Ilgın Bey, öncelikle koronun geçmişini sizden dinleyebilir miyiz?
Ilgın Su: Babam klasik eğitimden gelen bir insan ve seneye yakın opera geçmişi var. Konservatuvarda da hocalık yaptı. O kuşak insanların hocalıkları zordu. Çok disiplinliydi. Disiplin konusunda kırmızı çizgileri fazla olan bir insandı. Birçok insan öğrencisi oldu ama çok az insan müzik yolunda kendilerini gösterdiler. yılında Dostlar Tiyatrosu bünyesinde Genco Erkal, Mehmet Akan ve Nurten Tunç girişimleriyle birlikte kuruldu koro. O zaman Dostlar Tiyatrosu’nun Osmanbey’de bir yeri vardı. Bütün bu çalışmalar orada oluyordu. Türk Müziği sanatçıları dışında yahut Ermenilerin cemaat koroları dışında başka bir koro çalışması o devirde yoktu. ’ye kadar koro devam etti. İlk konserlerini Dostlar Tiyatrosu bünyesinde Ümit Tiyatrosu’nda verdiler. Albümler de o zaman çıktı. Sonra siyasi ortam daha da gerginleşti. Konser yeri hiç yoktu. Genellikle politik gecelerde ve sivil toplum örgütlerinin gecelerinde yer aldılar. Babamla birlikte Fakat işte 12 Eylül dönemi geldi ve her şey sıfırlandı. Daha sonra koro yer buldukça çalışmaya devam etti. Daha sonra biz bir araya geldik ve koromuzun şefi Haluk Polat’ın da girişimiyle bu işi başardık. Sonuçta 46 senelik bir koronun elinde bir belgesi oldu.
Koroda 60’ı aşkın kişi yer alıyor. Bu ekip nasıl bir araya geldi? Özellikle gençler için Ruhi Su ne ifade ediyor?
Aras Akanaras: Farklı kuşaklardan insanlar var aramızda. 15 yaşında bir öğrenci ile 60 yaşında bir emekli de yer alabiliyor. Geçmişte Ruhi Su’yla çalışma şansına erişen insanlarımız da var içimizde. Onların da tarihsel aktarımlarıyla bilgi aktarımı oluyor. Ailelerinde Ruhi Su’yu dinleyip gelenler oluyor. Akademide okuyan bir öğrenci bize başvurabiliyor.
Daha önceki albümlerde Türkçe dışında şarkı yoktu. Bu albümde Kürtçe, Ermenice, Rumca şarkı da var. Bu eserler nasıl seçildi?
Ilgın Su: Ruhi Su’nun anlayışıyla birlikte “devrimci müzik çok sesli müzikle başlar” şiarını benimsiyoruz. Bütün halkların müziklerine sahip çıkalım. Farklı müziklere rastladığınız zaman halkların kaderlerinin aynı olduğunu, aslında halk şarkılarında görüyorsunuz. Elimizden geldiğince tüm dünyadaki halkların türkülerini çok sesli bir şekilde seslendireceğiz. Buna devam edeceğiz, evet.
TÜRKÜLER HALKIN SÖZCÜSÜDÜR
Bugünün müziğinde türkünün yerini nasıl tarif edersiniz?
Ilgın Su: Şimdi türkü dendiği zaman tabii her devirde anlamı aynı değil. Ozan deyince de aynı değil. Çünkü ozanın özelliği yüzyıllar boyunca haberleşmenin olmadığı Anadolu coğrafyasında haber taşır. Efsaneleri yine ozanlar taşır. Türküler de bir nevi halkın sözcüsüdür. Eldeki belgelerdir. Kimi sözlüdür, kimi yazılı. Türkülerin en önemli özelliği budur.
Alexandra Gravas, Şuşan Kalataş, Emin İgüs, Erdem Oral ve Fırat Tanış da albümde yer alıyor. Bu isimlerle nasıl bir araya geldiniz?
