tersine göç başladı / İstanbul'da deprem korkusu zirvede: Tersine göç başladı! - Yerelin Gündemi

Tersine Göç Başladı

tersine göç başladı

Tersine g&#;&#; başladı, n&#;fus y&#;zde 25 arttı

Depremler nedeniyle şehir merkezleri ağır hasar alınca daha dağlık, zemini sağlam olduğu nedeniyle evlerin yıkılmadığı köylere akın oldu. HatayReyhanlı'nın önceden köy olan ve kırsal olarak geçen Bükülmez Mahallesi'nin nüfusu depremden sonra yüzde 25 arttı. Tersine göçü yaşayan köy havadan da görüntülendi.

'HER EVDE AİLE YAŞIYOR, O NEDENLE ÇADIRA İHTİYACIMIZ VAR'

Bükülmez Mahallesi'nin muhtarı Hüseyin Dolgun, son durumu şöyle anlattı:

"Köyümüzde deprem sırasında herhangi bir bina yıkılmadı, zemin sağlam ama dışarıdan çok göç oldu. Genelde Antakya'dan evleri yıkılanlar, hasar alanlar daha sağlam ve güvenli diye köyüne döndü. haneli köyümüzün nüfusu bin ’dü, 2 bin oldu daha da geliyorlar. Her evde aile yaşıyor, o nedenle çadıra ihtiyacımız var."

Kızı, eşi ve çocuklarıyla yanına sığınan Hasan Dolgun (62) da "İlk defa böyle bir şey yaşadık, çok sallandık. Köyümüz güvenli, evler tek katlı ve zemin sağlam. Kızım eşi ve çocuklarıyla Antakya’ya yaşıyordu, daha güvenli ve sağlam diye bize sığındılar. İstedikleri kadar kalabilirler bir yere gitmelerine izin vermiyorum" diye konuştu.

'ÇOCUKLARI ÇARŞAFA BAĞLAYIP BALKONDAN SARKITARAK ÇIKARDIK'

Eşi ve çocuklarıyla Antakya’dan kayınpederinin köyüne göçen Zekeriya Kızgın (43) ise, "Sallantıya uyandık hemen çocukları güvenli bir yere almaya çalıştık. Ama yan bina bizim üstümüze yıkıldı o nedenle evden çıkamadık, 9 buçuğa doğru anca çıktık. Zor bir süreçti çocukları kurtarmamıza dua ediyoruz. 8 katlı binanın ikinci katında oturuyoruz kolonlar ve bina sağlam ama yan bina üzerimize yıkılınca evin yarısını götürdü. Yan binanın enkazından hiçbir şey görmüyorduk, mutfaktan bir ışık gördüm dışarı çıkabilen komşularımız da bizi kurtarmak için sesleniyordu. Çocukları mutfağın balkonu vardı çarşafla bağlayıp sarkıtarak çıkardık. Biz de yan binanın enkazından aşağıya atladık. 9 yaşındaki kızım çok etkilendi atlatamadı. Tamamen atlatmamız uzun sürecek gibi duruyor. Köyün güvenli olduğunu öğrenince buraya geldik. Şimdilik buradayız ama çocuğumuzun okulu için mecbur bir yere gideceğiz" diye konuştu.

İstanbul’dan tersine göç hareketi devam ediyor

Kiraların gittikçe yükselmesi, şehirde yaşamayı her geçen gün zorlaştırırken, 6 Şubat’ta deprem korkusuyla yeniden yüzleşen İstanbullular çareyi başka illere göç etmekte buldu.

Ağırlıklı olarak Orta ve Doğu Karadeniz şehirlerine göç eden İstanbulluların en çok taşınmak istediği şehir Samsun olurken, bunu Trakya ve İç Anadolu illeri takip ediyor.

Şubat ayında gerçekleşen Kahramanmaraş merkezli depremlerin ardından İstanbul’da tersine göç hareketi başladı. ’lerden bu yana yoğun göç alan ve Türkiye nüfusunun yaklaşık yüzde 20’sine ev sahipliği yapan İstanbul, artık göç veren il olarak konumlanıyor.

