiye'nin aleyhine orantısız bir şekilde değiştireceğini" söylüyor. Dışişleri Bakanlığı'nın internet sitesinde yer alan notta bu konu şöyle anlatılıyor:

    "Şu anda, sahip olduğu birçok ada sebebiyle, Yunanistan'ın karasuları Ege Denizi'nin yüzde 40'ını oluşturmaktadır. Karasularının 12 deniz miline çıkarılması durumunda bu oran yüzde 70'e yükselmektedir. Bu durumda açık deniz büyüklüğü yüzde 51'den yüzde 19'a düşerken, Türkiye'nin karasuları da Ege Denizi'nin yüzde 10'undan daha az kalmaktadır."

    Ege Denizi'nde kıta sahanlığının sınırları ise belirlenmiş değil.

    Türkiye ayrıca Yunanistan'ı Ege Denizi'nin doğusundaki adaların "silahsızlandırılmış statüsüne" aykırı davranarak Lozan Antlaşması ve diğer ilgili uluslararası hukuk düzenlemelerini ihlal etmekle suçluyor.

    Türkiye'nin Batı Trakya ile ilgili talebi ne?

    Batı Trakya olarak adlandırılan bölge, Gümülcine, İskeçe ve Dedeağaç şehirlerini kapsıyor. Burada yaklaşık bin civarında Müslüman Türk azınlık yaşıyor.

    Türkiye açısından buradaki sıkıntının temelinde başmüftülüğün durumu yatıyor.

    Türkiye, Lozan da dahil bu konuyu içeren uluslararası antlaşmalara göre başmüftünün yetki alanı içindeki Müslümanların oylarıyla seçilmesi gerektiğini savunuyor.

    Ancak, Yunanistan yılına kadar seçim sistemini uygulamış olsa da bu tarihten sonra başmüftüyü atamaya başladı.

    Cumhurbaşkanı Erdoğan da Yunanistan'daki ziyaretinde bu duruma tepki gösterdi:

    "Orada başmüftünün seçimle değil, atamayla geldiğini görüyoruz. Lozan ne diyor? Lozan, 'seçim' diyor. Daha da ileri gideceğim Mesela patrik yurt dışına çıkmak istese Lozan'a göre Eyüp Kaymakamlığının müsaadesiyle çıkabilirdi ama biz bunu bile bir kenara koyduk, 'Patriklik makamı farklıdır' dedik, önünü açtık fakat Batı Trakya'da şu anda atanmış bir başmüftü var ama biz atanmışla yapmıyoruz bu işi, seçilmişle yapıyoruz. Lütfen artık önünü açalım bu işin. Ben 15 yıldır bütün buradaki arkadaşlarımıza, başbakanlara, cumhurbaşkanlarına hep bunu söyledim ama bugüne kadar hiçbir netice alamadık. İşte bu da Lozan."

    Yunanistan'ın bu konulardaki resmi görüşü nedir?

    Yunanistan, Türkiye'nin Lozan Antlaşması'yla ilgili güncelleme taleplerine tepki gösteriyor.

    Yunan hükümeti, sınırlardaki mevcut durumun teminatı olarak gördüğü bu antlaşmayı "müzakere edilemez" olarak görüyor.

    Aynı zamanda ülkesinin önde gelen uluslararası hukuk uzmanlarından olan Yunan Cumhurbaşkanı Pavlopoulos, Lozan'ın yalnızca Türkiye ile Yunanistan arasındaki sınırı değil, Avrupa Birliği'nin de sınırını belirlediğini söyledi.

    Pavlopoulos, herhangi bir güncellemeye gerek olmadığını belirterek, tüm uyuşmazlıkların müzakereler yoluyla ve uluslararası hukuk çerçevesinde çözülebileceğini vurguladı.

    Lozan ile ilgili tartışmalar son dönemde artmış olmasına karşın Yunanistan, Türkiye'yi 50 yıla yakın bir zamandır sınırları değiştirmek istemekle suçluyor.

    Yunanistan, Türkiye'nin 'li yıllardan bu yana sınırlarla ilgili mevcut statükoyu değiştirmeyi hedefleyen adımlar attığını söylüyor.

    Yunanistan Dışişleri Bakanlığı'nın internet sitesinde, "'li yılların başında Türkiye, Yunanistan egemenliği, egemenlik hakları ve yetki alanlarına yönelik tartışma yaratan ve hak iddiasında bulunan sistematik bir politika başlatmıştır" deniliyor.

    Yunanistan, Türkiye'nin bu politikasının "içlerinde en önemlisi Lozan Antlaşması olmak üzere uluslararası antlaşmalar tarafından sağlanan topraklarla ilgili statükoyu değiştirmeyi" amaçladığını öne sürüyor.

    Yunanistan ayrıca, Ege Denizi ile ilgili kendisi açısından çözümsüz kalan tek konunun kıta sahanlığı meselesi olduğunu ve bunun da başta deniz hukuku olmak üzere uluslararası düzenlemelere uygun bir şekilde çözülmesi gerektiğini söylüyor.

    Azınlıklarla ilgili olarak ise Yunan Dışişleri Bakanlığı'nın internet sitesinde Türkiye ile ilişkilere dair bilgi notunda, "Türkiye'deki Rum azınlık ve Ekümenik Patrikhane ile ilgili son zamanlarda doğru yönde atılmış olan adımlara rağmen, hala Ankara çağdışı kalan karşılıklılık mantığına göre davranmaktadır. Türkiye, özellikle insan hakları ve dini özgürlükler (Heybeliada Ruhban Okulu'nun yeniden açılması gibi) konusundaki yükümlülüklerini yanlış bir yaklaşımla Batı Trakya'daki Yunan vatandaşı Müslümanlara yönelik politikasıyla ilişkilendirmeye devam etmektedir" deniliyor.

    Türkiye &#x;ün ilk gününde bunu konuştu: Lozan bitti mi

    Lozan Barış Antlaşması ile ilgili geçmişten bugüne bir tartışma sürüyor.  Antlaşmanın herhangi bir bitiş süresi veya geçerlilik yılı olmamasına rağmen insanlar arasında yıllardır  "Lozan Antlaşması 'te bitecek" şeklinde bir iddia konuşuluyor. 

    Oysa Mudanya Ateşkes Antlaşması'nın imzalanışının yıl dönümünde tarihçi Doç. Dr. Orhan Çekiç Odatv'ye konuşmuş ve Lozan Barış Antlaşması'na dair önemli açıklamalarda bulunmuştu.

    İLGİLİ VİDEOYU İZLEMEK İÇİN TIKLAYIN