Aras Akanaras: Başka isimlerin olup olmamasını arkadaşlarımızla aramızda tartıştık. Emin İgüs koromuzun içinden çıkan biriydi. Emin Hocamızın albümde olması bizler için önemli bir hatıra olacaktı. Ardından Alexandra Gravas’a bir şekilde ulaştık. Yunanlı mülteci ailenin kızı. Fırat Tanış’la ilgili şunu söylemek gerekiyor. Ruhi Su’yu bugünün gençlerine anlatabilmek, ulaştırabilmek noktasında Tanış gibi çok izlenilen, çok takip edilen birisinin olması önemliydi. Bizi kırmadı. Gönüllü olarak destek oldu sağ olsun. Böyle bir ortak süreç ortaya çıktı.
Ruhi Su Dostlar Korosu’nu politik alandan bağımsız düşünemeyiz. Bugün için koronun politik tutumuna dair ne söyleyebilirsiniz?
Ilgın Su: Türkiye sorunları da dünya sorunlarından ayırt edemeyiz. Dostlar Korosu hem Türkiye halkları hem dünya halkları içerisinde yapılan çalışmaları elinden geldiğince değerlendirecek ve belgelendirecektir.
Aras Akanaras (solda) ve Ilgın Su (sağda).
TİMUR SELÇUK’U OĞLU GİBİ GÖRÜRDÜ
Ilgın Bey siz bu koronun aslında yaşayan tanığısınız. Mesela Timur Selçuk koronun çok önemli bir paydaşıydı. Babanız ve Timur Selçuk arasında geçen bir anıyı dinleyebilir miyiz?
Ilgın Su: Yurt dışı konserlerinde Timur Selçuk’la babam birlikte giderdi. Babam Timur Selçuk’a biraz oğlu gibi görürdü. Timur Selçuk da çok iyi eğitimli bir müzisyendir. Gittiklerinde babam, “Timur şimdi şu saatte yatacaksın” dermiş. Tabii babam yattıktan sonra Timur Selçuk ve diğer üyeler bir yerlere giderlermiş. Döndüklerinde babamı ayakta bulurlarmış. Fırçalama gibi bir şeyler olmazmış ama babam bir serzenişte bulunurmuş. Bir anı daha var. Konservatuar yılları bittikten sonra operada görev başlıyor. Askerlik zamanı geliyor. O da İkinci Dünya Savaşı’na denk geliyor. O zaman opera, tiyatro, bale tek müdürlük. O zaman İnönü hükümeti onlara bir kıyak yapıyor. Yani diyor ki bunlar Ankara Piyade Alayı’nda günlük askerliklerini yapacaklar, gece de gidip oyunlarını oynayacaklar. Hepsi asteğmen oluyor. Aynı kıyak o zaman şampiyon olan güreşçilere de yapılıyor. Onların çoğu ilkokul mezunu bile değil. Onlar da er olarak Ankara Piyade Alayı’nda babamların birliğine geliyor. Babama da güreşçilerden koro kurma görevi veriliyor. O zaman da yeni marşlar yazılıyor ve babam bu marşları güreşçilere çalıştırıyor. Bu ekip çalışırken, arkadan “Dikkat!” diye bir ses geliyor. Herkes esas duruşa geçiyor. Piyade okul komutanı albay teftişe gelmiş. Babamın yanına yaklaşıyor albay. “Teğmenim siz operadansınız değil mi?” diyor. “Evet komutanım” diyor. “Bas baritonsunuz değil mi?” diye soruyor. Babam “Evet komutanım” diyor. Dönüyor erlere, arkadaşlar bundan sonra herkes “Bas bariton söyleyecek” diyor. Bu adam daha sonra Genelkurmay Başkanı oldu. İsmail Hakkı Tunaboylu.
Dostlar Korosu’nu geleceğe dair ilerleyişi nasıl olacak?
Aras Akanaras: Baharla beraber hem ülkenin üzerindeki kara bulutların dağılacağını, hem toplumsal hayattaki bu özellikle pandemi koşullarının daha hafifleyeceğini düşünüyorum. Bu tabii koromuza da sirayet edecektir. Bir şekilde biz umudun türkülerini, emeğin türkülerini söylemeye devam edeceğiz.