DEPREM SONRASI TAŞINMA TALEPLERİNDE BÜYÜK DEĞİŞİM OLDU

Şirket tarafından Kahramanmaraş merkezli depremlerin ardından bine yakın müşterisinin taşınma taleplerini inceleyerek bir rapor hazırlandı. Raporda, şubat ve mart ’teki talepler, ’nin aynı dönemiyle karşılaştırıldı.

Rapor kapsamında İstanbul çıkışlı taleplerin dört bölgede toplandığı gözlendi. Bu bölgelerin sırasıyla İç Anadolu, Karadeniz, Trakya ve Akdeniz olduğunu belirtildi.

Rapora göre Edirne, Tekirdağ, Çanakkale, Sakarya, Eskişehir, Kayseri ve Samsun gibi şehirlere geçen yıla göre yoğun bir şekilde göç edildi.

dha

İstanbul'da tersine göç başladı. 'Taşı toprağı altın' diye gelmişlerdi

Ekonomik nedenler vatandaşı kentten göç etmeye getirdi. 

İstanbul’da kentten köye göç başladı. İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) verilerinden derlediği çalışmayı paylaşan CHP İstanbul Milletvekili Gürsel Tekin, üç yılda 10 bin hanenin kentten göç ettiğini belirtti.

CHP’li Tekin, “Buralarda tutunamayanlar köylerine gidiyor. Bunca insan ‘Taşı toprağı altın’ diye İstanbul’a geldi, sefaletle dönüyor” dedi.

TERSİNE GÖÇ BAŞLADI

Buna göre; İstanbul''daki ilçelerden Esenyurt, Bağcılar, Küçükçekmece, Bahçelievler ve Esenler''de tersine göç başladığı görüldü.

İlçeler bazında son üç yılda Esenyurt’ta , Bağcılarda , Küçükçekmece’de , Bahçelievler’de ve Esenler’de haneden tersine göç için belediyeye başvurduğunu vurgulayan Tekin, “İstanbul tarihinde sadece 1. Dünya Savaşı sırasında göç vermiş, onun dışında genellikle göç almış bir şehir. Oysa şimdi tersine göç veriyor” dedi. 

(Tekin, İstanbul’un ilçelerini geziyor, vatandaşın sıkıntısını dinliyor.)

‘TAŞI TOPRAĞI ALTIN’ DİYE İSTANBUL’A GELDİLER SEFALETLE DÖNÜYORLAR

İBB’nin olanağı olmayan vatandaşlar için memleketine dönenlere nakliye hizmeti verdiğini söyleyen Tekin, şu ifadeleri kullandı: 

“Üç yıl içinde 10 bin hanenin Anadolu’nun çeşitli bölgelerine dönmelerine yardım ettiler. Şu anda da hane sıra bekliyor. Başta Esenyurt, Bağcılar, Sultanbeyli gibi ilçelerde yaşayan insanlar tersine göç ediyor. Çoğunlukla Batman, Ordu, Diyarbakır ve çeşitli illere gittiklerini görüyoruz. Bu hane sayısının önümüzdeki günlerde de artmasını bekliyoruz.”

İnsanların yüksek kiralar ve işsizlikten İstanbul’u terk ettiğini söyleyen Tekin, “Bir de sığınmacılar konusu var. Esenyurt, Esenler; mültecilerin en yoğun olduğu ilçeler. Afganlar, Suriyeliler, Mısırlılar istihdam edilmeye başlanınca pek çok kişi işinden oldu. Kirasını ödeyemedi, evini kaybetti. Çaresiz kalınca da sadece köyünüze dönebiliyorsunuz” diye konuştu.

“Bunca insan ‘Taşı toprağı altın’ diye İstanbul’a geldiler, sefaletle dönüyorlar” ifadesini kullanan Tekin, “Hükümetin Anadolu’ya giden insanları tarım, hayvancılık konusunda desteklemesi gerekiyor. Sosyal devlet gibi davranılmalı” diye konuştu.