Müzik öğretmeni Mehmet Tahir’in okula keman aldırması üzerine İlkokul 4. sınıfta keman çalmaya başladı. yılında İstanbul’da bir askeri okula gönderildi. Askeri okula giderken adı sadece Mehmet iken Ruhi adını ekledi ismine. Askerlik yapmaya elverişli olmadığı gerekçesiyle okuldan ayrıldı. Askeri Liseden Adana Öksüzler Yurdu’na dönüp, oradan da Adana Öğretmen Okuluna geçtikten sonra, aşık olduğu ebe–hemşire olarak çalışan bir hanımla evlenir. Bir oğulları olur, adını Güngör koyarlar. Daha sonra kemanıyla katıldığı sınavla son sınıfın bir altından Ankara Musiki Muallim Mektebi’ne alındı. Okulun son senesine geldiğinde yılında “Su” soyadını aldı, ve adı Mehmet Ruhi Su oldu.
yıllarında Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrası’nda görev aldı. yılında Musiki Muallim Mektebi’ni bitirdi ve kemanı bırakarak şana geçti. Ankara Devlet Konservatuarı şan bölümüne girdi ve konservatuarın opera yüksek bölümünü yılında bitirdi. Aynı yıllarda sırasıyla Ankara Cebeci İkinci Ortaokulu`nda sonra Hasanoğlan Köy Enstitüsü`nde müzik öğretmenliği yaptı.
’de Ankara Devlet Operası’na girdi ve Maskeli Balo, Figaro’nun Düğünü, Madam Butterfly, Tosca, Satılmış Nişanlı, Bastien-Bastienne, Fidelio gibi operalarda sahneye çıktı. Operada çalışmaya başladığı yıllarda ilk evliliği de anlaşmazlık sonucu sona erdi.
Opera çalışmaları sırasında Türk halk müziğine ilgi duydu. yılları arasında Ankara Radyosu’nda türküler söyledi.’te Ankara Halkevinde başlattığı ilk türküler resitalini ’e kadar sürdürdü.
12 Kasım ’de tutuklandığından operadan ayrılmak zorunda kaldı. Ruhi Su, sosyalist dünya görüşü nedeniyle Türkiye Komünist Partisi üyesi olmaktan yılları arasında Beş yıl hapiste, 20 ayda Konya Çumra’da emniyet gözetiminde kaldı. 'de hapisteyken söylediği Mahsusmahal adlı türküsüyle ünlendi.
Opera yaşamı, ’de son bulunca, türkülere ağırlık verdi. Çocukluğunda başladığı türkü söyleme işine Öksüzler Yurdu’nda, Öğretmen Okulu’nda, Müzik Öğretmen Okulu’nda, Askeri Lise’de, Konservatuar’da ve Opera’dayken de hep devam etmişti. Operayı çok seviyordu ama türkü söylemekten de hiçbir zaman vazgeçmedi.
Bu istenmeyen suskunluk döneminden sonra cezanın bitiminde yönetmen Atıf Yılmaz sayesinde Karacaoğlan, Barbaros ve Lale Devri adlı filmlerde türkü söyledi.
’da İstanbul’da Taksim Belediye Gazinosu'nda sahneye çıktı. Türk halk edebiyatının çok sayıda şiirini besteledi. Bu arada radyoda da 'Basbariton Ruhi Su Türküler Söylüyor' anonsuyla sunulan bir radyo programı yaptı.
'te Dostlar Korosu’nu kurdu. 'den sonra ürettiği kasetlerle halk müziğinin, yaygınlaşmasına büyük katkıda bulundu. Aydınlara türkü dinlemeyi öğreten kişi olarak da bilinir.
Çağrıldığı Almanya, Hollanda, İsveç ve Bulgaristan’da şenliklere katılarak konserler verdi. Birçok ülkenin radyolarında bantlarda ve plaklarda geniş yığınlara sanatını dinletti.
Son dinletisini 6 Şubat ’te Abdi İpekçi Dostluk ve Barış Haftası’nda sundu. Yaşamı boyunca 16 tane 45’lik plak, 12 tane de uzunçalar yapan Ruhi Su, ölümünden önce “Dadaloğlu” uzunçaları üzerinde çalışıyordu.
yılında romatizma şikayeti ile gittiği hastanede kemik iliği kanseri başlangıcında olduğunu öğrendi. Askeri yönetim zamanı uzun süre yurt dışına tedavi için gitmesine izin verilmedi. Bir defaya mahsus olmak üzere pasaport çıkarıldı. Almanya'ya gittiğinde yapılan tedavi sonuç vermedi.