İlgili Haberler

Uzun yıllardır, İstanbul gibi “taşı toprağı altın” olduğu için yoğun göç alan büyük şehirler, artık göç veren konumuna geldi. Başta etkisini her geçen gün daha sert hissettiren enflasyon sebebiyle, büyük şehirlerde barınmak giderek zorlaşıyor. Sağlıktan perakendeye kadar pek çok farklı sektörün çalışanları, yaşam maliyetini görece daha düşük olduğu Anadolu şehirlerine göç etmeye başladı. Eylül ayında daha da artması beklenen çalışan göçünün, önümüzdeki dönemde eleman bulma sıkıntısına yol açması bekleniyor.

Türkiye’de son aylarda hızla artarak haziran ayında yüzde 78,62 ile son 24 yılın rekorunu kıran enflasyon, büyük şehirler ve turizm bölgelerinde yüksek talebe bağlı olarak çok daha sert hissediliyor. Bu da söz konusu bölgelerde hayatın daha pahalılaşması anlamına geliyor. Fiyat artışlarının en sert hissedildiği alanlardan biri de konut kiraları… En son temmuz ayında gerçekleşen asgari ücret zammına rağmen fahiş oranlarda artan kiralar, İstanbul gibi büyükşehirler ve Antalya gibi kıyı bölgelerde yaşamı daha da zorlaştırıyor. Söz konusu gelişmelerin Türkiye genelinde en yüksek kira bedeline sahip olan Muğla, Antalya ve İstanbul gibi kentlerden, doğu illerine kira kaynaklı göçe yol açtığı belirtiliyor.

Gelmek isteyenler vazgeçiyor

Gayrimenkul sektörüne yönelik analiz hizmeti sunan funduszeue.info’un verilerine göre haziran ayı itibariyle ortalama kiralar son bir yılda Muğla’da yüzde 73 artarak 14 bin TL’ye, Antalya’da yüzde artarak 10 bin TL’ye ve İstanbul’da yüzde artarak 8 bin TL’ye çıktı. Yüksek kira artışları, bir dönem en cazip bölgeler arasında gösterilen bu büyükşehirlerin memur ve düşük gelirler için adeta mahrumiyet bölgesine dönüşmesine yol açtı. Bu durum tersine göçü hızlandırırken, aynı zamanda çalışmak için büyükşehirlere gelmek isteyenleri de durdurdu. Birçok sektör temsilcisi, göçün yaşandığı bu kentlere yeniden cazibe kazandırmak için lojman yapımı, kira desteği, kooperatif modeliyle kiralık ev yapımı veya öğrenci yurdu gibi yetişkinlerin kalabileceği yurtların yapılması gerektiğini ifade ediyor.

İşte sektör temsilcilerinin yorumları:

  • İstanbul Gayrimenkul Değerleme Kurucuve Yönetici Ortaklarından Ahmet Büyükduman, kamu çalışanları için yüksek kiraların bulunduğu bölgelerin artık mahrumiyet bölgeleri haline geleceğini, bu nedenle bu bölgelerde kamuda daha fazla bekar çalışanın istihdam edileceğini savundu. Onların da iki-üç kişi bir araya gelerek ev tutma yoluna gideceğini anlatan Büyükduman, ya da yetişkin yurdu gibi yurt veya otellerde kalma yoluna gideceğini ileri sürdü.
  • İstanbul Emlak Komisyoncuları Odası Başkanı Nizamettin Aşa da, aşırı derecede artan kiralardan dolayı İstanbul gibi bölgelerin başta memurlar olmak üzere bir sürgün bölgesine dönüştüğünü belirtiyor ve “Memur en fazla 10 bin lira maaş alıyor ancak İstanbul’da 7 bin ila 8 bin TL’den aşağı kiralık ev yok. Lojmanların satılması da olumsuz etkiledi. O yüzden kimse İstanbul’a gelmek istemiyor. İstanbul’da olan da gitmek için elinden geleni yapıyor. Bu nedenle insanların ya bulundukları evi ya da ili değiştiriyor” dedi.
  • Mars Investment Genel Müdürü Hakan Bucak da “Fiyat artışlarının böyle devam etmesi, insanların iş bularak daha uygun fiyatlı iç bölgelere göç etmesine neden olacak. Satın alma gücündeki düşüş nedeniyle kamu ve özel sektör çalışanlarının diğer şehirlere taşınmasıyla ilgili bir hareketlilik başladı. Bir de üniversite mezunu olup İstanbul’dan iş teklifi alan gençler de kiralar nedeniyle şu anda anne ve babalarının evinden çıkamıyor” açıklamasında bulundu.
  • Franchising Kurucu Ortağı Özhan Carda, &#;Kooperatiflerin tekrar canlandırılması gerek. Bu kooperatifler kamunun hazine arazilerini sadece düşük fiyata kiraya verilecek şekilde konut üretecek. Burada zam oranlarını devletin kontrol ettiği bir model yapılabilir” önerisini sundu.