Kendi şiirlerinin yanı sıra Nazım Hikmet‘ten, Türk halk ozanlarından ve diğer şairlerden çeşitli şiirleri besteledi. Şiir, yazı ve konuşmalarını “Ezgili Yürek” () adlı kitapta toplandı.”Ruhi Su’ya Saygı” adlı kitap ’de yayımlandı.
Ruhi Su, yılında Sıdıka Su ile evlendi, “Ilgın Ruhi Su” (d) adında oğlu vardır.
Ruhi Su, 20 Eylül tarihinde kemik iliği kanseri nedeni ile 73 yaşında öldü.
Eserleri: Seferberlik Türküleri, Kuvayi Milliye Destanı, Yunus Emre, Karacaoğlan, Pir Sultan Abdal, Şiirler Türküler, Köroğlu, El Kapıları, Sabahın Sahibi Var, Semahlar.
Kaynak:funduszeue.info
Mehmet Ruhi Su… ’de dodu. Zor geçen çocukluk döneminin ardndan müzik tutkusuyla yol ald hayatnda sesiyle, sözüyle, sazyla adaletsizlie kar itiraz olan bir sanatç oldu. ylnda aramzdan ayrlan Ruhi Su’nun adn ölümsüzletirmek niyetiyle ’de Sdka ve Ilgn Su tarafndan Ruhi Su Kültür ve Sanat Dernei kuruldu.
Ilgn Su, Ruhi Su Kültür ve Sanat Dernei'nin hem Ruhi Su Dostlar Korosu’nun rahatça çalabilecei, hem de evraklarn derlenip toparlanmas ve düzenli bir ekilde dosyalanabilmesi için bir mekâna ihtiyaçlarnn olduunu paylamt. Tüm bu zorlu koullara ramen dernek, sanatçnn sevenleri ve destekçileriyle 20 Ekim’de “Ruhi Su iir Ödülü ve Anma Etkinlii"’ni gerçekletirecek.
Ilgn Su ile Ruhi Su’yu, aralarndaki baba-oul ilikisini konutuk…
Size göre Ruhi Su nasl bir babayd?
Krmz çizgileri olan bir insand. Konservatuvar yllar hatta daha önceden kalma disiplinleri vard. Babamn mesafeli olduu zamanlar olurdu. Geçinemediimiz çeit çeit konu olurdu. Sonrasnda tatlya balanrd. Scak biriydi ama babam.
Size kzd zamanlar da oldu öyleyse…
Çok hareketli bir çocuktum. Ama bir süre sonra artk kzmamaya balamt. Babamn mesafeli bir kiilii vard, bir çocuk olarak hissederdim bunu.
Hep kzmazd diye düünüyorum…
Evet, babam akac biriydi. Özellikle çocuklarla aras çok iyiydi. Bir çocuk babama her eyi yaptrabilirdi. Eer bir çocuk babama satamyorsa bile babam ona satard. Her yeri datrd çocuklarla. Öyle huylar vard. Çok houna giderdi. Annem de kzard, Evde çocuk bir tane deil ki, derdi.
Böyle deyince siz, aklma Füsun Akatl’nn Ruhi Su ile ilgili yazd metindeki bir bilgi geldi. Ruhi Su, oyun ne demekmi okula baladmda örendim, demi.
Evet, çünkü babam Van’da domu. Sene Tehcirin olduu, ortaln kan gölüne döndüü zamanlar. O dönem ortada kalan çocuklar emirle askerlere veriyorlarm. Babam da Adanal bir askere vermiler. Bu askere amca, eine de yenge diyor. Fakat bu yenge babama çok eziyet ediyormu. Bu duruma tanklk eden bir komu vesilesiyle babam Dar-ül Eytam’a yazdrm. Franszlar okul diye kurmular, daha sonra öksüzler yurduna dönümü oras. Orada kalmaya baladnda, yatlaryla birlikte yaamaya baladnda olmu olmal. Bu arada yurtta o dönem, hemen hemen her çocuun ad Mehmet. Babam da “Mehmet” ismini alyor.