Maaşın yüzde 70’i kiraya gidiyor

Büyük kentlerden ve sahil beldelerinden tayinlerini isteyen kamu personeli ve doktor sayısındaki artış, meslek örgütlerinin de gündeminde. Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK) Eş Genel Başkanı Mehmet Bozgeyik, özellikle İstanbul, Ankara, İzmir ve gözde sahil kentlerinde çalışan bir memurun maaşının yüzde 70’ini kiraya vermek zorunda olduğuna, özellikle üniversite öğrencilerinin metropollere dönüş yapacağı eylül ayından itibaren, çok büyük bir barınamama sorunuyla karşı karşıya kalınacağına dikkat çekti.

“Lojman sağlamak gerekiyor”

Türkiye Kamu-Sen Genel Başkanı Önder Kahveci de büyükşehirlerden Anadolu’ya tayin isteme eğiliminin çok yeni olmadığını söylerken, “Bodrum, Marmaris gibi yerleşim yerlerinde yaz sezonu nüfus çok arttığı için o bölgelere görevlendirmeler oluyor. Ancak orada kiralar yüksek olduğu için gitmek istemiyorlar. Bunu biliyoruz. Bodrum’da kamu çalışanları, sağlık çalışanları tabii ki kirada zorlanır, çünkü yüksek. Bu nedenle lojman sağlamak lazım” diye konuştu.

Sahil kasabalarında doktor açığı oluştu

Türk Tabipleri Birliği (TTB) Genel Sekreteri Prof. Dr. Vedat Bulut, sağlık çalışanlarının Anadolu’ya göçünü şöyle değerlendiriyor: “ yıl önce sadece doktorlardan değil diğer meslek gruplarından da büyük kentlere ve sahil ilçelerine talep olduğunu, çünkü o dönemlerde devletin konaklama imkanlarının yaygın olduğunu, ancak bu alanların özelleştirilerek ortadan kaldırıldı. Sahillerde bizzat gözlemimiz olan şöyle bir sorun var. Bir ilçede görevlendirilen hekime bir gün önceden bir haber veriliyor ve deniyor ki, ‘Sizi bir diğer ilçeye görevlendirdik.’ Örneğin Milas’tan Datça’ya görevlendirme gibi. Üçer ay, beşer ay görevlendirme ile söz konusu hekim arkadaş oraya gittiğinde maaşı orada konaklamasına yetmiyor, her şey pahalı. Bu nedenle sahil kasabalarında ciddi bir doktor açığı oluştu.&#;

Göç veren sektörlerin başında tekstil ve perakende geliyor

Artan göç, emek yoğun birçok sektörde uzun süredir devam eden işçi bulma sorununun artmasına yol açtı. Bu sektörlerin başında ise tekstil ve perakende sektörleri geliyor. Genç ve kadın çalışan oranının oldukça yüksek olduğu söz konusu sektörlerde önümüzdeki dönem bu sıkıntının daha da büyümesinden endişe ediliyor. Prim ve bahşişle destekleniyorlar 5 dernek, üye ve 93 bin adet satış noktası ile organize perakende sektörünün yüzde 90’ını temsil eden Türkiye Alışveriş Merkezleri ve Perakendeciler Federasyonu’nun (TAMPF) Başkanı Alp Önder Özpamukçu, sektörde uzun süredir eleman bulma konusunda sıkıntı yaşadıklarını belirtiyor.