Sizinle müzie dair paylamlar olur muydu?
Babam klasik eitim alarak opera bölümünü birincilikle bitirdi. Bu tür insanlar kolay kolay baka müzik dinlemezler. Çünkü kafalar sürekli akor basar, bununla meguldur. Babam baka baka müzikler dinlerdi, anlatrd. Teker teker… Bir konçertonun ne anlama geldiini, senfoninin nasl olutuunu babamdan örendim.
Hoca olarak da görev yapm bir dönem…
Konservatuvarn ilk sanatçlarndan biriydi babam. Evet, daha sonra hoca olarak da görev yapt. Kulak eitimi verirmi babam.
Sizinle de çalr myd?
Hayr, biraz babamla çalmak zordu. Babamn birçok örencisi oldu ama çok az baarabildi.
Tahammül edemedii hâller var myd?
Gürültü. Yapmacklk. Mesela biri gördüünde, siz pirimizsiniz, deyince sklmaya balard.
Size sk sk nasihât eder miydi?
Ederdi, çok hem de. Dürüst ol, temkinli ol, derdi.
Babanzla ilgili gözünüzün önünden gitmeyen bir görüntü var m?
Aabeyimle tarttm bir vakit, ben de sinirlendim. Yeni ayrlmtm Kültür Bakanl’ndan da. Askerden yeni dönmütüm. yerim AKM’deydi. Dibinde bütün sanatçlarn bulutuu küçük bir bar vard. Bütün balerinler, devlet tiyatrosu sanatçlar genelde oraya giderlerdi, ben de giderdim. Kesmedi orada içtiklerim. Rak sarn dedim. Sarp verdiler. Aldm raky, taksiye atladm. Annemle babam evde televizyon seyrediyorlar. Raky bardaa koydum, baladm içmeye. Annem geldi, Olum böyle içilmez, dedi. Salatalk, peynir bir eyler getirdi. Devam ediyorum içmeye… Haberler bitti televizyonda. stiklâl Mar çkt, ekranda askerler filan sonra kapand. Biraz sonra babam, "Yatmyor musun olum", diye sordu. Yok baba, dedim. O dönem byk brakmm, içerken de sürekli byklarmla oynuyorum. Babamn sesi duyuldu, Sdka! çeride bir Enver Paa var, onu git yatr, dedi. Annem gülerek yanma geldi.
Babanzn sizi artt zamanlar oldu mu?
artmak derken aslnda anlamaya çalp sonrasnda altmz yanlar vard. Mesela stüdyo çalmalar döneminde hep gergin olurdu. Herkes bilirdi. Annem de bilirdi tabii. kimiz de babamdan uzak dururduk. Babam da öyle uzak dururdu bizden. Çok sancl dönemler olarak hatrlyorum. Esasnda biz almaya balamtk, hatta mahalle de almt. Babam sonuçta ses sanatçsyd. Günde alt saat ses temrini yapard.
Rutinleri vard tabii…
Evet… Odasna çekilir yalnz çalrd. Çalma masasnda türküler derlerken kulland teybi, bu türkülerin notalarn geçirmek için kulland bir kurun kalemi, metronom dururdu. Ha bir de Fato vard. Kedimiz, bu kurun kalem ile oynard Fato. Bunun birlikte ömrünün iki üç bazen dört ayn türkü derlemek için Anadolu’da geçirirdi. Hayat boyunca türkü derlemitir babam. Belli saatte yatar, sabahlar erken kalkard. ster istemez evde kendisine uyulurdu.
Ruhi Su’yu bir insandaki hangi özellik ikna ederdi sizce?
Dürüst olmas.