Türkiye Giyim Sanayicileri Derneği (TGSD) Başkanı Ramazan Kaya, “Son zamanlarda büyükşehirlerde artan hayat pahalılığı göçe yol açtı. Çalışanlar 5 bin ’e İstanbul’da yaşayamıyor ama Anadolu’da yaşayabilir. Hatta eskiden Anadolu’da iş bulunamıyordu şimdi Anadolu’da yatırım var, iş bulabiliyor ve aldığı o para ile de geçinebiliyor. Bunu da sektör olarak gözlemliyor, görüyoruz” ifadelerini kullandı.

Yoğun istihdamın yaşandığı bir diğer sektör ise yeme-içme sektörü. Tüm Restoranlar ve Turizmciler Derneği (TÜRES) Başkanı Ramazan Bingöl ise, sektörlerinde salgın ile birlikte kuryeliğe geçişin yoğun bir şekilde yaşandığını hatırlattı. Şimdilerde online ticaret ve online yemek servisinde yaşanan düşüş nedeni ile kuryelikten sektöre dönüşün başladığını belirten Bingöl, “Bu nedenle şu an bizim sektör özelinde göçün yol açacağı eleman bulma sorunu henüz başlamadı. İşe dönüş var zira. Ancak önümüzdeki aylarda bu tarz sorunların yaşanması kaçınılmaz” diyor.

Kaynak: Dünya Gazetesi

Markaların sığınmacı çıkmazı!

featured

nest...

çamaşır makinesi ses çıkarması topuz modelleri kapalı huawei hoparlör cızırtı hususi otomobil fiat doblo kurbağalıdere parkı ecele sitem melih gokcek jelibon 9 sınıf 2 dönem 2 yazılı almanca 150 rakı fiyatı 2020 parkour 2d en iyi uçlu kalem markası hangisi doğduğun gün ayın görüntüsü hey ram vasundhara das istanbul anadolu 20 icra dairesi iletişim silifke anamur otobüs grinin 50 tonu türkçe altyazılı bir peri masalı 6. bölüm izle sarayönü imsakiye hamile birinin ruyada bebek emzirdigini gormek eşkiya dünyaya hükümdar olmaz 29 bölüm atv emirgan sahili bordo bereli vs sat akbulut inşaat pendik satılık daire atlas park avm mağazalar bursa erenler hava durumu galleria avm kuaför bandırma edirne arası kaç km prof dr ali akyüz kimdir venom zehirli öfke türkçe dublaj izle 2018 indir a101 cafex kahve beyazlatıcı rize 3 asliye hukuk mahkemesi münazara hakkında bilgi 120 milyon doz diyanet mahrem açıklaması honda cr v modifiye aksesuarları ören örtur evleri iyi akşamlar elle abiye ayakkabı ekmek paparası nasıl yapılır tekirdağ çerkezköy 3 zırhlı tugay dört elle sarılmak anlamı sarayhan çiftehan otel bolu ocakbaşı iletişim kumaş ne ile yapışır başak kar maydonoz destesiyem mp3 indir eklips 3 in 1 fırça seti prof cüneyt özek istanbul kütahya yol güzergahı aski memnu soundtrack selçuk psikoloji taban puanları senfonilerle ilahiler adana mut otobüs gülben ergen hürrem rüyada sakız görmek diyanet pupui petek dinçöz mat ruj tenvin harfleri istanbul kocaeli haritası kolay starbucks kurabiyesi 10 sınıf polinom test pdf arçelik tezgah üstü su arıtma cihazı fiyatları şafi mezhebi cuma namazı nasıl kılınır ruhsal bozukluk için dua pvc iç kapı fiyatları işcep kartsız para çekme vga scart çevirici duyarsızlık sözleri samsung whatsapp konuşarak yazma palio şanzıman arızası