Dostlar…
Yaar Kemal, Vedat Türkali, Aziz Nesin, Behice Boran, Mehmet Ali Aybar, Melih Cevdet Anday, Sabahattin Eyübolu, Azra Erhat… Çok isim saylabilir…
Çok misafir gelirdi bize. Herkes onun huyunu bilirdi. Çocuklar ben yatyorum, siz devam edin, derdi. Bu tür insanlarn evi biraz dergâh gibi olur… Çok insan birbirine gelip gidiyordu. Evlerde sohbet etmek en yaygn iliki biçimiydi o dönem. Tabii birçok airin, ressamn gittii meyhaneler de vard. Onlar bile en çok evlerde buluurdu. O zamann maddi artlar da bugünkü gibi zordu. Bir de bu bulumalar için baz özel günleri vard. Mesela pazartesi günleri Sabahattin Eyübolu’nun evinde o dönemdeki pek çok ressam ve edebiyatç buluurdu. Çaramba günleri Bertan Onaran’n evinde daha genç bir ekiple buluulurdu, hani 68 kua denilen… Perembe günleri Azra Erhat’n evinde, cuma günleri Orhan Veli’nin pek muteber diye bahsettii Nahit Hanm’n evinde görüülürdü. Nahit Hanm’n annemin de çok yakn arkadayd.
Bu bulumalarda babanz nasl hatrlarsnz? Daha çok söz alan m yoksa dinleyen olarak m?..
Babam daha çok konuan, dinlenen bir insand. Böyle deyince hemen gözümün önüne Kemal Tahir ile Vedat Türkali geldi. Onlar da öyleydi. Her eyden konuurlard. Müthi konuurlard, çocuk aklmla dinlerdim ben de.
Babanzn, Ruhi Su olmasnn hayatnzdaki karl ne oldu?
Beni hep en arka sraya oturttular, ki onlara göre boyum daha ksayd. O zaman ortaokulda yaadm bu basklar. Örenci hareketlerinde karakola dütüümde, sen öyle kenara bir geç, ho geldin(!), dediler hep. 12 Mart döneminde biraz böyle eziyet çektim.
u kapdan içeri babanz, Ruhi Su girse ne derdiniz?
Babam kzdrmak için, Her zamanki gibi yine geç kaldn, derdim. Oysa hiçbir zaman geç kalmazd.
çamaşır makinesi ses çıkarması topuz modelleri kapalı huawei hoparlör cızırtı hususi otomobil fiat doblo kurbağalıdere parkı ecele sitem melih gokcek jelibon 9 sınıf 2 dönem 2 yazılı almanca 150 rakı fiyatı 2020 parkour 2d en iyi uçlu kalem markası hangisi doğduğun gün ayın görüntüsü hey ram vasundhara das istanbul anadolu 20 icra dairesi iletişim silifke anamur otobüs grinin 50 tonu türkçe altyazılı bir peri masalı 6. bölüm izle sarayönü imsakiye hamile birinin ruyada bebek emzirdigini gormek eşkiya dünyaya hükümdar olmaz 29 bölüm atv emirgan sahili bordo bereli vs sat akbulut inşaat pendik satılık daire atlas park avm mağazalar bursa erenler hava durumu galleria avm kuaför bandırma edirne arası kaç km prof dr ali akyüz kimdir venom zehirli öfke türkçe dublaj izle 2018 indir a101 cafex kahve beyazlatıcı rize 3 asliye hukuk mahkemesi münazara hakkında bilgi 120 milyon doz diyanet mahrem açıklaması honda cr v modifiye aksesuarları ören örtur evleri iyi akşamlar elle abiye ayakkabı ekmek paparası nasıl yapılır tekirdağ çerkezköy 3 zırhlı tugay dört elle sarılmak anlamı sarayhan çiftehan otel bolu ocakbaşı iletişim kumaş ne ile yapışır başak kar maydonoz destesiyem mp3 indir eklips 3 in 1 fırça seti prof cüneyt özek istanbul kütahya yol güzergahı aski memnu soundtrack selçuk psikoloji taban puanları senfonilerle ilahiler adana mut otobüs gülben ergen hürrem rüyada sakız görmek diyanet pupui petek dinçöz mat ruj tenvin harfleri istanbul kocaeli haritası kolay starbucks kurabiyesi 10 sınıf polinom test pdf arçelik tezgah üstü su arıtma cihazı fiyatları şafi mezhebi cuma namazı nasıl kılınır ruhsal bozukluk için dua pvc iç kapı fiyatları işcep kartsız para çekme vga scart çevirici duyarsızlık sözleri samsung whatsapp konuşarak yazma palio şanzıman arızası